İnönü Üniversitesi İletişim Fakültesi Elektronik Dergisiİnönü Üniversitesi İletişim Fakültesi Elektronik Dergisi koleksiyonu bu bölüm altında listelenir.http://hdl.handle.net/11616/58502024-03-29T12:40:10Z2024-03-29T12:40:10ZÇOCUK YOUTUBERLARIN SOSYAL MEDYADA OLUŞTURDUĞU REKLAM İÇERİKLERATMACA, SafaAKYOL, Mevlüthttp://hdl.handle.net/11616/449562022-01-04T12:31:17Z2021-01-01T00:00:00ZÇOCUK YOUTUBERLARIN SOSYAL MEDYADA OLUŞTURDUĞU REKLAM İÇERİKLER
ATMACA, Safa; AKYOL, Mevlüt
Günümüzde iletişim teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte internete erişilebilirlik artmış, içinde bulunduğumuz bilişim çağıyla birlikte toplumun sosyal iletişimini, sosyal alanlarını ve sosyal etkileşimlerini önemli ölçüde etkilemiş, toplumu sosyal medya kullanımına yönlendirmiştir. Neredeyse her yaş grubunu etkisi altına alan sosyal medya, özellikle çocukların kullanım alanına girmiştir. Ebeveynleri başta olmak üzere çevresini gözlemleyen çocuklar, çocukluk dönemlerinde doğrudan veya dolaylı yollardan internete maruz kalmıştır. Sosyal medya alışkanlıklarını küçük yaşta edinmiş olan çocuklar, küçük birer sosyal medya kullanıcısı haline gelmiş, kendi sosyal ağlarında kendi içeriklerini üretebilecek minik kullanıcılar haline gelmişlerdir. İçerik üretiminin, kolay ve ücretsiz olduğu sosyal ağlardan biri olan YouTube ise çocukların günlük yaşamlarında önemli bir yere sahip olmuştur. Kolay erişilebilirliği, ücretsiz oluşu ve çok fazla içeriğe sahip olması bakımından bir “İçerik Üreticiliği” örneği olan YouTuberlık’ta, sosyal medyada iz bırakma konusunda çocuklara cazip gelmektedir. Böylece sosyal medya ağı YouTube’da içerik üreticiliği yapan çocuklar “Çocuk YouTuber” unvanı alarak kendi istekleri veya ebeveynlerinin desteği doğrultularında sosyal medyada içerik üretebilmekte gerek sponsor desteğiyle gerekse farkında olmadan reklam unsuru içeren paylaşımlar yapabilmektedir. Çocuklar tarafından üretilen ve herhangi bir mekanizma tarafından denetlenmeyen bu içerikler hem çocukları hem de hedef kitlesi olan çocuk takipçileri olumsuz etkileyebilmektedir. Bu çalışma, çocukların çok küçük yaşta sosyal medya ile tanıştığını ve sosyal medyada reklam oluşturmak için içerik üreterek, sosyal medya reklamcılığına nasıl maruz kaldığını incelemek ve oluşturduğu bu içerikler içerisindeki reklamları analiz etme amacı taşımaktadır. Çalışmada Nitel içerik analizi ve Göstergebilimsel analiz tekniği yöntem olarak kullanılmış, “Ecrin Su Çoban”, “Esmanur”, “FatihSelim Tube”, “Oyuncak Avı”, “Oyuncu Yusuf”, “Prenses Lina Tv”, “Prens Yankı”, “Rüya'nın Çiftliği”, “Vlad ve Nikita” ve “YUSUF MIRZA TUBE” çocuk kanallarının ürettiği reklam unsuru bulunduran içerikleri analiz edilmiştir. Bununla birlikte, çocukların sosyal medya kullanımı ve çocuk kullanıcıların ürettiği reklam içeriklerin nedenleri ve bu içeriklerin çocukların üzerindeki etkiler de incelenmeye çalışılmıştır.
2021-01-01T00:00:00ZUSE OF SOCIAL MEDIA IN THE INTEGRATION PROCESS OF REFUGEES: EXAMPLE OF SYRIAN REFUGEES LIVING IN SANLIURFAKUZUCANLI, GökhanCAN, Aytekinhttp://hdl.handle.net/11616/449552022-01-04T12:29:45Z2021-01-01T00:00:00ZUSE OF SOCIAL MEDIA IN THE INTEGRATION PROCESS OF REFUGEES: EXAMPLE OF SYRIAN REFUGEES LIVING IN SANLIURFA
KUZUCANLI, Gökhan; CAN, Aytekin
The inclusion of social media platforms in our lives has made it effective in many areas. Today, individuals meet their needs such as communication, entertainment, following the news, shopping and integration through social media platforms. Social media is especially important for the integration of individuals immigrating to a different country. Individuals who have the opportunity to communicate with other individuals through social media platforms can share their feelings, thoughts, expectations and requests with the individuals they communicate with. On the other hand, thanks to social media platforms, individuals who are new to society can communicate with both the individuals of the society and the individuals who are later included in the society, and make sense of the society they have just joined by taking advantage of these platforms. In this study on Syrian refugees living in Şanlıurfa, the social media usage habits of the refugees were investigated during the integration process. In the study, the social media use of refugees whose survey technique was used was tried to be investigated in full detail. It has been determined that refugees benefit greatly from social media during the integration process, and that refugees have an integration attitude, but they feel they belong to their own culture. Among the findings of the study, participants benefited from the internet quite often. Participants stated that they use social media in order to integrate into Turkish culture. Among the findings of the study, the most used media of the participants was Turkish social media and then ethnic social media.
