Yazar "Özbilge, Hatice" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 9 / 9
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Akkiz immün yetmezlik sendromu (AII)S)(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 1994) Özerol, İ.Halil; Özbilge, Hatice; Şenol, MustafaAkkiz: immün yetmezlik sendromu (AIDS)'nun etkenleri, ‘human immunodefıciency virüs’ tip I ve 2 (HIV-l ve HIV-2)'dir. İnfeksiyon seksüel ilişki, kan ve vücut sıvıları ve anneden çocuğa olmak üzere başlıca üç şekilde geçer. İntravenöz ilaç kullanımı bildirilmeyen homoseksüel/biseksüel erkeklerdeki %30-63'lük AIDS vakası He seksüel yolla geçen HIV infeksiyonunun çoğu, erkekler arası seksüel kontakt yolu ile meydana gelir. Vücuda giren virüs miktarı, giriş yolu ve hastanın yaşma bağlı olarak HIV infeksiyonu ve AIDS'in ortaya çıkışı arasındaki latent süre değişmektedir. Hastalığın patofızyolojisi tamamen anlaşılamamıştır. Ancak helper CD4 lenfositleri azalmaktadır. Bu nedenle immün disfonksiyon meydana gelmekte, çeşitli opurtunistik infeksiyonlar ve neoplaziler görülmektedir. İnfeksiyona sebep olan virüs, kültür ve çeşitli serolojik testler ile tespit edilebilir. İnsan immün yetmezlik virüsü (HIV) ile meydana gelen infeksiyonun tedavisi ve birlikte görülen opurtunistik infeksiyonlara karşı profilaksi çalışmaları, bugün için, devam etmektedir.Öğe Gram pozitif ve Gram negatif bakterilerde imipenem duyarlılığı(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 1995) Özerol, İ.Halil; Sönmez, Emine; Özbilge, Hatice; Taştekin, NeşeKadın üst genital yollan infeksiyon lan, cerrahi infeksiyonlar, intraabdomirtal infeksiyonlar ve daha pekçok in feksiyonlar genellikle polimikrobiktır. Bu infeksiyon tarda Gram pozitif ve negatif, aerob ve anaerob bakteriler izole edilmektedir, dram negatif mikroorganizmaların büyük çoğunluğunu Escherichia cali, Klebsiella, Proteus, Enterobacter ve Pseudomonas türleri oluşturur. Gram pozitif mikroorganizmalar arasında genellikle, sta/ilokoklar izole edilir. İnönü l ’ııiversitesi Tıp f akültesi Turgut Özal Tıp Merkezi, Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji laboratuvarında. 1 Ocak 30 Aralık 1994 tarihleri arasında, izole edilen 438 mikroorganizmaya imipenem sılastatin (IMPS)'in antimikrobial etkinliği incelendi. 2~5 Gram negatif bacterileriıı %9".5 ve 163 Gram pozitif bakterilerin (Staphylococcus aureııs), %9S. I oranında IMF S’e duyarlı olduğu bulundu. 14 Pseudomonas aerugiııosa ızolatmdan %92.8’i bu antimikrobiğe duyarlı idi. Bu çalışmada. IMPS'in Pseudomonas aeruginosa suçlarına amikacin. netilmicin ve tobramycin gibi aminoglikozidlerden ve cephalotlıine, cefuroxime. ceftriaxone ve ceftazidime gibi sefalosporınlerden daha etkin okluğu anlaşılmıştır.Öğe HBsAg pozitif serumlarda HBV-DNA'nın iki ayrı PCR yöntemi ile taranması ve sonuçlarının serolojik göstergelerle karşılaştırılması(1996) Sönmez, Emine; Durmaz, Rıza; Kızılkaya, Nedim; Özbilge, Hatice; Günal, Selami; Yoloğlu, SaimBu çalışmada İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı'nda HBsAg pozitif serum ör¬neklerinden rastgele seçilen 80 serumda iki ayrı Polimeraz Zincir Reaksiyonu (PCR) yöntemi ile HBV-DNA bakıldı. Pröteinaz-K /fenol ekstraksiyon yöntemi (I. yöntem) ile serumların 25'inde (%3I.3) HBV-DNA pozi¬tifliği tespit edildi! Ticari kit (Micro DNA izolasyon kiti, Strategene ve Digene Sharp Signal System kiti) kulla¬nılan II. yöntemde, serumların 23'ünde (%28.8) HBV-DNA pozitif bulundu, HBeAg pozitif olan 18 serumun hepsinde (% 100) her iki yöntemle HBV-DNA tespit edildi. Anti-HBe pozitif olan 62 serumun 7'sinde (% 11.3) I. yöntem ile HBV-DNA pozitif iken II. yöntem ile 5'inde (% 8.1) pozitif bulundu. İki yöntem sonuçlan arasın¬da anlamlı fark tespit edilemedi (p> 0.05). Sonuç olarak PCR laboratuvarları HBV-DNA tespitinde bu iki yöntemden kendi koşullarına uygun olan birini tercih edebilirler.