Yazar "Doğan, Ali" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Alkol dışı yağlı karaciğer hastalığında red blood cell distrubition width ile karaciğer yağlanma düzeyi ve karaciğer enzimleri arasındaki ilişki(İnönü Üniversitesi, 2013) Doğan, Aliİnflamatuar süreçlerin Red Cell Distribution Width (RDW) artışına neden olduğu literatürde yer almaktadır. Bununla ilgili literatürde inflamasyona bağlı RDW artışının olduğu fazlaca çalışma ve makale bulunmaktadır. Bu çalışma nonalkolik karaciğer yağlanmasının patogenezinde rol alan inflamasyonun, RDW üzerine etkisinin olup olmadığını araştırmak için RDW ile karaciğer yağlanma düzeyi ve karaciğer enzimleri arasındaki ilişkiyi saptamak amacı ile yapıldı. Çalışmaya ultrason (USG) ile karaciğerinde yağlanma tespit edilen 120 vaka alındı. Çalışmaya alınan vakalardan kronik karaciğer hastalıkları, kronik inflamatuar hastalıklar ve anemi çeşitleri ekarte edildi. Çalışmamızdaki vakaların RDW ortalama değeri % 14,06+1,3 olarak saptandı. Çalışmamızın istatistiksel parametreleri: RDW ile USG (yağlanma) arasındaki ilişki p=0,7, RDW ile AST arasındaki ilişki p=0,8, RDW ile ALT arasındaki ilişki p=0,2, RDW ile ALP arasındaki ilşiki p=0,3, RDW ile GGT arasındaki ilişki p=0,5, RDW ile LDH arasındaki ilişki p=0,1 olarak saptandı. Sonuçlar istatistiksel olarak anlamlı değildi. Çalışmamızda RDW ile nonalkolik karaciğer yağlanma düzeyi ve karaciğer enzimleri arasında ilişkinin olmadığı görüldü. Nonalkolik karaciğer yağlanmasında, RDW? in sensitifitesi ve spesifitesi düşük olup, bu nedenle RDW? in nonalkolik karaciğer yağlanmasında öngörülü bir değer olmadığı sonucuna varıldı. Yine de kesin sonuca varmak için daha kapsamlı çalışmalara ihtiyaç vardır.Öğe Chronic renal failure in a patient due to gluteal compartment syndrome after a nephrectomy operation(2013) Ulutaş, Özlem; Taşkapan, Hülya; Doğan, Ali; Vural, AskiAbstract: Gluteal kompartman sendromu genellikle travma dışı nedenlere bağlı olan ve böbrek yetmezliği ile sonuçlanabilen nadir rabdomiyoliz sebeplerinden biridir. Madde bağımlılığı, alkol intoksikasyonu, antihiperlipidemik ilaç kullanımı gibi travma dışı nedenlerin yanında, uzamış ameliyatlarda hastanın sürekli aynı pozisyonda olması da önemli bir nedendir. Erkek cinsiyet, diyabet, hipertansiyon hikayesi ve obezite gluteal kompartman sendromuna bağlı böbrek yetmezliği gelişimi için risk faktörleridir. Biz bu vaka takdiminde 56 yaşında diyabet ve hipertansiyon öyküsü olan ve nefrektomi yapılan hastada gelişen gluteal kompartman sendromu ve kronik böbrek yetmezliğini anlattık. Ayrıca gluteal kompartman sendromu tanısının erken konulması ve önleyici tedbirlerin alınmasının, gelişebilecek morbiditeyi azaltacağının altını çizmek istedik.Öğe Correlation between red cell distribution width and grade of hepatic steatosis and liver enzymes in patients with Non-Alcoholic steatohepatitis(2018) Doğan, Ali; Doğan, Narin Yıldırım; Ekinci, Ömer; Karıncaoğlu, MelihRed cell distribution width (RDW) is a marker of chronic inflammation. Hepatic diseases are often associated with several hematological complications; therefore, high levels of RDW are seen in hepatic diseases. Given the fact that factors which cause non-alcoholic steatohepatitis such as inflammation, oxidative stress, free oxygen radicals, and inflammatory cytokines may have a role in the discrepancy in the erythrocyte volume, we aimed to investigate the relationship between RDW and hepatic enzymes and Grade of hepatic steatosis. A total of 120 patients with non-alcoholic steatohepatitis using abdominal ultrasonography which was performed by a gastroenterology specialist, were included in the study. Biochemical analysis, complete blood count, other blood tests were performed. Spearman’s Rho correlation