Yazar "Ertekin, Tolga" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Chiari Tip 1 Malformasyonlu Hastalarda Dördüncü Ventrikül Hacminin ve Herniasyon Uzunluğunun ImageJ Programı ile Hesaplanması(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2012) Ertekin, Tolga; Acer, Niyazi; Vurdem, Ümit Erkan; Unur, Erdoğan; Çay, MahmutChiari malformasyonu tip 1 (CMT1), tonsilla serebelli’nin aşağıya, spinal kanala doğru herniyasyonu ile karakterize konjenital bir anomalidir. Bu çalışmanın amacı Chiari malformasyonu tip 1’li hastalarda ve kontrol grubunda ImageJ programı kullanarak 4. ventrikülün hacmini ve herniasyon gösteren tonsilla serebelli uzunluğunu belirlemektir. Gereç ve Yöntem: CMT1’li 27 hastanın manyetik rezonans (MR) görüntüleri retrospektif olarak incelendi (hasta grubu). Aynı zamanda baş ağrısı nedeniyle MR’ı çekilen, kranial ve intrakranial hiç bir patolojisi bulunmayan 18 kişi de kontrol grubu olarak incelendi. Hacim ve uzunluk değerleri ImageJ programı kullanılarak hesaplandı. Bulgular: 4. ventrikülün ortalama hacmi kontrol grubunda 1.08±0.20 cm3, hasta grubunda 1.01±0.27 cm3 olarak belirlendi. İki gruptan elde edilen ventrikül hacimleri istatistiksel olarak farklı değildi (p>0.05). Hasta grubunda ortalama herniasyon uzunluğu 9.48±3.22 mm olarak bulundu. Her iki grupta da yaş ile diğer değişkenler (hacim ve uzunluk) arasında herhangi bir ilişki belirlenmedi (p>0.05). Sonuç: Bu çalışma 4. ventrikül hacminin ve herniasyon gösteren tonsilla serebelli uzunluğunun Image J programı ile ölçülebileceğini göstermiştir. Klinik bulgular ile korele edildiğinde bu ölçümlerin CMT1’li vakaların değerlendirmesine katkıda bulunacağını düşünmekteyiz.Öğe Chiari Tip 1 Malformasyonlu Hastalarda Dördüncü Ventrikül Hacminin ve Herniasyon Uzunluğunun ImageJ Programı ile Hesaplanması(2012) Ertekin, Tolga; Acer, Niyazi; Vurdem, Ümit Erkan; Unur, Erdoğan; Çay, MahmutAmaç: Chiari malformasyonu tip 1 (CMT1), tonsilla serebelli'nin aşağıya, spinal kanala doğru herniyasyonu ile karakterize konjenital bir anomalidir. Bu çalışmanın amacı Chiari malformasyonu tip 1'li hastalarda ve kontrol grubunda ImageJ programı kullanarak 4. ventrikülün hacmini ve herniasyon gösteren tonsilla serebelli uzunluğunu belirlemektir. Gereç ve Yöntem: CMT1'li 27 hastanın manyetik rezonans (MR) görüntüleri retrospektif olarak incelendi (hasta grubu). Aynı zamanda baş ağrısı nedeniyle MR'ı çekilen, kranial ve intrakranial hiç bir patolojisi bulunmayan 18 kişi de kontrol grubu olarak incelendi. Hacim ve uzunluk değerleri ImageJ programı kullanılarak hesaplandı. Bulgular: 4. ventrikülün ortalama hacmi kontrol grubunda 1.08±0.20 cm3, hasta grubunda 1.01±0.27 cm3 olarak belirlendi. İki gruptan elde edilen ventrikül hacimleri istatistiksel olarak farklı değildi (p>0.05). Hasta grubunda ortalama herniasyon uzunluğu 9.48±3.22 mm olarak bulundu. Her iki grupta da yaş ile diğer değişkenler (hacim ve uzunluk) arasında herhangi bir ilişki belirlenmedi (p>0.05). Sonuç: Bu çalışma 4. ventrikül hacminin ve herniasyon gösteren tonsilla serebelli uzunluğunun Image J programı ile ölçülebileceğini göstermiştir. Klinik bulgular ile korele edildiğinde bu ölçümlerin CMT1'li vakaların değerlendirmesine katkıda bulunacağını düşünmekteyiz.