Yazar "Görgeç, Sündüz" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Genişlemiş spektrumlu beta-laktamaz üreten escherichia coli ve klebsiella spp. suşlarının ertapenem ve diğer karbapenemlere karşı duyarlılıklarının araştırılması(Mikrobiyoloji Bülteni, 2011) Kuzucu, Çiğdem; Yetkin, Funda; Görgeç, Sündüz; Ersoy, YaseminÖz: Genişlemiş spektrumlu beta-laktamaz (GSBL) üreten Escherichia coli ve Klebsiella spp. suşlarıyla oluşan enfeksiyonlar ciddi bir sorun teşkil etmekte olup, bunların tedavisinde sıklıkla karbapenemler kullanılmaktadır. Bununla birlikte son yıllarda karbapenemlere dirençli E.coli ve Klebsiella spp. enfeksiyonları görülmektedir. Bu çalışmada, GSBL üreten E.coli ve Klebsiella spp. klinik izolatlarının ertapenem ve diğer karbapenemlere karşı duyarlılığının araştırılması amaçlanmıştır. Çalışmaya, Ocak 2007-Şubat 2008 tarihleri arasında hastanede yatan ve polikliniklere başvuran hastalara ait 208 idrar, 16 kan, 26 yara, 17 steril vücut sıvısı, dört trakeal aspirat ve yedi diğer örneklerden izole edilen GSBL pozitif 239 E.coli, 28 Klebsiella pneumoniae ve 11 Klebsiella oxytoca suşu dahil edilmiştir. Bakterilerin tanımlanmasında konvansiyonel yöntemler kullanılmış; antibiyotik duyarlılıkları “Clinical and Laboratory Standards Institute (CLSI)” standartlarına göre Kirby-Bauer disk difüzyon yöntemiyle çalışılmıştır. İzolatların GSBL üretimi çift disk sinerji yöntemiyle araştırılmış, şüpheli olgularda sefotaksim-klavulanik asit E test şeritleri (BioMerieux, Fransa) kullanılmıştır. Karbapeneme dirençli suşlarda CLSI tarama kriterlerine göre modifiye Hodge testi çalışılmış ve ertapenem (Etest®, BioMerieux, Fransa), imipenem ve meropenem (M.I.C. Evaluator Strips, Oxoid, İngiltere) için minimum inhibitör konsantrasyonu (MİK) değerleri belirlenmiştir. Çalışılan tüm suşlar (278/278; %100) amikasine duyarlı bulunmuş; imipenem/meropenem duyarlılığı %99.3 (276/278), ertapenem duyarlılığı %98.6 (274/278) olarak saptanmıştır. E.coli, K.pneumoniae ve K.oxytoca suşları ayrı ayrı değerlendirildiğinde; ertapenem duyarlılığı sırasıyla %99.2, %96.4 ve %90.9, imipenem/meropenem duyarlılığı ise sırasıyla %100, %96.4 ve %90.9 olarak saptanmıştır. Çalışmamızda iki E.coli, bir K.oxytoca ve bir K.pneumoniae suşunda karbapenem direnci saptanmıştır. İki Klebsiella spp. suşu çalışılan tüm karbapenemlere dirençli bulunmuş (MİK > 32 ?g/ml); iki E.coli suşunun ertapeneme dirençli (MİK > 32 ?g/ml), ancak imipenem (MİK= 0.25 ?g/ml) ve meropeneme (MİK= 0.5 ?g/ml) duyarlı olduğu izlenmiştir. Karbapeneme dirençli olan dört suşta modifiye Hodge testi ile karbapenemaz üretimi gösterilmiştir. Sonuç olarak, son yıllarda karbapenemaz üreten suşların artması nedeniyle, GSBL üreten gram-negatif izolatların karbapenemaz üretimi açısından rutin olarak taranması, gerekli durumlarda doğrulama testinin yapılmasının uygun olacağı kanısına varılmıştır. Başlık (İngilizce): Investigation of the susceptibilities of extended-spectrum beta-lactamase producing escherichia coli and klebsiella spp. strains to ertapenem and other carbapenems Öz (İngilizce): Infections caused by extended-spectrum beta-lactamase (ESBL) producing Escherichia coli and Klebsiella spp. constitute severe problems. Carbapenems are commonly used to treat these infections. However, infections caused by carbapenem-resistant gram-negative bacteria show