Yazar "Duy, Baki" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 9 / 9
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Early Maladaptive Schemas and Core Beliefs in Antisocial Personality Disorder(Springer Int Publ Ag, 2015) Ozdel, Kadir; Turkcapar, M. Hakan; Guriz, S. Olga; Hamamci, Zeynep; Duy, Baki; Taymur, Ibrahim; Riskind, John H.According to cognitive theories of personality disorders, antisocial personality disorder (ASPD) is based upon a distinct set of cognitive-behavioral representations. The aim of this study is to examine this supposition by comparing the early maladaptive schemas (EMSs) and core beliefs of young antisocial men with those of a set of socio-demographically matched, psychiatrically healthy individuals. We used the Schema Questionnaire (SQ-SF) and the Social Comparison Scale (SCS) to identify and evaluate subjects' EMSs and core beliefs. Thirty-eight antisocial individuals and 24 healthy control subjects participated in the study. Results of the SCS indicated that antisocial patients see themselves as unlovable, lonely, and rejected. Results of the SQ-SF indicated that antisocial patients had significantly elevated and clinically relevant scores in comparison to controls in the following areas: emotional deprivation, entitlement/grandiosity, mistrust/abuse, vulnerability to harm and illness, and social isolation. In general, the results of the present study tentatively indicate that while ASPD individuals demonstrate a common profile of core beliefs, these are not unique to individuals diagnosed with ASPD. The implications of these findings are discussed for cognitive behavioral theory, and treatment of ASPD.Öğe Ebelik ve Hemşirelik Bölümü Öğrencilerinin Denetim Odağı ve Özgüvenlerinin Problem Çözme Becerileri İle İlişkisi(TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 2013) Duy, Baki; Uçar, TubaÖz: AMAÇ: Bu araştırma, ebelik ve hemşirelik bölümü öğrencilerinin denetim odağı ve özgüvenlerinin problem çözme becerileri ile ilişkisini değerlendirmek amacıyla yapıldı. YÖNTEM: Araştırmanın örneğini İnönü Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Ebelik ve Hemşirelik Bölümlerinde öğrenim gören 239 öğrenci oluşturdu. Veriler Nisan-Mayıs 2011 tarihleri arasında, Kişisel Bilgi Formu, Rotter Denetim Odağı Ölçeği, Özgüven Ölçeği ve Problem Çözme Ölçeği kullanılarak toplandı. BULGULAR: İç denetimi yüksek olan öğrencilerin, iç özgüven ve dış özgüvenlerinin yüksek olduğu belirlendi. İç özgüven ve dış özgüvenleri yüksek olan öğrencilerin problem çözme yeteneğine güven ve yaklaşma-kaçınma davranışları da yüksek bulundu. Öğrencilerin bazı bireysel özelliklerinin de (gelir düzeyi, aile tipi ve kaldığı yer) problem çözme becerilerini etkilediği belirlendi. Hemşirelik ve ebelik bölümü öğrencileri arasında denetim odağı, özgüven düzeyi ve problem çözme becerileri bağlamında anlamlı bir fark bulunmadı. SONUÇ: Araştırmadan elde edilen bulgulara göre, öğrencilerin denetim odağının iç özgüven ve dış özgüvenleri ile ilişkili olduğu; iç özgüven ve dış özgüveninin de problem çözme becerileri ile ilişkili olduğu söylenebilir. Başlık (İngilizce): [The Relationship between Locus of Control and Self-Confidence with Problem Solving Skills of Midwifery and Nursing Students] Öz (İngilizce): AIM: The main aim of the research was to evaluate the relationship between locus of control, selfconfidence and problem-solving skills of midwifery and nursing students. METHOD: The research was conducted with 239 students who were studying in Midwifery and Nursing Departments of School of Health at Inonu University. The data has been collected with Demographic Information Form, Rotter's Locus of