Yazar "Altay, Zühal" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 11 / 11
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Ankilozan Spondilitli Hastalarda Etanercept Tedavisinin Etkinliği ve Güvenilirliği+(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2010) Kalı, Gökhan; Ersoy, Yüksel; Durmuş, Bekir; Altay, Zühal; Baysal, Özlem; Ersoy, YaseminBu çalışmanın amacı; ankilozan spondilit (AS)’li hastalarda etanercept tedavisinin etkinliğini ve güvenilirliğini araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: 21 AS’li hasta tedavi öncesi ve 6 aylık tedaviden sonra klinik ve laboratuvar parametrelerle değerlendirildi. Tedavinin etkinliği ayrıca Uluslararası AS Çalışma Grubu (ASAS)’nun AS’te tedaviye yanıt kriterleri olan ASAS-20, ASAS-40, ASAS-5/6, ASAS parsiyel remisyon ve BASDAI-50 yanıtı ile belirlendi. Bulgular: 6 aylık etanercept tedavisinden sonra klinik ve laboratuvar değerlendirme parametrelerinin tümünde istatistiksel olarak anlamlı iyileşme görüldü. Ayrıca 18 hastada ASAS-20, 16 hastada ASAS-40, 14 hastada ASAS-5/6, 10 hastada ASAS parsiyel remisyon ve 16 hastada BASDAI-50 yanıtları elde edildi. Ciddi yan etki nedeni ile tedaviyi bırakmak zorunda kalan hasta olmadı. 4 hastada enjeksiyon yeri reaksiyonu, 1 hastada eritem, 1 hastada bulantı-kusma şikayeti tespit edildi. Sonuç: Bulgularımız, etanercept tedavisinin AS’li hastalarda etkili olduğunu ve güvenle kullanılabileceğini göstermektedir.Öğe Ankilozan Spondilitli Hastalarda Nörolojik Komplikasyonlar+(Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi, 2000) Ataoğlu, Safinaz; Altay, Zühal; Ersoy, YükselIn this study we aimed to investigate the neurological complications in patients with ankylosing spondylitis involving the spine. Material and Methods: Forty-eight cases with ankylosing spondylitis were included in this study. Conventional radiogram, computerized tomography and magnetic resonance imaging of cervical, thoracic and lumbar regions were obtained from each patient for examination of the neurological complications. Results: We identified single nerve root compression in two cases (4.16 %). One of them was in L3, and the other one was in L5 intervertebral disc space. The other neurological complications have not been observed. Conclusion: As a conclusion, we observed that; a) the frequency of neurological complications in patients with ankylosing spondylitis is not high, b) the localization of neurological complications is often the lumbar region, and c) the type of neurological complication is usually single nerve root compression.Öğe Comparison of three conservative treatment protocols in carpal tunnel syndrome(INTERNATIONAL JOURNAL OF CLINICAL PRACTICE, 2006) Baysal, Özlem; Altay, Zühal; Özcan, Abdulcemal; Ertem, Kadir; Yoloğlu, Saim; Aycan, KayhanThe aim of this study was to investigate and compare the therapeutic effect of three different combinations in the conservative treatment of carpal tunnel syndrome (CTS) by means of clinical and electrophysiological studies. The combinations included tendon- and nerve-gliding exercises in combination with splinting, ultrasound treatment in combination with splinting and the combination of ultrasound, splinting, tendon- and nerve-gliding exercises. A total 28 female patients (56 wrists) with clinical and electrophysiologic evidence of bilateral CTS were studied. In all patient groups, the treatment combinations were significantly effective immediately and 8 weeks after the treatment. The results of the long-term patient satisfaction questionnaire revealed that symptomatic improvement is more prominent in the group treated with splinting, exercise and ultrasound therapy combination. Our results suggest that a combination of splinting, exercise and ultrasound therapy is a preferable and an efficacious conservative type of treatment in CTS.