(2007)Turgut Özal Tıp merkezi Dergisi koleksiyonu 2007 yılı cilt ve sayıları bu alt bölümde listelenir.http://hdl.handle.net/11616/12172024-03-28T14:26:26Z2024-03-28T14:26:26ZSplenik Arter İnvazyonu Yapan Gastrik Karsinoid Tümör: İki Olgu SunumuHasdemir, OğuzDinler, KahramanKöybaşıoğlu, FulyaÇetinkünar, SüleymanÇöl, Cavithttp://hdl.handle.net/11616/12752015-02-18T01:00:09Z2007-01-01T00:00:00ZSplenik Arter İnvazyonu Yapan Gastrik Karsinoid Tümör: İki Olgu Sunumu
Hasdemir, Oğuz; Dinler, Kahraman; Köybaşıoğlu, Fulya; Çetinkünar, Süleyman; Çöl, Cavit
Karsinoid tümörler nadiren makroskopik üst gastrointestinal sistem kanamasına neden olurlar. Bununla birlikte, gastrik karsinoid tümörlere bağlı masif gastrointestinal sistem kanamaları daha da nadir görülen bir durumdur. Bu makalede splenik artere invazyon yaparak masif üst gastrointestinal sistem kanamasına neden olan iki olgu sunulmuş ve gastrik karsinoid tümörler tartışılmıştır.; Carcinoid tumors rarely cause macroscopic upper gastrointestinal tract hemorrhagies. However, massive upper gastrointestinal tract hemorrhagies caused by gastric karsinoid tumors are far less common. In this paper, two cases which infiltrate to splenic artery and cause massive upper gastrointestinal system are presented and gastric carcinoid tumors are discussed.
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi
14(4) 283-286 (2007)
2007-01-01T00:00:00ZSplenik Arter İnvazyonu Yapan Gastrik Karsinoid Tümör: İki Olgu SunumuHasdemir, OğuzDinler, KahramanKöybaşıoğlu, FulyaÇetinkünar, SüleymanÇöl, Cavithttp://hdl.handle.net/11616/12742015-02-18T01:00:09Z2007-01-01T00:00:00ZSplenik Arter İnvazyonu Yapan Gastrik Karsinoid Tümör: İki Olgu Sunumu
Hasdemir, Oğuz; Dinler, Kahraman; Köybaşıoğlu, Fulya; Çetinkünar, Süleyman; Çöl, Cavit
Karsinoid tümörler nadiren makroskopik üst gastrointestinal sistem kanamasına neden olurlar. Bununla birlikte, gastrik karsinoid tümörlere bağlı masif gastrointestinal sistem kanamaları daha da nadir görülen bir durumdur. Bu makalede splenik artere invazyon yaparak masif üst gastrointestinal sistem kanamasına neden olan iki olgu sunulmuş ve gastrik karsinoid tümörler tartışılmıştır.; Carcinoid tumors rarely cause macroscopic upper gastrointestinal tract hemorrhagies. However, massive upper gastrointestinal tract hemorrhagies caused by gastric karsinoid tumors are far less common. In this paper, two cases which infiltrate to splenic artery and cause massive upper gastrointestinal system are presented and gastric carcinoid tumors are discussed.
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi
14(4) 283-286 (2007)
2007-01-01T00:00:00ZMalign Proliferatif Trikilemmal Tümör: Olgu SunumuKılınç, HıdırAslan, SerkanBilen, Bilge TürkKaradağ, Neşehttp://hdl.handle.net/11616/12732015-02-18T01:00:08Z2007-01-01T00:00:00ZMalign Proliferatif Trikilemmal Tümör: Olgu Sunumu
Kılınç, Hıdır; Aslan, Serkan; Bilen, Bilge Türk; Karadağ, Neşe
Proliferatif trikilemmal tümör (veya kist), saç folliküllerinden kaynaklanan nadir bir cilt lezyonudur. Genellikle yaşlı kadınların saçlı derisinde soliter nodül olarak artaya çıkar. Bu lezyonlar genellikle benign olmasına rağmen birkaç malign proliferatif trikilemmal tümör vakası, lokal rekürrens ve metastaz rapor edilmiştir. Biz, saçlı derisinde üzeri ülsere multipl proliferatif trikilemmal kistleri olan 57 yaşındaki bir hastayı sunuyoruz. Kitlelerin eksizyonel biyopsisi yapıldı ve histopatolojik bulgular malign proliferatif trikilemmal tümör olduğunu gösterdi. Cerrahi sınırda tümör pozitif olduğu için re-eksizyon yapıldı, oluşan defekt deri grefti ile onarıldı.; Proliferating trichilemmal tumor (or cyst) is an uncommon skin lesion arising from the hair follicle. It usuallay occurs as a solitary nodule on the scalp of older women. Although these lesions are generally benign, a few cases of malignant proliferating trichilemmal tumors, local recurrences and metastasis have been reported. We present a 57 year old patient who had multiple proliferative trichilemmal cysts with overlying skin ulceration on her scalp. Excisional biopsy of the masses was performed and the histopathological findings showed that it was a malignant proliferating trichilemmal tumor. Because of the surgical margin of the specimen was not free of tumor, re-excision was performed and remaining defect was repaired with skin graft.
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi
14(4) 279-281 (2007)
2007-01-01T00:00:00ZAkondrogenezis Tip 1A: Olgu SunumuGüler, EkremKarabiber, HamzaUzel, MuratMehmet Davutoğlu, Mehmethttp://hdl.handle.net/11616/12722015-02-18T01:00:10Z2007-01-01T00:00:00ZAkondrogenezis Tip 1A: Olgu Sunumu
Güler, Ekrem; Karabiber, Hamza; Uzel, Murat; Mehmet Davutoğlu, Mehmet
İntrauterin kemik kırıklarına neden olan ve fatal seyreden bir iskelet displazi sendromu akondrogenezisin literatür eşliğinde tartışılması.
Akondrogenezis ileri derecede kısa ekstremiteler, gövdede kısalık ve makrosefali ile karakterize, otozomal resesif kalıtımla geçiş gösteren, nadir görülen fatal seyirli bir hastalıktır. Doğum sonrasında solunum sıkıntısı, ekstremitelerinde aşırı kısalık ve kafa büyüklüğü nedeniyle kliniğimize sevk edilen ve bir kardeşinde de cücelik nedeniyle terapötik abortus yapılan klinik ve radyolojik olarak akondrogenezis tip 1A düşünülen bir hasta sunuldu.
Akondrogenezisler otozomal resesif geçiş gösterirler ve letal displazilerdir, bu nedenle aile hikâyesi ve prenatal tanı önemlidir.; Achondrogenesis which can cause intrauterine bone fractures and accompanied fatal courses were discussed by literatures.
Achondrogenesis is a rare congenital syndrome characterized by extreme micromelia, short trunk, and a disproportionately large cranium and inherited with an autosomal recessive pattern. We present a case, after his birth, in a patient who was referred to our department due to dyspnea, abnormal findings (extreme micromelia, short trunk, intrauterine bone fracture, and a disproportionately large cranium) in his clinical and radiologically examination, achondrogenesis type 1A was diagnosed clinically and radiologically.
Achondrogenesis is inherited autosomal recessive pattern and lethal diseases. So; family history and prenatal diagnosis is very important in achondrogenesis.
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi
14(4) 275-277 (2007)
2007-01-01T00:00:00Z