Türkiye, kitle turizmi dışında sahip olduğu coğrafik konum ve iklimsel
şartlarla şekillenen kaynak değerleri ile ziyaretçilere farklı alternatifler
sunabilmektedir. Özellikle Doğu Karadeniz Bölgesi ve bu bölge içerisinde
bulunan Altındere Vadisi Milli Parkı zengin biyolojik çeşitliliği, tarihi ve
kültürel mirasıyla birçok kaynak değerini aynı anda ziyaretçilerle
buluşturabilen nadir alanlardan birisidir. Gerek kaynak değerlerinin
sürdürülebilirliği gerekse bölge ve yerel halkın ekonomik kalkınmasında
büyük rol oynayan bu değerlerinin korunması son derece önemlidir.
Günümüzde çevresel planlama ve yönetimlerde görsel açıdan zengin
peyzajların korunması yaklaşımının planlama kararları içerisinde önemli bir
bileşen olduğu yadsınamaz. Bu nedenle bu çalışmada Altındere Vadisi Milli
Parkı’nın görsel açıdan zengin peyzaj alanları görsel peyzaj kalite
değerlendirmesi yöntemi ile belirlenerek yüksekten düşüğe doğru
sınıflandırılmıştır. Böylece hangi alanların öncelikli olarak korunması
gerektiği saptanmış ve sürdürülebilirlik noktasında ne tür önlemler alınması
gerektiği ortaya konmuştur.
Turkey, apart from the mass tourism activities, is able to offer different alternatives to
visitors thanks to its resource values shaped by its unique geographical position and climatic
conditions. Especially the Eastern Black Sea Region, and Altındere Valley National Park
situated within this region, is among the rare places that can present numerous resource
values to their visitors all at the same time due to its rich biological diversity, history and
cultural heritage. Protection of these resource values, which play a crucial role in economic
progress of the regional and local people, is of great importance in terms of sustainability.
Today, it is undeniable that the approach of protecting visually rich landscapes
constitutes an important element of planning decisions in environmental planning and
management schemes. Therefore, in the current study, visually rich landscape areas located
within Altındere Valley National Park were identified making use of visual landscape quality
evaluation method, and they were classified in descending order. In this way, the areas that
need to be protected in the first place were determined and the precautions to be taken in
respect to sustainability were revealed.