Öğe Diz Osteoartritinde Ultrason, Kesikli Kısa Dalga Diatermi ve Bisiklet Egzersizlerinin Etkinliği(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2010) Berktaş, Serap; Durmuş, Bekir; Baysal, Özlem; Altay, Zühal; Ersoy, YükselBu çalışmanın amacı; diz osteoartriti (OA) olan hastalarda farklı fizik tedavi kombinasyonlarına ilave edilen bisiklet egzersizlerinin; ağrı, fonksiyonel durum ve yaşam kalitesine katkısının olup olmadığını araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: 80 diz OA’li hasta rastgele yöntemle dört gruba ayrılarak; 1. gruba sıcak paket + transkutanöz elektriksel sinir stimülasyonu (TENS) + ultrason, 2. gruba sıcak paket + TENS + kesikli kısa dalga diatermi (KDD), 3. gruba sıcak paket + TENS + ultrason + bisiklet egzersizi, 4. gruba ise sıcak paket + TENS + kesikli KDD + bisiklet egzersizi uygulandı. Tedavi programı 3 hafta süreyle uygulandı. Hastalar; ağrı, 50 adım yürüme süresi ve eklem hareket açıklığı ile değerlendirildiler. Bulgular: Tedavi bitiminde grupların hepsinde istatistiksel olarak anlamlı düzelme görüldü. Bisiklet egzersizlerinin uygulandığı 3. ve 4. grupta ağrı ve 50 adım yürüme süresi istatistiksel olarak anlamlı düzeyde diğer gruplardan daha iyiydi. Sonuç: Bisiklet egzersizleri ile birlikte uygulanan fizik tedavi kombinasyonlarının tek başına uygulanan fizik tedavi kombinasyonlarından daha etkili olduğu sonucuna varıldı.Öğe An Evaluation of Spinal Deformities and Quality of Life in Male Patients with Ankylosing Spondylitis(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2014) Canbay, Özden; Köse, Evren; Öner, Zülal; Altay, Zühal; Ekinci, NihatObjective: Posture is a combination of the positions which is taken by the joints in every movement of the body. The aim of this study is to determine the spine deformities by posture analysis in patients with ankylosing spondylitis, and, additionally, to evaluate the effects of these deformities on daily life activities and patients’ quality of life. Material and Methods: Thirty patients with ankylosing spondylitis and thirty healthy subjects were included in the study. Posture analysis, through SF-36, and Beck Depression Inventory were applied to all individuals. Shortening of muscles and muscle strength were evaluated. Results: An increase in thoracic kyphosis, a decrease in lumbar lordosis, deformities of round shoulder, genu valgum and pes planus were significantly prominent in the AS group compared to the healthy group. In both groups, no significant differences were found between means of their body mass index, increased cervical lordosis, low shoulder, and genu varum. There was a decrease of muscle strength and an increase of shortening of muscle in certain muscle groups. It was determined that quality of life in AS patients was negatively affected by posture. Conclusion: The physiologic and psychological status of patients with ankylosing spondylitis affects their quality of life because of the abnormal posture and weakness of the muscles resulting from the limitation of movement. The patients did not have enough information on their disorders and did not take care of the importance of the disease.