Yazar "Acar, Alpcan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Bölgesel Sorunların Küreselleşmesi: Doğu Akdeniz Örneği(2021) Acar, Alpcan; Ekici, Süleyman; Ağır, OsmanÖz: Küreselleşme süreci ile birlikte tüm alanlarda yoğun bir değişim ve dönüşüm yaşanmaktadır. Dinamik olan busüreçte dünyanın herhangi bir bölgesindeki sorun çok kısa sürede küresel bir mesele haline dönüşebilmektedir.Doğu Akdeniz’de enerji kaynaklarının paylaşımı noktasında bölge ülkeleri arasında yaşanan anlaşmazlıklarda, bölge dışı aktörlerin müdahil olmalarıyla, girift bir hal almış ve çözümü zor bir küresel soruna dönüşmüştür.Bölgesel sorunların küreselleşmesini Doğu Akdeniz örneği üzerinden ele alan bu çalışma, aktörler ve olaylarüzerinden bölgedeki enerji paylaşım sorununu ele almayı amaçlamaktadır. Çalışmada güvenlik veküreselleşme ilişkisi açıklanarak; Doğu Akdeniz’in önemi ve bölgedeki sorunların küreselleşme süreciincelenmiştir. Çalışmada tarihsel ve betimsel araştırma yöntemleri kullanılmıştır.Öğe GÖÇ VE GÜVENLİK: CUMHURİYET HALK PARTİSİ’NİN SURİYELİ GÖÇMENLER KONUSUNDAKİ SÖYLEMLERİNİN GÜVENLİKLEŞTİRME PERSPEKTİFİNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ(2021) Ekici, Süleyman; Acar, AlpcanBu çalışmada Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 2011 yılı itibariyle Türkiye’nin maruz kaldığı Suriyeli göçmenler konusundaki söylemlerinin güvenlikleştirme üzerinden değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla sürdürülen çalışmada, öncelikle güvenlik ve göç kavramlarının tanımlanması yapıldıktan sonra, çalışmanın değerlendirme unsuru olan güvenlikleştirmenin ana hatları çizilmiş ve Türkiye’deki Suriyeli göçmen konusuna değinilmiştir. Bu minvalde CHP’nin medyada yer alan söylemleri güvenlikleştirme kapsamında değerlendirilmiş ve Suriyeliler hakkındaki birçok söylemin güvenlikleştirme teorisi kapsamına girdiği kanaatine varılmıştır. Özellikle Suriyelilerin devlete, topluma ve toplumsal kimliğe zarar verdiği söylemleri ile konunun acil çözüme ihtiyaç duyduğuna dair yapılan söylemler örnek olarak ele alınmıştır. İçerik söylem analizini esas alan çalışmanın sonunda, CHP’nin Suriyeli göçmen konusundaki söylemlerinin siyasal rekabet alanı üzerinden gerçekleştirdiği daha özelinde ise iktidarı, Suriye politikası üzerinden eleştirmek üzerine yapıldığı sonucuna varılmıştır. Bu doğrultuda CHP’nin Suriyeli göçmen konusundaki olumlu yaklaşım ve söylemlerinin ise konunun siyasal rekabet alanı olarak ele alınmasından dolayı geri planda kaldığı anlaşılmıştır.Öğe İlçe belediyelerinin yönetim yapısı, sorunları ve çözüm önerileri: Doğanşehir belediyesi örneği(İnönü Üniversitesi, 2019) Acar, AlpcanTürk idari sisteminde meydana gelen değişiklikler gerek merkezi yönetimde gerek yerel yönetimlerde çok önemli sonuçlara yol açmıştır. Türkiye'de merkezi idarenin altında faaliyet gösteren yerel yönetim organlarını kapsayan birçok yasal düzenleme mevcuttur. 5393 sayılı Belediye Kanunu, 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu ve son çıkarılan 6360 sayılı Kanunu ile belediye yapılanmalarında önemli değişimlere sebep olmuştur. Ülkemizde büyükşehir belediyelerinin altında hizmet veren ilçe belediyeleri de bu yasal düzenlemelerden büyük oranda etkilenmişlerdir. Bu çalışma ülkemizde belediye yapılanmasını, temelde ilçe belediyesinin mevcut koşulları üzerinde durarak açıklamıştır. Bu bağlamda, ilçe belediyelerinin kurumsal yapısı üzerinde durulmuş ve son yasal düzenlemelerin ilçe belediyeleri