DSpace@İnönü

Jinekolojik laparoskopi olgularında alfentanil ve remifentanilin hemodinami ve derlenme üzerine etkisi

Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.author Toprak, Hüseyin İlksen
dc.contributor.author Köroğlu, Ahmet
dc.contributor.author Gülhaş, Nurçin
dc.contributor.author Toğal, Türkan
dc.contributor.author Gedik, Ender
dc.contributor.author Aslan, Ülkü
dc.contributor.author Ersoy, M. Özcan
dc.date.accessioned 2020-05-08T14:40:42Z
dc.date.available 2020-05-08T14:40:42Z
dc.date.issued 2003
dc.identifier.citation Hüseyin İlksen T., Ahmet K., Nurçin G., Türkan T., Ender G., Ülkü A., M. Özcan E. (2003).Jinekolojik laparoskopi olgularında alfentanil ve remifentanilin hemodinami ve derlenme üzerine etkisi, Türk Anestezi ve Reanimasyon Dergisi, İnönü Üniversitesi, Malatya. tr_TR
dc.identifier.uri http://localhost:8080/xmlui/handle/123456789/15467
dc.description Öz (İngilizce):Anaesthetic and surgical developments increase the interest to outpatient surgery. Remifentanil, a short acting opioid, is a good alternative to alfentanil for outpatient surgery. We aimed to compare the effects of the alfentanil and remifentanil on haemodynamic variables, postoperative recovery and complication incidence during desflurane used at gynaecologic laparoscopic procedures. Fourty-two patients were included to the study after approval by local ethic committee. After anaesthesia induction was performed by 2 mg kg-1 propofol and 0.1 mg kg-1 vecuronium, the patients were randomly allocated into two groups. In alfentanil group (group A), alfentanil was received 15 µg kg-1 bolus followed by 1 µg kg dk-1 until incision and then continued 0.5 µg kg dk-1. In remifentanil group (group R), remifentanil was received 1 µg kg-1 bolus followed by 0.5 µg kg dk-1 until incision and then continued 0.25 µg kg dk-1. Anaesthesia was maintained with desflurane 3-5 % volume with 40 % oxygen in air. Mechanical ventilation was adjusted to achieve ETCO2 pressure of 35-40 mmHg. Mean arterial pressure (MAP), heart rate (HR) and SpO2 were recorded 10 min intervals during operation and 15 min intervals for postoperative 90 min period. End of the operation, the times of spontaneous ventilation, eye opening, extubation and orientation, and visual analogue scores (VAS), time for Aldrete score >8, first an algesic used and vomiting-nausea were recorded. There were no significant differences in recovery profiles and complications between two groups. All MAP values and HR at the time of 10th, 20th, 30th min, before and after extubation were significantly higher in group A than the other group. In group A, although MAP values were significantly higher at 40th min, before and after extubation, HR values were significantly lower at 20th, 30th, 40th and 50th min compared with baseline values. In group R, MAP values except 40th min and after extubation were lower compared with baseline values. HR values except after extubation were lower compared with baseline value. VAS was lower significantly at postoperative 15th min in group R. In conclusion, remifentanil is a better choice in gynaecologic laparoscopic procedures for haemodynamic stability in balanced anaesthesia than alfentanil. When remifentanil used, postoperative analgesia should be performed before the end of the operation. tr_TR
dc.description.abstract Öz:Anestezi ve cerrahi alanındaki gelişmeler günübirlik cerrahilere eğilimi artırmaktadır. Kısa etkili olan remifentanil günübirlik cerrahilerde alfentanile iyi bir alternatiftir. Çalışmamızın amacı, desfluran kullanılan jinekolojik laparoskopilerde, alfentanil ve remifentanilin hemodinami, uyanma, derlenme ve komplikasyon insidansı üzerine etkisini araştırmaktır. Etik kurul onayı alındıktan sonra çalışmaya 42 olgu dahil edildi. Anestezi indüksiyonu 2 mg kg-1 propofol ve 0.1 mg kg-1 vekuronyumla sağlandıktan sonra olgular rasgele iki gruba ayrıldı. Alfentanil grubuna (grup A), alfentanil 15 µg kg-1 bolus, insizyona kadar 1 µg kg dk-1, sonrasında 0.5 µg kg dk-1 hızında verildi. Remifentanil grubuna (Grup R), remifentanil 1 µg kg-1 bolus, insizyona kadar 0.5 µg kg dk-1, sonrasında 0.25 µg kg dk-1 hızında verildi. İdamede, % 40 oksijen/hava içinde % 3-5 oranında desfluran kullanıldı. Ventilasyon, ETCO2 35-40 mmHg olacak şekilde ayarlandı. Ortalama arter basıncı (OAB), kalp atım hızı (KAH) ve SpO2 değerleri ameliyat boyunca 10 dk, ayılma odasında 90 dk süreyle 15 dk aralıklarla kaydedildi. Ameliyat sonunda spontan solunum, göz açma, ekstubasyon, oryantasyon süreleri ile VAS, Aldrete skoru>8 olma süresi, ilk analjezik alma zamanı ve bulantı-kusma kaydedildi. Gruplar derlenme özellikleri ve komplikasyonlar açısından farksızdı. OAB değerleri tüm zamanlarda, KAH 10, 20, 30. dk ile ekstubasyondan önce ve sonraki zamanlarda Grup A'da diğer gruba göre anlamlı olarak yüksekti. Grup A'da, OAB 40. dk'da, ekstubasyondan önce ve sonraki zamanlarda, bazal değere göre anlamlı olarak yüksekken, KAH 20, 30, 40 ve 50. dk'da anlamlı derecede düşüktü. Grup R'de OAB'daki 40. dk ile ekstubasyon sonrası dışındaki diğer tüm zamanlarda azalma anlamlıydı. KAH ekstubasyon sonrası hariç tüm zamanlarda anlamlı olarak düşüktü. VAS değeri postoperatif 15. dk'da Grup R'de anlamlı olarak yüksekti. Sonuç olarak, dengeli anestezi uygulanan jinekolojik laparoskopik cerrahilerde, remifentanilin, alfentanile göre hemodinamik stabilite açısından daha iyi bir seçim olduğu kanaatini taşımaktayız. Remifentanil kullanılan olgularda postoperatif analjezi ameliyat bitmeden başlatılmalıdır. tr_TR
dc.language.iso other tr_TR
dc.publisher Türk Anestezi ve Reanimasyon Dergisi tr_TR
dc.subject Cerrahi tr_TR
dc.title Jinekolojik laparoskopi olgularında alfentanil ve remifentanilin hemodinami ve derlenme üzerine etkisi tr_TR
dc.title.alternative The effects of the alfentanil and remifentanil on haemodynamic variables and postoperative recovery at gynaecologic laparoscopy tr_TR
dc.type Article tr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster