Yazar "Dorak, Ferhat" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Is There Any Relation Between Pseudoexfoliation Syndrome and Alzheimer's Type Dementia?(Taylor & Francis Inc, 2013) Cumurcu, Tongabay; Dorak, Ferhat; Cumurcu, Birgul Elbozan; Erbay, Lale Gonenir; Ozsoy, ErcanPurpose: To investigate the frequency of Alzheimer-related dementia in patients with pseudoexfoliation syndrome (PEX). Methods: Sixty-seven patients with PEX and 67 age-, gender-, and educational-background-matched control subjects were compared for the presence of Alzheimer-related dementia according to DSM-IV-TR. The effects of cataract, glaucoma, additional ocular and systemic disease on the dementia incidence were also evaluated in patients with PEX and the control group. Results: The frequency of Alzheimer-related dementia was higher in patients with PEX (p = 0.0001). The frequency of dementia in patients who had cataract was higher than in patients without cataract (p = 0.003). There was also an association between additional ocular disease and dementia (p < 0.05). However, there was no association between systemic disease and dementia (p > 0.05). Furthermore, there was no difference for the frequency of dementia between patients who had glaucoma or not among patients with PEX (p = 0.953). Conclusion: The increased frequency of Alzheimer-related dementia in patients with PEX is important and a possible association between PEX and Alzheimer's disease could be present.Öğe Psödoeksfolyatif sendromlu hastalarda alzheimer tipi demans sıklığı(İnönü Üniversitesi, 2011) Dorak, FerhatPsödoeksfoiasyon sendromlu (PES) hastalarda Alzheimer tipi demans sıklığını araştırmak. GEREÇ VE YÖNTEM: PES saptanan 67 hasta ile yaş, cinsiyet ve eğitim bakımından benzer 67 kontrol hastası Alzheimer tipi demans varlığı (DSM-IV-TR tanı ölçütlerine göre) açısından karşılaştırıldı. PES'i olan ve olmayan hastalarda katarakt, glokom, sistemik hastalık varlığının demans üzerine etkilerine bakıldı. BULGULAR: PES'li hastalarda Alzheimer tipi demans sıklığı istatistiksel olarak yüksek bulundu (p=0.0001). Kataraklı hastalarda kataraktı olmayanlara göre demans sıklığı yüksekti (p=0.0003). Sistemik hastalık varlığı ile demans arasında anlamlı ilişki bulunmadı (p>0.05). Ayrıca PES'li hastalardan glokomu olan ve olmayanlar arasında demans sıklığı açısından bir fark yoktu (p=0.953). SONUÇ: PES'li hastalarda Alzheimer tipi demans sıklığının istatistiksel olarak anlamlı şekilde yüksek olması, PES ve Alzheimer hastalığı arasında bir ilişkinin olabileceğini desteklemesi bakımından önemlidir.Öğe Pupil dilatasyonunun oküler kan akımına olan etkisi(2012) Fırat, Penpe Gül; Doğanay, Selim; Dorak, Ferhat; Demirel, Soner; Camurcu, TongabayÖz: Amaç: Pupil dilatasyonu için kullanılan iki ilacın; tropikamid ve fenilefrin, oküler kan akımı üzerine olan etkilerini araştırmak Gereç ve Yöntem: Oküler yönden sağlıklı, herhangi bir göz içi cerrahi geçirmemiş 60 olgunun 60 gözü çalışmaya alındı. Olgular randomize olarak iki gruba ayrıldı. Olguların pupil dilatasyonu öncesi Pascal dinamik kontur tonometre (DKT) ile oküler puls amplitüd (OPA) ve göz içi basıncı (GİB) değerleri alındı. Ardından 30 olgunun 30 gözüne % 2,5 epinefrin damla (Mydfrin, Alcon) (Grup 1), 30 olgunun 30 gözüne % 5 tropikamid (Tropamid, Bilim) damla (Grup 2) 5 dakika ara ile 3 kez damlatıldı. 30 dakika sonra midriyazis sağlanınca tekrar Pascal DKT ile OPA ve GİB değerleri alındı. Hastaların pupil dilatasyonu öncesi ve sonrası OPA ve GİB değerleri istatistiksel olarak karşılaştırıldı. Bulgular: Grup 1’deki olguların dilatasyon öncesi GİB 16,27±2,01 mmHg, dilatasyon sonrası GİB değeri 16,53±3,14 mmHg idi. Aynı ilaçla dilatasyon öncesi OPA değeri 2,5±0,78 mmHg iken dilatasyon sonrası 2,4±0,73 mmHg olarak bulundu. Epinefrin damla ile dilatasyon öncesi ve sonrası ölçülen GİB ve OPA değerleri arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildi (p>0.05). Grup 2’deki olguların dilatasyon öncesi GİB değeri 16,23±2,04 mmHg, dilatasyon sonrası GİB değeri 16,78±2,19 mmHg idi. OPA değeri dilatasyon öncesi 2,4 ±0,65 mmHg iken dilatasyon sonrası 2,3 ±0,75 mmHg olarak ölçüldü. Tropikamid damla ile dilatasyon öncesi ve sonrası GİB ve OPA değerleri arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildi (p>0.05). Sonuç: Midriyatik etkisi olan epinefrin ve tropikamidin damlalarının oküler kan akımına etkisi olmadığı görülmüştür.Öğe X’e bağlı juvenil retinoskizisli iki kardeş olgu(2012) Dorak, Ferhat; Demirel, Soner; Doğanay, Selim; Düz, Cem; Gündüz, Göksel; Demirel, Ersin ErsanX’e bağlı juvenil retinoskizis, hayatın erken döneminde ortaya çıkan, bilateral tutulum gösteren bir konjenital okuler bir hastalıktır. X-bağımlı herediter geçiş şekli nedeniyle hastalık esas olarak erkeklerde görülür. Tipik oftalmoskopik ve elektrofizyolojik bulguları vardır. Esas bulguları makülopati ve periferal retinoskizistir. Bu çalışmada aile soy ağacına bakıldığında X’e bağlı geçiş gösterdiği görülen Juvenil Retinoskizisi (XLRS) olan iki kardeş olgu ve hastalıkla ilgili güncel gelişmeler sunulmaktadır.