an increasing trend recently. The aim of this study was to investigate the susceptibilities of ESBL-producing E.coli and Klebsiella spp. to ertapenem and other carbapenems. A total of 239 E.coli, 28 K.pneumoniae and 11 K.oxytoca strains isolated from clinical specimens (208 urine, 16 blood, 26 wound, 17 sterile body fluids, four tracheal aspirates and seven others) of hospitalized patients and outpatients between January 2007-February 2008, were included to the study. The isolates were identified by conventional methods, and antibiotic susceptibility tests were performed by Kirby Bauer disc diffusion method according to Clinical and Laboratory Standards Institute (CLSI) standards. ESBL production was tested by double disk diffusion method. When ESBL production was indeterminate, cefotaxime-clavulanic acid E test (BioMerieux, France) was used. According to the CLSI standards modified Hodge test was performed for carbapenem resistant isolates and minimal inhibitory concentration (MIC) values were detected for ertapenem (Etest®, BioMerieux, France), imipenem and meropenem (M.I.C. Evaluator Strips, Oxoid, UK). All of the isolates were found susceptible to amikacin (278/278; 100%), whereas the susceptibility rates for imipenem/meropenem and ertapenem were 99.3% (276/278) and 98.6% (274/278), respectively. When evaluated individually, ertapenem susceptibilities of E.coli, K.pneumoniae and K.oxytoca strains were 99.2%, 96.4% and 90.9%, respectively, while these rates were 100%, 96.4% and 90.9%, respectively, for imipenem/ meropenem. Carbapenem resistance was detected in two E.coli, one K.oxytoca and one K.pneumoniae isolates. While two Klebsiella spp. isolates were resistant to all of the tested carbapenems (MIC > 32 μg/ml), two E.coli isolates were resistant to ertapenem (MIC > 32 μg/ml) but susceptible to imipenem (MIC= 0.25 μg/ml) and meropenem (MIC= 0.5 μg/ml). Carbapenemase production was demonstrated by modified Hodge test in all of the carbapenem-resistant isolates. In conclusion, ESBL-producing gramnegative isolates should be routinely tested with a screening method for carbapenemase activity and confirmation tests should be performed in suspected cases.Öğe Genişlemiş spektrumlu beta-laktamaz üreten nozokomiyal escherichia coli izolatlarında beta-laktamaz gen oranları ve klonal ilişkinin araştırılması(2015) Görgeç, Sündüz; Kuzucu, Çiğdem; Otlu, Barış; Yetkin, Funda; Ersoy, YaseminÖz: Genişlemiş spektrumlu beta-laktamaz (GSBL) üreten mikroorganizmalar günümüzde önemli bir sorun oluşturmaktadır. Özellikle CTX-M beta-laktamazı üreten Escherichia coli, tüm dünyada yayılarak hem nozokomiyal hem de toplumsal kaynaklı enfeksiyonlara neden olmaktadır. Bu çalışmanın amacı, GSBL üreten hastane kökenli E.coli izolatlarında beta-laktamaz gen prevalansı, antibiyotik duyarlılıkları ve klonal ilişkilerinin araştırılmasıdır. Çalışmaya, Haziran 2010-Haziran 2011 tarihleri arasında hastanede yatan has- taların idrar (n= 26), kan (n= 25) ve yara (n= 25) örneklerinden izole edilen ve CDC kriterlerine göre has- tane enfeksiyonu etkeni olarak tanımlanan toplam 76 GSBL pozitif E.coli suşu dahil edilmiştir. İzolatların antibiyotik duyarlılıkları, CLSI önerilerine göre Kirby-Bauer disk difüzyon yöntemiyle araştırılmıştır. GSBL varlığı çift disk sinerji testi ile saptanmış, şüpheli olgularda sefotaksim/sefotaksim