Cilt 9 Sayı 2
http://hdl.handle.net/11616/10673
Cilt 9'e ait koleksiyonları içerir2024-03-29T14:20:13Zصور من الاستبداد الديني والفكري في الشعر الجاهلي
http://hdl.handle.net/11616/10790
صور من الاستبداد الديني والفكري في الشعر الجاهلي
Kırkız, Mustafa; Jamoul, Yassin
Despotizm, iktidarın tekelleşmesidir. Bu, katılım ve tavsiye, başkalarının baskınlığı, zulüm ve tahakküm gerektirir ve haksız yere ellerinde olanı ele geçirir.
Ekstretoryal tiranlık, yaşamın çeşitli katmanlarına girer ve bunlardan herhangi birinde olabilir. Otokrasi sadece politik değil, aynı zamanda siyasi, ekonomik, düşünce, din ve toplumda da kendini gösterir.
Düşünce ve ifade etme hakkına el koymanın yanı sıra, eğer şiir ya da nesir, hükümetteki ya da kabilenin liderinin ötesine geçmemesi gerektiğini söylemiş olsaydı eğer istediği dinin kınanması, neyi sevdiğini söyleme ve kabul ettiği düşünceyi takip etme hakkı varsa, bu hak el konabilir, dinine ve inancına karşı savaşır ve hükümdar ya da tiranik liderin istediği bir din olmaya zorlanır.
İnsanların bu arzuları, despotun istediği gibi olmaları, onların fikir ve hisleri ve görüşlerinde dine tahakküm etmeleri ve entelektüel olmalarıdır.
Çağdaş hayatımızda gördüğümüz bu kavram, cehaletin içinde olsaydı ve hayatlarından gelen kesitleri aldı.
Arap Yarımadası, farklı din öğretileri üzerine yaşıyordu. Avrupa'nın, dini inancın tiranlığının bilindiği ve bilinen dini despotizmi bilmiyordu. Böylece İslami davetin Müslümanlar tarafından çağrılması ve hakaret edilmesidir.
Ancak Araplar, cehaletlerindeki çeşitli entelektüel despotizm biçimlerini biliyorlardı. Cahiliye döneminde en göze çarpan düşünce şairleri, tiranlıktan mustaripti ve vatanından sürgün etme, hapsetme ve işkence gibi serbest konuşma bedelini ödedi.
2018-01-01T00:00:00ZHarranlı şair ya‘kûb el-mencinîkî ve şiirleri
http://hdl.handle.net/11616/10788
Harranlı şair ya‘kûb el-mencinîkî ve şiirleri
Türkmen, Sabri; Önel, Abdulhakim
Hicri 554 ile 626 yılları arasında yaşayan Ya‘kûb el-Mencinîkî Harranlıdır. Kaynaklarda “el-Harrânî” nisbesiyle anılmıştır. el-Mencinîkî, mancınık yapımıyla uğraşmıştır. Bu yüzden “el-Mencinîkî” nisbesini almıştır. Silahlara ve silah üretimine merak sarmıştır. Savunma ve savaş stratejileri ile yönetim alanlarına da ilgi gösteren el-Mencinîkî, bu alanda ‘Umdetu’s-Sâlik fî Siyâseti’l-Memâlik adlı bir eser yazmıştır. el-Mencinîkî aynı zamanda bir şairdir. Halife, emir ve vezirleri metheden şiirler yazmıştır. Onun şiirlerini bir araya topladığı Meğâni’l-Me‘ânî adlı bir divanı vardır. Şiirlerinde istiare, teşbih ve kinaye gibi söz sanatlarını kullanan el-Mencinîkî, farklı konularla ilgili şiirler yazmıştır. Bu çalışmada Ya‘kûb el-Mencinîkî’nin şairliği ele alınacaktır.
2018-01-01T00:00:00ZOryantalizmin doğu algısı
http://hdl.handle.net/11616/10786
Oryantalizmin doğu algısı
Türkmen, Sabri
Oryantalistlerin çalışmalarında Doğuya, Batıdan farklı nitelikler atfedilerek Doğu ötekileştirilmiştir. Doğunun bir şehvet yatağı olduğu, atalarından şiddet miras almış olup şiddet ile şekillenmiş bir toplum oldukları iddia edilmiştir. Bu bakış açısı geçmişten günümüze tezvir ve baskılarla aktarılmaya devam etmiştir. Nitekim 19. yüzyılda Emperyalistler bir ülkeye girip hükmetmekte kendilerinin hak sahibi olduklarını gerekçelendirmek için Doğu halklarının; tembel, aklını cinsellikle bozmuş, vahşi ve kendini yönetmekten aciz oldukları fikrini yaymışlardır.
Oryantalizmin yaydığı Doğu imajı, ortaya attıkları fikir ve düşünceler, batılıların doğulu toplumlar üzerindeki emperyalist düşüncelerini uygulayabilmek amacıyla, bir plan ve proje dâhilinde Doğuya gönderdikleri gezginler tarafından yazılan kasıtlı eserlerle de desteklenmiştir. Doğuya, özellikle de İslam’a ve Müslümanlara beslenen düşmanlık, gezginlerin ruhsal yapısının bir tezahürüdür.
Bu çalışmanın temel amacı, batılıların Doğu toplumları üzerindeki emellerine ulaşmak için takip ettikleri usul ve yöntemleri ortaya koymak ve bakış açılarına dikkat çekmektir. Bu gidişat düzeltilmedikçe insanlık karanlıkta kalmaya devam edecek ve sahip olduğu asli değerleri yaşayamayacaktır.
2018-01-01T00:00:00Zمصادر التفسير النفسي للقران الكريم
http://hdl.handle.net/11616/10785
مصادر التفسير النفسي للقران الكريم
Kasapoğlu, Abdurrahman
Kur’an ile ilgili herhangi bir konudan, meseleden bahsedildiğinde, o meselenin Kur’an ve sünnette dayanağının olup olmadığına bakılır. İlkesel planda bahsi geçen meselenin Kur’ânî olduğunu destekleyen her türlü delile başvurulur. Bu durum Kur’an’ı anlama ve yorumlama ile ilgili ortaya çıkan her türlü kavram ve mesele için geçerlidir. Kur’an’ın psikolojik tefsirinden söz edilebildiğinde de bunun başta Kur’an’da olmak üzere dayanağının olması zorunludur. Kur’an’da doğrudan ya da dolaylı olarak insan psikolojisini konu edinen bütün âyetler psikolojik tefsire dayanak oluşturdukları gibi, öncelikle, genel olarak insan psikolojisi üzerinde durmayı tavsiye eden “enfüs delili”yle ilgili âyetler (41/53; 51/20-21; 30/8) Kur’an psikolojisi çalışmalarının temelini oluştururlar. Psikolojik tefsirin Kur’an dışındaki bazı delillerini de tespit etmek mümkündür. Buna Hz. Peygamberin, sahabenin yaklaşımlarından deliller getirebiliriz. Yine ilâhî metnin psikolojik muhtevasının, onu derinlemesine ve doğru anlamak isteyenlere psikolojik okuma yükümlülüğü getirmesi, insan aklının varacağı sonuçlardan birisidir.
2018-01-01T00:00:00Z