Yazar "Çelik, Metin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe The Analysis Of General Adjustment Levels Of University Students In Terms Of Socio-Demographic Variables(İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi, 2020) Çelik, Metin; Çırak, YükselÖz Bu araştırmanın amacı üniversite öğrencilerinin uyum düzeylerinin, cinsiyet, yaş, sınıf, anne eğitim durumu, baba eğitim durumu, bireyin yaşamının büyük bir bölümün geçirdiği yer ve kendisini algıladığı sosyoekonomik durum değişkenleri açısından istatiksel olarak anlamlı bir fark gösterip göstermediğini incelemektir. Araştırma modeli, ilişkisel araştırma yöntemi ile tasarlanmıştır. Araştırmanın evreni Siirt Üniversitesinde 2017-2018 eğitim-öğretim yılında dört yıllık fakültelerde öğrenim gören öğrencilerden oluşmaktadır. Araştırmanın örneklemi oran tabakalı örnekleme yöntemiyle seçilen 950 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmanın verileri Hacettepe Kişilik Envanteri (HKE) ve Kişisel Bilgi Formu kullanılarak toplanılmıştır. Verilerin analizi Bağımsız Örneklemler için t testi, Kruskal-Wallis testi, Tek Faktörlü Anova kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre, kız ve erkek öğrencilerin genel uyum düzeyi arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Üniversite öğrencilerinin genel uyum düzeyi, yaş grubu 26-+ ve 21-25 olanların lehine 18-20 yaş grubundakilerle anlamlı olacak şekilde farklılaşmaktadır. Üniversite öğrencilerinin genel uyum düzeyi, kendilerini algıladıkları sosyoekonomik düzey iyi ve orta olanların lehine kötü grubuyla anlamlı olacak şekilde farklılaşmaktadır. Anne eğitim düzeyi okuryazar ve lise olan üniversite öğrencilerinin genel uyum düzeyi, okuryazar olmayanlara göre anlamlı olacak şekilde yüksek bulunmuştur. Baba eğitimi düzeyine göre, üniversite öğrencilerinin genel uyum düzeyleri arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Sınıf düzeyine göre, üniversite öğrencilerinin genel uyum düzeyi arasında anlamlı fark bulunmamıştır. Yaşamınızın büyük bir bölümünü geçirdiğiniz yerleşim yeri değişkenine göre, üniversite öğrencilerinin genel uyum düzeyleri arasında anlamlı fark bulunmamıştır. Anahtar Kelimeler: Genel uyum, Üniversite öğrencileri, Çeşitli değişkenler.Öğe GÜNCEL KILAVUZLAR EŞLİĞİNDE BİRİNCİ BASAMAKTA DİZ OSTEOARTRİTİNE YAKLAŞIM(2021) Çelik, Metin; Taştan Çelik, Songül; Kayhan Tetik, BurcuOsteoartrit (OA), eklemlerin tamamında tutuluma neden olabilen, eklem kıkırdağında ve subkondral kemikte harabiyete yol açan kronik ve dejeneratif bir kas iskelet sistemi hastalığıdır. OA daha çok diz ve kalça eklemi gibi büyük eklemleri etkilemekle birlikte, en sık diz eklemini tutar. Prevalansı yaşla birlikte artmakta olup, en sık 65 yaş üstü hastalarda görülmektedir. OA etiyolojisi multifaktöriyel olup yapısal ve mekanik nedenleri içermektedir. Tutulan eklemde ağrı, hareket kısıtlılığı ve sonuç olarak fonksiyon kaybına neden olduğu için çok sayıda hasta bu şikayetlerle hekime başvurmaktadır. OA tedavisinde amaç hastanın şikayetlerini gidermektir. Güncel literatürde hasta bilgilendirilmesi ve eğitimi, diyet, analjezikler, nonsteroidal anti inflamatuvar ilaçlar (NSAID), fizik tedavi uygulamaları, intra-artiküler enjeksiyonlar gibi konservatif tedaviler önerilmektedir. Bu gibi koruyucu tedaviler yeterli olmadığında cerrahi tedavi düşünülebilir. OA, aile hekimlerine yaşam kalitesinde azalma ve ağrı şikayeti ile oldukça sık başvurulmaktadır. Bizde güncel kılavuzlar eşliğinde hasta eğitimi ile yaşam tarzı değişiklikleri oluşturabilecek danışmanlık hizmetleri vermeliyiz. Bu derlemede, birinci basamak sağlık kuruluşuna başvuran diz OA’lı hastalara yaklaşım, güncel tedavi rehberleri eşliğinde anlatılmıştır.