Yazar "Cömert, Melike" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 20 / 26
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe The Attitudes of Prospective Teachers Towards the Profession of Teaching (The Case of Inonu University, Faculty of Education)(Eğitim ve Bilim, 2009) Üstüner, Mehmet; Demirtaş, Hasan; Cömert, MelikeÖz: Bu çalışmanın amacı, eğitim fakültesi öğrencilerinin öğretmenlik mesleğine yönelik tutumlarını belirlemektir. Bu amaçla “öğrencilerin öğretmenlik mesleğine yönelik tutumlarının; adayların cinsiyetleri, okumakta oldukları bölüm/programın türü, ÖSS’de tercih sıraları, yaşadıkları çevre, ailenin sosyoekonomik düzeyi (SED), kaçıncı sınıfta oldukları, öğrenim türü ve öğretmenlik mesleğini tercih nedenleri değişkenlerine göre farklılık gösterip göstermediği” sorularına yanıt aranmıştır. Araştırmanın örneklemini bölümlerden oranlı küme örnekleme yoluyla, sınıflardan da oranlı eleman örnekleme yoluyla seçilen toplam 593 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Örneklemde yer alan öğretmen adaylarının tamamına veri toplama aracı uygulanmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak Üstüner (2006) tarafından geliştirilen ve Likert tipi beşli olarak derecelendirilen tek boyutlu bir ölçme aracı olan “Öğretmenlik Mesleğine Yönelik Tutum Ölçeği” kullanılmıştır. Öğretmenlik mesleğini içsel nedenlerden dolayı seçen öğretmen adaylarının mesleğe yönelik tutumları ile dışsal nedenlerden dolayı seçen öğretmen adaylarının mesleğe yönelik tutumları arasında anlamlı farklılığın olduğu gözlenmiştir. Öğrencilerin öğretmenlik mesleğine yönelik tutumları ile adayların cinsiyetleri, okumakta oldukları bölüm/programın türü, okumakta oldukları programı ÖSS’de tercih sıraları, yaşadıkları çevre ve ailenin sosyoekonomik düzeyi (SED) arasında anlamlı farklılıklar gözlenmiştir.Öğe The Correlation Between Ethical Leadership Behaviors of School Principals and Teacher Motivation(2021) Arısoy, Erdener; Cömert, MelikePurpose: The present study aimed to determine the correlation between the ethical leadership attitudes of school principals and teacher motivation. Design/Methodology/Approach: The study was conducted with the relational screening approach. The ethical leadership attitudes of school principals were determined with the School Administrators’ Ethical Leadership Scale developed by Uğurlu and Sincar (2012). Teacher motivation was measured with the Teacher Motivation Scale developed by Kılıc and Yılmaz (2019). The study sample included 298 teachers assigned with the stratified sampling method. Kruskall Wallis, Mann Whitney U and Pearson’s Rho tests were employed in data analysis. Findings: The analysis revealed a positive and medium correlation between the perceptions of the teachers about ethical leadership behavior of school principals and teacher motivation. Furthermore, a moderate positive correlation was determined between ethical leadership and teacher motivation scale internal, external and administrative factors sub-dimensions. Highlights: The present and similar study findings could be presented in meetings, training activities, official circulars, and the data on the ethical leadership attitudes adopted by school administration would help motivate the teachers could be presented in these activities. Thus, this could lead to higher levels of ethical leadership among school principals, leading to higher teacher motivation.Öğe Eğitim Yönetimi Teftişi Planlaması ve Ekonomisi Anabilim Dalı Lisansüstü Dersleri ve Tezlerine İlişkin Bir İnceleme(2008) Üstüner, Mehmet; Cömert, MelikeÖz: Bu araştırma Eğitim Yönetimi, Teftişi, Planlaması ve Ekonomisi Bilim Dalı (EYTPE) Lisansüstü eğitimini, okutulan dersler ve tamamlanan tezler açısından incelemeyi amaçlamaktadır. EYTPE Anabilim dalında 25 yüksek lisans ve 13 doktora programında okutulan derslere yönelik nicel bir betimleme ve 1985’den 2006 yılına kadar tamamlanmış yüksek lisans ve doktora tezlerinin sayıları, yıllara göre dağılımları ve anahtar kelime frekansları karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Veriler ÖSYM istatistikleri, YÖK Tez Merkezi ve EYTPE Anabilim dallarının web sayfalarının taranması yoluyla elde edilmiştir. EYTPE yüksek lisans programlarında farklı adlarla 272 ders, doktora programlarında ise 170 ders olduğu görülmüştür. 25 yüksek lisans programında en fazla okutulan derslerinin Eğitim İstatistiği (n =10) ve İnsan Kaynakları Yönetimi (n=10) dersleri; 13 doktora programında en fazla okutulan dersin de Karşılaştırmalı Eğitim Yönetimi (n =5) olduğu görülmüştür. 1985’den 2006 yılına kadar 909’u yüksek lisans 204’ü doktora olmak üzere toplam 1113 tezin tamamlanmış; en fazla yüksek lisans tezi 2005 yılında, en fazla doktora tezi ise 2002 yılında yapılmıştır. 1113 tezde belirtilen 3559 anahtar kelimenin analizi sonucunda 864 tür farklı kavramın anahtar sözcük olarak kullanıldığı, bu anahtar sözcüklerden de en fazla kullanılanların “eğitim yönetimi” (n =180), “öğretmenler” (n =174), “okul yöneticileri” (n =160), “ilköğretim okulları” (n =130) olduğu görülmüştür.