klavulanik asit E-test şeriti (AB Biodisk, İsveç) kullanılmıştır. TEM, SHV, CTX-M, PER, VEB, GES, OXA-2 grup ve OXA-10 grup beta-laktamaz genlerinin varlığı bu bölgelere özgül primerler kullanılarak polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) ile araştırılmıştır. Suşlar arasındaki klonal ilişkilerin tespiti için PFGE (pulsed-field gel electropho- resis) yöntemi kullanılmıştır. GSBL üreten E.coli suşlarının en sık yoğun bakım (%35), dahiliye (%16) ve genel cerrahi (%13) bölümlerinden gönderilen örneklerden izole edildiği belirlenmiştir. Suşların tamamı imipenem, meropenem ve amikasine duyarlı olarak saptanmış; tüm izolatların sefotaksim ve seftriaksona dirençli olduğu izlenmiştir. Sefoksitin, ertapenem, sefoperazon/sulbaktam, piperasilin/tazobaktam, gen- tamisin, siprofloksasin, sefepim, amoksisilin/klavulanik asit, aztreonam ve seftazidime duyarlılık oranları ise sırasıyla; %96, %83, %63, %61, %50, %41, %25, %21, %20 ve %18dir. Çalışmaya alınan E.coli suşlarında CTX-M, TEM, OXA-2 grup, PER, SHV ve OXA-10 grup beta-laktamaz gen pozitifliği sırasıyla; %89.5, %59.2, %15.8, %14.5, %11.8 ve %3.9 olarak bulunmuş; izolatların hiçbirinde GES ve VEB beta- laktamaz genine rastlanmamış; 1 (%1.3) izolatta ise araştırılan genlerden hiçbirisi saptanmamıştır. PCR analizi sonucu, 25 izolatta TEM ve CTX-M genlerinin birlikte bulunduğu belirlenmiş; 20 izolatta yalnız CTX-M ve iki izolatta yalnız TEM geninin varlığı tespit edilmiştir. SHV geni hiçbir izolatta tek başına saptanmamıştır. PFGE yöntemi ile GSBL üreten izolatlar arasında belirgin bir klonal ilişki gözlenmemiştir. Sonuç olarak bu çalışmada, hastanemizde nozokomiyal GSBL üreten E.coli suşları arasında CTX-M tipi enzimin yüksek sıklıkta olduğu gösterilmiş; GSBL pozitif suşların poliklonal olarak yayıldığı belirlenmiş ve baskın olan bir epidemik suş tanımlanamamıştır. Bununla birlikte, epidemik klonlar ile plazmidler arasındaki ilişkiyi açıklayacak plazmid analizi ve multilokus dizi tiplendirme yöntemleri ile daha ileri çalışmalara gereksinim olduğu düşünülmüştür.Öğe Genişlemiş spektrumlu beta-laktamaz üreten nozokomiyal Escherichia coli izolatlarında beta-laktamaz genleri ve klonal ilişkinin araştırılması(İnönü Üniversitesi, 2012) Görgeç, SündüzGenişlemiş spektrumlu beta laktamaz (GSBL) üreten mikroorganizmalar dünyada önemli bir problemdir ve özellikle CTX-M beta laktamazı üreten Escherichia coli tüm dünyada yayılmakta, hem nozokomiyal hem de toplumsal kaynaklı infeksiyonlara neden olmaktadır. Bu çalışmanın amacı GSBL üreten hastane kökenli Escherichia coli izolatlarında beta laktamaz gen prevalansı, antibiyotik duyarlılıkları ve klonal ilişkilerini araştırmaktır. Gereç ve yöntem: İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezinde Haziran 2010-Haziran 2011 tarihleri arasında yatan hastalardan izole edilen toplam 76 GSBL üreten E. coli suşu çalışmaya alındı. İzolatların antibiyotik duyarlılıkları Klinik Laboratuvar ve Standartlar Enstitüsü'ne (CLSI) göre Kirby Bauer disk difüzyon yöntemiyle saptandı. GSBL varlığı Çift Disk Sinerji Testi ile saptandı, şüpheli olgularda sefotaksim/sefotaksim klavulanik asit E test şeriti (AB-Biodisk) kullanıldı. TEM, SHV, CTX-M, PER, VEB, GES, OXA-2 grup ve OXA-10 grup beta laktamaz genlerinin varlığı bu bölgelere özgül primerler kullanılarak polimeraz zincir reaksiyon (PZR) yöntemi ile araştırıldı. Suşlar arasındaki klonal ilişkilerin tespiti için PFGE (pulsed field gel electrophoresis) yöntemi kullanıldı. Bulgular: GSBL üreten E. coli izolatları en sık yoğun bakım (%35), dahiliye (%16) ve genel cerrahi (%13) bölümlerinden izole edildi. GSBL üreten E. coli'lerin en sık izole edildiği örnekler idrar (%34), kan (%33) ve yara (%21) olmuştur. Suşların tamamı imipenem, meropenem ve amikasine duyarlı bulundu. İzolatların hiçbiri sefotaksim ve seftriaksona duyarlı bulunmadı. GSBL pozitif E. coli izolatlarının ertapeneme duyarlılığı %83, piperasilin/tazobaktama %61, sefaperazon/sulbaktama %63, seftazidime %18, sefepime %25, aztreonama %20 olarak saptandı. E. coli suşlarında CTX-M, TEM, OXA-2 grup, PER, SHV, OXA-10 grup beta laktamaz oranları, sırasıyla %89.5, %59.2, %15.8, % 14.5, %11.8 ve %3.9 olarak saptandı. İzolatların hiçbirinde GES ve VEB beta laktamaz geni saptanmadı. Bir izolatda araştırılan beta laktamaz genlerinden hiçbiri saptanmadı. PZR analizi sonucu 25 izolatta TEM ve CTX-M beta laktamazı birlikte, 20 izolatta yalnız CTX-M beta laktamaz geni ve 2 izolatta yalnız TEM beta laktamaz geni bulunduğu saptandı. SHV beta laktamazı hiçbir izolatda tek başına saptanmadı. PFGE yöntemi ile GSBL üreten izolatlar arası belirgin klonal ilişki saptanmadı. Sonuçlar: Bu çalışma ile hastanemizde nozokomiyal GSBL üreten E. coli suşları arasında CTX-M tipi enzimin yüksek sıklıkta olduğu gösterildi. GSBL üreten bakterilerin poliklonal olarak yayıldığı saptandı ve baskın epidemik suş tanımlanamadı. Direnç genlerinin mobil genetik elemanları ile aktarılmış olabileceği düşünülerek epidemik klonlar ile plazmidler arasındaki ilişkiyi açıklayacak plazmid analizi ve Multilokus sekans tipleme (MLST) gibi daha ileri çalışmalara gereksinim olduğu sonucuna varıldı.Öğe Investigation of beta lactamase genes and clonal relationship among the extended spectrum beta lactamase producing nosocomial escherichia coli isolates(Mikrobiyoloji Bulteni, 2015) Görgeç, Sündüz; Kuzucu, Çiğdem; Otlu, Barış; Yetkin, Funda; Ersoy, YaseminGenişlemiş spektrumlu beta-laktamaz (GSBL) üreten mikroorganizmalar günümüzde önemli bir sorun oluşturmaktadır. Özellikle CTX-M beta-laktamazı üreten Escherichia coli, tüm dünyada yayılarak hem nozokomiyal hem de toplumsal kaynaklı enfeksiyonlara neden olmaktadır. Bu çalışmanın amacı, GSBL üreten hastane kökenli E.coli izolatlarında beta-laktamaz gen prevalansı, antibiyotik duyarlılıkları ve klonal ilişkilerinin araştırılmasıdır. Çalışmaya, Haziran 2010-Haziran 2011 tarihleri arasında hastanede yatan hastaların idrar (n= 26), kan (n= 25) ve yara (n= 25) örneklerinden izole edilen ve CDC kriterlerine göre hastane enfeksiyonu etkeni olarak tanımlanan toplam 76 GSBL pozitif E.coli suşu dahil edilmiştir. İzolatların antibiyotik duyarlılıkları, CLSI önerilerine göre Kirby-Bauer disk difüzyon yöntemiyle araştırılmıştır. GSBL varlığı çift disk sinerji testi ile saptanmış, şüpheli olgularda sefotaksim/sefotaksim klavulanik asit E-test şeriti (AB Biodisk, İsveç) kullanılmıştır. TEM, SHV, CTX-M, PER, VEB, GES, OXA-2 grup ve OXA-10 grup beta-laktamaz genlerinin varlığı bu bölgelere özgül primerler kullanılarak polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) ile araştırılmıştır. Suşlar arasındaki klonal ilişkilerin tespiti için PFGE (pulsed-field gel