Yazar "Görgel, Ahmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Hiperlökositozlu lösemi hastalarımızda terapötik ve proflaktik lökoferez deneyimlerimiz(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2004) Kuku, İrfan; Kaya, Emin; Erkurt, M. Ali; Uzer, Elmas; Özgül, Mustafa; Dikilitaş, Mustafa; Orhan, Mesut; Görgel, Ahmet; Aydoğdu, İsmetÖz: Akut lösemi hastalarında artmış blastlar, lökostaz yada tümör liziz sendromu gibi ciddi klinik problemlere neden olabilir. Bunların tedavisinde ve/veya önlenmesinde, lökoferez etkili ve hızlı bir tedavi seçeneğidir. Bu çalışmada kliniğimizde artmış lökosit sayıları nedeniyle lökoferez uygulanan 22 hastanın sonuçlan, işlemin etkinliği ve klinik seyrine etkisi açısından değerlendirildi. Lökoferez işlemi, 11 hastaya lökostaz tablosu nedeni terapötik olarak, diğer 11 hastaya ise proflaktik amaçlı uygulandı. Her ild grupta da lökoferez ile ortalama %42'lik lökosit azalması sağlandı. Ancak etkili lökosit azalması sağlanmasına rağmen, terapötik lökoferez uygulanan hastalardan 7'si lökostaz nedeni ile öldü. Sonuçta blast sayısı artmış lösemi hastalarının tanı sırasında proflaktik lökoferezin erken dönemde yapılmasının faydalı olabileceğini düşünüyoruz.Öğe Hiperlökositozlu Lösemi Hastalarımızda Terapötik ve Proflaktik Lökoferez Deneyimlerimiz(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2004) Kuku, İrfan; Kaya, Emin; Erkurt, M.Ali; Uzer, Elmas; Özgül, Mustafa; Dikilitaş, Mustafa; Orhan, Mesut; Görgel, Ahmet; Aydoğdu, İsmetExcessive blasts in patients with acute leukeamia may cause serious problems such as tumour lysis syndrome or luekostasis. Leukapheresis is effective in prevention and/or treatment of these problems. In this study we evaluated the results of 22 patients having hyperleukocytosis and underwent leukapheresis in order to evaluate the effectiveness of the procedure and its influence on clinical course. While therapeutic leukapheresis was performed to 11 patients, in the remainder prophylactic leukapheresis was performed. An average of 42% leucocyte depletion was obtained in both groups. However, despite the significant leucocyte depletion, 7 of the 11 patients who underwent therapotic leukapheresis have died due to leukostasis. We suggest that prophylactic luekapheresis performed early during the diagnosis may be effective in acute leukeamia patients with hyperleukocytosis.Öğe Kronik myeloid lösemili hastalarda imatinib mesilat tedavisinin osteoporoza etkisi(İnönü Üniversitesi, 2009) Görgel, AhmetKronik Myeloid Lösemi (KML) aşırı proliferasyona uğrayan myeloid seri hücrelerinin klonal bir bozukluğudur. Hastalığın karakteristik genetik anormalliği olan Philadelphia (Ph) kromozomu, 9. ve 22. kromozomların uzun kolları arasındaki karşılıklı bir translokasyon sonucu meydana gelir. Bu translokasyonun moleküler sonucu, KML' li bütün hastalarda bulunan ve yapısal olarak aktive edilmiş bir tirozin kinaz olan BCR-ABL füzyon proteininin üretimidir. Hastalığın güncel tedavileri allojenik kök hücre nakli ve imatinib mesilatı içeren ilaç rejimlerini kapsar. KML için tek küratif tedavi olan allojenik kemik iliği ya da kök hücre nakli, önemli morbidite ve mortalite ile birliktedir ve uygun vericisi bulunan hastalarla sınırlıdır. İmatinib mesilat, BCR-ABL' nin yapısal olarak aktif tirozin kinaz bölgesini hedefleyerek KML tedavisinde etkili olan bir ajandır ve günümüzde allojenik kök hücre nakli için uygun vericiye sahip olmayan hastaların tedavisinde ilk seçenek olarak kullanılmaktadır. Çalışmamızın amacı, KML grubu ile kontrol grubunun femur T skoru ve vertebra T skoru değerlerini karşılaştırarak imatinib kullanımının osteoporoza olası etkisini ortaya koymaktır. Bu çalışma Nisan 2008 ile Ekim 2008 tarihleri arasında Turgut Özal Tıp Merkezi'ne başvuran 20 KML hastası ile kontrol grubundaki 20 kişi üzerinde prospektif olarak yapıldı. Çalışmanın sonucunda, iki grup arasında serum P değerleri için istatistiksel olarak anlamlı fark bulundu (p<0.05). Serum P değerlerinin ortalaması, KML grubunda kontrol grubundan daha düşüktü. Bununla birlikte femur T skoru ve vertebra T skorunu içeren diğer parametreler için iki grup arasında anlamlı fark yoktu. Çalışmamızda tesbit edilmiş olan hipofosfatemi ile imatinib kullanımı arasındaki anlamlı ilişki, önceki çalışmaların sonuçları ile olgu sayısı az olmakla beraber uyumluydu. Sonuç olarak, çalışmamızda imatinib kullanımı ile osteoporoz gelişimi arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki gözlemlemedik. İmatinibin kemik yapım-yıkım döngüsü üzerindeki etkilerini göstermek için daha geniş kapsamlı araştırmaların yapılmasına ihtiyaç vardır.