DSpace@İnönü

Beyaz nokta lezyonu oluşturulmuş dişlerde ve sağlıklı dişlerde debonding sonrası meydana gelen mine yüzey değişikliklerinin in vitro ortamda karşılaştırılmalı olarak incelenmesi

Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.author TANKUŞ, MAHMUT
dc.date.accessioned 2022-12-12T08:17:46Z
dc.date.available 2022-12-12T08:17:46Z
dc.date.issued 2018
dc.identifier.citation TANKUŞ, M. (2019). Beyaz nokta lezyonu oluşturulmuş dişlerde ve sağlıklı dişlerde debonding sonrası meydana gelen mine yüzey değişikliklerinin in vitro ortamda karşılaştırılmalı olarak incelenmesi, İnönü Üniversitesi / Diş Hekimliği Fakültesi / Ortodonti Ana Bilim Dalı. en_US
dc.identifier.uri http://hdl.handle.net/11616/85707
dc.description.abstract Amaç: Bu çalışmanın amacı, bonding sonrası çürük lezyonu oluşturulmuş dişler ile sağlıklı dişlerde, debonding sonrası meydana gelen yüzey değişikliklerini seramik ve metal braket gruplarında karşılaştırmalı olarak incelemektir. Materyal ve Metod: Çalışmada 60 adet sağlıklı premolar diş metal ve seramik braket uygulanmak üzere iki gruba ayrılmıştır. Braket türlerinin yanı sıra beyaz nokta lezyonunun mine hasarına olan etkisinin incelenebilmesi için hafif dereceli lezyonlu(n=10), ileri dereceli lezyonlu(n=10) ve lezyon oluşturulmamış kontrol grubu(n=10) oluşturulmuştur. Tüm dişlere aynı bonding protokolü uygulanmıştır. Uygulama öncesi (T0), debonding sonrası(T1) ve yüzeyin temizlenmesinden sonra(T2) steromikroskobik inceleme ile mine yüzey değişiklikleri incelenmiştir. Bulgular: Seramik braket grubunda debonding sonucunda diş yüzeyinde kalan yapışık adeziv miktarı metal braket grubuna göre anlamlı derecede fazla bulunmuştur. Metal braket grubunda, T0 zamanındaki toplam çatlak uzunluğu ortalaması ile T2 zamanındaki toplam çatlak uzunluğu ortalaması arasındaki farkın istatistiksel olarak anlamsız olduğu belirlenmiştir. Seramik braket grubunda, T0 zamanındaki toplam çatlak uzunluğu ortalaması ile T2 zamanındaki toplam çatlak uzunluğu ortalaması arasındaki farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu belirlenmiştir. Çürük seviyesi hafif olduğunda hem metal hem de seramik braket grubunda T1 zamanındaki toplam kavitasyon alanı ortalaması ile T2 zamanındaki toplam kavitasyon alanı ortalaması arasındaki fark istatistiksel olarak anlamsızdır. Çürük seviyesi ileri olduğunda hem metal hem de seramik braket grubunda T1 zamanındaki toplam kavitasyon alanı ortalaması ile T2 zamanındaki toplam kavitasyon alanı ortalaması arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlıdır. Sonuçlar: Seramik braketlerin debondinginde çatlak boyu ortalamasında artış meydana gelmiştir. Braketin tüm yüzeyini saran beyaz nokta lezyonu debonding esnasında kavitasyon riski taşımaktadır. Kavitasyonlar özellikle adeziv artıklarının temizlenmesi esnasında meydana gelmektedir. Anahtar Kelimeler: Debonding, mine çatlağı, beyaz nokta lezyonu. en_US
dc.description.abstract Amaç: Bu çalışmanın amacı, bonding sonrası çürük lezyonu oluşturulmuş dişler ile sağlıklı dişlerde, debonding sonrası meydana gelen yüzey değişikliklerini seramik ve metal braket gruplarında karşılaştırmalı olarak incelemektir. Materyal ve Metod: Çalışmada 60 adet sağlıklı premolar diş metal ve seramik braket uygulanmak üzere iki gruba ayrılmıştır. Braket türlerinin yanı sıra beyaz nokta lezyonunun mine hasarına olan etkisinin incelenebilmesi için hafif dereceli lezyonlu(n=10), ileri dereceli lezyonlu(n=10) ve lezyon oluşturulmamış kontrol grubu(n=10) oluşturulmuştur. Tüm dişlere aynı bonding protokolü uygulanmıştır. Uygulama öncesi (T0), debonding sonrası(T1) ve yüzeyin temizlenmesinden sonra(T2) steromikroskobik inceleme ile mine yüzey değişiklikleri incelenmiştir. Bulgular: Seramik braket grubunda debonding sonucunda diş yüzeyinde kalan yapışık adeziv miktarı metal braket grubuna göre anlamlı derecede fazla bulunmuştur. Metal braket grubunda, T0 zamanındaki toplam çatlak uzunluğu ortalaması ile T2 zamanındaki toplam çatlak uzunluğu ortalaması arasındaki farkın istatistiksel olarak anlamsız olduğu belirlenmiştir. Seramik braket grubunda, T0 zamanındaki toplam çatlak uzunluğu ortalaması ile T2 zamanındaki toplam çatlak uzunluğu ortalaması arasındaki farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu belirlenmiştir. Çürük seviyesi hafif olduğunda hem metal hem de seramik braket grubunda T1 zamanındaki toplam kavitasyon alanı ortalaması ile T2 zamanındaki toplam kavitasyon alanı ortalaması arasındaki fark istatistiksel olarak anlamsızdır. Çürük seviyesi ileri olduğunda hem metal hem de seramik braket grubunda T1 zamanındaki toplam kavitasyon alanı ortalaması ile T2 zamanındaki toplam kavitasyon alanı ortalaması arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlıdır. Sonuçlar: Seramik braketlerin debondinginde çatlak boyu ortalamasında artış meydana gelmiştir. Braketin tüm yüzeyini saran beyaz nokta lezyonu debonding esnasında kavitasyon riski taşımaktadır. Kavitasyonlar özellikle adeziv artıklarının temizlenmesi esnasında meydana gelmektedir. Anahtar Kelimeler: Debonding, mine çatlağı, beyaz nokta lezyonu. en_US
dc.language.iso tur en_US
dc.publisher İnönü Üniversitesi / Diş Hekimliği Fakültesi / Ortodonti Ana Bilim Dalı en_US
dc.rights info:eu-repo/semantics/openAccess en_US
dc.title Beyaz nokta lezyonu oluşturulmuş dişlerde ve sağlıklı dişlerde debonding sonrası meydana gelen mine yüzey değişikliklerinin in vitro ortamda karşılaştırılmalı olarak incelenmesi en_US
dc.title.alternative Investigation of the enamel surface changes in teeth with artificially produced white spot lesions and healthy ones after debonding: An in vitro study en_US
dc.type specialistThesis en_US
dc.contributor.department İnönü Üniversitesi en_US


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster