Yazar "Durmuş, Bekir" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Ankilozan spondilitli hastalarda etanercept tedavisinin etkinliği ve güvenilirliği(2010) Kalı, Gökhan; Ersoy, Yüksel; Durmuş, Bekir; Altay, Zuhal; Baysal, Özlem; Ersoy, YaseminAmaç: Bu çalışmanın amacı; ankilozan spondilit (AS)’li hastalarda etanercept tedavisinin etkinliğini ve güvenilirliğini araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: 21 AS’li hasta tedavi öncesi ve 6 aylık tedaviden sonra klinik ve laboratuvar parametrelerle değerlendirildi. Tedavinin etkinliği ayrıca Uluslararası AS Çalışma Grubu (ASAS)’nun AS’te tedaviye yanıt kriterleri olan ASAS-20, ASAS-40, ASAS-5/6, ASAS parsiyel remisyon ve BASDAI-50 yanıtı ile belirlendi. Bulgular: 6 aylık etanercept tedavisinden sonra klinik ve laboratuvar değerlendirme parametrelerinin tümünde istatistiksel olarak anlamlı iyileşme görüldü. Ayrıca 18 hastada ASAS-20, 16 hastada ASAS-40, 14 hastada ASAS-5/6, 10 hastada ASAS parsiyel remisyon ve 16 hastada BASDAI-50 yanıtları elde edildi. Ciddi yan etki nedeni ile tedaviyi bırakmak zorunda kalan hasta olmadı. 4 hastada enjeksiyon yeri reaksiyonu, 1 hastada eritem, 1 hastada bulantı-kusma şikayeti tespit edildi. Sonuç: Bulgularımız, etanercept tedavisinin AS’li hastalarda etkili olduğunu ve güvenle kullanılabileceğini göstermektedir.Öğe Ankilozan Spondilitli Hastalarda Etanercept Tedavisinin Etkinliği ve Güvenilirliği+(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2010) Kalı, Gökhan; Ersoy, Yüksel; Durmuş, Bekir; Altay, Zühal; Baysal, Özlem; Ersoy, YaseminBu çalışmanın amacı; ankilozan spondilit (AS)’li hastalarda etanercept tedavisinin etkinliğini ve güvenilirliğini araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: 21 AS’li hasta tedavi öncesi ve 6 aylık tedaviden sonra klinik ve laboratuvar parametrelerle değerlendirildi. Tedavinin etkinliği ayrıca Uluslararası AS Çalışma Grubu (ASAS)’nun AS’te tedaviye yanıt kriterleri olan ASAS-20, ASAS-40, ASAS-5/6, ASAS parsiyel remisyon ve BASDAI-50 yanıtı ile belirlendi. Bulgular: 6 aylık etanercept tedavisinden sonra klinik ve laboratuvar değerlendirme parametrelerinin tümünde istatistiksel olarak anlamlı iyileşme görüldü. Ayrıca 18 hastada ASAS-20, 16 hastada ASAS-40, 14 hastada ASAS-5/6, 10 hastada ASAS parsiyel remisyon ve 16 hastada BASDAI-50 yanıtları elde edildi. Ciddi yan etki nedeni ile tedaviyi bırakmak zorunda kalan hasta olmadı. 4 hastada enjeksiyon yeri reaksiyonu, 1 hastada eritem, 1 hastada bulantı-kusma şikayeti tespit edildi. Sonuç: Bulgularımız, etanercept tedavisinin AS’li hastalarda etkili olduğunu ve güvenle kullanılabileceğini göstermektedir.Öğe Ankilozan spondilitli hastalarda yaş ve cinsiyete göre düzeltilmiş göğüs ekspansiyonunun klinik pratikte kullanımı(Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Dergisi, 2011) Durmuş, Bekir; Altay, Zuhal; Baysal, Özlem; Ersoy, Yüksel; Hacıevliyagil, Süleyman Savaş; Baysal, Tamer; Aytemur, Zeynep Ayfer; Doğan, ErdalÖz: Amaç: Bu çalışmanın amacı; ankilozan spondilit (AS)’li hastalarda yaş ve cinsiyete göre düzeltilmiş göğüs ekspansiyonunun klinik pratikte kullanı mının uygun olup olmadığını ve göğüs ekspansiyonunun pulmoner fonk siyonlar ve hastalık şiddeti ile ilişkisini araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya 82 AS’li hasta ve 42 sağlıklı gönüllü alındı. Hastalar, yaş, cinsiyet ve düzeltilmiş göğüs ekspansiyonuna göre; göğüs ekspansiyonu kısıtlanmış ve kısıtlanmamış olmak üzere iki gruba ayrıldı. Hastalar, klinik parametrelere ek olarak, Bath AS Disease Activity Index (BASDAI), Bath AS Functional Index (BASFI) ve Bath AS Metrology Index (BASMI) ile değerlendirildi. Bulgular: Zorlu vital kapasite ve 1. saniyedeki zorlu ekspiratuar hacim; göğüs ekspansiyonu kısıtlanmış hastalarda, kısıtlanmamış hastalar ve kont rol grubuna göre anlamlı derecede azalmış bulundu. Ağrı, BASFI