Öğe Elementary School Teachers Perceptions About Their Work Alienation Levels (The Case Of Malatya)(İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2014) Kesik, Fatma; Cömert, MelikeÖz: Bu araştırmanın amacı; 2012-2013 eğitim öğretim yılından itibaren 4+4+4 eğitim sistemindeki değişikliklerle branş öğretmenleri tarafından yürütülmeye başlanan 5. Sınıf Matematik dersi öğretim programına ilişkin matematik öğretmenlerinin görüşlerini incelemektir. Araştırmanın çalışma grubunu, maksimum çeşitlilik örneklemesine dayalı olarak belirlenen ve 8 farklı ilde görev yapmakta olan 13 ortaokul 5. sınıf matematik dersi öğretmeni oluşturmuştur. Araştırmada, öğretmenlerin 5. sınıf matematik dersi öğretim programı hakkındaki görüşlerinin toplanmasında yarı yapılandırılmış görüşme yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda elde edilen nitel veriler betimsel analiz yöntemi ile analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda elde edilen verilerden bazıları şöyledir: Öğretmenlerin çoğu yeterli araç gereçlerinin olmaması nedeniyle konuları kavratmakta zorlandıklarını, ancak ders saatinin artmasının yeni sistemin çok olumlu bir yönü olarak gördüklerini ifade etmiş ve bazı öğretmenler bu durumun öğrencilerin ilgi ve motivasyonunu arttırdığını belirtmişlerdir. Öğretmenlerin programın uygulamada daha etkili olmasına yönelik önerilerine ilişkin bulgularda ise öğretmenlerin tamamının hizmet- içi eğitime ihtiyaç duydukları sonucuna ulaşılmıştır. Bunun yanında öğretmenler, öğretmen- veli- okul işbirliğini sağlamanın, yeterli araç- gereç ve materyal temin etmenin programı uygulamayı daha etkili bir hale getirebileceğini ifade etmişlerdir.Öğe Friedman okul müdürleri tükenmişlik ölçeğinin türkçeye uyarlanması: geçerlik ve güvenirlik çalışması(İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi, 2012) Özer, Niyazi; Dönmez, Burhanettin; Cömert, MelikeThe purpose of this study is to adapt Friedman’s “Burnout Scale for Principals [BSP]” into Turkish by testing its validity and reliability. The validity and reliability studies regarding the adaptation of the scale into Turkish language and culture were done using the data obtained from 196 principals who worked in Diyarbakır province and voluntarily participated to the study during 2009-2010 school year. Exploratory Factor Analysis (EFA) and Confirmatory Factor Analysis (CFA) were used to test the construct validity of the Burnout Scale for Principals. To test the reliability of the instrument item-total correlations, Cronbach Alpha internal consistency coefficients and test-retest correlation coefficients were estimated. The validity and reliability studies on the Turkish form of Principal Burnout Scale revealed 20 items reduced under three factors (depersonalization, exhaustion and professional achievement) as in the original form.Öğe Gevşek yapılı sistemler olarak ilköğretim okullarında karar verme, liderlik ve çatışma: nitel bir araştırma(Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2011) Dönmez, Burhanettin; Uğurlu, Celal Teyyar; Cömert, MelikeÖz: Okullar, insanların yoğun olarak giriş-çıkış yaptıkları değişken ve sorunlu sosyal kurumlardır. İlişkilerin kontrolünü mekanik kurallarla yönetmek ve amaçları kestirmek her zaman mümkün olmayabilir. Bu nedenle, günümüzde daha özerk yapılı okulların gerekliliği hissedilir olmuştur. Bu bağlamda, örgütlerde ortak ve önemli üç kavramın karar verme, liderlik ve çatışma olduğu düşünülmektedir. Bu kavramlar okul için gerekli olan özerkliğin inşaasında ayrı bir katkı gücüne sahiptir. Bu çalışma, söz konusu gücü okulun yönetim yapısına katmak üzere yeniden yorumlanma gerekliliğinden doğmuştur. Çalışmanın yönteminde “Weick’in Gevşek Yapılı Sistemler Teorisi”nin bu kavramları okul için yeniden yorumlamada bir temel olabileceği anlayışı vardır. Araştırmanın yönteminde yarı yapılandırılmış görüşme tekniği kullanılmıştır. Bu amaçla Malatya ve Sivas illerinde 6 ilköğretim okulunda 24 öğretmen ile görüşme yapılmıştır. Çalışmada karar verme, liderlik ve çatışma kavramlarının okulların iş ve işleyişlerinde özerk bir yapıyı gerekli kıldığı sonucuna ulaşılmıştır Başlık (İngilizce): Desicion-making, leadership and conflict in primary schools as loosely coupled system Öz (İngilizce): Schools are in an intense interaction with the society and they are dynamic social institutions. Schools are loosely coupled systems with a lot of problems. In these systems, it is difficult to manage the relationships by using mechanic and strict rules as well as it may not be possible to presume the purposes of the people in these relationships. Therefore, the need for autonomously structured schools is increased in recent days. In order to achieve more autonomous schools, leadership, authority, and the conflict management are important concepts. These concepts have fundemental strength to contribute to settle autonomy in the school system. This study aims to reinterpret the mentioned concepts to investigate the integration of autonomy to the school system. In the method of the study, “Weick’s smoothly structured systems theory” was used as a basis to interpret the mentioned concepts in order to understand the school structure. As a result of the study, it was concluded that authority, leadership and conflict management requires more autonomy in the school systems within its work process and operation.