test was used to analyze the relationship between the parameters and p value was accepted significant if it’s <0.05. As a result of our study, there was no significant relationship between RDW and liver steatosis degree (p: 0.704). Also, significant relationship was not found between RDW and alanine aminotransferase (ALT), aspartate aminotransferase (AST), alkaline phosphatase (ALP), gamma glutamyl transferase (GGT) and lactate dehydrogenase (LDH) ( p values were 0,223, 0,856, 0,318, 0,597, 0,195 consecutively). In our study, we tried to find an answer to if there is a relationship between RDW alterations and inflammation which takes place in the pathogenesis of non-alcoholic steatohepatitis. As a result, we found no significant correlation between the RDW values and the degree of steatosis of liver and also liver enzymes.Öğe Rekombinant insan interferon-?'nın afinite adsorpsiyonu(İnönü Üniversitesi, 2010) Doğan, Aliİnterferonlar, lökositler, lenfoblastoid ve miyeloblastoid hücre hatları tarafından üretilen biyolojik aktif proteinlerdir. Özellikle böbrek kanseri, malignant melanom, multiple myeloma, karsinoid tümör, lenfoma ve löseminin bazı tiplerini içeren hastalıların tedavisinde kullanılmaktadır. Rekombinant interferon-? aynı zamanda AIDS, kronik hepatit B ve C tedavisinde de kullanılır. Kriyojeller, kısmen donmuş monomer veya polimer çözeltileri kullanılarak hazırlanan jel matrisleridir. Genel olarak kriyojeller birbirine bağlı makrogözeneklere sahiptir. Bu özellikleri kriyojellerin nano-mikro ölçek aralığında herhangi bir difüzyon sorunu olmaksızın kullanımına olanak sağlamaktadır. Sunulan çalışmada, interferon-? saflaştırılması amacı ile boya bağlı monolitik kriyojel formunda biyoafinite kromatografi adsorbentlerinin hazırlanmıştır. İlk aşamasında; poli(2-hidroksietil metakrilat) kriyojeller hazırlanmıştır. Daha sonra, boya ligand Cibacron Blue F3GA immobilizasyonu gerçekleştirilmiştir. Kriyojeller, şişme testi, SEM, elementel analiz, yüzey alanı ölçümleri ve FTIR ile karakterize edilmiştir. Daha sonra, sulu çözeltiden ve doğal interferon kaynağından (insan gingival fibroblast) interferon adsorpsiyonu incelenmiştir. Optimum adsorpsiyon koşullarının belirlenmesi için pH, derişim, etkileşim süresi, iyonik şiddetin etkileri incelenmiştir. Cibacron Blue F3GA takılı poli(HEMA) kriyojellerin maksimum adsorpsiyon kapasitesi 38.2 mg/g (pH 6.0 ve 2 saat) olarak bulunmuştur. Doğal kaynaktan interferon saflaştırılması hızlı protein sıvı kromatografisi sisteminde gerçekleştirilmiştir. Kromatografi parametreleri (kapasite ve ayırma faktörü, ayırım gücü ve teorik plaka sayısı) 7.79, 9.62, 4.23 ve 554 olarak bulunmuştur. Kriyojellerden interferon desorpsiyonu, 1M NaCl kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Tekrarlanan 10 adsorpsiyon-desorpsiyon döngüsü sonucunda kriyojellerin adsorpsiyon kapasitesinde önemli bir azalma olmadığı belirlenmiştir. Sonuç olarak; Cibacron Blue F3GA takılı poli(HEMA) kriyojellerin interferonun hızlı, ucuz ve spesifik saflaştırılması için uygun kullanım potansiyeline sahiptir.Öğe Sefoperazon Sodyum Kullanımına Bağlı Kanama Diyatezi(Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi, 2014) Doğan, Ali; Aksoy, Asude; Yıldırım, Narin; Vural, Aşkı; Harputluoğlu, Hakan; Elkıran, Emin TamerYıl: 2014Cilt: 21Sayı: 1ISSN: 1300-1744Sayfa Aralığı: 93 - 94 Metin Dili: Türkçe Öz: Başlık ( ): Bleeding Diathesis Due to Cephoperazon SodiumÖğe Thioredoxin reductase activity, serum IL6, HsCRP and NT-proBNP levels in patients on dialysis(2016) Demir, Meltem; Taskapan, Mehmet Cagatay; Taşkapan, Hülya; Özyalın, Fatma; Doğan, AliAmaç: Sitokinler natriüretik petid sekresyonunda direk uyarıcı etkiye sahiptir. N terminal probeyin tip natriüretik peptid diyaliz