electrophoresis) yöntemi kullanılmıştır. GSBL üreten E.coli suşlarının en sık yoğun bakım (%35), dahiliye (%16) ve genel cerrahi (%13) bölümlerinden gönderilen örneklerden izole edildiği belirlenmiştir. Suşların tamamı imipenem, meropenem ve amikasine duyarlı olarak saptanmış; tüm izolatların sefotaksim ve seftriaksona dirençli olduğu izlenmiştir. Sefoksitin, ertapenem, sefoperazon/sulbaktam, piperasilin/tazobaktam, gentamisin, siprofloksasin, sefepim, amoksisilin/klavulanik asit, aztreonam ve seftazidime duyarlılık oranları ise sırasıyla; %96, %83, %63, %61, %50, %41, %25, %21, %20 ve %18’dir. Çalışmaya alınan E.coli suşlarında CTX-M, TEM, OXA-2 grup, PER, SHV ve OXA-10 grup beta-laktamaz gen pozitifliği sırasıyla; %89.5, %59.2, %15.8, %14.5, %11.8 ve %3.9 olarak bulunmuş; izolatların hiçbirinde GES ve VEB betalaktamaz genine rastlanmamış; 1 (%1.3) izolatta ise araştırılan genlerden hiçbirisi saptanmamıştır. PCR analizi sonucu, 25 izolatta TEM ve CTX-M genlerinin birlikte bulunduğu belirlenmiş; 20 izolatta yalnız CTX-M ve iki izolatta yalnız TEM geninin varlığı tespit edilmiştir. SHV geni hiçbir izolatta tek başına saptanmamıştır. PFGE yöntemi ile GSBL üreten izolatlar arasında belirgin bir klonal ilişki gözlenmemiştir. Sonuç olarak bu çalışmada, hastanemizde nozokomiyal GSBL üreten E.coli suşları arasında CTX-M tipi enzimin yüksek sıklıkta olduğu gösterilmiş; GSBL pozitif suşların poliklonal olarak yayıldığı belirlenmiş ve baskın olan bir epidemik suş tanımlanamamıştır. Bununla birlikte, epidemik klonlar ile plazmidler arasındaki ilişkiyi açıklayacak plazmid analizi ve multilokus dizi tiplendirme yöntemleri ile daha ileri çalışmalara gereksinim olduğu düşünülmüştür.Öğe Kan Kültürlerinden İzole Edilen Genişlemiş Spektrumlu Beta Laktamaz Üreten Gram Negatif Bakterilerde Tigesiklin ve Diğer Antimikrobiyallerin İn vitro Etkinliği ve Karbapenemaz Aktivitesinin Araştırılması(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2011) Görgeç, Sündüz; Kuzucu, Çiğdem; Yetkin, Funda; Ersoy, YaseminGenişlemiş Spektrumlu Beta Laktamaz (GSBL) üreten Esherichia coli ve Klebsiella izolatları tüm dünyada önemli bir problemdir. Yeni bir glisilsiklin antibiyotik olan tigesiklin (GAR-936) çoğul ilaç direnci olan birçok patojene karşı in-vitro etkili görünmektedir. Bu çalışmada kan kültürlerinden izole edilen, GSBL üreten 49 (42 Esherichia coli, 7 Klebsiella spp.) izolatta tigesiklin, amoksisilin/klavulanik asit, seftazidim, seftriakson, sefepim, piperasilin/tazobaktam, levofloksasilin, minosiklin, ampisilin, amikasin, meropenem etkinliği buyyon mikrodilüsyon yöntemi ile belirlendi. Amikasin, meropenem ve tigesiklin dışındaki antimikrobiyallerin etkinliği oldukça düşük bulundu. Tigesiklinin MİK50 ve MİK90 değerleri sırası ile Esherichia coli için 0.5 ?g/ml, 0.5 ?g/ml ve MİK aralığı 0.12-1 ?g/ml; Klebsiella suşlarında ise tigesiklin MİK aralığı 0.5-1 ?g/ml olarak tespit edildi. Ertapenem disk difüzyon yöntemi ve Modifiye Hodge testi (MHT) karbapenemaz aktivitesi için kullanıldı. MHT ile kırk yedi izolatta karbapenemaz aktivitesi saptanmadı. İki izolatta ise karbapenemaz aktivitesi inhibisyon alanı oluşturduğu için değerlendirilemedi. Sonuç olarak hastanemizde kan kültürlerinden izole edilen GSBL üreten izolatların hepsi amikasin, meropenem ve tigesikline duyarlı bulunmuş, karbapenemaz aktivitesi saptanmamıştır.