Yazar "Dural, Gül" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Effect of Medication and Dietary Compliance on Rehospitalization and the Quality of Life of Patients with Heart Failure(2020) Çıtlık Sarıtaş, Seyhan; Dural, GülAbstract: Aim: The aim of this study was to determine the effect of medication and dietary compliance on rehospitalization and quality of life of patients with heart failure (HF). Method: This descriptive correlational study comprised 170 patients with HF. The Patient Identification Questionnaire, Beliefs about Dietary Compliance Scale, Beliefs about Medication Compliance Scale, and Minnesota Living with Heart Failure Questionnaire were used to collect data. Numbers, percentages, mean, independent t-test, analysis of variance, and Pearson correlation analysis were used in the evaluation of the data. Results: The benefit perception scores of patients in the medication and dietary compliance were at a higher level, and the quality of life total score was at a moderate level. As the number of hospitalizations increased, the quality of life decreased. In addition, medication and dietary compliance affected the rehospitalization and quality of life. Conclusion: On the basis of the obtained results, this study recommended to impart training to the patients by the nurses about medication and dietary compliance and also to increase the counseling programs.Öğe Kalp yetersizliği olan hastaların ilaç ve diyete uyumlarının hastaneye yeniden yatışa ve yaşam kalitesine etkisi(İnönü Üniversitesi, 2016) Dural, GülAraştırma kalp yetersizliği olan hastaların ilaç ve diyete uyumlarının hastaneye yeniden yatışa ve yaşam kalitesine etkisi belirlemek amacıyla tanımlayıcı ilişkisel olarak yapılmıştır. Araştırma Temmuz 2015-Temmuz 2016 tarihleri arasında yürütülmüştür. Araştırma evrenini İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi Koroner Yoğun Bakım ünitesi ve Kardiyoloji servisinde yatmakta en az 6 ay önce kalp yetersizliği ile tanılanmış, daha önce en az bir kez hastaneye yatmış olan 379 yetişkin hasta oluşturmuştur. Örneklemi ise, evreni bilinen örneklem yöntemi ile hesaplanarak belirlenen 161 hasta oluşturmuş, hata payını azaltmak için araştırma 170 hasta ile tamamlanmıştır. Verilerin toplanmasında Hasta Tanıtım Anketi, Diyete Uyum Hakkındaki İnançlar Ölçeği, İlaca Uyum Hakkındaki İnançlar Ölçeği ve Minnesota Kalp Yetersizliği ile Birlikte Yaşam Ölçeği kullanılmıştır. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikler, bağımsız gruplarda t-testi, Mann-Whitney U, ANOVA, Kruskal Wallis, korelasyon analizleri kullanılmıştır. Araştırmada hastaların çoğunluğunun kadın, evli, NYHA sınıf II hastaları olduğu, yatış sayılarının 8 ve üzeri, hastalık sürelerinin 25 ay ve üzeri olduğu saptanmıştır. Araştırmada NYHA sınıflaması kötü olanların ilaca daha uyumsuz oldukları ve yaşam kalitelerinin kötü olduğu, hastaneye yatış sayısı arttıkça yaşam kalitesinin düştüğü ve obezlerin daha kötü yaşam kalitesine sahip oldukları saptanmıştır. Araştırmada ilaç ve diyete uyumun hastaneye yeniden yatışı etkilediği, ilaca uyumun yaşam kalitesi üzerinde etkisi olduğu saptanmıştır. Araştırmada hastaların ilaç ve diyete uyumda yarar davranışlarını daha çok benimsedikleri, yaşam kalitelerinin orta düzeyde olduğu, ilaca ve diyete uyumlu hastaların hastaneye daha az yattıkları saptanmıştır. Bu sonuçlar doğrultusunda hastalara ilaç ve diyete uyum konusunda hemşireler tarafından eğitimler verilmesi ve danışmanlık programlarının arttırılması önerilebilir.