Yazar "Baysal, Tahir" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Kamu yöneticisi yetiştirme, atama ve terfi sisteminin yöneticilerin motivasyonuna etkileri: Türkiye İstatistik Kurumu örneği(İnönü Üniversitesi, 2014) Baysal, TahirKamu yöneticisi yetiştirme, atama ve terfi sisteminin yapısı ve işleyişi, her ülke için kamu hizmetin sunumunun kalitesi açısından temel belirleyici unsurlardan biridir. Kamu hizmetinin kalitesini doğrudan etkileyen bir başka unsur da çalışanların ve yöneticilerin motivasyon düzeyidir. Bu tez ile kamu yöneticisi yetiştirme, atama ve terfi sisteminin yöneticilerin motivasyon düzeyine ne şekilde etki ettiği incelenmektedir. Bu amaçla, Türkiye İstatistik Kurumu örnek kurum olarak belirlenmiş ve bu kurumun merkez ve taşra teşkilatında görev yapan her düzeyde yöneticinin cevaplaması için bir anket soru formu hazırlanmıştır. Bu anket ile TÜİK yöneticilerinin, yönetici eğitimine, yönetici atanma ve görevde yükselme sistemine, motivasyon düzeyini etkileyen faktörlere bakış açısı hakkında bazı bilgiler elde edilmiştir. Aynı zamanda, yöneticilerin bu konudaki tutumlarının motivasyon düzeylerine nasıl yansıdığı tespit edilmeye çalışılmıştır. Anket sonuçlarına göre, yöneticilerin motivasyonu açısından, ücret ve özlük hakları gibi maddi unsurların saygınlık, kişisel gelişim gibi manevi unsurlardan daha önemli görülmektedir. Mevcut atama ve terfi sisteminin yöneticilerin motivasyonunu olumsuz etkilediği tespit edilmesine rağmen bu etkinin ne düzeyde olduğu konusunda istatistiksel olarak anlamlı sonuçlara ulaşılamamıştır.Öğe Neo-liberalizmin kamu yönetimini dönüştürme etkisi: Türkiye'de bağımsız yönetimsel kurullar örneğinde bir inceleme(İnönü Üniversitesi, 2008) Baysal, TahirLiberalizm, her dönem devlet yapılanmasını doğrudan etkilemiştir. Özellikle 1980 sonrası dönemde uygulanmaya başlanan neo-liberal politikalar, ülkelerin ekonomik, siyasal, sosyal ve hukuki yapılanmalarına doğrudan etkide bulunarak, kamu yönetimi düzeneğini dönüştürmektedir. 1990'lı yıllarla birlikte ?yönetişim? modeli ile ifadesini bulan bu süreç, yönetim dizgesinde köklü değişiklikler öngörmekte, siyasal karar alma düzeneğinde yeni aktörler tanımlamaktadır. Daha fazla demokrasi sloganları ile sunulan bu model, temelde yabancı ve yerli sermaye sahiplerini siyasal karar alma düzeneğinin yeni aktörleri olarak sürece dahil etmekte, diğer toplum kesimlerini ise devre dışı bırakmaktadır. Yönetişim modeli ile yönetim düzeneğinin içinde yer alan kurum ve kuruluşların yapısı ve işleyişi de yeniden tanımlanmakta ve bazı yeni kurumsal yapılar oluşturulmaktadır. Bu sürecin bir sonucu olarak ortaya çıkan Bağımsız Yönetimsel Kurullara, yasama, yürütme ve yargı organlarına ait olması gereken bazı üst düzey yetkiler devredilmektedir. Yetki ve görevleri açısından geleneksel yönetim yapılanması içinde ayrıksı bir konuma sahip olan bu yönetimsel örgütler, 1990'lı yıllardan itibaren ülkemizde de kurulmaya başlanmıştır. Kendilerine devredilen bu üst düzey yetkilerle, iletişimden mali kesime (sektöre), tarımdan enerji kesimine (sektörüne) pek çok alanda etkinlikte bulunan ve sayıları giderek artan Bağımsız Yönetimsel Kurullar, eylem ve işlemleri ile ulusal karar alma düzeneklerini devre dışı bırakmakta ve ulusal ekonomileri, küresel güçlerin çıkarları doğrultusundan yeniden yapılandırmaktadır. Böylece küresel sömürgeci bir dünya düzeni kurulmaktadır. Bu düzende devletin yeni işlevi, toplumun küresel güçler tarafından sömürgeleştirilmesini sağlamak olmaktadır.Öğe Türkiye'de kamu yöneticilerinin yetiştirilmesi, sorunlar ve çözüm önerileri(İnönü Üniversitesi Akademik Yaklaşımlar Dergisi, 2016) Baysal, TahirKamusal mal ve hizmet üreten kurum ve kuruluşlarda görev alan kamu yöneticilerinin eğitimi konusunda dünyada çeşitli uygulamalar bulunmaktadır. Bu çalışmada, Kara Avrupası yönetim modeli ile AngloSakson yönetim modellerini incelenmekte, Türkiye'deki kamu yöneticisi yetiştirme uygulamaları ile diğer ülke uygulamaları karşılaştırılmaktadır. Bununla birlikte, kamu yöneticilerinin nasıl belirleneceği, kamu yöneticilerinin yönetim eğitimi alma zorunluluğu olup olmadığı, yönetim eğitimi alınacaksa bunun hangi aşamada ve ne düzeyde gerçekleştirilmesi gerektiği tartışılmaktadır. Bu tartışmada, hem diğer ülke örnekleri hem de Türkiye'nin yönetim gelenekleri birlikte değerlendirilmektedir. Çalışmanın son bölümünde ise kamu yöneticisi yetiştirme sürecinde Türkiye için bir model önerisi yapılmaktadır.