Öğe Hepatit C virüsü infeksiyonuna eşlik eden immünolojik ve ekstrahepatik bulgu ve sendromlar(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 1995) Kızılkaya, Nedim; Sönmez, Emine; Özbilge, HaticeHepatit C virüsünün bulunmasından sonra yapılan pekçok çalışma, birçok immünolojik ve ekstrahepatik bulgu ve sendromun sık olarak hepatit C virüs infeksiyonuna eşlik ettiğini göstermiştir. Bu bulgu ve sendromların en sık görülenleri; serumda çeşitli otoantikor ve immun kompleksler, otoimmun tiroidit, tip II otoimmun hepatit, esansiyel mikst kriyoglobulinemi, Sjögren sendromu ve porfiria kutanea tardadır.Öğe Kütanöz leishmaniosis tanısında direkt mikroskopi, kültür, ELISA ve IFAT yöntemlerinin karşılaştırılması(İnönü Üniversitesi, 1999) Özbilge, HaticeBÖLÜM IV ÖZET Deri lçishmaniosis'i halen bölgemizde önemli bir sağlık sorunu olarak devam etmektedir. Bu hastalığın tanısında yalnızca klinik veya yalnızca direkt mikroskopi kullanılması hasta ve hekim açısından bazı problemler oluşturmaktadır. Güvenilir tanı ve kemoterapiye cevabın takibi için daha sensitif ve özgül tanı yöntemlerine ihtiyaç vardır. Çalışmamıza 1996-1998 yılları arasında deri leishmaniosis'i klinik şüphesi olan 117si kadın, 83'ü erkek olmak üzere toplam 200 hasta dahil edilmiştir. Ayrıca çapraz reaksiyonları elimine etmek amacıyla sıtma'lı (10), toksoplazma'lı (10), amoebiosis'li (10), giardiosis'Ii (10), tüberküloz'lu (10) hastalardan alınan serumlar da çalışılmıştır. NNN besiyeri, İFA ve KUSA antijenleri laboratuvarımızda hazırlanmıştır. Tanı yöntemleri olarak direkt mikroskopi, kültür, ELISA ve İFA testi kullanılmıştır. Leishmaniosis için pozitiflik sırasıyla % 41.5, % 49, % 53, % 71 şeklinde bulunmuştur.. Kullanılan serolojik tanı yöntemlerinin sensitivite ve spesifıtesi ELISA'da % 53 ve % 80, IFA'da % 71 ve % 96 şeklinde tespit edilmiştir. ELISA testi ile tüberkülozlu bir hasta ve sıtma'lı bir hastada düşük titrasyonda (1/64) oranında seropozitiflik saptanırken İFA testi ile çapraz reaksiyon tespit edilmemiştir. Leishmaniosis tanısı için direkt mikroskopi ve kültürün kesin olarak yapılması gerekliliği, diğer serolojik testlerin birlikte kullanılmasının güvenirliliği artırdığı ve tedavi takibini kolaylaştırdığı gösterilmiştir. 76Öğe Malatya yöresinde bruselloz prevalansı(İç Hastalıkları Dergisi (:Dahili Tıp Bilimleri Dergisi ), 1997) Sönmez, Emine; Durmaz, Bengül; Aladağ, Murat; Şahin, Kazım; Özbilge, Hatice; Günal, Selami; Yüksekağaç, MehmetÖz:Malatya Akçadağ ilçesine bağlı Ilıcak köyünde, Nisan-Mayıs 1995 tarihlerinde 40 çiftçi aile¬sinin 160 ferdi, hu ailelerin 100 küçük ve büyük baş hayvanı ve bu hayvanların sütleri brusel¬loz yönünden araştırıldı. Taranan 40 ailenin 5'inde (%12.5), 160 kişinin 9'unda (%5.62) Rose Bengal (RB) testi ile pozitif sonuç alındı. Wright aglutinasyonu (WA) ile 160 kişinin 10'unda (% 6.25) seropozitiflik saptandx._ Serolojik olarak incelenen 100 hayvanın 6O'ı koyun, 40i sığı r idi. Altmış koyunun 2'sinde C%3-33) ve 40 sığırın l'inde (%2.5) her iki testle (RB ve WA) pozitif so¬nuç alındı. Pozitiflik saptanan 3 hayvanın yine seropozitiflik saptanan ailelerden 2'sine ait ol¬ması dikkat çekmekteydi. Ring testi seropozitif olan bu 3 hayvanın sütünde pozitif bulundu.