Control Scale, Self-confidence Scale and Problem Solving Inventory between April-May, 2011. RESULTS: It was found that students with high internal control have high internal and external selfconfidence levels. Students with high internal and external self-confidence tend to have high confidence in ability to problem-solving and use approach-avoidance behaviors. Some demographic characteristics (such as income level, family type and accommodation place) of the students were found to be associated with problem-solving skills. There was no significant difference between nursing and midwifery students with regards to locus of control, self-confidence levels and problem-solving strategies. CONCLUSION: According to the findings obtained through the research, students' locus of control was found to be associated with the internal and external self-confidence and the internal and external self-confidence to be associated with the problem-solving skills.Öğe Effectiveness of a Psycho-education Program on Learned Helplessness and Irrational Beliefs(Edam, 2013) Ulusoy, Yagmur; Duy, BakiThe purpose of this study was to examine the effect of a psycho-education program aimed at reducing learned helplessness and irrational beliefs of eightgrade elementary students. The study was an experimental study based on the pre-test-post-test model with control and placebo group. A total of 27 participants, 9 group members in each group, participated in the study. Irrational Beliefs Scale and Attribution Style Questionnaire for Children were used to gather data. The psycho-education program based on cognitive behavioral therapy developed by researchers had been carried out with the experimental group for ten weeks, while a group guidance program focusing on problems in adolescence was run with the placebo group for four weeks. No procedure was applied to the control group. Group comparisons were investigated by two-way ANOVA for repeated measures. According to the results of analysis, there were no significant differences among three groups regarding learned helplessness and irrational beliefs scores, while there was a significant difference between pre-test and post-test scores of the experimental group with regard to irrational scores. The results of the study exhibited that the psycho-education program was effective in decreasing irrational beliefs, but not effective in decreasing learned helplessness of the participants.Öğe Öğrenilmiş iyimserlik psiko-eğitim uygulamasının öğrenilmiş çaresizlik ve akılcı olmayan inançlar üzerindeki etkisi(Kuram ve Uygulamada Eğitim Bilimleri, 2013) Ulusoy, Yağmur; Duy, BakiÖz: Bu araştırmanın amacı, öğrenilmiş iyimserlik psiko-eğitim uygulamasının ilköğretim 8. sınıf öğrencilerinin öğrenilmiş çaresizlik ve akılcı olmayan inançları üzerindeki etkisini araştırmaktır. Araştırma; deney, kontrol ve plasebo gruplu ön test-son test modeline dayalı deneysel bir çalışmadır. Çalışmaya 9 u deney, 9 u kontrol ve 9 u plasebo grubunda olmak üzere, 15 i erkek 12 si kız toplam 27 öğrenci katılmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak Mantık Dışı İnançlar Ölçeği (Bireysel Düşünceler Ölçeği) ve Çocuklar için Yükleme Biçimi Ölçeği kullanılmıştır. Deney grubunda bulunan katılımcılarla, öğrenilmiş iyimserlik düzeylerini yükseltmek amacıyla araştırmacılar tarafından bilişsel-davranışçı terapi yaklaşımı dikkate alınarak araştırmacılar tarafından geliştirilen Öğrenilmiş İyimserlik Psiko-eğitim uygulaması gerçekleştirilmiştir. Plasebo grubu ile ergenlik dönemi sorunları başlığı altında dört oturumluk bir grup rehberliği etkinliği uygulanırken, kontrol grubuna ise herhangi bir işlem uygulanmamıştır. Deneysel işlemin etkililiğini sınamak amacıyla, karışık desenler için iki faktörlü ANOVA (SPANOVA) tekniğinden yararlanılmıştır. Yapılan analizler sonucunda uygulanan Öğrenilmiş İyimserlik Programının öğrenilmiş çaresizlik puanlarını azaltmada anlamlı bir etkisinin olmadığı, akılcı olmayan inançları azaltmada ise anlamlı bir etkisi olduğu bulunmuştur. Elde edilen bulgular mevcut alan yazındaki diğer araştırmalar çerçevesinde tartışılmış ve önerilerde bulunulmuştur.