Yazar "Önal, Yunus" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 16 / 16
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe The Activated Carbon from Walnut Shell Using CO2 and Methylene Blue Removal(2021) Küçük, İlhan; Önal, Yunus; Akmil Başar, CananIn this study, activated carbon with strong adsorption property was synthesized from lignocellulosic structured walnut shell. Active carbon synthesis was realized in two stages: carbonization and physical activation. Carbonization was carried out at eight different temperatures (300-1000°C), 500 mL/min N2 gas flow and 10°C/min heating rate for 1 hour. Activation was done at two different temperatures (800- 900 °C) at 100 ml/min CO2 gas flow for 1 hour. Characterization of activated carbons was carried out and their adsorption capacities were examined with methylene blue. The surface areas of the activated carbons were investigated by BET analysis and the surface areas ranged from 56,79 to 652,22 m2/g. Amounts of micro and mesoporous in these surface areas were calculated. Besides, SEM analysis indicates the porous structure and XRD analysis confirms that the structure is amorphous. Methylene blue adsorption was performed in the aqueous phase and the capacities of the activated carbons were calculated. The methylene blue adsorption capacity of activated carbons varies between 15,96 -174,81 mg/g.Öğe Aktif karbon, kil ve zeolit ile Malatya tekstil fabrikalarında kullanılan tekstil boyalarının adsorpsiyonu(2018) Önal, Yunus; Tantekin, TolgaBu çalışmada, adsorban madde olarak, aktif karbon (Dew11Zn5), ham kil ve zeolit kullanılmıştır. Dew11Zn5aktif karbonu, atık kayısıdan ZnCl 2 ile kimyasal aktivasyonla hazırlanmıştır. Hekimhan-Malatya ham kil vezeolit örnekleri bu çalışmada diğer adsorban maddeler olarak kullanılmıştır. Deneylerde kullanılan Aktifkarbon (Dew11Zn5), ham kil ve zeolitin, BET yüzey alanı, gözenek hacmi, ortalama gözenek çapı gibi gözeneközellikleri, N 2 adsorpsiyon izotermini temel alan t-plot methodu ile karakterize edilmiştir. Dew11Zn5, kil vezeolitin BET yüzey alanı sırasıyla 1060, 7.61 ve 1.84 m 2 /g olarak tespit edilmiştir. Malatya tekstilişletmelerinde kullanılan 23 farklı boya adsorplanan madde olarak seçilmiştir. Deneyler oda sıcaklığında 25 oC ve 1, 3, 12 ve 24 st’te gerçekleştirilmiştir. DB2RN boyasının zeolit üzerine adsorpsiyon kinetiğininincelenmesinde yalancı ikinci mertebe kinetik modeli kullanılmıştır. Kinetik sonuçlar, DB2RN boyasının suluçözeltiden zeolit üzerine adsorpsiyonunun yalancı ikinci mertebe modele uyumlu olarak gerçekleştiğinigöstermektedir. Ayrıca, DB2RN boyasının zeolit üzerine adsorpsiyon tipi, 500 mg/L boya konsantrasyonu içinfiziksel adsorpsiyon, 1000 mg/L boya konsantrasyonu için kimyasal adsorpsiyon olduğu tespit edilmiştir.Adsorpsiyon mekanizmasının açıkça değerlendirilmesi için intrapartikül difüzyon modeli kullanılmıştır.İntrapartikül difüzyon modeli sonuçları, yalnızca partikül içine difüzyonun hız kontrol basamağı olmadığı aynızamanda sınır tabaka difüzyonunun da adsorpsiyon hızını kontrol edebildiğini göstermektedir.Öğe Atık Polietilen Tereftalat (PET) ile Modifiye Edilmiş Saf Bitümün Fiziksel, Morfolojik ve Isıl Özellikleri(2020) Geçkil, Tacettin; Önal, Yunus; İnce, Ceren BeyzaÖz: Bu çalışmada, atık PET ile modifiye edilmiş bir bitümün fiziksel, morfolojik ve ısıl özelliklerindeki değişimler incelenmiştir. Çalışmada, bitüm ile PET arasında iyi bir etkileşim sağlamak amacıyla Trietanolamin (TEO) kimyasal katkısı kullanılmıştır. Bu amaçla, B 70/100 penetrasyon sınıfına sahip bitüme ilk olarak bitümün ağırlıkça %2,5 TEO ilave edilmiştir. Daha sonra, bitüm+TEO karışımına bitümün ağırlıkça %2, 4, 6, 8 ve 10 oranlarında