Öğe İnflamatuvar Romatizmal Hastalıklarda Epsteın-Barr Ve Cytomegalovırus Antikor Pozitifliği(Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi, 2000) Ersoy, Yüksel; Ersoy, Yasemin; Otlu, Barış; Karatutlu, İrfan; Altay, Zühal; Sönmez, Emine; Özerol, İ.HalilEtiyopatogenezinde otoimmün mekanizmaların sorumlu tutulduğu inflamatuvar romatizma! hastalıkların patogenezinde viral ajanların rolü ile ilgili çalışmalar popülaritesini korumaktadır. Bu nedenle inflamatuvar romatizmaI hastalıklardan olan romatoid artrit (RA) ve ankilozan spondilit (AS) olgularının serumlarında Epstein-Barr Virus (EBV) ve Cytomegalovirus (CMV) antikor pozitifliklerinin saptanması amacı ile bu çalışma planlandı. Materyal ve metot: Hastanemiz FIR departmanı polikliniklerine başvurup klinik ve laboratuvar değerlendirmeler sonrası 38'i RA ve 36'sı AS tanısı konmuş 74 olgudan oluşan hasta grubu ile, yaş ve cinsiyetleri uyumlu 41 sağlıklı bireyin oluşturduğu kontrol grubu çalışmaya dahil edildi. Her iki gruptaki olguların serumlarında; EBV-VCA IgG ve IgM ile CMV IgG, IgM ve IgA antikorlarının pozitifliği ELISA yöntemi ile araştırıldı. Bulgular: RAH olgularda CMV IgA pozitifliğinde kontrol grubuna göre (p=0.031), EBV-VCA IgM pozitifliğinde ise hem AS hem de kontrol grubuna göre (p=0.00İ) istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar tespit edildi. Sonuç: Bu çalışmanın verileri, RA etiyopatogenezinde EBV infeksiyonlarının rol oynayabileceği görüşünü desteklemektedir. Anahtar kelimeler: İnflamatuvar romatizmaI hastalıklar, Epstein-Barr virus, Cytomegalovirus, EBV, CMV. Amaç: Etiyopatogenezinde otoimmün mekanizmaların sorumlu tutulduğu inflamatuvar romatizma! hastalıkların patogenezinde viral ajanların rolü ile ilgili çalışmalar popülaritesini korumaktadır. Bu nedenle inflamatuvar romatizmaI hastalıklardan olan romatoid artrit (RA) ve ankilozan spondilit (AS) olgularının serumlarında Epstein-Barr Virus (EBV) ve Cytomegalovirus (CMV) antikor pozitifliklerinin saptanması amacı ile bu çalışma planlandı. Materyal ve metot: Hastanemiz FIR departmanı polikliniklerine başvurup klinik ve laboratuvar değerlendirmeler sonrası 38'i RA ve 36'sı AS tanısı konmuş 74 olgudan oluşan hasta grubu ile, yaş ve cinsiyetleri uyumlu 41 sağlıklı bireyin oluşturduğu kontrol grubu çalışmaya dahil edildi. Her iki gruptaki olguların serumlarında; EBV-VCA IgG ve IgM ile CMV IgG, IgM ve IgA antikorlarının pozitifliği ELISA yöntemi ile araştırıldı. Bulgular: RAH olgularda CMV IgA pozitifliğinde kontrol grubuna göre (p=0.031), EBV-VCA IgM pozitifliğinde ise hem AS hem de kontrol grubuna göre (p=0.00İ) istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar tespit edildi.Öğe Kompleks Rejyonel Ağrı Sendromu Tip F E Bağlı Üst Ekstremite Ağrısında Tens Tedavisinin Etkinliği(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2002) Toğal, Türkan; Balki, Selvin; Yurtsızoğlu, Özlem; Güldoğan, Mustafa; Altay, ZühalKompleks rejyonel ağrı sendromu Tip I (CRPS-I) sıklıkla ekstremiteleri tutan otonomik fonksiyonlardaki bozukluklarla karakterize bir kronik ağrı problemidir. Ekstremitelerinde travma sonrası kırık olan hastalarda CRPS-I’ e bağlı gelişen ağrının tedavisi önemli bir sorun oluşturmaktadır. Bu çalışmada CRPS-I’ e bağlı ağrısı olan 10 hastada transkütanöz elektriksel sinir stimülasyonu (TENS) kullanımının etkinliği araştırılmıştır. El bileğinde CRPS-I nedeniyle kronik ağrısı bulunan 10 hasta TENS tedavisine alınarak, klinik değerlendirme tedavinin başlangıcında ve sonunda ağrı, ısı, siyanoz, hiperpati, hiperestezi, gross kas testi, el bileği ekstansiyon, fleksiyon ve deviasyon derecesi açısından yapılmıştır. Sonuç olarak TENS tedavisinin sadece CRPS-I’ e bağlı ağrıyı azaltmakla kalmayıp objektif klinik parametrelerde de düzelme sağladığı kanısına varılmıştır.