Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun 1505’inci maddesine göre, sigorta
ettiren lehine sigorta sözleşmesinden doğan alacaklar ihtiyaten veya kesin
olarak haczedilirse ya da sigorta ettiren hakkında iflasın açılmasına karar
verilirse, adı belirtilerek gösterilmiş olan lehtar, sigorta sözleşmesine
sigorta ettirenin onayı ile onun yerine taraf olabilir. Lehtar, sözleşmeye
taraf olursa, sözleşmenin sigortacı tarafından feshi hâlinde, haczi
uygulatan alacaklının veya iflas masasının alacaklarını, sigorta ettirenin
sigortacıdan isteyebileceği miktara kadar karşılamakla yükümlüdür.
Sözleşmede lehtar hiç veya adı belirtilerek gösterilmemişse, birinci
fıkrada açıklanan hak, sigorta ettirenin eşine ve çocuklarına geçer.
Lehtarın veya eş ve çocuklarının, sigorta ettirenin yerine sözleşmeye taraf
olabilmeleri için, sigortacıya bildirimde bulunmaları şarttır. Lehtarın veya
eş ve çocuklarının haczi öğrendikleri veya iflasın açıldığı tarihten
başlayarak, bir ay içinde bildirim yapmamaları hâlinde, birinci fıkrada
açıklanan hak düşer.
According to the Turkish Commercial Code No 6102 article 1505,
after the seizure of policyholder’s claim against insurer arising from the
policy or bankruptcy of the policyholder, the beneficiary named in the
policy, shall be entitled to become party to the insurance contract due to
the approval of policyholder. This right shall be granted to the policy
holder’s spouse or descendants if the beneficiary isn’t named in the
policy.
If the insurer terminates the contract after the beneficiary become
party to it, the beneficiary shall be liable to the creditors’ claims. This
liability is limited to the amount which could policyholder claim against
insurer.
The spouse or descendants of the beneficiary shall notice to the
insurer in order to become party to the contract and to be assigned all
rights and duties of policyholder. This right shall be suspended unless the
spouse or descendants of the beneficiary make notice to the insurer within
one month after being informed of seizure or announcement of
bankruptcy.