Öğe İLKÖĞRETİM KURUMLARINDA ÇALIŞAN ÖĞRETMENLERİN DERS DENETİMİNE İLİŞKİN KAYGI DÜZEYLERİ(2019) Karasu, Yasin; Cömert, MelikeBu araştırmanın amacı ilköğretim kurumlarında görev yapan sınıf ve branş öğretmenlerinin kurum yöneticisi tarafından yapılan ders denetimi sırasında yaşamış oldukları kaygı düzeylerini belirlemektir. Araştırma nicel bir araştırma olup tarama modeli kullanılmıştır. Veri toplama aracı olarak Karakaya ve diğerleri(2011) tarafından geliştirilen “Denetim Kaygısı Ölçeği” kullanılmış olup toplanan veriler SPSS-23 programı ile analiz edilmiştir. Verilerin analizinde Kruskal Wallis ve Mann Whitney U analizleri yapılmıştır. Araştırmanın evrenini 2018-2019 eğitim-öğretim yılında Adıyaman İli Merkez ilçede görev yapan ilkokul ve ortaokul öğretmenleri oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemi, tabakalı örnekleme yöntemi ile seçilmiş olup 82 sınıf ve 182 branş öğretmeninden oluşmaktadır. Elde edilen bulgulara göre, öğretmenler denetim sırasında genel olarak orta düzeyde kaygı yaşamakta olup, kadın öğretmenlerin yaşadığı denetim kaygısı düzeyi erkek öğretmenlerin yaşadığı denetim kaygısı düzeyinden daha fazladır. Ayrıca kaygı düzeyleri medeni durum ve branş değişkenlerine göre ölçeğin alt boyutları açısından farklılık göstermektedirÖğe İlköğretim Kurumlarında Çalışan Öğretmenlerin Örgütsel Dedikodu Ve Örgütsel Güven Algıları Arasındaki İlişki(2022) Karasu, Yasin; Cömert, MelikeBu araştırmanın amacı, ilköğretim kurumlarında çalışan öğretmenlerin örgütsel dedikoduyu ve örgütsel güveni algılama düzeyleri arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırmanın evrenini 2018-2019 Eğitim ve Öğretim yılında Adıyaman merkezde görev yapan 928'i kadın, 1.213'ü erkek olmak üzere 2.141 öğretmen oluşturmaktadır. Evrenden tabakalı örneklem yöntemi ile seçilen 530 öğretmen ise araştırmanın örneklemini oluşturmaktadır. Araştırmada ilişkisel tarama modeli kullanılmış olup verilerin analizinde Bağımsız Örneklem T-testi, ANOVA, Mann-Whitney U ve Kruskal-Wallis H testleri kullanılmıştır. Ayrıca öğretmenlerin, örgütsel dedikodunun alt boyutlarını algılama düzeyleri ile örgütsel güveni algılama düzeyleri arasındaki ilişki için korelasyon analizi yapılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre öğretmenlerin örgütsel güven algı düzeyleri "çoğunlukla katılıyorum" aralığındadır. Örgütsel dedikodu için ise “örgütsel zarar” boyutu algı düzeyleri “çoğunlukla katılıyorum” aralığında iken “haberdar olma” ve “ilişkileri geliştirme” boyutu algı düzeyleri "hiç katılmıyorum" aralığındadır. Ayrıca korelasyon ilişkisine göre öğretmenlerin örgütsel güveni algılama düzeyleri ile örgütsel dedikoduyu algılama düzeyleri arasında ters yönlü bir ilişki bulunmaktadır.Öğe İlköğretim okullarında görev yapan öğretmenlerin işe yabancılaşma düzeylerine ilişkin algıları(İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi, 2014) Kesik, Fatma; Cömert, MelikeBu çalışma ilköğretim okullarında görev yapan öğretmenlerin işe yabancılaşmaya ilişkin görüşlerinin ne düzeyde olduğunu çeşitli değişkenlere göre ortaya koymayı amaçlamaktadır. Araştırmaya Malatya ili merkez ilçe sınırlarında bulunan 31 resmi ilköğretim okulunda görev yapan 719 öğretmen katılmıştır. Araştırmada veri toplamak amacıyla Elma (2003) tarafından geliştirilen İlköğretim Okulu Öğretmenlerinin İşe Yabancılaşması Ölçeği kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, ilköğretim okulu öğretmenlerinin işe yabancılaşma düzeyleri; genel ortalamaya göre :1,74 ile “Hiçbir Zaman” olarak bulunmuş; ayrıca, branş öğretmenlerinin, büyük okullarda görev yapan öğretmenlerin, mesleki kıdemi az olan öğretmenlerin ve lisansüstü öğrenime sahip öğretmenlerin daha yüksek düzeyde işe yabancılaştığı ortaya konulmuştur.Öğe İlköğretim okulu yöneticilerinin dönüşümcü liderlik rollerini gerçekleştirme düzeylerine ilişkin yönetici ve öğretmenlerin algı ve beklentileri(İnönü Üniversitesi, 2005) Cömert, MelikeBu araştırma ile ilköğretim okulu yöneticilerinin, dönüşümcü liderlik rollerini gerçekleştirme düzeylerine ilişkin yönetici ve öğretmenlerin algı ve beklentilerini saptamak amaçlanmıştır. Araştırmada tarama modeli kullanılmıştır. Oran (2002) tarafından geliştirilen Dönüşümsel Önderlik Anketi, bu araştırmanın amacını gerçekleştirmek için uygun olduğundan, bilgi toplama aracı olarak kullanılması yeğlenmiştir. Araştırmada aşağıdaki bulgular elde edilmiştir: 1. Erkek öğretmenler bayan öğretmenlere göre yöneticilerinin dönüşümcü liderlik rollerini daha üst düzeyde yerine getirdiklerini düşünmektedirler. 2. Öğretmen okulu mezunu olan yöneticiler, eğitim fakültesi mezunu olan ve diğer fakültelerden (veterinerlik fakültesi, mühendislik fakültesi, açık öğretim fakültesi) mezun olan yöneticilere göre dönüşümcü liderlik rollerini daha üst düzeyde gerçekleştirdiklerini düşünmektedirler. 3. 3 yıllık eğitim enstitüsü mezunu olan yöneticiler eğitim fakültesi mezunu olan yöneticilere göre dönüşümcü liderlik rollerini daha üst düzeyde gerçekleştirdiklerini düşünmektedirler. 4. 2 yıllık eğitim yüksekokulu mezunu olan yöneticiler 2 yıllık eğitim enstitüsü mezunu olan yöneticilere göre; diğer fakültelerden (veterinerlik fakültesi, mühendislik fakültesi, açık öğretim fakültesi) mezun olan yöneticiler ise 2 yıllık eğitim yüksekokulu mezunu olan yöneticilere göre dönüşümcü liderlik rollerini daha üst düzeyde gerçekleştirmeleri gerektiğini düşünmektedirler. 5. 2 yıllık ve 3 yıllık eğitim enstitüsü mezunu olan yöneticiler eğitim fakültesi mezunu olan yöneticilere göre dönüşümcü liderlik rollerini daha üst düzeyde gerçekleştirmeleri gerektiğini düşünmektedirler. 6. Öğretmen okulu mezunu olan yöneticiler, eğitim fakültesi mezunu ve 2 yıllık eğitim yüksekokulu mezunu olan yöneticilere göre dönüşümcü liderlik rollerini daha üst düzeyde gerçekleştirmeleri gerektiğini düşünmektedirler. 