PET ilave edilerek modifiye bitümler elde edilmiştir. Saf ve modifiye bitümlerin özellikleri, penetrasyon, yumuşama noktası, düktilite, kütle kaybı, Taramalı elektron mikroskobu (SEM) ve X-ışını kırınımı (XRD) deneyleri ile belirlenmiştir. Ayrıca, bitümlerin penetrasyon indeksi (PI) değerleri de belirlenmiştir. Test sonuçlarına göre; katkı miktarının artışı ile modifiye bitümlerin, saf bağlayıcıya göre penetrasyon ve düktilite değerlerinde belirli bir yüzdeye kadar (%6 PET) düzenli bir azalma, daha sonra artış; yumuşama noktası değerlerinde ise bu yüzdeye kadar artış, daha sonra azalma meydana gelmiştir. SEM görüntüleri ve XRD grafikleri, PET ile bitümün kimyasal bir bağ oluşturarak iyi bir etkileşim içerisine girdiğini ve karışımın homojen tek fazlı bir yapı gibi davrandığını göstermiştir. Sonuç olarak, %6 PET oranında bitüm kıvamının daha sert hale geldiği ve sınıfının değiştiği (B 50/70), tekerlek izi direnci bakımından bu oranın uygun olduğu, ancak PI bakımından %4 PET oranının daha uygun olduğu görülmüştür.Öğe Characterization of $TiO_2$ synthesized in alcohol by a sol-gel process: The effects of annealing temperature and acid catalyst(2005) Sayılkan, Funda; Asiltürk, Meltem; Sayılkan, Hikmet; Önal, Yunus; Akarsu, Murat; Arpaç, ErtuğrulThe effects of annealing temperature and hydrolysis catalyst on the crystalline form and crystallite size of $TiO_2$ prepared by a sol-gel process were investigated. Three types of $TiO_2$ were synthesized by hydrolysis of titanium(IV)-iso-propoxide with water in n-propanol without catalyst (Type-A) and with HCl as catalyst, where the $H^+/Ti^{4+}$ mol ratio was 0.54 for Type-B and 0.2 for Type-C. Hydrolysis products were thermally treated at 100, 200, 300, 400 and 500 °C for 1 h after drying at room temperature. Characterization of the particles was carried out using XRD, BET, TG/DTA and SEM analysis. The pore size distributions were computed by the DFT plus method. The results showed that the acid catalyst and catalyst/alkoxide ratio have a large effect on the formation of anatase $TiO_2$. In particular, it was found that anatase phase $TiO_2$ particles occur at 400 and 500 °C for Type-A $TiO_2$, while they do so at nearly 200 °C for Type-B and Type-C $TiO_2$. The crystallite size of Type-A, Type-B and Type-C increased from 17.96 to 19.24 nm, from 12.38 to 15.12 nm and from 10.60 to 12.20 nm, respectively, when the thermal treatment temperature was raised from 400 to 500 °C.Öğe Characterization of Polymeric Wastes in the Hygienic Product Factory and Energy Recovery from These Wastes(2023) Keleş, Hatice; Önal, Yunus; Akbulut, YelizIn this study, the characterization of polymeric wastes released during production in Eruslu Global group companies and the re-evaluability of these wastes were studied. For this purpose, all polymeric wastes that occur in the production of sanitary napkins, diapers, packaging film and printed packaging film, which are the basic production products of the enterprise; It was determined that it consists of polypropylene, polyethylene (LDPE, MDPE, HDPE), polystyrene, polyethylene terephthalate polymers. Considering that all wastes are not polluted, it has been evaluated that they can be reused to a large extent. In the study conducted for this purpose, it was determined that 20 different waste products emerged depending on the product variety produced in the enterprise. Thermal analysis for each waste was characterized by calorific value, FTIR, XRD, SEM and TG-DSC (TGA-DTA) techniques. It was determined that paint was added to polymeric wastes in general. In addition, it has been determined that natural micronized calcite is added to some waste in terms of environmental impact and cost reduction. This article evaluates the crystallinity, structure and surface morphology of polymeric wastes produced during production in Eruslu Global group companies. For this purpose, all polymeric waste products formed in the production of sanitary napkin, diapers, packaging film and printed packaging film, which are the primary production products of the enterprise, were characterized. 