Özet:
Özet
Vergi hukukunda ortaya çıkan uyuşmazlıkların nedenleri mükellefler ya da vergi
idaresi olabilir. Uyuşmazlık kimden kaynaklanırsa kaynaklansın çözümün idari aşamada
halledilmiş olması iki tarafın da menfaatine hizmet eder. Zira alacağına kısa sürede
ulaşmak isteyen idareyle dostane çözüme yargısal aşamadaki belirsizlikten daha sıcak
bakan mükellef için idari çözüm yolları önem arz etmektedir. Uyuşmazlıkların azaltılması,
idarenin zamanını daha etkin ve verimli alanlara ayırabilmesi, demokrasi açısından
mükelleflerin çözüm sürecine katılımlarının artırılması ve vergiye gönüllü uyuma katkı
sağlaması amaçlarını ihtiva eden izaha davet kurumu da bu yollardan bir tanesidir.
Çalışmamızda taraflar arasında idari bir çözüm bulunmasına hizmet eden bu
müessesenin özellikleri üzerinde durulacaktır. İzaha davet, daha vergi incelemesi
başlamamış, ihbarda bulunulmamış veya takdir komisyonuna sevk olunmamış; ancak
yetkili merciler tarafından vergi zıyaına delalet eden hususların tespiti halinde
mükelleflerin durumlarını izah etmesi için çağrılmasını ifade eder. Bu çağrı sonrası yapılan
izahın idarece reddi, idari işlem niteliğinde olduğundan vergi davasına konu
olabilmektedir. Nitel bir çalışma olarak, henüz yargıya intikal etmiş kararlara da
rastlanmadığı için yargılamaya ışık tutucu olması düşünülmektedir.
Anahtar Kelimeler: İzaha davet, izahın reddi, idari işlem, vergi davası