Öğe Malatya ve Çevresi ABO ve Rh Kan Grubu Dağılımı(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2004) Kuku, İrfan; Kaya, Emin; Erkurt, M.Ali; Dikilitaş, Mustafa; Yıldız, Ramazan; Orhan, Mesut; Görgel, Ahmet; Aydoğdu, İsmetGünümüzde her kan merkezi, ABO ve Rh sistemlerine ait testleri rutin olarak, transfüzyon öncesi uygunluk testleri kapsamında çalışmaktadır. Bu çalışma Malatya ve çevresinin ABO ve Rh kan grubu dağılımını belirlemek amacı ile planlandı. Çalışmaya son 5 yıl içerisinde Turgut Özal Tıp Merkezi kan bankasında kan grubu tespit edilen toplam 65.277 donör alındı. Kan gruplarına hemaglütinasyon yöntemi ile bakılan donörlerin 26.004’ü A (% 41.21), 24.304’ü O (%37.23), 9784’ü B (%14.99) ve 4285 AB (%6.56) olarak saptandı. Ayrıca donörlerin 58.300’ü Rh(+) (% 89.3) ve 6.977’si de Rh (-) (%10.7) olarak bulundu. Bölgemizin ABO ve Rh kan grup dağılımı, diğer kan merkezleri ve Türkiye genel sonuçları ile oldukça benzer bulunduÖğe Malatya ve çevresi ABO ve Rh kan grubu dağılımı(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2004) Kuku, İrfan; Kaya, Emin; Erkurt, M. Ali; Dikilitaş, Mustafa; Yıldız, Ramazan; Orhan, Mesut; Görgel, Ahmet; Aydoğdu, İsmetÖz: Günümüzde her kan merkezi, ABO ve Rh sistemlerine ait testleri rutin olarak, transfüzyon öncesi uygunluk testleri kapsamında çalışmaktadır. Bu çalışma Malatya ve çevresinin ABO ve Rh kan grubu dağılımını belirlemek amacı ile planlandı. Çalışmaya son 5 yıl içerisinde Turgut Özal Tıp Merkezi kan bankasında kan grubu tespit edilen toplam 65.277 donör alındı. Kan gruplarına hemaglütinasyon yöntemi ile bakılan donörlerin 26.004'ü A (% 41.21), 24.304'ü O (%37.23), 9784'ü B (%14.99) ve 4285 AB (%6.56) olarak saptandı. Ayrıca donörlerin 58.300'ü Rh(+) (% 89.3) ve 6.977'si de Rh (-) (%10.7) olarak bulundu. Bölgemizin ABO ve Rh kan grup dağılımı, diğer kan merkezleri ve Türkiye genel sonuçları ile oldukça benzer bulundu Başlık (İngilizce): ABO and Rh blood group distribution in Malatya regionÖğe Ocular Cicatricial Pemphigoid Activation After COVID-19 Infection(2022) Görgel, Ahmet; Yıldızlı, YakupA 58-year-old male patient was admitted with the complaint of burning, watering, stinging, redness and pain in both eyes after he had had coronavirus disease-2019 (COVID-19) infection 3 weeks ago. It was determined from the anamnesis of the patient that he had severe vision loss in the right eye for about 35 years and had been treated with some previous treatments. He had a best spectacle-corrected visual acuity of “hand motion” in the right eye and LogMAR 0.2 in the left eye. The patient was considered ocular cicatricial pemphigoid (OCP) reactivation in the right eye and new diagnosis OCP in the left eye after COVID-19 infection with the slit lamp examination findings. After the relevant consultations, medical treatment was applied to the patient and it was observed that the symptoms regressed in the first month follow-up.Öğe Surgical removal of subfoveal perfluorocarbon liquid usingcombined 41 gauge needle and active aspiration underperfluorocarbon liquid(2021) Doganay, Selim; Doganay, Derya; Görgel, AhmetA 57 years old patient underwent uneventfully 23-gauge pars plana vitrectomy (PPV) surgery containing perfluorocarbon liquid (PFCL) injection, endolaser retinopexy, fluid-air exchange, and silicone-oil implantation due to rhegmatogenous retinal detachment. The patient has admitted to the clinic due to decreased visual acuity caused by subfoveal retained PFCL detected with optical coherence tomography (OCT) 4 weeks after surgery. The patient underwent a reoperation to remove the residual subfoveal PFCL partially with a new technique.