20 different waste products produced in the enterprise were selected for evaluation. Waste is rich in polystyrene, polypropylene, polyethylene (LDPE, MDPE, HDPE) and polyethylene terephthalate polymers. Each waste was characterized by FTIR, XRD, SEM, thermal analysis and calorific value techniques. As a result of the study, dye additive was detected in the structure of these wastes. When the XRD results were evaluated, it was determined that micronized calcite was added to the polymers to prevent environmental pollution caused by the paint additive. In this way, environmental pollution and production costs are reduced. Calorific values of all samples are in the range of 4292 - 10965 cal/g.Öğe Characterization of TiO_2 synthesized in alcohol by a sol-gel process: The effects of annealing temperature and acid catalyst(Turkish Journal of Chemistry, 2005) Sayılkan, Funda; Asiltürk, Meltem; Sayılkan, Hikmet; Önal, Yunus; Akarsu, Murat; Arpaç, ErtuğrulAbstract:The effects of annealing temperature and hydrolysis catalyst on the crystalline form and crystallite size of TiO2 prepared by a sol-gel process were investigated. Three types of TiO2 were synthesized by hydrolysis of titanium(IV)-iso-propoxide with water in n-propanol without catalyst (Type-A) and with HCl as catalyst, where the H+/Ti4+ mol ratio was 0.54 for Type-B and 0.2 for Type-C. Hydrolysis products were thermally treated at 100, 200, 300, 400 and 500 °C for 1 h after drying at room temperature. Characterization of the particles was carried out using XRD, BET, TG/DTA and SEM analysis. The pore size distributions were computed by the DFT plus method. The results showed that the acid catalyst and catalyst/alkoxide ratio have a large effect on the formation of anatase TiO2. In particular, it was found that anatase phase TiO2 particles occur at 400 and 500 °C for Type-A TiO2, while they do so at nearly 200 °C for Type-B and Type-C TiO2. The crystallite size of Type-A, Type-B and Type-C increased from 17.96 to 19.24 nm, from 12.38 to 15.12 nm and from 10.60 to 12.20 nm, respectively, when the thermal treatment temperature was raised from 400 to 500 °C.Öğe Does the high sulfur content in apricots affect oxidative stress? Running title: Effect of sulfur amount on oxidative stress(2022) Otlu, Önder; Kıran, Tuğba Raika; Gül, Mehmet; Önal, Yunus; Çolak, Cemil; Karabulut, Aysun BayApricots are one of the most important fruits that can be produced worldwide. Most of the importer countries are sensitive about sulfur which is used in the protection of dried apricots. The objective of this study was to compare the effects of feeding with high and low sulfur content apricots on oxidative stress parameters of the liver. In total, 42 Wistar albino rats were fed for 12 weeks with the use of dried apricots containing different amounts of sulfur and sun-dried apricots. There was no significant difference in IL-1?, 8-OHdG and TOS levels between the control group and the group fed with sun dried apricots. There was no statistically significant difference between the groups fed with low and high sulfur-containing apricots.Non-necrotic changes were observed in 3000 ppm and 4000ppm groups in microscopic examination. No significant effect of feeding with sulfur treated apricots was found in the liver tissues of rats.