7. Önlisans programı mezunu olan öğretmenler lisans programından mezun olan öğretmenlere göre yöneticilerin dönüşümcü liderlik rollerini daha üst düzeyde IV gerçekleştirdiklerini düşünmektedirler. 8. Okul yöneticiliğindeki toplam hizmet süresi 1 1-15 yıl olan yöneticiler, 6- 10 yıl olan yöneticilere ve 16 yıl ve üstü olan yöneticilere göre dönüşümcü liderlik rollerini daha üst düzeyde gerçekleştirmeleri gerektiğini düşünmektedirler. 9. Hizmet süresi 5 yıl ve altında olan öğretmenler, 6-1 0 yıl olan öğretmenlere göre yöneticilerinin dönüşümcü liderlik rollerini daha fazla yerine getirdiklerini düşünmektedirler. 16 yıl ve üstünde hizmet etmiş olan öğretmenler ise 6-10 yıl hizmet etmiş olan öğretmenlere göre yöneticilerinin dönüşümcü liderlik rollerini daha fazla yerine getirdiklerini düşünmektedirler. İ0. Sınıf öğretmeni olan yöneticiler, branş öğretmeni olan yöneticilere göre dönüşümcü liderlik rollerini daha üst düzeyde gerçekleştirdiklerini düşünmektedirler. Branş öğretmeni olan yöneticiler ise sınıf öğretmeni olan yöneticilere göre dönüşümcü liderlik rollerini daha üst düzeyde gerçekleştirmeleri gerektiğini düşünmektedirler. 11. Sınıf öğretmenleri, branş öğretmenlerine göre yöneticilerin dönüşümcü liderlik rollerini daha üst düzeyde gerçekleştirdiklerini ve gerçekleştirmeleri gerektiğini düşünmektedirler. 12. Yöneticiler kendilerinin dönüşümcü liderlik rollerini, öğretmenlerin algıladıklarından daha fazla yerine getirdiklerini ve getirmeleri gerektiğini düşünmektedirler. 13. Yöneticilerin dönüşümcü liderlik rollerini gerçekleştirme düzeylerine ilişkin algılarının 4 alt boyutta incelenmesi sonucunda yöneticilerin kendilerini en başarılı gördükleri boyut "Zihinsel Teşvik", en az başarılı gördükleri boyut ise "Bireysel İlgi" boyutudur. Öğretmenlerin, yöneticilerin dönüşümcü liderlik rollerini gerçekleştirme düzeylerine ilişkin algılarının 4 alt boyutta incelenmesi sonucunda öğretmenlerin, yöneticilerini en başarılı gördükleri boyut "İlham Verici Motivasyon" en az başarılı gördükleri boyut ise "Bireysel İlgi" boyutudur.Öğe ÖĞRENCİLERİN KURDUKLARI DOĞA TARİHİ OKUL MÜZESİNE İLİŞKİN ÖĞRENCİ, ÖĞRETMEN, OKUL YÖNETİCİSİ VE EĞİTİM DENETMENLERİNİN GÖRÜŞLERİ(2018) Cömert, Melike; Özgül, DilekÖz: Okul müzeleri eğitim korosunun sesini duyurduğu en etkili yerlerdir. Eğitimde aktif olma, deneyim kazanma, çevre, etkileşim kavramlarının ön plana çıkmasıyla müzelerin eğitimdeki önemi pek çok kuramcı tarafından vurgulanmaktadır. Çünkü müze, gerçekliğin en korunaklı şekilde çocukların önüne serilebildiği, onların yaparak yaşayarak; zihinsel, bedensel, duyuşsal, bilişsel ve sosyal gelişimine katkıda bulunabilecek ideal bir ortamın sunulabildiği yerlerdir. Ayrıca yaratıcılığın, hayal gücünün ve estetik duyguların da gelişebileceği bir ortam sunar. Avrupa’daki müzelerin ziyaret edilme oranı, ülkemiz müzelerine gösterilen ilgiden misliyle fazladır. Bunda müzelerin kültürel bir değer olarak görülmesi, bunun önemsenmesi, toplum aydınlanmasının parke taşları olarak görülmesi etkilidir. Bu nedenle de hemen her yaştan kişinin sosyal ve kültürel bir alışkanlığı, eğitimin de vazgeçilmezi konumundadır. Bu çalışmaya konu edilen okul müzesi, küçük bir atlas niteliğinde olup öğrencilere ülkenin Avrupa Kıtası’ndan da zengin olan biyolojik çeşitliliğinin ziyaret eden tüm kesimlerde “farkındalık” oluşturarak onların doğa duyarlılığını artırmalarına katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Bu çalışma, içine doğdukları doğayı hep var olacak sanarak kanıksamış, değeri konusunda daha önce hiç düşünmemiş olan Bingöl İli’nde yaşayan ve Bingöllü bir grup ilkokul öğrencisinin, akranları ve kendilerinden büyük başka öğrenciler için kendi okullarında kurdukları bir yapıyı içermektedir. Ülkemizde sayısı yok denecek kadar az olan “Doğa Tarihi Müzeleri” üzerinden, bir grup ilkokul öğrencisinin, bir grup öğretmenin de desteğini alarak hayata geçirdikleri Bingöl İli’nin halen ilk ve tek müzesi olan bu çalışmanın, ülkemizdeki okul müzelerine de müzecilik anlayışına farklı bir bakış açısı ve cesaret katacak bir örnek olacağı ön görülmektedir.Öğe Öğretmen adaylarının özyeterlik inançları ve öğretmenlik mesleğine ilişkin tutumları(Eğitim ve Bilim, 2011) Demirtaş, Hasan; Cömert, Melike; Özer, NiyaziÖz: Bu araştırma ile öğretmen adaylarının özyeterlik inançlarının ve öğretmenlik mesleğine ilişkin tutumlarının bazı değişkenler açısından incelenmesi, öğretmen adaylarının özyeterlik inançları ile öğretmenlik mesleğine ilişkin tutumları arasındaki ilişkinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın evrenini İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi'ndeki lisans programlarının 4. sınıflarında öğrenim görmekte olan toplam 1.307 (K= 584, E= 723) öğretmen adayı oluşturmuştur. Araştırmanın örneklemini ise, evrenden tabakalı örnekleme yöntemi ile seçilen toplam 380 öğretmen adayı oluşturmuştur. Araştırma sonucunda öğretmen adaylarının öz-yeterlik algılarının cinsiyet ve öğrenim görülen program değişkenlerine göre anlamlı biçimde farklılaştığı, mesleğe yönelik tutumlarının ise araştırma değişkenlerine göre anlamlı biçimde farklılaşmadığı belirlenmiştir. Ayrıca öğretmen adaylarının özyeterlik algıları ile mesleğe yönelik tutumları arasında pozitif yönde ancak düşük düzeyde bir korelasyon olduğu belirlenmiştir.