17. yüzyıl, Aydınlanma Çağı olarak isimlendirilen dönemin tohumlarının serpildiği, düşünce dünyasında önemli kırılma ve devinimlerin olduğu ve bu bağlamda feminist düşüncenin pozitivist anlamda temellerinin atıldığı bir yüzyıldır. 18. yüzyıldan itibaren de özellikle Aydınlanma dönemi sonrası kadınlar; siyasal, toplumsal, hukuki ve ekonomi gibi birçok alanda mevcut olan eşitsizliklere ve toplum içindeki konumlarına karşı mücadele etmeye başlamışlardır. 19. yüzyılın ortalarında da kadınların erkeklerle eşit haklar, eşit statüler ve özgürlükler için verdikleri mücadeleler feminizm kavramını ortaya çıkarmıştır. 20. yüzyılın ikinci yarısına gelindiğinde ise, kadın hakları hareketini destekleyen feministlerin birçoğu, öğrenci hareketlerinin sonucundan etkilenerek "ikinci dalga feminizm" i ortaya çıkmasına öncülük etmişlerdir. Bu tarihten sonra feminizm, bir siyasi hareket olarak, hem teorik tartışmalarda hem de pratikte hayata geçirdiği siyasi eylemlerle farklılıklar göstermiştir. Bu bağlamda birinci dalga feminizmin kadın hakları hareketine, ikinci dalga feminizmin ise kadının kurtuluşu hareketine işaret ettiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Liberal feminizm, liberalizmin temel ilkelerinin izlerini taşımaktadır. İnsana ve bireye önem veren liberalizmin feminist boyutunda, kadınların da erkekler gibi bir 'insan' olarak algılanması gerektiği önemle vurgulanmaktadır. Bu bağlamda liberal feministler, insana verilen önem ve kişisel haklar geliştikçe, kadınların durumlarının da düzeleceğine inanmaktadır. Buna göre Liberal feminizm temelde iki söylem üzerinde durmuştur. Birincisi; erkeklerle eşitlik, ikincisi de kadınların özgürlüğüdür. Erkeklerle eşitlik; hukuksal alanda, aile yaşamında ve sosyal yaşamdaki eşitlikleri kapsamaktadır. Liberal feministler kadınlar ve erkekler sorununun temelde insan hakları sorunu olduğunu dile getirmektedir. İnsan hakları üzerindeki iyileştirmelerle bu sorunun çözüme kavuşacağını iddia etmektedirler. Buradan hareketle liberal feministler için asıl anahtar kavramın "insan" olduğunu, kadınların ikinci planda kalmasının toplumsal kültürdeki gayri insani değerlerden kaynaklandığı görüşünü benimsediklerini söyleyebiliriz. Toplumsal yaşamda varlığını ispat etmeye çalışan feminizmin günümüzde de mücadelesi hâlen devam etmektedir. Bu mücadele sırasında yeni kavramlar ve yeni çalışmalar da giderek artmaktadır. Bu çalışmanın amacı da; liberal feminist hareketin gelişimini incelemek ve liberal feminizmin 20. yüzyılın ikinci yarısından günümüze kadar olan entelektüel düşünce dünyasındaki etkisini yitirmesinin nedenlerini ve şimdiki durumunu araştırmaktır. ANAHTAR KELİMELER: Kadın Hakları, Feminizm, Aydınlanma, Liberalizm, Toplumsal Cinsiyet
The 17th century has been a century in which the seeds of the era, called the Age of Enlightenment, have been sprinkled, there are significant fractures and devaluations in the world of thought, and in this context, the foundations of feminist thought have been laid in a positivist sense. Since the 18th century, especially women after the Enlightenment period; political, social, legal and economic, and inmany areas, such as inequalities and their positions within society began to fight against. In the middle of the 19th century, women's struggles with men for equal rights, equal status essay and freedoms revealed the concept of feminism. In the second half of the 20th century, many of the feminists who supported the women's rights movement were influenced by the result of the student movements, leading to the emergence of "second wave feminism." Since then, feminism, as a political movement, has differed from the political actions it has implemented both in theoretical debates and in practice. In this context, it is not wrong to say that first wave feminism points to the women's rights movement and second wave feminism points to the movement of women's liberation. Liberal feminism bears the traces of the basic principles of liberalism. It is emphasized that liberalism, which cares about man and individual, should be perceived as a 'human' like men and women on the feminist scale. In this context, liberal feminists believe that as human importance and personal rights develop, women's situation will improve. Accordingly, Liberal feminism has basically focused on two discourses. The first is that you're going Equality with men and the second is the freedom of women. Equality with men; the legal field, family life and social life. Liberal feminists say the problem of men and women is fundamentally a human rights issue. They claim that this problem will be resolved by improvements to human rights. From here, we can say that the key concept for liberal feminists is "human" and that women remain second in the second place, and that they have adopted the view that it is due to informal values in social culture. Feminism, which is trying to prove its existence in social life, continues to struggle today. New concepts and new studies are also increasing during this struggle. The aim of this study is to examine the development of the liberal feminist movement and to explore the development of liberal feminism in the 20th century. After the second half of the century, it is to investigate the reasons for losing its influence in the world of intellectual thought. KEY WORDS: Women's Rights, Feminism, Enlightenment, Liberalism, Gender