Öğe Extraction and Characterization of Linden Tree Seed Oil Grown in Malatya with Different Solvents(2023) Önal, Yunus; Mumcu, Tuğçe Begüm; Utku, TuğbaIn this study, the characterization study of the oil of linden seeds obtained by the extraction method was carried out. The outer shells of linden seeds collected from Malatya region in August 2018 were cleaned before extraction. Hexane, ethyl alcohol and acetone were used as solvents. Elemental analysis, XRD (X-Ray Diffraction), SEM (Scanning Electron Microscopy), ash determination and saponification number determinations were performed for characterization processes. After the analysis, the oil yield with ethyl alcohol was determined as 33% by weight with acetone, 28.65% for hexane and 28% for acetone. In linden seed fatty acid, it was determined as oleic acid: 27.442 for acetone, 30.852 for hexane, 10.955 for acetone by weight, 11.929 for hexane, linoleic acid: 51.188 for acetone, 44.145 for hexane. The soap number value was determined as 232.48 mg KOH/g for ethyl alcohol, 176.72 mgKOH/g for hexane and 246.94 mg KOH/g oil for acetone. While the ash determination value was 5.755% for the seed, the shell ash was determined as 2.1% differently.Öğe INVESTIGATION OF DRYING KINETICS OF APRICOTS IN DIFFERENTENVIRONMENTS(2021) Aslan, Mehmet Alper; Önal, Yunus; Akbulut, Yeliz; Akmil Başar, CananIn this study, Çöloğlu, Hacıhaliloğlu, Kabaaşı and Karacabey apricot species grown in Malatya province of Turkey were used. The effects of various drying environment on the drying kinetics of crude and pre-treated apricots have been investigated. The experiments were conducted in the sunlight and in the shade environment with SO2 treated and untreated apricot. While the drying speed curves of the dried apricots increased rapidly at the beginning, the drying speed curve started to decrease afterwards. The data was fitted to five different mathematical models. Midilli et al. model was determined as the best one to explain drying of apricots by comparing the coefficient of correlation determination (R2), mean absolute percentage error (MAPE) and root mean square error (RMSE) between the observed and expected moisture ratios.Öğe KENEVİR ATIKLARININ KARBONİZASYONU VE AKTİF KARBON ELDESİ(2022) Korkmaz, Aydan Aksoğan; Önal, YunusBu araştırmada; bilimsel çalışmalarda kullanılmak üzere Malatya Turgut Özal Üniversitesi Ziraat Fakültesi bünyesinde yetiştirilen kenevir bitkisinin atık kısımları (kök, gövde ve diğer) değerlendirilmiştir. Kenevir atıklarından karbonizasyon ile kimyasal aktivasyon yöntemi kullanılarak aktif karbon elde edilmiş ve karakterizasyon deneyleri gerçekleştirilmiştir. Elde edilen aktif karbonların karakterizasyonunu belirlemek için elementel (C, H, N, S) analiz, XRD, FTIR ve SEM analizleri gerçekleştirilmiştir. Ayrıca, aktif karbonların BET azot adsorpsiyonu yüzey alanı ölçümü ile yüzey alanı ve gözenekliliği belirlenmiştir. Karbonize edilmiş kenevir atığında toplam yüzey alanı (Stotal) 171,75 m2/g, mikrogözenek alanı (Smikro) 145,46 m2/g ve mezogözenek alanı (Smezo) 26,29 m2/g iken bu değerler 1:4 oranında KOH emdirilmiş aktif karbonda sırasıyla 1881,80 m2/g, 1152,40 m2/g ve 728,40 m2/g olarak hesaplanmıştır. Karbonize üründe 0,077 cm3/g olan gözenek hacmi, aktif karbonda 0,8852 cm3/g olarak belirlenmiştir. Karbonize ürün ve aktif karbonun ortalama gözenek çapları (dp) sırasıyla 1,78 nm ve 1,88 nm olarak belirlenmiştir. Bu sonuçlara göre, kenevir atıklarının karbonizasyonu ve kimyasal aktivasyonuyla ekonomik olarak aktif karbon elde edilmesinin mümkün olabileceği belirlenmiştir.