Öğe Öğretmen adaylarının,kendilerinin ve uygulama öğretmenlerinin sınıf içi istenmeyen öğrenci davranışları ile baş etme konusundaki yeterliklerine ilişkin algıları(Ahi Evran Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesi Dergisi, 2009) Dönmez, Burhanettin; Cömert, MelikeÖz: Bu araştırmanın amacı, öğretmenlik uygulaması dersini alan Eğitim Fakültesi 4. sınıf 8. yarıyıl öğrencilerinin algılarına göre, kendilerinin ve uygulama öğretmenlerinin sınıf içi istenmeyen öğrenci davranışları ile baş etme konusundaki yeterliklerini değerlendirmektir. Araştırma, tarama modelinde betimsel bir çalışmadır. Araştırmanın çalışma evrenini, 2007–2008 eğitimöğretim yılında, Eğitim Fakültesi öğretmenlik uygulaması dersine devam eden 1225 4. sınıf 8. yarıyıl öğrencisi ile Malatya ili merkez ilçedeki 15 ilköğretim okulundan öğretmenlik uygulaması dersi için uygulama öğretmeni olarak görevlendirilmiş 165 uygulama öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini ise, oranlı seçkisiz eleman örnekleme yolu ile seçilmiş 473 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplamak amacıyla; araştırmacılar tarafından geliştirilen, öğretmen adaylarının ve uygulama öğretmenlerinin sınıf içi istenmeyen öğrenci davranışları ile baş etme konusundaki yeterliklerini belirlemeye dönük 47 maddeden oluşan bir anketten yararlanılmıştır. Ankete verilen yanıtlar doğrultusunda yapılan istatistikler analizler sonucunda öğretmen adaylarının sınıf içi istenmeyen öğrenci davranışları ile baş etme konusunda kendilerini ve uygulama öğretmenlerini en yeterli olarak algıladıkları madde; “Okul dışındaki kötü alışkanlıkları sınıf ortamına getirmek (sigara içmek, uhu koklamak, kumar oynamak..vb)” ( X = 4,31); en yetersiz olarak algıladıkları madde ise “Derste hayal kurmak (dinliyor gibi görünmek)” ( X = 3,53) maddesidir. Başlık (İngilizce): Competencies of the pre-service and in-service teachers,related to managing misbehaviour in the classroom : Pre-service teacher point of view Öz (İngilizce): The purpose of this research is to evaluate the abilities of the pre-service and in-service teachers, related to managing misbehaviour in the classroom in the point view of 4th grade students of the Faculty of Education attending teaching experience course. The population of this descriptive study comprised a total number of 1.225 4th grade students of the Faculty of Education attending teaching experience course and 165 teachers, chosen from 15 schools, commissioned to guide pre-service teachers for teaching experience course. Sample of the study included a total number of 475 pre-service teachers selected by proportional random sampling method. Data was gathered by a survey instrument, developed by researchers, consisting of 47 items assessing pre-service and in-service teachers’ competences related to managing misbehaviour in the classroom. After analyzing the participants’ responses, it was revealed that pre-service teachers perceive themselves and inservice teachers as extremely adequate in terms of coping with “taking bad habits (i.e. smoking, gambling) to the classroom” and perceive inadequate in terms of “dreaming in lesson (to sound listening lesson).Öğe Öğretmenler kurulu toplantılarının etkililiğine ilişkin öğretmen görüşleri(İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi, 2008) Demirtaş, Hasan; Üstüner, Mehmet; Özer, Niyazi; Cömert, MelikeBu araştırmada, liselerdeki “Öğretmenler Kurulu” toplantılarının etkililiğinin öğretmenlerin görüşlerine dayalı olarak belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla ortaöğretim kurumlarında çalışmakta olan 105’i kadın, 171’i erkek olmak üzere toplam 276 öğretmene, araştırmacılar tarafından geliştirilen “Öğretmenler Kurulu Değerlendirme Ölçeği” uygulanmıştır. Yapılan analizler sonucunda araştırma kapsamına alınan öğretmenlerin, kurul toplantılarını genel olarak orta düzeyde etkili olarak değerlendirdikleri belirlenmiştir. Öğretmenler kurulu toplantılarının etkililiğine ilişkin öğretmen görüşleri cinsiyet, branş, kıdem, görev yapılan okulun türü ve çalışılan okuldaki toplam hizmet süresi değişkenleri açısından farklılaşmazken, okuldaki öğretmen sayısı değişkeni açısından farklılaşmaktadır. Öğretmenler, okuldaki öğretmen sayısı arttıkça kurul toplantılarının etkililiğinin azaldığını ifade etmektedirler. This study intends to determine the efficacy of teachers’ committee meetings, based on the views of high school teachers. To realize this aim, “Teachers Committee Meeting Evaluation Scale”, developed by the researchers, was given to a total of 276 high school teachers, (F=105, M=171). According to the results, it was found that the teachers evaluated these meetings moderately effective. It was also found that teachers’ views did not differ significantly in terms of gender, teaching field, service duration, school type, and work year in current school. However, they were significantly different in terms of teacher population in the school. In another words, as teacher population in a school increases, the efficacy of the meetings tend to decrease.