Öğe Psikolojik danışmanlar için danışanı bütüncül değerlendirme yeterlilik ölçeğinin geliştirilmesi: Bir keşfedici karma desen çalışması(İnönü Üniversitesi, 2023) Çelik, MetinBu çalışmanın amacı keşfedici karma deseni kullanarak psikolojik danışmanların ilk görüşmede danışanı bütüncül değerlendirme yeterliliklerine dair algılarını ölçen geçerli ve güvenilir bir ölçek geliştirmektir. Bu araştırma nitel ve nicel olmak üzere iki aşamada gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın nitel aşamasında amaçlı örnekleme yöntemlerinden olan ölçüt ve maksimum çeşitlilik örneklemesi kullanılmıştır. Bireysel psikolojik danışma alanında deneyimli ve doktora mezunu 10 psikolojik danışmanla bütüncül değerlendirme ile ilgili yarı yapılandırılmış görüşmeler yapılmıştır. Bu görüşmeler sonrasında elde edilen verilerin analizi MAXQDA 20 programında tematik analiz yapılarak gerçekleştirilmiştir. Tematik analiz sonucunda 5 temaya ulaşılmıştır. Bu temalar; (1) İlk terapötik ilişkinin kurulması, (2) Problemin kapsamlı bir şekilde değerlendirilmesi, (3) Değerlendirme becerileri, (4) Alınması gereken bilgiler, (5) Psikolojik danışmaya başlamanın uygun olmadığı durumlardır. Bu temalar çerçevesinde madde havuzu hazırlanmış ve taslak ölçek elde edilmiştir. Daha sonra bu taslak ölçek ile olasılığa dayalı örnekleme yöntemlerinden olan uygun örnekleme yöntemi kullanılarak veri toplanmıştır. Bu kapsamda Açımlayıcı Faktör Analizi için (N=453) psikolojik danışmandan veri toplanmıştır. Analizlerde SPSS 25 programı kullanılmıştır. Analiz sonucunda nitel sonuçlarla uyumlu 5 boyutlu 42 maddeden oluşan bir yapı elde edilmiştir. Açımlayıcı faktör analizi neticesinde elde edilen ölçek, 300 psikolojik danışmana uygulanarak doğrulayıcı faktör analizine tabi tutulmuştur. Analizlerde AMOS 24 programı kullanılmıştır. Gerçekleştirilen analizler neticesinde ölçeğin yapısı doğrulanmış, 38 maddeden ve 5 boyuttan oluşan "Danışanı Bütüncül Değerlendirme Yeterlilik Ölçeği" elde edilmiştir. Ölçeğin benzeşim geçerliliği madde faktör yükleri, ortalama varyans (AVE) ve bileşik güvenirlik (CR) göz önüne alınarak değerlendirilmiştir. Elde edilen değerlere göre ölçeğin benzeşim geçerliliğini sağladığı tespit edilmiştir. Ölçeğin güvenirliği Cronbach alfa iç tutarlık katsayısı, bileşik güvenirlik ve testi yarılama yöntemleriyle değerlendirilmiştir. Elde edilen değerlerin kabul edilebilir sınırlar içerisinde yer aldığı belirlenmiştir. Sonuç olarak geçerli ve güvenilir bir ölçme aracı elde edilmiştir. Elde edilen bulgular doğrultusunda süpervizörlere, psikolojik danışman eğitimcilerine, ilgili kurumlara, araştırmacılara ve psikolojik danışmanlara önerilerde bulunulmuştur. Anahtar Sözcükler: Bütüncül değerlendirme, ilk görüşme, psikolojik danışman, keşfedici karma desen.Öğe Üniversite Öğrencilerinin Fonksiyonel Olmayan Tutumların Genel, Kişisel ve Sosyal Uyum Düzeylerini Yordama Gücü(2019) Çelik, Metin; Çırak, YükselBu araştırmanın amacı üniversite öğrencilerinin fonksiyonel olmayan tutumlarının genel, kişisel vesosyal uyum düzeylerini yordama gücünün belirlenmesidir. Araştırma modeli, ilişkisel araştırmayöntemi ile tasarlanmıştır. Araştırmanın örneklemi oran tabakalı örnekleme yöntemiyle seçilen 950öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmanın verileri Fonksiyonel Olmayan Tutumlar Ölçeği (FOTÖ) veKişisel Bilgi Formu kullanılarak toplanılmıştır. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre,fonksiyonel olmayan tutumlar ölçeğinin 4 alt boyutu olan mükemmeliyetçilik, onaylanma ihtiyacı,bağımsız ve değişken tutum, genel uyum düzeyindeki değişimin %8.7’sini, kişisel uyumdüzeyindeki değişimin %6.4’nü ve sosyal uyum düzeyindeki değişimin %9.1’ni açıklamaktadır.Standartlaştırılmış regresyon katsayılarına göre, yordayıcı değişkenlerin, genel uyum düzeyiüzerindeki göreli önem sırası, mükemmelci tutum (?=-0.138), ve bağımsız tutum (?=-0.134),onaylanma ihtiyacı (?=-0.108), değişken tutumdur (?=-0.047).Öğe Üniversite Öğrencilerinin Genel Uyum Düzeylerinin Sosyo-Demografik Değişkenler Açısından İncelenmesi(2020) Çırak, Yüksel; Çelik, MetinBu araştırmanın amacı üniversite öğrencilerinin uyum düzeylerinin, cinsiyet, yaş,sınıf, anne eğitim durumu, baba eğitim durumu, bireyin yaşamının büyük birbölümün geçirdiği yer ve kendisini algıladığı sosyoekonomik durum değişkenleriaçısından istatiksel olarak anlamlı bir fark gösterip göstermediğini incelemektir.Araştırma modeli, ilişkisel araştırma yöntemi ile tasarlanmıştır. Araştırmanın evreniSiirt Üniversitesinde 2017-2018 eğitim-öğretim yılında dört yıllık fakültelerdeöğrenim gören öğrencilerden oluşmaktadır. Araştırmanın örneklemi oran tabakalıörnekleme yöntemiyle seçilen 950 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmanın verileriHacettepe Kişilik Envanteri (HKE) ve Kişisel Bilgi Formu kullanılarak toplanılmıştır.Verilerin analizi Bağımsız Örneklemler için t testi, Kruskal-Wallis testi, Tek FaktörlüAnova kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre, kızve erkek öğrencilerin genel uyum düzeyi arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır.Üniversite öğrencilerinin genel uyum düzeyi, yaş grubu 26-+ ve 21-25 olanlarınlehine 18-20 yaş grubundakilerle anlamlı olacak şekilde farklılaşmaktadır. Üniversiteöğrencilerinin genel uyum düzeyi, kendilerini algıladıkları sosyoekonomik düzey iyive orta olanların lehine kötü grubuyla anlamlı olacak şekilde farklılaşmaktadır. Anneeğitim düzeyi okuryazar ve lise olan üniversite öğrencilerinin genel uyum düzeyi,okuryazar olmayanlara göre anlamlı olacak şekilde yüksek bulunmuştur. Babaeğitimi düzeyine göre, üniversite öğrencilerinin genel uyum düzeyleri arasındaanlamlı bir fark bulunmamıştır. Sınıf düzeyine göre, üniversite öğrencilerinin geneluyum düzeyi arasında anlamlı fark bulunmamıştır. Yaşamınızın büyük bir bölümünügeçirdiğiniz yerleşim yeri değişkenine göre, üniversite öğrencilerinin genel uyumdüzeyleri arasında anlamlı fark bulunmamıştır.Öğe Üniversite öğrencilerinin kişisel ve sosyal uyum düzeylerinin fonksiyonel olmayan tutumlar ve çeşitli değişkenler açısından incelenmesi(İnönü Üniversitesi, 2018) Çelik, MetinBu araştırmanın amacı fonksiyonel olmayan tutumların üniversite öğrencilerinin genel, kişisel ve sosyal uyum düzeyini yordayıp yordamadığını incelemek ve üniversite öğrencilerinin uyum düzeylerini, cinsiyet, yaş, sınıf, eğitime devam edilen fakülte, anne eğitim durumu, baba eğitim durumu, bireyin yaşamının büyük bir bölümün geçirdiği yer, bireyin algıladığı ebeveyn tutumu ve kendisini algıladığı sosyoekonomik durum açısından istatiksel olarak anlamlı bir fark gösterip göstermediğini incelemektir. Araştırma modeli, ilişkisel araştırma yöntemi ile tasarlanmıştır. Araştırmanın evreni Siirt Üniversitesinde 2017-2018 eğitim-öğretim yılında dört yıllık fakültelerde öğrenim gören öğrencilerden oluşmaktadır. Araştırmanın örneklemi oran tabakalı örnekleme yöntemiyle seçilen 950 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmanın verileri Hacettepe Kişilik Envanteri (HKE), Fonksiyonel Olmayan Tutumlar Ölçeği (FOTÖ) ve Kişisel Bilgi Formu kullanılarak toplanılmıştır. Verilerin analizi Bağımsız Örneklemler için t testi, Kruskal-Wallis testi, Tek Faktörlü Anova ve Çoklu Regresyon Analizi kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Kruskal-Wallis testi sonucunda gruplar arasında anlamlı fark, Mann-Whitney U testi kullanılarak belirlenmiştir. Tek Faktörlü Anova testi sonucunda gruplar arasında anlamlı farkın hangi gruplar arasında olduğu, Tukey, Scheffe ve LDS testi kullanılarak tespit edilmiştir. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre, kız ve erkek öğrencilerin genel ve sosyal uyum düzeyleri arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Kişisel uyum düzeyi açısından ise, erkek öğrencilerin lehine anlamlı bir fark bulunmuştur. Bulunan etki büyüklüğü değerine göre (d=0.25) bu fark küçük düzeydedir. Üniversite öğrencilerinin genel ve sosyal uyum düzeyleri, yaş grubu 26-+ ve 21-25 olanların lehine 18-20 yaş grubundakilerle anlamlı olacak şekilde farklılaşmaktadır. Ayrıca kişisel uyum düzeyleri 21-25 yaş grubundakilerin lehine, 18-20 yaş grubundakilere göre anlamlı farklılık göstermektedir. Genel uyum düzeyi açısından, elde edilen etki büyüklüğü değerine göre ( η2=0.15 ) bu fark büyük düzeydedir. Üniversite öğrencilerinin genel ve sosyal uyum düzeyleri, kendilerini algıladıkları sosyoekonomik düzey iyi ve orta olanların lehine kötü grubuyla anlamlı olacak şekilde farklılaşmaktadır. Kişisel uyum düzeyi açısından ise kendini algıladığı sosyoekonomik düzey iyi olanların lehine kötü grubuyla anlamlı fark bulunmuştur. Ayrıca genel uyum düzeyi açısından, test sonucu elde edilen etki büyüklüğü değerine göre ( η2=0.017 ) bu fark küçük düzeydedir. Anne eğitim düzeyi okuryazar ve lise olan üniversite öğrencilerinin genel uyum düzeyi, okuryazar olmayanlara göre anlamlı olacak şekilde yüksek bulunmuştur. Kişisel uyum düzeyi açısından, anne eğitim düzeyi okuryazar olanların lehine okuryazar olmayanlarla anlamlı fark bulunmuştur. Ayrıca anne eğitim düzeyi açısından, üniversite öğrencilerinin sosyal uyum düzeyleri arasında anlamlı bir fark görülmemiştir. Genel uyum düzeyi açısından, test sonucu elde edilen etki büyüklüğü değerine göre ( η2=0.01) bu fark küçük düzeydedir. Baba eğitimi düzeyine göre, üniversite öğrencilerinin genel, kişisel ve sosyal uyum düzeyleri arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Sınıf düzeyine göre, üniversite öğrencilerinin genel ve kişisel uyum düzeyleri arasında anlamlı fark bulunmamıştır. Sosyal uyum düzeyi açısından ise, 4. Sınıfların lehine 1.sınıflarla anlamlı fark bulunmuştur. Test sonucunda elde edilen etki büyüklüğüne göre (η2=0.0115) bu fark küçük düzeydedir. Yaşamınızın büyük bir bölümünü geçirdiğiniz yerleşim yeri değişkenine göre, üniversite öğrencilerinin genel ve kişisel uyum düzeyleri arasında anlamlı fark bulunmamıştır. Sosyal uyum düzeyi açısından ise, yerleşim yeri büyükşehir ve şehir olanların lehine ilçe ile anlamlı fark bulunmuştur. Test sonucunda elde edilen etki büyüklüğüne göre (η2=0.010) bu fark küçük düzeydedir. Üniversite öğrencilerinin öğrenimlerine devam ettikleri fakülteye göre, genel uyum düzeyleri arasında, İlahiyat, Veterinerlik, Eğitim Fakülteleri ve Sağlık