ve BASMI skorları, göğüs ekspansiyonu kısıtlanmış grupta istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksekti. Göğüs ekspansiyonu, klinik parametreler ve solunum fonksiyon testleri ile anlamlı derecede korele idi. Sonuç: AS’li hastalarda yaş ve cinsiyete göre düzeltilmiş göğüs ekspansi yonunun klinik pratikte kullanılmasının daha uygun olduğu ve göğüs eks pansiyonunun pulmoner fonksiyonlar ve hastalık şiddeti ile ilişkili olduğu kanısına varıldı. Türk Fiz Tıp Rehab Derg 2011;57: 128-33. Başlık (İngilizce): Clinical use of chest expansion corrected for age and sex in patients with ankylosing spondylitisÖğe Benign paroksismal pozisyonel vertigo tedavisinde semont ve modifiye epley manevralarının etkinliği ve brandt-daroff egzersizlerinin nüksleri önlemedeki etkisi(Fırat Tıp Dergisi, 2010) Durmuş, Bekir; Fırat, Yezdan; Yıldırım, Tülay; Kalcıoğlu, Tayyar; Altay, ZuhalÖz: Amaç: Bu çalışmanın amacı; BPPV'li hastalarda Semont ile Modifiye Epley manevrasının etkinliğini ve manevralardan sonra uygulanan Brandt-Daroff egzersizlerinin tekrarları önleyici etkisi olup olmadığını araştırmaktır. Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya, tipik öykü ve Dix-Hallpike testi pozitif olan 17'si erkek, 29'u kadın 46 hasta alındı. Hastalar randomize olarak Semont ve Modifiye Epley Manevrası uygulananlar olmak üzere iki gruba ayrıldılar. Manevralar hastaların iyileşme durumuna göre en fazla üç kez uygulandı. Üçüncü manevradan sonra hastalar iki hafta süre ile Brandt-Daroff egzersizlerini uyguladılar. Hastalar manevradan sonra ve egzersiz uygulamasından sonra vertigonun kaybolması ve Dix-Hallpike testi ile değerlendirildiler. Hastalar 6 ay süre ile nüks açısından takip edildi. Bulgular: Semont manevrası uygulanan grupta birinci, ikinci ve üçüncü manevradan sonraki iyileşme oranları sırasıyla %65,2, %78,2 ve %87 idi. Modifiye Epley manevrası uygulanan grupta ise bu oranlar sırasıyla %73,9, %86,9 ve %91,3 idi. Gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu. Egzersiz sonrası iyileşme oranı Semont grubunda %92,3'e ulaşırken, Modifiye Epley grubunda hastaların tamamı iyileşti. Ancak altı ay sonunda Semont grubunda %19, Modifiye Epley grubunda ise %26,1 oranında vertigonun tekrarladığı görüldü. Sonuç: Semont ve Modifiye Epley manevralarının her ikisinin de BPPV tedavisinde oldukça etkili manevralar olduğu, Brandt-Daroff egzersizlerinin tekrarları önleyici etkisinin olmadığı sonucuna varıldı. Başlık (İngilizce): The efficacy of semont and modified epley maneuvers in benign paroxysmal positional vertigo and preventative effect of brandt-daroff exercises on recurrence Öz (İngilizce): Objective: The aim of this study is to investigate the efficacy of Semont and Modified Epley maneuvers in patients with benign paroxismal positional vertigo (BPPV) and the preventative effect of Brandt-Daroff exercises performed after the maneuvers on recurrence of BPPV. Materials and Methods: Fourty-six (17 male and 29 female) patients with a history and positive Dix-Hallpike test consistent with BPPV were entered in the study. Patients were randomly allocated to Semont and Modified Epley maneuvers applied groups. Maneuvers were completed if the patient responded with complete relief of BPPV after one to three sessions. All patients performed Brandt-Daroff vestibular habituation exercises for two weeks after maneuvers. Patients were evaluated with the presence and absence of vertigo and Dix-Hallpike test. For recurrence of BPPV, the patients were followed up for six months. Results: The recovery ratios for Semont maneuver applied group after first, second and third maneuvers were 65,2%, 78,2% and 87% respectively. The ratios for Modified Epley maneuver applied group were 73,9%, 86,9% and 91,3% respectively. There was no statistically significant difference between groups. After exercises, while the recovery ratio for Semont group reached to 92,3%, all of patients in Modified Epley group got recovered. After 6 months, vertigo was recurred in 19% and 26,1% of patients respectively in Semont and Modified Epley groups. Conclusion: It was concluded that both Semont and Modified Epley maneuvers are very effective maneuvers in the treatment of BPPV. Although Brandt-Daroff exercises have no preventative effect on recurrence of BPPV.