Öğe Öğretmenlerin Örgütsel Sessizlik ve Liderlik Stilleri Algıları Arasındaki İlişkinin İncelenmesi(2022) Gezer, Betül; Cömert, MelikeYapılan araştırmada ortaokul müdürlerinin liderlik stilleri ile öğretmenlerinin örgütsel sessizlik algıları arasındaki ilişkinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaç çerçevesinde araştırmada yöntem olarak ilişkisel tarama modeli tercih edilmiştir. Araştırmanın evrenini, 2020-2021 eğitim öğretim yılında Gaziantep İli Şahinbey İlçesi’ndeki kamu ortaokullarında görev yapan toplam 12.423 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırma örneklemini ise evrende yer alan 12.423 öğretmen arasından olasılığa dayalı örneklem türlerinden olan “Basit Seçkisiz Örnekleme” yöntemi ile belirlenen 382 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak “Kişisel Bilgi Formu”, “Okul Müdürleri Liderlik Stili Ölçeği”ve “Örgütsel Sessizlik Ölçeği” kullanılmıştır. Araştırma sürecinde veri toplama araçları ile toplanan veriler betimsel ve çıkarımsal istatistiki yöntemlerle analiz edilmiştir. Araştırmada örgütsel sessizliğin alt boyutları ile dönüşümcü, sürdürümcü ve serbest bırakıcı liderlik arasında pozitif yönlü düşük düzeyde ilişki olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca araştırmada öğretmenlerin algılarına göre okul müdürlerinin sergilemiş oldukları liderlik stilleri dönüşümcü liderlik alt boyutunda “Katılıyorum”, sürdürümcü liderlik alt boyutunda “Katılıyorum” ve serbest bırakıcı liderlik alt boyutunda “Kısmen Katılıyorum” düzeyinde olduğu belirlenmiştir. Bu sonuçlara ek olarak araştırmada öğretmenlerin örgütsel sessizlik algılarının “Okul Ortamı”, “Duygu”, “Yönetici”, “İzolasyon” ve örgütsel sessizlik ölçeğinin genel ortalaması açısından “Orta Düzeyde Katılıyorum”; “Sessizliğin Kaynağı” alt boyutunda ise “Katılıyorum” düzeyinde olduğu belirlenmiştir. Bunlara ek olarak araştırmaya katılım gösteren öğretmenlerin cinsiyet, öğrenim durumu, müdürle çalışma süresi ve branş değişkenlerine göre sürdürümcü, dönüşümcü ve serbest bırakıcı liderlik algılarının anlamlı farklılık göstermediği belirlenmiştir.Öğe Okul müdürlerinin yönetimde kullandıkları güç türlerine ilişkin öğretmen algıları(2019) Cömert, Melike; Tok, YasinAmaç: Bu araştırma ile ilkokul, ortaokul ve lise müdürlerinin yönetimde kullandıkları güç türlerine ilişkin öğretmen algılarının cinsiyet, öğrenim durumu, branş, görev yapılan okul kademesi ve kıdem değişkenleri açısından anlamlı bir farklılık olup olmadığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Araştırmada betimsel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubu, 2015-2016 eğitim-öğretim yılında Malatya ili Hekimhan ilçesindeki ilkokul, ortaokul ve liselerde görev yapan 129 öğretmenden oluşmaktadır. Araştırmada ilkokul, ortaokul ve lise düzeyinde görev yapan öğretmenlere “Okul Müdürlerinin Okul Yönetiminde Kullandıkları Güç Türleri Ölçeği” veri toplama aracı olarak uygulanmıştır. Bulgular: Cinsiyet, öğrenim durumu, branş, görev yapılan okul kademesi ve kıdem değişkenleri açısından yapılan fark analizlerinde: Kadın öğretmenler erkek öğretmenlere göre okul müdürlerinin zorlayıcı güç unsurlarını daha fazla kullandıklarını düşünmektedirler. Benzer şekilde, öğrenim durumu lisansüstü düzeyinde olan öğretmenler, önlisan-lisans düzeyinde öğrenim durumuna sahip öğretmenlere göre; müdürlerinin zorlayıcı güce daha fazla başvurduğunu düşünmektedirler. Önlisans-lisans öğrenim düzeyinde bulunan öğretmenler, lisansüstü öğrenim düzeyinde bulunan öğretmenlere göre müdürlerinin uzmanlık güç türü davranışlarını daha fazla kullandığı algısının oluştuğu belirlenmiştir. Ayrıca Sınıf öğretmenleri branş öğretmenlerine göre okul müdürlerinin uzmanlık, bilgi, bağlılık güçlerini kullanma düzeyini daha yüksek buldukları belirlenmiştir. Bilgi gücü alt boyutunda ise, 21 yıl ve üzeri kıdeme sahip öğretmenler, okul müdürlerinin bilgi gücünü daha fazla kullandıklarını şeklinde algının oluştuğu belirlenmiştir. Sonuçlar ve Öneriler: Araştırma bulguları doğrultusunda, okul müdürlerinin yönetimde kullandıkları güç unsurları öğretmenlerin eğitim öğretim faaliyetlerini doğrudan etkilemektedir. Bu bağlamda okul müdürleri güç unsurlarını tanıyarak, durumsallık ekseninde bir güç stratejisi oluşturarak öğretmenleri başarıya doğru yönlendirebilir.Öğe Okul Yöneticilerinin Değişimi Yönetme Yeterlikleri ile Algıladıkları Okul Etkililiği Arasındaki İlişkinin İncelenmesi(2021) Yürek, Uğur; Cömert, MelikeBu araştırmanın temel amacı okul yöneticilerinin değişimi yönetme yeterlikleri ile okul etkililiği arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırmanın çalışma grubunu 2019-2020 eğitim-öğretim yılında İnönü Üniversitesi Eğitim Yönetimi Tezsiz Yüksek Lisans programına devam eden, ulaşılabilen ve gönüllü 102 yönetici oluşturmaktadır. Çalışmada yöneticilerin değişimi yönetme yeterlik düzeylerini belirlemek amacıyla Helvacı (2004) tarafından geliştirilen “Değişimi Yönetme Yeterlik Ölçeği” kullanılmıştır. Ayrıca, yöneticilerin okul etkililiği algı düzeylerini belirlemek amacıyla orijinali Hoy, Tarter ve Kottkamp (1991) tarafından geliştirilen, Türkçeye uyarlaması Yıldırım (2015) tarafından yapılan “Okul Etkililiği Ölçeği” kullanılmıştır. Ölçeklerden elde edilen verilerin analizinde; normal dağılım gösteren yerlerde parametrik testler, normal dağılım göstermeyen yerlerde ise nonparametrik testler kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre; okul yöneticileri, “Değişimi Yönetme Yeterlik Ölçeği’nin alt boyutlarından “Okulda Değişim İhtiyacını Belirleme”, “Okulu Değişim Sürecine Hazırlama” ve “Okulda Değişimi Uygulama” boyutlarında “Çok Yeterli” olduklarını ifade etmişlerdir. “Okulda Değişimi Değerlendirme” boyutunda ise “Oldukça Yeterli” düzeyinde olduklarını ifade etmişlerdir. Okul yöneticilerinin algıladıkları okul etkililiğinin ise “Çok Yeterli” düzeyinde olduğu belirlenmiştir. Yöneticilerin değişimi yönetme yeterlikleri ile okul etkililiği arasındaki ilişki incelendiğinde ise aralarında anlamlı, pozitif yönde ve zayıf düzeyde bir ilişki olduğu belirlenmiştir.