Planlı sanayileşmeyi sağlamak için oluşturulan organize sanayi bölgelerine 4562
sayılı Kanun ile özel hukuk tüzel kişiliği tanınmıştır. Tanınan istisna ve muafiyetlerle
teşvik edilen organize sanayi bölgelerine aynı zamanda önemli kamusal yetkiler de
tanınmıştır. Önemli bir kısmı yerel yönetimlere ait olan yetkilerin bazıları aynı zamanda
kolluk faaliyeti çerçevesinde kullanılan yetkilerdendir. Özel hukuk tüzel kişisi olarak
nitelenen organize sanayi bölgelerine tanınan yetkilerin hukuka uygun olup olmadığının
tartışılmasında referans alınabilecek başlıca iki temel ilkenin varlığından söz edilebilir. Bu
ilkeler: Yerel yönetimlerin özerkliği ilkesi ile kolluk yetkilerinin devredilmezliği ilkesidir.
Bu çalışmada yerel yönetimlerin özerkliği ilkesinin bir görünümü olan yerel yönetimlerin
görev alanları karşısında organize sanayi bölgelerinin statüsü ve yetkileri ele alınmıştır.
Industrial parks, established for planned industrialization, are granted as legal
entity of private law with act no 4562. Important public powers are provided for industrial
parks that are promoted by exemptions and exceptions. A significiant portion of these
powers belong to local government and some of them are executed within the scope of the
police activity. There are two main principles to refer when discussing whether those
powers provided for industrial parks, which are defined as private legal entities, are lawful
or not. These principles are: Principle of local self-government and principle of nondelegability
of the police activity. In this paper, the status and powers of the industrial parks against funtions of local governments, which is a reflection of principle of
autonomy, are discussed.