Öğe Pelvik inflamatuvar hastalığı bulunan kadınlarda chlamydia trachomatis infeksiyonunun iki farklı yöntemle araştırılması ve tedavide azitromisin kullanımı(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 1997) Sönmez, A. Süha; Sönmez, Emine; Durmaz, Bengül; Köroğlu, Mehmet; Özbilge, HaticeBu çalışmada İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum polikliniğine başvuran akut veya kronik pelvik inflamatuvar hastalığı (PID) bulunan 106 hastadan alınan endoservikal örneklerde solid- faz immunoassay (SIA) yöntemi (Chlamy-Check-1, Vedalab- FRANCE) ile Chlamydia trachomatis antijeni araştırıldı. Hastaların 51'i akut, 557 kronik PID'li idi. Bu gruplarda sırasıyla 4 (%7.8) ve 6 (%10.9) hastada klamidya antijeni pozitif bulundu. Pozitif sonuç alınan hastaların eşlerinden alınan üretral sürüntülerden 4'ünde klamidya antijen pozitifliği saptandı. Klamidya infeksiyonu saptanan 14 olguya tek doz oral yoldan 1 gr azitromisin verildi. Yedi- 10. günlerde alınan kontrol sürüntülerinde bir hasta hariç negatif sonuç bulundu (%92.9). Klamidya antijeni arayan Chlamy-Check-1 gibi hızlı testler uygulama kolaylığı ve duyarlılığı nedeniyle tercih edilebilirler. Endoservikal sürüntülerinde C. trachomatis antijeni içeren PID'li hastalar ve üretral sürüntülerinde C. trachomatis antijeni pozitif bulunan eşlerde tek doz 1 gr azitromisin ile %92.9 oranında eradikasyon sağlandı; fakat azitromisin’in C. trachomatis'e bağlı PID'lerde güvenli kullanımını söyleyebilmek için daha çok sayıda hasta ve doksisiklin, eritromisin gibi antibiyotiklerle karşılaştırmalı çalışmalara ihtiyaç vardır. Sonuç olarak C. trachomatis akut ve kronik PID'lerde araştırılmalıdır.Öğe Solunum yolu infeksiyonlarında azitromisin ve ampisilin tedavilerinin karşılaştırılması(İnönü Üniversitesi, Tıp Fakültesi, İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Bakteriyoloji Anabilim Dalı, Malatya, Türkiye., 1997) Sönmez, Emine; Kızılkaya, Nedim; Özbilge, Hatice; Aslan, Turan; Çınar, YaseminÖz: Çeşitli alt ve üst solunum yolu infeksiyonu bulunan 60 hastaya azitromisin (AZT) 500 mg/gün (3 gün), 60 hastaya da ampisilin (AMPİ) 4x1 g/=gün (7 gün) uygulandı. Tedavinin 10-12. günlerinde kontrolleri yapıldı. ATZ grubunda % 95 (57/60) şifa, % 3.3 (2/60) iyileşme, %1.65 (1/60) başarısız; AMPİ grubunda % 93.3 (56/60) şifa, % 3.3 (2/60) iyileşme, %3.3 (2/60) başarısız sonuçlar saptandı.Öğe Ticari iki hepatit B aşısının immun cevabının karşılaştırılması(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 1996) Sönmez, Emine; Özerol, İbrahim Halil; Çınar, Yasemin; Özbilge, Hatice; Yılmaz, ŞerafettinRandomize, tek kör planlanan bu çalışmada hepatit B için seronegatif olan sağlıklı 100 kişi test edildi. Yeast recombinant S antijen aşısı (YSHBV) (Hepavax-gene, 1 ml: 20/Jgr = 1 doz), Chinese hamster ovary (CHO) recombinant Pre S2+ S aşısı (CS2SHBV) (Genhevac B, 0.5 ml: 20 pgr = 1 doz) ile antikor ve klinik cevap yönünden karşılaştırıldı. 50 kişiye (group I) 20 ngr YSHBV aşısı 0, 1, ve 6. aylarda IMyapıldı. Diğer 50 kişiye (grup 11) 20 pgr CS2SHBV aşısı 0, 1, ve 2. aylarda IM yapıldı. Gruplarda serolojik ve biyokimyasal ölçümler 0, 1, 2, 3, 6, ve 7. aylarda yapıldı. Her iki grupta aşıya bağlı minör komplikasyonlar (esas olarak kol ağrısı ve miyalji) ve yüzey antijenine karşı gelişen antikor (Anti-HBs) sonuçları benzer bulundu (p> 0.05). Fakat Anti-HBs türeleri genellikle CS2SHBV aşısı alanlarda daha yüksek bulundu. Anti- HBs oram 7. ayda I. ve II. grupta sırasıyla % 92 ve % 96 olarak bulundu. Bu sonuçlara göre YSHBV aşısı S2SHBV aşısı gibi tolere edilebilir ve onun gibi immun cevap geliştirir. Bununla birlikte bu iki aşının immıınitesinin uzun zaman periyotlarında karşılaştırılmasını yapan başka çalışmalar gerekir.