Öğe Effect of angiostatin on 1,2-dimethylhydrazine-induced colon cancer in mice(Sage Publications Inc, 2013) Ertekin, Tolga; Ekinci, Nihat; Karaca, Omur; Nisari, Mehtap; Canoz, Ozlem; Ulger, HarunAntiangiogenic therapy is supposed to be an attractive approach for antitumor treatment. Human plasminogen-derived angiostatin K1-3 is one of the most potent antiangiogenic agents known currently. However, it is unclear whether angiostatin has got protective effects on colon cancer. So we investigated the protective effects of angiostatin on 1,2-dimethylhydrazine (DMH)-induced colon cancer in mice. Thirty Balb/C male mice, weighing 25-30g and 8 weeks of age, were used. Twenty of the mice were treated with DMH subcutaneously (20mg/kg) once a week for 12 weeks. Six mice died during the DMH injection and surviving mice were divided into two groups (7 mice in DMH and 7 mice in DMH+angiostatin groups). In the angiostatin group, 6 weeks after the last DMH injection the animals were first treated with angiostatin (20g/mouse) intraperitoneally and then subcutaneously every 48h (5g/mouse) throughout a period of 12 weeks. The animals were killed after 30 weeks for histopathological examination. When we look at the distribution of lesions in the colon, they mainly occurred in the distal colon. The incidence of mean colonic lesions in a tumor-bearing mouse was 9.85 +/- 4.91 in those treated with DMH and 8.71 +/- 3.49 in those treated with angiostatin. The incidence of colon tumors was not significantly affected by low dose of angiostatin, and we noticed that the number of lesions decreased by 12% in DMH+angiostatin group compared to the number of the lesions in DMH group, but this decrease was not statistically significant (p>0.05). The administration period of angiostatin corresponds to the precancerous period and the reduction in the number of lesions could be important for the protective function of angiostatin in DMH+angiostain group. We assume that therapeutic effects of angiostatin are related to its doses, route of administration, frequency and administration period. In addition, we believe that combination of high doses of angiostatin with radiation, gene therapy or chemotherapy might be successful in proper tumor model.Öğe Names which originate from plants within terminologia anatomica(2016) Unur, Erdoğan; Ertekin, Tolga; Çınar, Şerife; Acer, Niyazi; Özçelik, Özlem; Çay, MahmutAbstract: Tıp eğitiminin ilk adımı anatomi, anatomi dersinin temeli ise terminoloji eğitimidir. Anatomi bilimi oldukça zengin bir terminolojik birikime sahiptir. Bu terminolojinin temeli Latince ve Grekçe kökenli kelimelere dayanmaktadır. Bu kelimeler Terminologia Anatomica'da (TA) liste halinde yayınlanmaktadır. Bitkisel kökenli isimleri tespit etmek için Federative Committee on Anatomical Terminology tarafından 1998 yılında basılan TA tarandı. Bu isimlerin Türkçe anlamları çeşitli sözlüklerden yararlanılarak ortaya kondu. İncelediğimiz mevcut TA'da insan vücudundaki yapıları tanımlayan 7537 adet anatomik isim tespit edildi. Bu isimler iki gruba bölündü. Birinci grup doğrudan bir bitki adını temsil eden (13 adet) isimlerden, ikinci grup ise doğrudan bir bitki adını temsil etmeyen ancak bitkisel bir kökene dayanan (12 adet) isimlerden oluşturuldu. Bu isimlerin TA'da ne kadar sıklıkta tekrarlandığına baktığımızda; tüm bitkisel isimlerin toplamda 647 kez geçtiği tespit edildi. Bitkisel kökene dayanan isimlerin yer aldığı tanımların TA'daki tüm tanımlamalara oranı % 7,4'dür. Anatomik terimler içerisinde bitkisel kökenli olanları tespit edip ortaya koymak ve bunların anlamını bilerek öğrencilere aktarmak anatomi eğitiminin daha kolay anlaşılmasına katkı sağlayacağı kanaatindeyiz.