Öğe Psiko-eğitim uygulamasının kız öğrencilerin benlik saygısı ve akılcı olmayan inançları üzerine etkisi(Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Dergisi, 2013) Şahan, Birsen Yılmaz; Duy, BakiÖz: Öz: Benlik saygısı bireyin davranışlarını, yaşantılarını, yaşam doyumunu, seçimlerini, sosyal ilişkilerini, başkalarına nasıl davrandığını ve başkalarının bireye nasıl davrandığını etkilemektedir (Sanford ve Donovan, 1999). Erickson, Horan ve Hackett (1991) düşük benlik saygısının akılcı olmayan inançlardan kaynaklandığını belirtmişlerdir. Bu çalışmada, bilişsel-davranışçı terapi yaklaşımını esas alarak hazırlanmış olan bir psiko-eğitim programının, yaşları 18-21 arasında değişen kız öğrencilerin benlik saygısı ve akılcı olmayan inançları üzerine etkisi incelenmiştir. Araştırma, deney (n= 7), plasebo (n= 9) ve kontrol (n= 11) gruplarını içermektedir. Katılımcıların benlik saygısı Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği yle, akılcı olmayan inançları ise Akılcı Olmayan İnançlar Ölçeği yle belirlenmiştir. Gruplar arası farkı belirlemek amacıyla karışık desenler (split-plot) için iki faktörlü ANOVA (SPANOVA) yöntemi ve farkın kaynağını belirlemek amacıyla da Bonferroni testi kullanılmıştır. Yapılan analizler sonucunda uygulanan psiko-eğitim programının deney grubunda bulunan katılımcıların benlik saygısını yükseltmede ve akılcı olmayan inançlarını azaltmada etkili olduğu bulunmuştur. Üç ay sonra alınan izleme ölçümlerinde bu etkinin benlik saygısı bağlamında devam ettiği, ancak akılcı olmayan inançlar bağlamında devam etmediği sonucuna ulaşılmıştır. Benlik saygısı ve akılcı olmayan inançlar erken dönemlerde oluşmaya başlamaktadır ve benlik saygısı düzeyi ile ruh sağlığı göstergeleri arasında yüksek ilişki bulunmaktadır. Bu nedenden dolayı özellikle okullarda önleyici çalışmaların yapılması gerekmektedir. Öğrencilerin benlik saygısını artırmak ve akılcı olmayan inançlarını azaltmak için okul psikolojik danışmanları programlar uygulayabilir. Başlık (İngilizce): Effectiveness of a psycho-education application on self-esteem and ırrational beliefs of female college students Öz (İngilizce): Abstract: Self-esteem affects one s behaviors, experiences, life satisfaction, choices, social and close relationships, how she/he treats others and is treated by others, and in everything she/he does (Sanford & Donovan, 1999). Erickson, Horan, and Hackett (1991) stated that low self-esteem is caused by irrational beliefs. The purpose of this research was to investigate the effectiveness of a psycho-education program based on cognitive-behavioral therapy on self-esteem and irrational beliefs of female college students studying at a mid-size state university. The research included three groups: Experimental group (n= 7), placebo control group (n= 9) and control group (n= 11). Rosenberg Self-Esteem Scale and Irrational Beliefs Scale were the instruments of the study. The data were analyzed by two-factor ANOVA for mixed designs (Split-Plot) (SPANOVA). Group differences were investigated by using Bonferroni test. Results of the analysis indicated that the psycho-education program based on cognitive-behavioral therapy was effective in improving self-esteem level, and