Öğe Kemoterapi alan hastalara neuman sistemler modeli'ne göre verilen eğitim ve izlemin öz yeterlilik ve semptom kontrolüne etkisi(İnönü Üniversitesi, 2020) Dural, GülKemoterapi Alan Hastalara Neuman Sistemler Modeli'ne göre Verilen Eğitim ve İzlemin Öz Yeterlilik ve Semptom Kontrolüne Etkisi Amaç: Araştırma, kemoterapi alan hastalara Neuman Sistemler Modeli'ne göre verilen eğitim ve izlemin öz yeterlilik ve semptom kontrolüne etkisini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Materyal ve Metot: Araştırma randomize kontrollü deneysel çalışma modeli düzeninde yapılmıştır. Araştırmanın evrenini Turgut Özal Tıp Merkezi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Medikal Onkoloji Ayaktan Kemoterapi Ünitesine başvuran Malatya il merkezinde ikamet eden, en az bir kemoterapi kürü alan yetişkin hastalar oluşturmuştur. Örneklemini ise; 52 deney ve 50 kontrol grubu olmak üzere 102 hasta oluşturmuştur. Verilerin toplanmasında deney ve kontrol grubuna ön testte Hasta Bilgi Formu, KDE-KV ve ESTÖ, son testte KDE-KV ve ESTÖ kullanılmıştır. Deney grubu hastalarına Neuman Sistemler Modeli'ne göre hazırlanan bireysel eğitim programı uygulanmış, hastalara eğitim kitapçığı verilmiş ve 12 hafta boyunca izlem yapılmıştır. Kontrol grubu hastalarına herhangi bir girişim uygulanmamıştır. Bulgular: Araştırmada deney grubundaki hastaların yapılan girişim sonrası KDE-KV toplam puanında olumlu yönde artış olduğu ve ESTÖ tüm alt semptomlarının puan ortalamalarında olumlu yönde bir azalma olduğu ve puanlar arasındaki farkın istatistiksel olarak önemli olduğu görülmüştür (p<0.05). Deney ve kontrol grubundaki hastaların gruplar ararası karşılaştırmasında ise deney grubunun kontrol grubundaki hastalara göre son test KDE-KV puanında artış ve ESTÖ puanlarında düşüş olduğu ve gruplar arası farkın istatistiksel olarak önemli olduğu görülmüştür (p<0.05). Sonuç: Kemoterapi alan hastalara Neuman Sistemler Modeli'ne göre verilen eğitim ve izlemin hastaların öz yeterliliklerini arttırdığı ve semptom düzeylerinde azalma sağladığı saptanmıştır. Anahtar kelimeler: Kemoterapi, Neuman Sistemler Modeli, öz yeterlilik, semptom kontrolüÖğe Kronik Obstruktif Akciğer Hastalığı Olan Bireylerde Uyku Kalitesi ile Anksiyete ve Depresyon Arasındaki İlişki(2019) Dural, Gül; Sarıtaş, Seyhan ÇıtlıkAmaç: Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH)’nda, hastalar yoğun yaşadıkları nefes darlığı gibi semptomlar nedeni ile uykularını yeterli alamamakta, uyku kalitesi olumsuz etkilenmekte, anksiyete ve depresyon yaşayabilmektedir. Bu çalışma KOAH olanbireylerde uyku kalitesi ile anksiyete ve depresyon arasındaki ilişkinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır.Yöntem: Tanımlayıcı tipteki bu çalışma; gönüllü olan, iletişime açık, 144 KOAH hastası ile yapıldı. Çalışma verilerinin toplanmasında hastaların tanıtıcı özelliklerini içeren ‘’Veri Toplama Formu’’, ‘’ Pittsburgh Uyku Kalitesi İndeksi (PUKİ)’’ ve ‘’ Hastane Anksiyeteve Depresyon Ölçeği (HAD)’’ kullanılmıştır. Çalışmanın verileri Ocak 2016-Nisan 2016 tarihlerinde hastalara açıklama yapıldıktansonra anket formunun uygulanması ile toplanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde sayı, yüzde, ortalama, bağımsız gruplardat-testi, pearson korelasyon analiz kullanılmıştır.Bulgular: Çalışma kapsamına alınan hastaların %59.7’sinin erkek, %84.7’sinin 55 yaş ve üstü, %88.2’sinin evli, %51.4’ünün ilköğretim mezunu olduğu belirlendi. Hastaların PUKİ puan ortalaması 9.01±4.14, HAD-A puan ortalaması 7.53±5.33, HAD-D puan ortalaması 10.27±5.31 ve HAD-Toplam puan ortalaması 17.79±9.59 olarak bulunmuştur. Araştırmaya katılan hastaların %77.8’ininkötü uyku kalitesine sahip olduğu, %75’inin anksiyetesinin olmadığı ve %68.7’inin depresyonu olduğu belirlendi. Uyku kalitesi ileanksiyete ve depresyon arasında anlamlı ilişki olduğu saptanmıştır (p<0.01). Hastaların uyku kaliteleri düşerken, anksiyete vedepresyon düzeylerinin arttığı görülmüştür.Sonuç: KOAH hastalarının düşük uyku kalitesine sahip olduğu ve çoğunun depresyon yaşadığı saptandı. Hastaların uyku kalitelerinin düştükçe anksiyete ve depresyonlarının arttığı görüldü. Bu durumda hastalara destekleyici bir psikolojik yardım ile uygunfarmakolojik yöntemlerin kullanıldığı bir yaklaşım gerekmektedir. Bu konuda eğitim almış hemşirelerin KOAH hastalarına ve yakınlarına uygun eğitim programları düzenlenmesi önerilebilir.