Yazar "Demez, Selim" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 2001 yılında türkiye’de finansal çöküş ve para kurulu benzeri sistem: Eşbütünleşme ve nedensellik analizleri(İnönü Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, 2009) Bayat, Tayfur; Demez, Selim; Tüfekçi, Ali; Koçyiğit, AliIn coping with the inflation for developing countries, the currency board took over the place off central bank. In this study, within the context of currency board system, we have examined the relationship between consumer price index, dollarization, real exchange rate and central bank reserves for Turkey over the period 1997.1-2001.12. We have applied four analytic methods, Granger causality test, Dolado-Lütkepohl and Toda-Yamamoto Granger causality test for short-run causality and the Johansen cointegration test for the long-run analysis. Finally the empirical results of both Granger causality, Dolado-Lütkepohl and Toda-Yamamoto causality indicate that the existence of the long run relationships between these variables and the causality runs from dollarization, real exchange rate and central bank reserves to consumer price index. In this context, the attentions have been drawn up on the currency board like system which were applied in Turkey interaction with the differences in relationship between these variables.Öğe Kredi derecelendirme kuruluşlarının krizleri öngörebilirliği: Türkiye örneği(İnönü Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, 2009) Demez, Selim; Bayat, Tayfur; Doğan, ÇetinGlobalization at the time liberalization of capital movements, financial instruments and the rising diversity of technological innovation through the development of investment opportunities and making a more reliable, international movement of capital and a large increase in the volume caused. This increase in the development of developing countries is important, but out of the capital from the country for various reasons, are known to result in crisis. This situation increases the importance of crises unpredictable. International rating agencies as their investments by directing an impact on the capacity of countries capital. This study 01:1992 – 10:2009 between the years taken on a monthly basis the real exchange rate, portfolio investments, import and export volume, M2Y and IMKB index using variables Zivot-Andrews one internal break point and Lee-Strazicich double internal break point unit root test results in the break-up with the dates of the two major international rating agencies Moody's and S&P which gave the notes compared and crises in predicting the sovereing is not a reliable source of credit rating has been concluded.Öğe Kredi derecelendirme kuruluşlarının krizleri öngörebilirliği: Türkiye örneği(İnönü Üniversitesi, 2010) Demez, SelimKüreselleşmenin para ve sermaye piyasalarının gelişimine yaptığı pozitif etki, teknolojik yeniliklerin yatırımların daha güvenli ve hızlı bir şekilde yapılmasına imkan sağlaması, finansal ürünlerin sayı ve çeşitlerinin artmasının finansal piyasaları derinleştirmesi gibi sebepler uluslar arası sermayenin dolaşımı ve hacminde büyük bir artış meydana getirmiştir. Bu durum fon arz edenlerin istedikleri ülkede, istedikleri alanda yatırım yapmasına olanak tanırken, fon talep edenlerin kaynaklara ulaşımını kolaylaştırmaktadır. Fakat yatırımcılar yatırım yapacakları ülke hakkında yeterince bilgi sahibi değillerdir. Bu durum kredi derecelendirme kuruluşlarının varlığının temelini teşkil eder. Bu kuruluşlar ülkenin ya da firmanın borçlarını tam ve zamanında geri ödeyebilme kabiliyetini belirli ölçüt ve kriterlere dayanarak, herkesin anlayabileceği bir harf ve/veya rakam sistemine bağlı olarak kategorize edip yatırımcılara sunarlar. Düşük kredi notu ülkelerin borçlanma maliyetlerini artırmakta ve sermayenin ülke ekonomisini aniden terk etmesine sebep olabilmektedir. Böylece artan borçlanma maliyetleri ve ülkeyi terk eden sermayenin neden olduğu likidite sıkışıklığı ekonomiyi krize sürükleyebilmektedir. Bu çalışmada 01:1992 ? 12:2009 yılları arasında S&P kredi derecelendirme kuruluşunun Türkiye için vermiş olduğu notlar ve derece öngörüleri, dolarizasyon oranı, reel döviz kuru ve tüketici fiyat endeksi değişkenleri kullanılarak VAR modeli kurulmuştur. Johansen eş bütünleşme analizi ile değişkenler arasında uzun dönemli ilişki olduğu görülmüş, bu nedenle modele alınan değişkenlere nedensellik analizleri yapılarak ilişkinin yönü tespit edilmeye çalışılmıştır. Etki-tepki fonksiyonu ile değişkenlerdeki bir birim standart hatalık şoka karşı verilen tepkiler ölçülmeye çalışılmıştır. Son olarak varyans ayrıştırması yapılarak değişkenlerin gecikmeli değerlerinin kendi ve diğer değişkenler üzerine yaptığı oransal etkiler gözlenmiştir. Sonuçlar değişkenlerde meydana gelen değişimlerin, ülke kredi dereceleri ve derece öngörüleriyle açıklanamayacağı, diğer bir ifadeyle ülke kredi derecelerinin krizleri tahmin etmek için kullanılabilecek güvenilir bir kaynak olmadığını göstermektedir. Ayrıca Zivot Andrews tek içsel yapısal kırılma ve Lee-Strazicich çift içsel yapısal kırılma birim kök test sonuçları ile kredi derecelendirme kuruluşlarının notları karşılaştırılmış, neticede bulunan kırılma tarihlerinin ve bu tarihlerin öncesinde S&P'un herhangi bir not indirimi ve negatif derece öngörüsünün olmayışı alternatif nedensellik analiz sonuçları ile desteklenmektedir.Öğe MENA ÜLKELERİNDE DIŞ TİCARET VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ: PANEL NEDENSELLİK ANALİZİ YAKLAŞIMI(İnönü Üniversitesi Akademik Yaklaşımlar Dergisi, 2021) Demez, SelimKüreselleşen kapitalizmin hakim olduğu neredeyse tüm dünya ekonomilerinde dış ticaret büyümenin dinamiği olarak görülmektedir. Bilindiği gibi ülkelerin hedeflerinin başında sürdürülebilir büyüme ve kalkınma gelir. Bu nedenle iktisat literatüründe oldukça fazla çalışılan bir konudur. Bu çalışmada Ortadoğu ve Kuzey Afrika (MENA) ülke grubundaki 14 ülke için 2001 – 2017 yılları arasında dış ticaret ve ekonomik büyüme ilişkisi Dumitrescu ve Hurlin (2012) panel nedensellik analizi ile incelenmiştir. Analiz sonuçlarına göre ihracattan büyümeye tek yönlü, büyüme ile ithalat arasında ise çift yönlü nedensellik ilişkisi olduğu tespit edilmiştir. Sonuçların ışığında MENA ülkelerinde ithalata ya da ihracata dayalı bir büyüme stratejisinin etkin olduğunu söylemek güçtür.