Öğe Okul yöneticilerinin ertelemecilik davranışları, iş yükleri ve kişilik özelliklerine ilişkin algıları(İnönü Üniversitesi, 2009) Cömert, MelikeAraştırmanın amacı, okul yöneticilerinin; ertelemecilik davranışlarına, iş yüklerine ve kişilik özelliklerine ilişkin algılarını belirlemektir. Araştırmanın alt amaçları ise okul yöneticilerinin algılarının cinsiyet, branş, görev, kıdem, okul türü, öğrenim düzeyi değişkenlerine göre farklılaşıp farklılaşmadığının belirlenmesi ve ertelemecilik davranışları, iş yükleri ve kişilik özelliklerine ilişkin algıları arasındaki ilişkinin incelenmesidir.Bu araştırmanın verileri hem nitel hem de nicel araştırma teknikleri kullanılarak elde edilmiştir. Araştırmanın nicel boyutunda, ?tarama (survey) modeli kullanılmıştır. Araştırmanın nitel boyutunda ise, durum çalışması deseni kullanılmıştır. Araştırmada veri toplamak amacı ile kullanılan ölçeklerin daha sağlıklı doldurulmasını sağlamak, araştırmanın geçerlilik ve güvenirliğini arttırmak için, pilot uygulama ve asıl uygulama çalışmaları iki farklı yönetici evreni üzerinde yürütülmüştür. Pilot uygulamanın yürütüldüğü evreni, 2008?2009 öğretim yılında Bingöl ili merkez ilçe sınırları içerisindeki ilköğretim ve ortaöğretim okullarında görev yapan, 34 okul müdürü ve 93 müdür yardımcısı olmak üzere toplam 127 okul yöneticisi oluşturmaktadır. Bu grup için evrenin ulaşılabilir nitelikte olduğu düşünülmüş, örneklem alınmadan evrenin tamamına ulaşılmaya çalışılmıştır. Eksik ve hatalı doldurulan anketlerin elenmesinden sonra, geçerlik ve güvenirlik çalışmaları için, toplam 121 okul yöneticisi tarafından doldurulan ölçme araçları değerlendirmeye alınmıştır. Araştırmanın asıl uygulama aşamasını oluşturan ikinci grubun evreni, Malatya ili merkez ilçe belediye sınırları içerisindeki ilköğretim ve ortaöğretim okullarında görev yapan, 110 okul müdürü ve 258 müdür yardımcısı olmak üzere toplam 368 okul yöneticisinden oluşmaktadır. Araştırmanın örneklemi ise evrendeki okul yöneticilerinden araştırmaya katılmayı gönüllü olarak kabul eden 77 müdür, 193 müdür yardımcısı olmak üzere toplam 270 okul yöneticisinden oluşmaktadır.Araştırmanın nicel verileri, üç farklı ölçek kullanılarak toplanmıştır. Yöneticilerin sergiledikleri ertelemecilik davranışlarını belirlemek için araştırmacı tarafından geliştirilen ?Okul Yöneticileri Ertelemecilik Davranışları Ölçeği? kullanılmıştır. Yöneticilerin, iş yüklerini ne düzeyde algıladıklarını belirlemek için, orijinali Reilly (1982) tarafından geliştirilen, Türkçe için geçerlik ve güvenirlik çalışması araştırmacı tarafından yapılan Rol Kaynaklı İşyükü Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmada ayrıca, yöneticilerin kişilik özelliklerini belirlemek için, geçerlik ve güvenirlik çalışmaları Tomrukçu (2008) tarafından yapılan 5 Faktör Kişilik Özellikleri Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmanın nitel verileri, yöneticilerin ertelemecilik davranışlarına ve işyüklerine ilişkin derinlemesine bilgi toplamak amacıyla okul yöneticileri ve öğretmenlerle görüşmeler yapılarak elde edilmiştir. Görüşmelerde literatür taramasından, uzman görüşlerinden ve nicel boyutta kullanılan ölçek maddelerinden yararlanılarak araştırmacı tarafından hazırlanan yarı yapılandırılmış yönetici (EK-6) ve öğretmen (EK-7) görüşme formları kullanılmıştır.Araştırmada elde edile nicel verilerin analizinde öncelikle, varyansların homojenliğini test etmek için Levene'nin Varyansların Homojenliği Testi yapılmış, varyansların homojen olduğu durumlarda; algılar arasında cinsiyet, branş, görev değişkenlerine göre anlamlı bir fark olup olmadığını test etmek amacıyla t-testi, kıdem, okul türü, öğrenim düzeyi değişkenlerine göre anlamlı bir fark olup olmadığını test etmek amacıyla tek yönlü varyans analizi yapılmıştır. Okul yöneticilerinin ertelemecilik davranışları, iş yükleri ve kişilik özelliklerine ilişkin algıları arasındaki ilişkinin belirlenmesi için ise Pearson Korelasyon Analizi yapılmıştır. Varyansların homojen olmadığı durumlarda, t-testi yerine Mann Whithney-U, tek yönlü varyans analizi yerine Kruskall Wallis-H Testi yapılmıştır. Ölçme aracı ile elde edilen verilerin istatistiksel çözümlemesinde SPSS 14.0 (Statistical Package for The Social Sciences) paket programından yararlanılmıştır.Araştırmanın nitel veri analizinde, görüşmeler yoluyla toplanan veriler, ses kayıtları dinlenmek suretiyle deşifre edilmiş, içerik analizi yoluyla benzer kavramlar bir araya getirilerek çözümlenmiştir. Çözümlemelerde yöneticilere 1Y'den 12Y'ye kadar, öğretmenlere 1Ö'den 18Ö'ye kadar kod numarası verilerek ve kendi ifadeleri kullanılarak açıklamalar yapılmıştır.Araştırma bulgularına göre, yöneticiler ertelemecilik davranışlarını kısmen sergilemekte, iş yüklerini orta düzeyde algılamakta, kişilik ölçeğinin sorumluluk alt boyutuna ?çoğunlukla?, geçimlilik alt boyutuna orta düzeyde?, duygusal denge alt boyutuna ise?çoğunlukla? katılmaktadırlar. Araştırmanın nitel bulgularına göre; görüşme yapılan 12 yöneticiden 9'u, acele ve günlü değilse işlerin bazen ertelenebileceğini belirtirken, 18 öğretmenin 16'sı yöneticilerin acele ve günlü işlerin haricindeki işleri çoğu zaman ertelediklerini belirtmektedirler. 2 yönetici okullarında hiç ertelemenin olmadığı görüşünde olmalarına rağmen, öğretmenlerden yöneticilerinin hiç ertelemedikleri yönünde görüş bildiren olmamıştır. 