hatalarının mortalitesinde önemli bir biyobelirteçtir. Bu çalışmanın amacı peritonel diyaliz(PD) ve hemodiyaliz(HD) hastalarında; tiyoredoksin redüktaz aktivitesi ile NT-proBNP, IL6 ve yüksek duyarlıklı C reaktif protein seviyelerini (HsCRP)karşılaştırmak ve aralarındaki ilişkiyi araştırmaktır. Gereç ve Yöntemler: Yaş ve cinsiyet değişkenlerine gore 30 HD, 30 PD ve 20 kontrol sağlıklı denek gruplara ayrılarak HsCRP, serum IL6, NT-proBNP seviyeleri ile tiyoredoksin redüktaz aktivitesi ölçüldü. Sonuç: HsCRP, serum IL6, NT-proBNP seviyeleri HD ve PD hastalarında kontrol grubuna kıyasla istatiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulundu (p<0,05). HsCRP, IL6, and NTproBNP düzeyleri bakımından HD ve PD grupları arasında anlamlı fark bulunamamışken (p>0,05), tiyoredoksin redüktaz aktivitesi 3 grupta da fark göstermedi. Ayrıca tiyoredoksin redüktaz aktivitesi çalışmadaki hiçbir parametre ile korelasyon göstermedi. HsCRP; BMI(r:0.275, p:0.034), IL6 (r:0.633, p:0.000), NT proBNP (r:0.277, p:0.032) ile pozitif korelasyon gösterirken, serum albumin konsantrasyonu ile negative korelasyon (r:-0.425, p:0.001) gösterdi. Serum IL6 seviyeleri HsCRP (r:0.633, p:0.000) ve BMI (r:0.775, p:0.034) ile pozitif, albumin ile negative (r:-0.342, p:0.007) korelasyon gösterdi. Serum NT-proBNP seviyeleri ise serum albumini ile negatif; yaş (r:0.315, p:0.002), HsCRP (r:0.277, p:0.032), sistolik (r:0.421, p:0.001) ve ortalama kan basıncı ile (r:0.311, p:0.015) ise pozitif korelasyon gösterdi.Öğe Thioredoxin reductase activity, serum IL6, HsCRP and NT-proBNP levels in patients on dialysis(Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi, 2016) Demir, Meltem; Taşkapan, Mehmet Cağatay; Taşkapan, Hülya; Özyalın, Fatma; Doğan, AliAbstract Aim: Cytokines have a direct stimulating effect on natriuretic peptide secretion. N-terminal probrain type natriuretic peptide (NT-proBNP) is a valuable biomarker for mortality in dialysis patients. The aim of this study was to compare thioredoxin reductase, NT-proBNP, IL6 levels and high sensitive C reactive protein (HsCRP) in peritoneal dialysis (PD), and hemodialysis (HD) patients and investigate relationship among these parameters. Material and Methods: In age and sex matched 30 HD patients, in 30 PD patients and 20 healthy controls, HsCRP, thioredoxin reductase, serum IL6, and NT-proBNP levels were measured. Results: HsCRP, IL6 and NT-proBNP levels in HD and PD patients were significantly higher than in controls (p<0.05). There was no difference according to HsCRP, IL6, and NT-proBNP between HD and PD patients (p>0.05). Thioredoxin reductase was not different in 3 groups (p>0.05). Thioredoxin reductase was not correlated with any studiedparameters. HsCRP levels were positively correlated with BMI (r:0.275, p:0.034), IL6 (r:0.633, p:0.000), and NT-proBNP (r:0.277, p:0.032), and negatively correlated with serum albumin levels (r:-0.425, p:0.001). Serum IL6 levels were positively correlated with HsCRP (r:0. 633 p:0.000), BMI (r:0.775, p:0.034) and negatively correlated with albumin (r:-0.342, p:0.007). Serum NT-proBNP levels were negatively correlated with serum albumin (r:-0.385, p:0.002), and positively correlated with age (r:0.315, p:0.002), HsCRP (r:0.277, p:0.032), systolic (r:0.421, p:0.001) and mean blood pressure (r:0.311, p:0.015). In multiple regression analyses the predictors of HsCRP were IL6 (β:0.677, p:0.000), the predictor of serum IL6 was HsCRP (β:0.677, p:0.000). The predictors of serum NT-proBNP levels were serum albumin (β:-0.416, p:0.000) and mean blood pressure (β:0.414, p:0.000). Conclusion: NT-proBNP levels are not related with IL6 levels and thioredoxin reductase in patients on dialysis. Keywords: IL6; Thioredoxin Reductase; NT-Probnp, Hscrp.