Öğe Diz Osteoartritinde Ultrason, Kesikli Kısa Dalga Diatermi ve Bisiklet Egzersizlerinin Etkinliği(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2010) Berktaş, Serap; Durmuş, Bekir; Baysal, Özlem; Altay, Zühal; Ersoy, YükselBu çalışmanın amacı; diz osteoartriti (OA) olan hastalarda farklı fizik tedavi kombinasyonlarına ilave edilen bisiklet egzersizlerinin; ağrı, fonksiyonel durum ve yaşam kalitesine katkısının olup olmadığını araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: 80 diz OA’li hasta rastgele yöntemle dört gruba ayrılarak; 1. gruba sıcak paket + transkutanöz elektriksel sinir stimülasyonu (TENS) + ultrason, 2. gruba sıcak paket + TENS + kesikli kısa dalga diatermi (KDD), 3. gruba sıcak paket + TENS + ultrason + bisiklet egzersizi, 4. gruba ise sıcak paket + TENS + kesikli KDD + bisiklet egzersizi uygulandı. Tedavi programı 3 hafta süreyle uygulandı. Hastalar; ağrı, 50 adım yürüme süresi ve eklem hareket açıklığı ile değerlendirildiler. Bulgular: Tedavi bitiminde grupların hepsinde istatistiksel olarak anlamlı düzelme görüldü. Bisiklet egzersizlerinin uygulandığı 3. ve 4. grupta ağrı ve 50 adım yürüme süresi istatistiksel olarak anlamlı düzeyde diğer gruplardan daha iyiydi. Sonuç: Bisiklet egzersizleri ile birlikte uygulanan fizik tedavi kombinasyonlarının tek başına uygulanan fizik tedavi kombinasyonlarından daha etkili olduğu sonucuna varıldı.Öğe Kompleks bölgesel ağrı sendromu tip 1 mi yoksa enflamatuvar artrit mi?(2011) Özgöçmen, Salih; Altay, Zühal Ergünay; Durmuş, Bekir; Baysal, TamerKompleks bölgesel ağrı sendromu (KBAS) ağrı ve fonksiyon kaybına yol açan kronik progresif bir hastalıktır ve KBAS tip 1 ve tip 2 olmak üzere iki alt grupta tanımlanır. Ağrı, şişlik, kızarıklık gibi enflamasyon bulguları yanı sıra, duyusal ve motor disfonksiyon, trofik değişiklikler gibi farklı semptom ve bulgular birlikte görülebilir; bu sebeple üst ekstremitede görülen ağrılı durumların ayırıcı tanısında yer almalıdır. Bu yazıda yanlış enflamatuvar artrit tanısı alan ve etiyolojik nedenin bilinmediği KBAS tip 1’li iki olgu, literatür eşliğinde tartışılarak sunuldu.Öğe Lower extremity isokinetic muscle strength in patients with parkinson s disease(Journal of Clinical Neuroscience, 2010) Durmuş, Bekir; Baysal, Özlem; Altınayar, Sibel; Altay, Zühal; Özcan, AbdulcemalWe evaluated lower extremity isokinetic muscle strength to determine affected muscle groups and their dependence on movement velocity, and to establish the relationship between muscle strength and clinical severity, as well as muscle strength and falls, in Parkinson’s disease (PD). Twenty-five patients diagnosed with PD and 24 healthy volunteers were enrolled in this study. Lower extremity muscle strength was measured using an isokinetic dynamometer. Each participant’s clinical status was examined in accordance with the Unified Parkinson’s Disease Rating Scale; fall history was also recorded. We observed a significant decrease in isokinetic muscle strength in the patient group, especially in both hip and knee flexors and extensors. Decreased muscle strength was independent of velocity, and correlated with clinical severity and falls. Movement velocity-independent lower extremity isokinetic muscle weakness has been observed in patients with PD, especially in the knee and hip joints. The evaluation of isokinetic muscle strength may be a useful tool for the assessment of clinical severity and falls in PD.