2021-01-01T00:00:00ZYEREL YÖNETİMLER VE SOKAK SANATININ BİR İLETİŞİM ARACI OLARAK KULLANILMASI: KADIKÖY BELEDİYESİ ÖRNEĞİKINAY ALKAN, Ömürhttp://hdl.handle.net/11616/449542022-01-04T12:27:49Z2021-01-01T00:00:00ZYEREL YÖNETİMLER VE SOKAK SANATININ BİR İLETİŞİM ARACI OLARAK KULLANILMASI: KADIKÖY BELEDİYESİ ÖRNEĞİ
KINAY ALKAN, Ömür
Demokrasi; temsili demokrasi, yarı doğrudan demokrasi ve katılımcı demokrasi olarak ayrılmaktadır. Günümüz modern dünyasında ön planda olan katılımcı demokrasi, her vatandaşın karar alma süreçlerinde aktif rol alabildiği bir yönetim biçimidir. Katılımcı demokrasinin gelişimi ve uygulanabilir hale gelmesinde belediyeler oldukça önemli bir role sahiptir. Demokrasi anlayışı güçlü olan toplumlarda kamu yönetiminin varoluş sebebi, topluma verilen hizmettir. Belediyeler her geçen gün halkın ihtiyacını daha çok karşılayan ve ihtiyaç duyulan birimler haline gelecekse bunun ön şartı halkla ilişkiler faaliyetlerinde gösterecekleri başarı ile ilişkilidir. Bu bağlamda çalışmada, Kadıköy Belediyesi, Mural İstanbul Festivali düzenleyicileri ve grafiti sanatçılarının, genç hedef kitleyle iletişim kurmak, sanatsal mekanlar oluşturmak, belediyenin halkla ilişkiler ve tanıtım faaliyetini yürütmek, bölgenin kültürel değerlerini koruyarak, fiziksel ve altyapı düzenlemeleri yapılarak kimliğinin ön plana çıkartılması amacıyla grafiti sanatını nasıl kullandığı incelenecektir. En basit haliyle ‘duvar yazısı’ anlamına gelen grafiti, duvarlara sprey boya ile çizilen ve bu çalışmayı yapan kişinin isteğine göre; hobi, şöhret, siyasal mesaj aktarma, gündem oluşturma, kent imajına katkı vb. amaçlarla kamusal alanda kompozisyonlar oluşturup iletisini dilsel olarak aktarması ve görsellerle, karakter çizimleri ile besleme eylemidir. İnceleme, araştırma yöntemlerinden “görüşme yaklaşımı” kullanılarak gerçekleştirien çalışma. Kadıköy Belediye’si yetkilileriyle ve Belediye ile anlaşarak Mural İstanbul Festivali’nde uygulayıcı ve koordinator olarak ortak iş üreten grafiti sanatçılarıyla görüşülmüştür. Bu görüşmeler sonucunda, grafitinin ilk zamanlarından günümüze sistem karşıtı olarak mesajını sert bir dille kitlelere aktarması, grafiti uygulayıcılarının, günümüzde yerel yönetimin en önemli organı sayılan belediyelerle nasıl iş birliği içine girerek geçirdiği dönüşüm aktarılacaktır. Yasal olmayan bir eylem olarak algılanan grafiti sanatının günümüzde ticari bir araç olmasının ötesinde, devlet kurumlarının tercih ettiği ve halkla kurduğu bir iletişim mecrasına dönüştüğü gözlemlenmiştir.
2021-01-01T00:00:00ZKULLANIMLAR VE DOYUMLAR KURAMI ÇERÇEVESİNDE TELEVİZYON İZLEME ALIŞKANLIKLARI VE MOTİVASYONLARIYAVUZ, AyşeTARHAN, Ahmethttp://hdl.handle.net/11616/449532022-01-04T12:26:34Z2021-01-01T00:00:00ZKULLANIMLAR VE DOYUMLAR KURAMI ÇERÇEVESİNDE TELEVİZYON İZLEME ALIŞKANLIKLARI VE MOTİVASYONLARI
YAVUZ, Ayşe; TARHAN, Ahmet
Günümüzde gelişen teknolojik imkânlar, hem yeni kitle iletişim araçları ve ortamları sağlamış hem de geleneksel kitle iletişim araçlarına yenilikler katmıştır. Bu araçlar içeriklerini, fiziksel özelliklerini, hitap ettiği kitleyi teknolojik gelişmeler sayesinde yenilemiş değişen toplum ihtiyaçlarına cevap verebilir hale getirmiştir. Televizyon, bu yeniliklere en çok yer veren, toplumu etkileme gücü ve etki alanı oldukça geniş olan bir kitle iletişim aracıdır. Ayrıca geleneksel kitle iletişim araçları arasında bireyler tarafından en çok tercih edilme özelliğine sahiptir. Televizyonun bu özellikleri sayesinde kitle iletişim araştırmalarında pek çok çalışmaya konu olması da kaçınılmazdır. Bu çalışma bireylerin televizyon izleme motivasyonlarını Kullanımlar ve Doyumlar Kuramı açısından belirlemeyi amaçlamıştır. Araştırmanın evreni Konya’da yaşayan ve televizyon izleme davranışını gösteren bireylerdir. Evreni temsilen anketler, 500 kişi üzerinde uygulanmıştır. Bu kişilerden elde edilen verilerle betimsel istatistikler yapılmıştır. Veriler sonucunda bireylerin en çok tercih ettiği geleneksel kitle iletişim aracının televizyon olduğu ve televizyonun daha çok bilgilenme amaçlı izlendiği sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca katılımcıların televizyon izleme davranışları demografik özelliklerine göre farklılık göstermiştir.
2021-01-01T00:00:00Z