3 öğretmen yöneticilerinin ertelemeci davranışlarından ötürü sürekli sıkıntı yaşadıklarını dile getirirken, 6 yönetici ve 1 öğretmen de ertelemecilik davranışının altında başka nedenler olduğunu, yöneticilerden kaynaklanmadığını belirtmektedirler. Yöneticilerin iş yükü ile ilgili nitel görüşme sonuçlarına göre; 8 yönetici ve 3 öğretmen yöneticilerin iş yüklerinin çok olmasının ertelemeciliğe neden olduğunu belirtirken 4 yönetici ve 16 öğretmen ise ertelemecilik ile iş yükü arasında bir ilişki olmadığını belirtmektedirler.Araştırmanın cinsiyet değişkenine ilişkin bulgular, erkek yöneticilerin kadın yöneticilere oranla daha ertelemeci olduklarını ve işyüklerini daha fazla algıladıklarını göstermektedir. Kişilik ölçeğinin sorumluluk ve duygusal denge alt boyutlarına ilişkin kadın ve erkek yöneticilerin görüşleri arasında anlamlı bir farklılık olmadığı belirlenmiştir. Geçimlilik alt boyutu açısından ise kadın yöneticilerin erkek yöneticilere oranla kendilerini daha geçimli olarak algıladıkları belirlenmiştir. Görev değişkenine göre araştırmaya katılan yöneticilerin ertelemecilik davranışlarına, kişilik özelliklerinden geçimlilik ve duygusal denge alt boyutlarına ilişkin algıları arasında anlamlı bir farklılık olmadığı belirlenmiştir. Yöneticilerin görev değişkenine göre işyüklerine ilişkin algıları arasında ve kişilik özelliklerinin sorumluluk alt boyutuna ilişkin algıları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık olduğu belirlenmiştir. Müdürler, müdür yardımcılarına oranla iş yüklerini daha fazla algılamakta ve kendilerini daha sorumlu kişilik özelliklerine sahip bireyler olarak algılamaktadırlar.Araştırmaya katılan yöneticilerin kıdem, branş ve okul türü değişkenleri açısından ertelemecilik davranışlarına, işyüklerine, kişilik ölçeğinin sorumluluk, geçimlilik ve duygusal denge alt boyutlarına ilişkin algıları arasında anlamlı bir farklılık olmadığı belirlenmiştir. Araştırmaya katılan yöneticilerin öğrenim düzeyi değişkeni açısından ertelemecilik davranışlarına, işyüklerine, kişilik ölçeğinin geçimlilik ve duygusal denge alt boyutlarına ilişkin algıları arasında anlamlı bir farklılık olmadığı belirlenmiştir. Kişilik ölçeğinin sorumluluk alt boyutuna ilişkin ise anlamlı farklılık bulunmuştur. Önlisans ve lisans eğitimi mezunu yöneticiler, lisansüstü eğitim mezunu yöneticilere oranla kendilerini daha sorumlu kişilik özelliğine sahip bireyler olarak algılamaktadırlar.Ertelemecilik ile işyükü arasında orta düzeyde pozitif yönde (r=.602, p=.01), ertelemecilik ile sorumluluk kişilik özelliği arasında orta düzeyde negatif yönde (r = -.496, p=.01), işyükü ile sorumluluk (r= -.321, p=.01) arasında ise düşük düzeyde negatif yönde bir ilişki bulunmuştur.Öğe Ortaöğretim Öğrencilerinde Okul Yaşam Kalitesi(Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2018) Gedik, Aytaç; Cömert, MelikeÖz: Bu araştırmanın amacı; ortaöğretim öğrencilerinin okul yaşam kalitesi düzeylerini belirlemek ve cinsiyet, sınıf düzeyi, lise türü ve okul büyüklüğü değişkenlerine göre öğrencilerin okul yaşam kalitesi algılarını ortaya koymaktır. Araştırmada genel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemi 2012-2013 eğitim-öğretim yılı 2. döneminde Malatya ili Battalgazi ve Yeşilyurt ilçelerindeki okullarda öğrenim gören 575 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmanın verileri “Lise Yaşam Kalitesi Ölçeği” ile toplanmıştır. Araştırmada elde edilen veriler analiz edilirken, öncelikle betimsel istatistik hesaplamaları yapılmıştır. Öğrencilerin okul yaşam kalitesine ilişkin algılarının cinsiyet değişkenine göre anlamlı farklılık gösterip göstermediğini belirlemek için Mann-Whitney U testi, sınıf düzeyi, okul büyüklüğü ve lise türü değişkenlerine göre anlamlı farklılık gösterip göstermediğini belirlemek için Kruskal-Wallis H testi kullanılmıştır. Öğrencilerin lise yaşam kalitesi ölçeğinde yer alan ifadelere “orta” düzeyde katıldıkları belirlenmiştir. Öğrencilerin okul yaşam kalitesi algıları cinsiyet, okul türü ve okul büyüklüğü değişkenlerinde anlamlı farklılık göstermemektedir. Okul türü değişkeninde öğrencilerin okul yaşam kalitesi algıları anlamlı farklılıklar bulunmaktadır.Öğe Ortaöğretim Öğrencilerinde Okula Yabancılaşma Düzeyleri(Iğdır Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2018) Gedik, Aytaç; Cömert, MelikeÖz: Bu araştırmanın amacı, ortaöğretim öğrencilerinin okula yabancılaşma düzeylerini belirlemek ve cinsiyet, sınıf düzeyi ve lise türü değişkenlerine göre öğrencilerin okula yabancılaşma algılarını ortaya koymaktır. Araştırmanın örneklemi 2012-2013 eğitim öğretim yılı 2. döneminde Malatya ili Battalgazi ve Ye-şilyurt ilçelerindeki okullarda okuyan 575 öğrenci oluşturmak-tadır. Araştırmanın verileri “Öğrenci Yabancılaşma Ölçeği” ile toplanmıştır. Öğrencilerin öğrenci yabancılaşma ölçeğinde yer alan ifadelere “orta” düzeyde katıldıkları belirlenmiştir. Cinsi-yet değişkenine göre öğrenci algıları güçsüzlük boyutunda an-lamlı farklılık gösterirken, anlamsızlık, kuralsızlık ve sosyal uzaklık boyutlarında ve ölçeğin genelinde anlamlı farklılıklar göstermemiştir. Sınıf düzeyi değişkenine göre öğrenci algıları güçsüzlük, anlamsızlık, sosyal uzaklık boyutunda ve ölçeğin genelinde anlamlı farklılıklar gösterirken, kuralsızlık boyutun-da anlamlı bir farklılık göstermemiştir. Okul türü değişkenine göre öğrenci algıları kuralsızlık, sosyal uzaklık boyutlarında ve ölçeğin genelinde anlamlı farklılık gösterirken, güçsüzlük ve anlamsızlık boyutlarında anlamlı farklılık göstermemiştir.