Öğe Kinetic İnvestigation of The Effect of Sulfur on Extending The Shelf Life of Sulfurized Apricots(2023) Gürbüz, Duygu; Önal, Yunus; Utku, TuğbaIn this study, sulphurized apricots with different sulfur values were obtained from the factory in Malatya province. These apricot samples were kept at market temperature values (4, 26 and 40°C) in the package offered for sale, and their sulfur dioxide values were determined daily. As a result of the experimental periods, reduction rate and other data were determined by calculating the sulfur dioxide in the sample. Also, loss rate and kinetics of sulfur dioxide were determined from its change over time at different temperatures. From the results obtained, important findings such as shelf life of sulphurous apricots at different temperatures in the package, deterioration and effect of the sulfur dioxide value on the shelf life were obtained. According to the analysis results of apricots containing different amounts of sulfur, when the moisture and SO2 loss in dried apricot samples during their stay on the shelf were examined in the kinetic study, it was determined that it was suitable for the first order kinetic model for 4°C and the second order kinetic model for 26 and 40°C. From the experimental results, quite low sulfur removal values were obtained for the samples offered for sale after 980 hours at 4°C and 525 hours at 26°C. Moisture and SO2 losses accelerated after approximately 740 hours at a temperature of 40°C. In the sample containing 3280 ppm sulfur dioxide during shelf storage at 4°C, there was an 11% loss of sulfur dioxide after 980 hours. A 46% sulfur dioxide loss was determined in the same samples after 740 hours at 40°C. It has been determined that sulfur dioxide loss is greater at higher temperatures. When the storage conditions of the samples were examined in terms of humidity, it was observed that apricots lost their moisture in the range of 52-85% after 29 days at temperatures of 4 and 40 °C. Based on the fact that the water activity of the packaged sulfurized dried apricots offered for sale is 25%, in this study, an average shelf life of approximately 25 days was determined according to this value.Öğe Linyitlerin bazı özelliklerinin ön işlemlerle değiştirilmesi.(İnönü Üniversitesi, 1992) Önal, YunusAltı farklı Türk linyiti (Beypazarı, Kangal, Mengen, Tunç.1, Tunç.2, Yatağan) hidrojen bağı yapamayan hidrojen bağı yapabilen ve alkil aminler olmak üzere üç farklı gruba dahil 21 çözücü ile bu çözücülerin normal kaynama sıcaklıklarında soxhlet ekstraksiyonuna tabii tutulmuştur. Ayrıca tolüen ile 350°C'de otoklav ekstraksiyonu yapılmıştır. Soxhlex ekstraksiyonlarına kartuş kısmındaki çözücü berrak kalıncaya kadar devam edilmiş, otoklav ekstraksiyonları ise 1 saat süreli yapılmıştır. Bu linyitler 0,1 N HCl (oda sıcaklığında) ve EtONa/EtOH (150 °C' de otoklavda) ön işleme tabii utulmuş ve ön işlem görmüş linyitler ile yukarıdaki ekstraksiyonlar tekrarlanmıştır. Ham örneklerin ve ön işlem görmüş örneklerin ekstraksiyon verimleri, bu verimlerinin çözücü özellikleriyle ilişkisi ve ön işlemin ekstraksiyon verimleri üzerine etkisi incelenmiştir. Ayrıca, kullanılan çözücülerin bu linyitleri şişirme özellikleri, linyitlerdeki asidik fonksiyonel grupların cins ve miktarları, bu grupların kalsiyum iyonu ile ilişkileri ve ön işlemlerin asidik fonksiyonel gruplar üzerine etkisi araştırılmıştır. Gerek ekstratlar gerekse katı atıklar analitik veya spektroskopik yöntemlerle analizlenmiştir. Deneysel sonuçlar göstermiştir ki düşük sıcaklık ekstraksiyon verimleri hem linyitin hem de çözücünün cinsine bağlı olarak değişmektedir. Hidrojen bağı yapamayan çözücülerde verim düşük, hidrojen bağı yapabilenlerde ve alkil aminlerde yüksektir. Bununla beraber 7 ve daha yüksek karbonlu