decreasing irrational beliefs. While the effectiveness of the program was retained at follow-up test regarding self-esteem, it was not retained regarding irrational beliefs. There were no group differences at follow-up test. Since self-esteem and irrational beliefs begin to evolve in early years of life, and there is a strong relationship between self-esteem level and mental health indicators, preventive studies become more vital. Thus, counseling services at schools may promote programs to boost self-esteem and decrease irrational beliefs of students.Öğe Sosyal Beceriler, Fonksiyonel Olmayan Tutumlar, Akılcı Olmayan İnançlar ve İlişkilerle İlgili Bilişsel Çarpıtmaların Yalnızlıkla İlişkisi(2007) Hamamcı, Zeynep; Duy, BakiÖz: Problem Durumu: Yalnızlık toplumda oldukça yaygın ve stres yaratan bir sorun ola- rak görünmektedir (Cutrano, 1982; Rokach ve Brock, 1997). Literatürde uzun za- mandan beri bireylerin sosyal ilişkilerinde kendilerini yalnız hissetmelerinin neden- leri araştırılmaktadır. Bununla birlikte bir çok çalışmada yalnızlıkla ile ilişkilendiri- len iki önemli değişken bireylerin sosyal beceri düzeyleri ve dünyaya bakış tarzları, yani düşünceleridir. Bu konuda yapılan araştırmalarda, sosyal beceriler ile yalnızlık arasında olumsuz yönde ve orta düzeyde bir ilişki olduğu bulunmuştur (Engelberg ve Sjöberg, 2004). Aynı zamanda, düşük sosyal becerilerin yalnızlığın önemli bir yordayıcısı olduğu belirlenmiştir (Inderbitzen-Piseruk, Clark ve Solone, 1992). Biliş- sel davranışçı yaklaşıma göre, yalnızlığın nedeni bireylerin sahip oldukları işlevsel ve gerçekçi olmayan düşünceleridir (Burns, 1985). Alan yazında ayrıca, bireylerin sahip oldukları akılcı olmayan düşüncelerle ile yalnızlık düzeyleri arasında anlamlı ve olumlu yönde bir ilişki bulunmuştur (Hoglund ve Collison, 1989). Bunun yanın- da, akılcı olmayan inançların yalnızlığı anlamlı şekilde yordadığı belirlenmiştir (Halamandaris ve Power, 1997; Wilbert ve Rubert, 1986). Araştırmanın Amacı: Bu çalışmada, sosyal beceriler, fonksiyonel olmayan tutumlar, akılcı olmayan inançlar ve ilişkilerle ilgili bilişsel çarpıtmaların yalnızlıkla olan iliş- kisi incelenmiştir. Araştırmanın Yöntemi: Bu araştırmaya 336 üniversite öğrencisi katılmıştır (173 kadın, 163 erkek). Araştırma grubunun yaş ortalaması 21.08 (SD= 2.39) olup, yaş dağılımı 18-31 yaş arasında değişmektedir. Araştırmada beş ölçme aracı uygulanmıştır. Bun- lar UCLA Yalnızlık Ölçeği, Sosyal Beceri Envanteri, Fonksiyonel Olmayan Tutumlar Ölçeği, Akılcı Olmayan İnançlar Ölçeği ve İlişkilerle İlgili Bilişsel Çarpıtmalar Ölçe- ğidir. Verilerin analizinde Pearson Momentler Çarpımı Korelasyon Katsayısı ve Reg- resyon Analizi teknikleri kullanılmıştır. Bulgular ve Sonuçlar: Yapılan analizler sonucunda, yalnızlıkla en yüksek korelasyona sahip olan değişkenlerin İlişkilerle İlgili Bilişsel Çarpıtmalar Ölçeği’nin “yakınlıktan kaçınma” alt boyutu, Fonksiyonel Olmayan Tutumlar Ölçeği’nin “mükemmeliyetçi tutumlar” alt boyutu ve Sosyal Beceri Envanteri’nin “sosyal anlatımcılık” alt boyutu olduğu bulunmuştur. Özellikle yakınlıktan kaçınma alt boyutun yalnızlığa ilişkin varyansın %31’ini açıkladığı görülmüştür. Öneriler: Bu araştırmadan elde edilen sonuçlar, ilişkilerle ilgili bilişsel çarpıtmaların, özellikle ve özellikle de yakınlıktan kaçınmayla ilgili bilişsel çarpıtmaların, yalnızlık üzerinde olumsuz sonuçları olduğunu göstermektedir. Bu bulgu dikkate alındığın- da, bireylerin yalnızlık duygusunu azaltmak amacıyla yapılacak psikolojik müdaha- lelerde, ilişkilerle ilgili bilişsel çarpıtmaların belirlenerek, bunların değiştirilmesine çalışılması yararlı olabilir.