üzerindeki etkisi açıklanmıştır. Araştırmanın bu temelleri çerçevesinde ilçe belediyeleri ve Doğanşehir Belediyesi esas alınarak araştırma soruları oluşturulmuştur. Oluşturulan araştırma sorularına yanıtla bulabilmek için Doğanşehir Belediyesi personeli ile yüz yüze görüşme gerçekleştirilmiş ve veriler elde edilmiştir. Elde edilen veriler ilçe belediyesi sorunları kapsamında ortak paydada analize tabii tutulmuştur. Çalışmanın sonucunda, Türkiye'de belediyelerle ilgili özellikle de ilçe belediyelerini esas alan yasal düzenlemelerin yetersiz olduğu tespit edilmiştir. Doğanşehir Belediyesi temelinde, ülkemizdeki belediyelerin genelinde karşılaşılan sorunlar tespit edilmiştir. İlçe belediyelerinin zayıf bırakılarak mevzuatlarla sınırlandırıldığı ve Doğanşehir Belediyesi özelinde değişimlerin ve yeniliklerin gerekliliği ortaya çıkmıştır. Anahtar Kelimeler: Merkezden Yönetim, Yerel yönetim, Büyükşehir Belediyesi, İlçe Belediyesi, Yerel Özerklik.Öğe Sosyal Devlet Olabilmenin Anahtarı: Sosyal Politikalar Geliştirebilmek(2021) Yılmaz, Hasan; Acar, AlpcanSosyal devlet politikaları devlet ve birey açısından hayati öneme sahiptir. Bu kapsamda toplumun refah seviyesinin artırılması ve toplumdaki kesimler arası farklılıkların ortadan kaldırılması sosyal devlet anlayışının hedeflediği temel yaklaşımlardan olmuştur. Sosyal devlet, yaygın kabule göre, toplumda sosyal adaleti sağlamak için, devletin her türlü müdahaleleri yapması gerektiğini öne süren bir devlet anlayışı olarak; devletin elinde bulundurduğu kaynakları sosyal, politik ve ekonomik olarak adil dağıtmasını, toplumdaki tüm kesimlere ulaştırmasını ve güvenli bir hale getirmesini zorunlu kılmaktadır. Eğitim, sağlık, barınma, sosyal güvenlik ve gelirin adil dağılımı başta olmak üzere birçok konuda bireyler arası eşitsizlikleri önlemeye yönelik ortaya çıkan sosyal politikaların, söz konusu alanlarda sorunları gideremediği sonucuna dayanarak, etkili ol(a)madığı söylenebilir. Dolaylı ve alıntısal araştırma yöntemi esas alınarak yürütülen bu çalışmada, sosyal devletin tanımına, temel ilkelerine ve sosyal politika kavramına yer verilmiştir. Bu kavramlar üzerinden sosyal politikalar üretmenin hayati öneme sahip olduğu, sosyal devletin ancak bu şekilde gelişebileceği öne sürülmüştür. Çalışmanın sonunda ise sosyal devlet olabilmenin anahtar koşulunun; sosyal politikalar üretebilmek, uygulayabilmek ve yayabilmek olduğu sonucuna ulaşılmıştır.Öğe TERÖRİZM KAPSAMINDA DİNİN SUİSTİMALİ: IŞİD ÖRNEĞİ(2023) Ekici, Süleyman; Teski, Hatice Rümeysa; Acar, AlpcanTerörizm devletlerin en temel güvenlik sorunlarından bir tanesidir. Tarihsel süreçte yaşanan gelişmeler terörizmin doğasını da etkilemiş ve terörizm kendisini zamana göre revize edebilmiştir. Terörün sahip olduğu karmaşık örüntü, ortak bir tanım yapılmasında ciddi bir engel oluşturmaktadır. Diğer yandan terörizmin dini içselleştirme çabası, terörle mücadele adına çok daha tehlikeli sonuçlar ortaya çıkarabilmektir. El Kaide ile başlayan ve Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) ile devam eden eylemler neticesinde terörizm, dinamik ve küresel bir boyut seyrederek son yüzyılın en mühim tehlikelerinden birini oluşturmuştur. IŞİD’in şiddet eylemlerine dini referans sunmasının yanında Sünni bir kimlik inşa etme çabası terörle mücadeleyi daha kompleks bir alana dönüştürmüştür. Dolayısıyla IŞİD’in sahip olduğu özgün yapısı ve ideolojisinin analiz edilmesi örgütün din ve dini değerler üzerinden oluşturmak istediği meşruiyet alanının ortaya konulmasını sağlayacaktır. Nitekim örgütün din üzerinden meşruiyet alanı oluşturmak isterken kullandığı dini referansların gerçek anlamları dışına çıkartıldığı çalışma boyunca vurgulanmıştır. Ayrıca çalışmada, örgütün bölgedeki yükselişinde Ortadoğu coğrafyasının koşullarının oynadığı role dikkat çekmek amaçlanmıştır. Nitekim söz konusu koşullar, IŞİD’in ruhunun mutlak varlığını besleyen kaynaklar sunmaktadır.Öğe TÜRKİYE’DE SİYASİ PARTİLERİN BİREYSEL SİLAHLANMAYA BAKIŞI(2022) Tuncel, Gökhan; Acar, AlpcanBu çalışmada Türkiye’de 2002–2021 arası dönemde parlamentoda grubu bulunan siyasi partilerin bireysel silahlanmaya bakışı irdelenmektedir. Çalışmada öncelikle kavramsal düzeyde silahlanma konusu, bireyleri silahlanmaya iten nedenler ile Türkiye’deki bireysel silahlanma düzeyi ele alınmaktadır. Sonrasında ise, ülkedeki siyasi partilerin bireysel silahlanmaya yönelik yaklaşımları, milletvekillerinin yasama faaliyetleri üzerinden değerlendirilmektedir. Toplumsal güvenliği tehdit eden bireysel silahlanmanın engellenmesi veya azaltılmasına yönelik siyasi partilerin sorumluluk üstlenmesi gerekliliğin de ötesinde bir zorunluluk halini almıştır.Türkiye’de pek çok sorun gibi, bireysel silahlanma sorunu üzerinde de siyaset kurumunun bütünselliği ve devamlılığı bulunan bir politika geliştirememesi, konuyu tepkisel bir yaklaşımla ele alması söz konusudur. Ayrıca, toplumun bütün katmanlarını olumsuz etkileyen bireysel silahlanma konusunda, siyasi partilerin birlikte hareket etmemesi, sorunun toplumsal etkisini daha da artırmaktadır. Çalışmada siyasi partilerin bireysel silahlanmaya yönelik ilgi düzeyleri belirlendikten sonra, konuyu gündemine alan siyasi partilerin yaklaşımları farklı yönleriyle tartışılmaktadır.Öğe TÜRKİYE’DE SİYASİ PARTİLERİN TERÖRE YAKLAŞIMLARI(2022) Ekici, Süleyman; Güven, Mehmet Emin; Acar, AlpcanDevletlerin güvenliklerini ve bekalarını tehdit eden en önemli sorunların başında terör sorunu gelmektedir. Bu bakımdan Türkiye, uzun yıllardan beri terörün etnik, ideolojik ve dini motifli her varyantıyla mücadele etmektedir. Demokratik siyasal sistemlerin vazgeçilmez unsurlarından olan ve yasama ve yürütme erkinde önemli rol sahibi olan siyasi partiler, ülkedeki mevcut sorunların tespiti, çözüm önerileri ve devlete aktarılmasına ve buna yönelik politikalar üretilmesine aracılık etmektedir. Dolayısıyla bu çalışmada, Türkiye’de siyasi partilerin terör sorununa yönelik yaklaşımları seçim beyannameleri ve parti programları üzerinden incelenmektedir. Bu doğrultuda, terörün siyasal partiler tarafından nasıl algılandığı sorusuna cevap arayan bu çalışmanın amacı, Türkiye’de Meclis’te grubu bulunan siyasi partilerin teröre yönelik yaklaşımlarını ortaya koymaktır. Çalışmada yöntem olarak, bu partilerin genel seçim beyannameleri, tüzükleri ve parti programları çerçevesinde doküman analizi yapılmıştır. Çalışma sonucunda HDP dışında tüm partilerin terörü bir sorun alanı olarak gördüğü ve buna yönelik çözüm önerileri geliştirdiği görülmektedir. Meclis’teki partilerin terör sorunu yalnızca güvenlik tedbirleriyle değil, sosyal ve ekonomik boyutlarıyla ele alınması ve bu kapsamda çözüm politikaları geliştirilmesi gerektiğini belirtmektedirler. Terörizm, kaynakları, çözüm yolları ve mücadele yöntemleri konusunda partilerin farklı yaklaşımları ve düşünceleri olmasına rağmen partilerin çoğunluğu tarafından terörün bir sorun alanı olarak görüldüğü de söylenebilir.