Öğe Lower extremity isokinetic muscle strength in patients with parkinson s disease(Journal of Clinical Neuroscience, 2010) Durmuş, Bekir; Baysal, Özlem; Altınayar, Sibel; Altay, Zühal; Özcan, AbdulcemalWe evaluated lower extremity isokinetic muscle strength to determine affected muscle groups and their dependence on movement velocity, and to establish the relationship between muscle strength and clinical severity, as well as muscle strength and falls, in Parkinson’s disease (PD). Twenty-five patients diagnosed with PD and 24 healthy volunteers were enrolled in this study. Lower extremity muscle strength was measured using an isokinetic dynamometer. Each participant’s clinical status was examined in accordance with the Unified Parkinson’s Disease Rating Scale; fall history was also recorded. We observed a significant decrease in isokinetic muscle strength in the patient group, especially in both hip and knee flexors and extensors. Decreased muscle strength was independent of velocity, and correlated with clinical severity and falls. Movement velocity-independent lower extremity isokinetic muscle weakness has been observed in patients with PD, especially in the knee and hip joints. The evaluation of isokinetic muscle strength may be a useful tool for the assessment of clinical severity and falls in PD.Öğe Romatoid Artritli Olgularda Serum Nitrik Oksit Düzeyleri Ve Hastalık Aktivitesi İle Olan İlişkisi+(Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi, 2000) Ersoy, Yüksel; Meral, Ülkü; Altay, Zühal; Bay, Aysun; Özerol, Elif; Baysal, ÖzlemBu çalışma, inflamatuvar romatizma/ hastalıklardan olan romatoid artrit (RA)'te serum nitrik oksit (nitrit ve nitrat) düzeylerinin hastalık aktivitesi He olan ilişkilerinin saptanabilmesi amacı ile planlandı. Materyal ve Metot: İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı polikliniklerine başvuran, klinik ve laboratuvar tam yöntemleri ile "1987 ARA" kriterlerine göre RA tanısı konmuş 35 olgudan oluşan hasta grubu ile, yaş ve cinsiyetleri hasta grubu ile uyumlu olan 30 sağlıklı bireyin oluşturduğu kontrol grubu çalışmaya alındı. Hasta grubu ile kontrol grubunun serum nitrik oksit (NO) düzeylerinin karşılaştırılması yanısıra, hasta grubu serum ESR ve CRP değerlerine göre aktif ve inaktif olarak iki gruba ayrılarak serum NO (nitrit ve nitrat) düzeyleri ile hastalık aktivitesi arasındaki ilişki de araştırıldı. Bulgular: RA'li hasta grubunda serum NO düzeyleri kontrol grubuna göre anlamlı oranda yüksek saptandı (p <0.001). Yanısıra NO düzeylerinin hastalık aktivitesi parametreleri ile anlamlı derecede ilişki gösterdiği tespit edildi (p<0.05). Sonuç: Elde edilen veriler; RA'li olgularda serum NO düzeylerinin arttığı ve hastalık aktivitesinin saptanmasında kullanılabileceğini göstermektedir.Öğe Romatoid Artritte Görülen Ayak Deformiteleri(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2004) Baysal, Özlem; Baysal, Tamer; Altay, Zühal; Aykol, GülsenBu çalışmada, RA’li hastalarda görülen ayak deformiteleri, görülme sıklığı ve bunların hastalık süresi, fonksiyonel aktivite ve hastalık aktivitesi ile olan ilişkisini saptamayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışma RA’li 30 kişilik hasta grubu ile yaş ve cinsiyet bakımından uygun 30 kişilik kontrol grubu ile yapıldı. Her iki grubun yük verdirilerek çekilen ön arka ve yan ayak grafileri değerlendirildi. Pes planus, pes kavus ve halluks valgus radyolojik olarak değerlendirilirken spesifik açılar ( talometatarsal açı, halluks valgus açısı) kullanıldı. Bulgular: Hastaların %60’ında pes planus, %50’sinde halluks valgus, %30’unda metatarsofalangial (MTF) eklemlerde subluksasyon, %20’sinde çekiç parmak, %16’sında pençe parmak ve %6,7’sinde pes kavus deformiteleri tespit edildi. Pes kavus dışında tüm deformiteler hasta grubunda kontrol grubuna göre kıyasla anlamlı derecede yüksekti (p<0.05). Halluks