Öğe TEACHERS' ATTITUDES TOWARD DIFFERENT TYPES OF BULLYING AND VICTIMIZATION IN TURKEY(Wiley, 2013) Duy, BakiIn the present study, attitudes of elementary school teachers toward different types of bullying (verbal, physical, and relational) were investigated. Six written vignettes describing all types of bullying were given to 405 elementary school teachers (F= 218; M= 187). Results indicated that teachers perceived relational bullying, specifically, social exclusion, less serious than verbal and physical bullying. Unlike previous findings, however, the teachers considered verbal bullying behaviors more serious than physical bullying behaviors and were also more empathetic toward the victim physically bullied and the victim verbally bullied than the victim relationally bullied. Coherent with the findings of empathy, they were also more likely to intervene in verbal and physical bullying behaviors than relational bullying behaviors. Gender of the participant was a significant factor for all variables. The most rated intervention strategy was having a serious talk with the bully, regardless of the type of victimization. Multiple regression analysis illustrated that seriousness and empathy scores both predicted the need for intervention scores significantly in all types of bullying. The findings of this study highlight the importance of increasing teachers' awareness and knowledge about all types of bullying, their consequences, and intervention skills to lessen bullying behaviors.Öğe Yükseköğretim Öğrencilerinin Öğretim Elemanlarının Ders Uygulamaları ve Sınıf İçi Davranışlarına İlişkin Görüşleri(2008) Aksu, Mualla Bilgin; Çivitci, Asım; Duy, BakiBu arastırmada, yükseköğretim öğrencilerinin öğretim elemanlarının ders uygulamaları, sınıf içi davranısları ve tutumları ve ölçme ve değerlendirme uygulamalarına iliskin görüsleri incelenmistir. Arastırma grubunu ?nönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nin 11 lisans programında öğrenim gören 642 öğrenci (K=343, E=299) olusturmustur. Arastırmada veri toplama aracı olarak arastırmacılar tarafından olusturulan anket formu kullanılmıstır. Verilerin analizinde frekans, yüzde ve kay kare teknikleri kullanılmıstır. Arastırma bulguları, öğrencilerin öğretim elemanlarının davranısları, ders uygulamaları ve ölçme-değerlendirme uygulamalarına iliskin olarak genellikle olumsuz bir algıya sahip olduklarını göstermektedir. Öğrenci görüsleri sınıf, öğretim türü ve bölümlere göre farklılık göstermiştir. Arastırma sonuçları, alan yazındaki bulgular ısığında tartısılmıs ve bazı öneriler sunulmustur.Öğe Yükseköğretim öğrencilerinin öğretim elemanlarının ders uygulamaları ve sınıf içi davranışlarına ilişkin görüşleri(İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi, 2008) Aksu, Mualla Bilgin; Çivitçi, Asım; Duy, BakiBu araştırmada, yükseköğretim öğrencilerinin öğretim elemanlarının ders uygulamaları, sınıf içi davranışları ve tutumları ve ölçme ve değerlendirme uygulamalarına ilişkin görüşleri incelenmiştir. Araştırma grubunu Đnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nin 11 lisans programında öğrenim gören 642 öğrenci (K=343, E=299) oluşturmuştur. Araştırmada veri toplama aracı olarak araştırmacılar tarafından oluşturulan anket formu kullanılmıştır. Verilerin analizinde frekans, yüzde ve kay kare teknikleri kullanılmıştır. Araştırma bulguları, öğrencilerin öğretim elemanlarının davranışları, ders uygulamaları ve ölçme-değerlendirme uygulamalarına ilişkin olarak genellikle olumsuz bir algıya sahip olduklarını göstermektedir. Öğrenci görüşleri sınıf, öğretim türü ve bölümlere göre farklılık göstermiştir. Araştırma sonuçları, alan yazındaki bulgular ışığında tartışılmış ve bazı öneriler sunulmuştur.