Turtay, M. Gökhan2016-06-222016-06-222005Turtay, M. G. (2005). Genel vücut travmalarında koagülasyon problemlerinin incelenmesi. İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi. 1-42 ss.https://hdl.handle.net/11616/3648Travmalı hastalarda kanama ölüme neden olan en önemli sebeplerden biridir. Kanama herhangi bir travmatik hasardan kaynaklanabilir. Kanama travmanın başlangıcında uygun hemostazı sağlayamama veya koagülopati gelişiminden kaynaklanabilir. Bu çalışmada; travma geçirmiş hastalarda koagülopati parametrelerindeki değişim incelenmiştir. Amaç bu parametreleri gözlemleyerek travmalı hastalarda bazı patolojik bulgular ortaya çıkmadan önce tedavilerin erken başlanmasını sağlamaktır. Gereç ve Yöntem : Çalışma, İnönü üniversitesi Turgut özal Tıp Merkezi Acil Tıp AD' na travmaya maruz kalarak gelen toplam 50 hasta ve bu parametrelerin kıyaslanabilmesi için 10 kişiden oluşan bir kontrol grubu üzerinde inceleme yapılmıştır. Araştırmada parametrelerin değerlendirilmesi için "Travmayı Değerlendirme Formu" hazırlanmıştır. Formda hasta ile ilgili genel bilgiler, kafa, abdominal, toraks, vertebra ve ekstremite travma tamları; GOS, GKS ve koagülasyon parametreleri yer almaktadır. Koagülasyon parametreleri arasındaki ilişkinin belirlenmesi için 'Travmanın değerlendirme formundaki' verilere göre SPSS 12.0'da analiz yapılmıştır. Bulgular : Travmaya maruz kalmış hastaların % 3 6' sının araç dışı trafik kazası, %3 2 'sinin de araç içi trafik kazası geçirdiği görülmüştür. Travma geçiren hastaların en çok kafa travmasına maruz kaldığı ve kafa travması içinden de beyin ödeminin ilk sırayı aldığı gözlenmiştir. Ayrıca travmaya maruz kalan 50 hastanın bakılan GKS'lerin medianı 15, ortalaması; 12.54 ve standart sapması; 4.07 olarak hesaplanmıştır. Hastaların %68'nin GKS değeri 15 bulunmuştur. Koagülasyon parametreleri arasındaki ilişkiler analiz edildiğinde aşağıdaki bulgulara ulaşılmıştır. APTT ile GKS ve GOS arasında; INR ile GKS ve GOS arasında; D-Dimer ile GKS ve GOS arasında; Fibrinojen ile GKS ve GOS arasında; AT-3 ile GOS arasında; APTT ile uzun kemik kırıkları arasında; INR ile uzun kemik kırıkları arasında; D-Dimer ile uzun kemik kırıkları ve kafa travması arasında ve Fibrinojen, AT-3 ile kafa travması arasında ilişki olduğu belirlenmiştir. Sonuç : Bu çalışma sonucunda travmaya maruz kalan hastalarda koagülasyon parametrelerinin dikkatli bir şekilde takip edilmesinin önemini, hastanın klinik tablosunun bozulması beklenilmeden koagülasyon problemlerinin tedavi edilmesini hatta koagülasyon problemleri olmasa bile önleyici tedavilerin (taze donmuş plazma, trombosit süspansiyonları, kriyosipitat, heparin v.d.) başlatılmasının uygun olacağı sonucuna varılmıştır.trinfo:eu-repo/semantics/openAccesstravmakafaabdominaltoraksekstremite ve omurga travmasıkoagülasyon parametreleriGenel vücut travmalarında koagülasyon problemlerinin incelenmesiDoctoral Thesis142