valgus ile pes planus deformiteleri arasında anlamlı bir ilişki saptandı (p<0.05, r= r=0.408). Hastaların yaşı ile deformite sıklığı arasında anlamlı bir ilişki vardı (p<0.05, r=0.423). Deformite sıklığı ile fonksiyonel evre arasında anlamlı bir ilişki saptandı (p<0.05, r=0.412). Fakat, deformite sıklığı ile hastalık süresi ve hastalık aktivasyonu (CRP ve ESR) arasında anlamlı bir ilişki saptanmadı (p>0.05). Sonuç: RA’de çeşitli ayak deformiteleri görülmekte olup, bunların bir kısmı tedavi edilebilir niteliktedir. RA’lı hastaların ayaklarının periyodik kontrolü, deformitelerin erken tanısı ve uygun tedavi stratejilerinin belirlenmesi açısından oldukça önemlidir.Öğe serebrovasküler olay geçiren hastalarda serum nitrit ve nitrat düzeyleri(Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi, 2000) Ersoy, Yüksel; Özerol, Elif; Altay, Zühal; Özışık, Handan; Fırat, BayramSerebrovasküler o'ay (SVO) geçiren hastaların serumlarında nitrik oksit (NO) son ürünleri olan nitrit ve nitrat düzeylerinin belirlenerek bazı klinik ve laboratuvar parametreleri He ilişkisinin araştırılması. Materyal ve Metot: Hastanemiz Acil Servisine ve Nöroloji Polikliniklerine başvurup, SVO tanısı konmuş 34'ü iskemik, 37'si hemorajik toplam 71 olgu He yaş ve cinsiyetleri uyumlu çalışma hakkında bilgilendirilen 30 sağlıklı bireyden oluşan kontrol grubu çalışmaya dahil edildi. SerebraH CT incelemeleri yanısıra uygulanan medikal tedaviden önce ve sonra (taburcu olurken) ahnan kan örneklerinde serum nitrit ve nitrat düzeyleri tespit edildi. Olguların demografik özellikleri (yaş ve cins), SVO'nun tipi (iskemik veya hemorajik) etkilenen vücut tarafı (sağ veya sol), klinik tablonun şiddeti (hemiparezi veya hemipleji) ve kranial CT'de lezyonun bulunduğu bölge kaydedildi. Takip eden günlerde eks ile sonuçlanan 6 hemorajik SVO'lu olgu çalışmadan çıkarıldı. lezyonun bulunduğu bölge kaydedildi. Takip eden günlerde eks ile sonuçlanan 6 hemorajik SVO'lu olgu çalışmadan çıkarıOdı. Bulgular: İstatistikse' olarak elde edilen veriler ortalama değer+standart hata olarak hesap'andı. Tedaviden önce ve sonra serum seviye'eri karşılaştırıldığında, hem iskemik hem de hemorajik olgularda nitrit (10.9+0.4 —mol/L ve 12.0+0.4 —mo'/L, 10.3+0.3 —mo'/L ve 11.2+0.5 —mo'/L) ve nitrat (24.4+3.3 —mo'/L ve 23.1+2.1 —mo'/L, 36.1+6.1 —mol/L ve 29.1+3.4 —mo'/L) değerleri arasında istatistikse' olarak anlamlı fark saptanmadı (p>0.05). Bununla birlikte, kontrol grubunu oluşturan bireylerin serum nitrit (1.7+0.1 —mol/L) ve nitrat (18.4+0.9 —mol/L) düzey'eri hasta gruplarındaki olgulara göre daha düşük seviyelerde tespit edildi. İskemik ve hemorajik olgularda serum nitrit ve nitrat değerleri He; SVO'nun tipi, etkilenen vücut tarafı ve CT'deki lezyonun yeri arasında istatistikse' olarak anlamlı derecede bir ilişki saptanmazken (p>0.05), iskemik olgularda klinik tablonun şiddeti ile hem tedavi öncesi (r-0.384) ve hem de tedavi sonrası (r-0.514) serum nitrit seviye'eri arasında istatistikse' o'arak an'am'ı ilişki saptandı (p<0.05). Buna i'ave o'arak, hem iskemik hem de hemorajik SVO'Hu o'gu'arda tedavi öncesi ve sonrasındaki serum nitrit ve nitrat düzeylerinin, kontrol grubuna göre istatistikse' olarak anlamlı derecede yüksek oldukları tespit edildi (p<0.001). Sonuç: SVO'Hu iskemik o'gu'arda k'inik tab'onun şiddeti i'e serum nitrit seviye'eri arasında pozitif kore'asyonun o'ması ve sağlıklı bireylerle karşılaştırıldığında SVO'Hu olgularda serum nitrit ve nitrat düzeylerinin yüksek bulunması, NO'in SVO'nun patogenezinde rolü olabileceğini desteklemektedir. Sınırlı sayıda olgularda elde edilen bu verilerin doğru'anması için i'eri ça'ışma'ara ihtiyaç duyu'maktadır.