Abstract:
Bu araştırma, klasik Türk mûsikîsi çalgılarının, 1930’lu yıllardaki kültürel değişim/dönüşüm
çalışmaları kapsamında yer alan Türk Mûsikî İnkılâbı sürecinden nasıl etkilendiğinin belirlenmesine
odaklanmaktadır. Bu kapsamda, dönemin siyasîlerinin, yazarlarının, müzik adamlarının ve toplumun,
Türk Mûsikî İnkılâbı çerçevesinde klasik Türk mûsikîsi çalgılarına bakış açılarının nasıl olduğu
araştırılmıştır. Araştırma kapsamında; günümüzde de sıkça tartışılan Alaturka mûsikînin yasaklı
yıllarında yayınlanmış olan gazete ve dergilerde konuya yönelik yayınlanan haberler, yazılar,
karikatürler incelenmiştir. Bu doğrultuda, Kurun, Akşam, Vakit ve Hâkimiyeti Milliye gibi dönemin
önemli gazetelerinden ulaşılabilenler taranmış, araştırma sürecinde elde edilen kazanımlar ışığında
ulaşılan veriler çeşitli açılardan yorumlanmaya çalışılmıştır.
Araştırma doğrultusunda, Türk Mûsikî İnkılâbı kapsamında, bir yandan Osmanlı’nın izlerini silmek,
diğer yandan Şark kültüründen ayrıldığımızı göstermek için propaganda malzemesi yapılan Alaturka
mûsikînin ve klasik Türk mûsikîsi çalgılarının, o dönemde en ağır eleştirilerin hedefi haline geldiği,
klasik Türk mûsikîsi çalgılarının Alaturka mûsikî ile birlikte geriliğin ve Şark kültürünün bir sembolü
olarak algılandığı, dönemin aydınlarının büyük bir çoğunluğunun yazdıkları yazılarla Alaturka
mûsikî ve klasik Türk mûsikîsi çalgılarını toplumun gözünden düşürmeye çalıştıkları, klasik Türk
mûsikîsi çalgılarının gazete ve dergilerde karikatürler yoluyla gülünç duruma düşürülmeye
çalışıldığı, dönemin aydınlarından bazılarının, klasik Türk mûsikîsi çalgılarının çoksesli millî Türk
müziğinin ilerlemesindeki engellerden biri olduğunu savundukları, Türk Mûsikî İnkılâbı sürecine
bağlı olarak, klasik Türk mûsikîsi çalgılarının icrasına yönelik ilmî çalışmaların, klasik Türk mûsikîsi
icracılarının yetişmesinin, klasik Türk mûsikîsi çalgı yapımcılığı ve klasik Türk mûsikîsi çalgıları
yapımında yenilikçi yaklaşımların daha ileriki dönemlere ötelenmesine sebep olduğu, ayrıca klasik
Türk mûsikîsi çalgılarının icrasına yönelik sistematik ve bilimsel metot çalışmalarının gecikmesine
neden olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır.
Bu sonuçlarla birlikte, Türk Mûsikî İnkılâbı sürecinde getirilen yasaklar, yapılan yoğun çalışmalar ve
propagandalar neticesinde Batı müziğinin yaygınlaşması, Batı müziği çalgılarının tanınması,
kulakların çoksesliliğe alışması, konservatuvarların kurulması, Türk bestecilerin yetişmesi,
orkestraların kurulması ve en önemlisi çoksesli millî Türk müziği ekolünün kurulması gibi birçok
olumlu sonuçları da beraberinde getirdiği tespit edilmiştir.