alkil aminlerin kömür ve ekstrant ile kuvvetli katılmalar yapmış olması dolayısıyla tam uzaklaştırılmaları mümkün olmamıştır. Ekstrant verimleriyle çözücünün çözünürlük parametresi , donor number (DN) ve kömürü şişirme özelliği arasında düzenli bir ilişki olduğu görülmüştür. HCl ön işlemi daha ziyade inorganik yapıyı, EtONa/EtOH ön işlemi ise organik yapıyı etkilemektedir. HCl ön işlemi görmüş örneklerin gerek şişme değerlerinde gerekse ekstraskiyon verimlerinde ham örneklere nazaran artış olduğu, bu artışın hidrojen bağı yapamayanlara göre hidrojen bağı yapabilenlerde daha belirgin olduğu saptanmıştır. EtONa/EtOH ön işlemi sırasında incelenen linyitler kısmen çözünmekte ve kalıntı fonksiyonel gruplar bakımından zenginleşmektedir. Bu sonuçlara dayanarak bu ön işlem sırasında kömür yapısında bulunan bazı ester ve eter bağlarının kırıldığı sonucuna varılmıştır. Bütün ektsrantlar hem araomatik hemde alifatik yapıları içermektedir. Bununla beraber, piridin ve THF ekstrantlarının diğer çözücü ekstrantlarına kıyasla nispeten daha fazla kondense aromatik yapıları içerdiği,n-pentan ekstantlarının ise daha alifatik yapılı olduğu belirlenmiştir. DTA sonuçları ön işlem sonucu linyitlerin ısıl bozunma sıcaklıklarında hem örneklere nazaran değişim olduğunu göstermiştir. HCl ön işleminden sonra ısıl bozunma sıcaklıklarında düşme olurken,EtONa/EtOH ön işlemi sonucu artma gözlenmiştir. Bu sonuçlar ön işlemler sonucu kömür yapısında ve reaktivitesinde değişmeler olduğunu göstermiştir.Altı farklı Türk linyiti (Beypazarı, Kangal, Mengen, Tunç.1, Tunç.2, Yatağan) hidrojen bağı yapamayan hidrojen bağı yapabilen ve alkil aminler olmak üzere üç farklı gruba dahil 21 çözücü ile bu çözücülerin normal kaynama sıcaklıklarında soxhlet ekstraksiyonuna tabii tutulmuştur. Ayrıca tolüen ile 350°C'de otoklav ekstraksiyonu yapılmıştır. Soxhlex ekstraksiyonlarına kartuş kısmındaki çözücü berrak kalıncaya kadar devam edilmiş, otoklav ekstraksiyonları ise 1 saat süreli yapılmıştır. Bu linyitler 0,1 N HCl (oda sıcaklığında) ve EtONa/EtOH (150 °C' de otoklavda) ön işleme tabii utulmuş ve ön işlem görmüş linyitler ile yukarıdaki ekstraksiyonlar tekrarlanmıştır. Ham örneklerin ve ön işlem görmüş örneklerin ekstraksiyon verimleri, bu verimlerinin çözücü özellikleriyle ilişkisi ve ön işlemin ekstraksiyon verimleri üzerine etkisi incelenmiştir. Ayrıca, kullanılan çözücülerin bu linyitleri şişirme özellikleri, linyitlerdeki asidik fonksiyonel grupların cins ve miktarları, bu grupların kalsiyum iyonu ile ilişkileri ve ön işlemlerin asidik fonksiyonel gruplar üzerine etkisi araştırılmıştır. Gerek ekstratlar gerekse katı atıklar analitik veya spektroskopik yöntemlerle analizlenmiştir. Deneysel sonuçlar göstermiştir ki düşük sıcaklık ekstraksiyon verimleri hem linyitin hem de çözücünün cinsine bağlı olarak değişmektedir. Hidrojen bağı yapamayan çözücülerde verim düşük, hidrojen bağı yapabilenlerde ve alkil aminlerde yüksektir. Bununla beraber 7 ve daha yüksek karbonlu alkil aminlerin kömür ve ekstrant ile kuvvetli katılmalar yapmış olması dolayısıyla tam uzaklaştırılmaları mümkün olmamıştır. Ekstrant verimleriyle çözücünün çözünürlük parametresi , donor number (DN) ve kömürü şişirme özelliği arasında düzenli bir ilişki olduğu görülmüştür. HCl ön işlemi daha ziyade inorganik yapıyı, EtONa/EtOH ön işlemi ise organik yapıyı etkilemektedir. HCl ön işlemi görmüş örneklerin gerek şişme değerlerinde gerekse ekstraskiyon verimlerinde ham örneklere nazaran artış olduğu, bu artışın hidrojen bağı yapamayanlara göre hidrojen bağı yapabilenlerde daha belirgin olduğu saptanmıştır. EtONa/EtOH ön işlemi sırasında incelenen linyitler kısmen çözünmekte ve kalıntı fonksiyonel gruplar bakımından zenginleşmektedir. Bu sonuçlara dayanarak bu ön işlem sırasında kömür yapısında bulunan bazı ester ve eter bağlarının kırıldığı sonucuna varılmıştır. Bütün ektsrantlar hem araomatik hemde alifatik yapıları içermektedir. Bununla beraber, piridin ve THF ekstrantlarının diğer çözücü ekstrantlarına kıyasla nispeten daha fazla kondense aromatik yapıları içerdiği,n-pentan ekstantlarının ise daha alifatik yapılı olduğu belirlenmiştir. DTA sonuçları ön işlem sonucu linyitlerin ısıl bozunma sıcaklıklarında hem örneklere nazaran değişim olduğunu göstermiştir. HCl ön işleminden sonra ısıl bozunma sıcaklıklarında düşme olurken,EtONa/EtOH ön işlemi sonucu artma gözlenmiştir. Bu sonuçlar ön işlemler sonucu kömür yapısında ve reaktivitesinde değişmeler olduğunu göstermiştir.Öğe Malatya ili killerinin fizikokimyasal özelliklerinin araştırılması ve analitik amaçlı uygulamaları(İnönü Üniversitesi, 1988) Önal, Yunus[Abtsract Not Available]Öğe Poly (methacrylic) acid and $\gamma$ -methacryloxypropyltrimethoxy silane/clay nanocomposites prepared by in-situ polymerization(2002) İçduygu, M. Galip; Önal, Yunus; Seçkin, Turgay; Gültek, Ahmethttps: //app.trdizin.gov.tr/makale/TXpJMU16ZzQ/poly-methacrylic-acid-and-gamma-methacryloxypropyltrimethoxy-silane-clay-nanocomposites-prepared-by-in-situ-polymerization#: ~: text=Poly(methacrylic%20acid,thermal%20analysis%20(DTA).Öğe Poly (methacrylic) acid and \gamma -methacryloxypropyltrimethoxy silane/clay nanocomposites prepared by in-situ polymerization(Turkish Journal of Chemistry, 2002) Gültek, Ahmet; Seçkin, Turgay; Önal, Yunus; İçduygu, M. GalipAbstract:Poly(methacrylic acid) and poly(acrylic acid) nanocomposites were prepared by in-situ polymerization of γ-methacryloxypropyltrimethoxysilane (A174)/clay nanocomposites in which the macromonomer was generated by grafting A-174 onto activated clay samples via hydroxyl groups or via intercalation. In- situ polymerization was carried out in the presence of an initiator. It was found that the structural affinity between the methacrylic or acrylic acid monomers and the amount of clay played an important role in the hybrid structure. The nanocomposites were quantified by both X-ray diffraction (XRD), scanning electron microscopy (SEM), Fourier transform infrared spectroscopy (FTIR), thermo-gravimetric analysis (TGA), and differential thermal analysis (DTA).Öğe ST. JOHN'S WORT (HYPERICUM PERFORATUM L.) FLOWER BASED CARBON/GRAPHENE QUANTUM DOT STRUCTURE PRODUCTION AND CHARACTERIZATION FOR BIOIMAGING AND DRUG DELIVERY SYSTEMS(2021) Karaca Açarı, İdil; Önal, YunusAbstract: In this study, it was aimed to obtain carbon and graphene quantum dot structures from St. John's Wort (Hypericum perforatum L.) flowers, originating from the city of Hatay. Hypericum perforatum L. flower sample was subjected to carbonization at different temperatures such as 200, 225 and 250 ? for the desired quantum dot structure yields. It has been observed that the best radiation after carbonization is at 250 ?. Fourier transform infrared spectrometer, X-ray diffraction and scanning electron microscopy techniques were used to determine the structural characterizations and surface morphology, respectively. The UV radiation of Hypericum perforatum L. flowerbased carbon and graphene quantum structures was followed at 365 nm and the blue glow was observed very clearly. With this study, quantum and graphene dot structures based on Hypericum perforatum L. flower have been introduced to the literature for the first time. In addition, the quantum dot structures with blue radiation obtained within the scope of the study will be an alternative reference for many bioimaging and drug delivery system studies.