Yazar "Gündüz, Göksel" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Diabetes mellitus hastalarında korneal hacim değerlendirmesi(MN Oftalmoloji, 2011) Fırat, Penbe Gül; Özsoy, Ercan; Gündüz, GökselÖz: Amaç: Non-proliferatif diyabetik retinopatisi (NPDR) olan hastalarda merkezi ve periferal korneal hacim değişimlerini ve merkezi korneal kalınlığını (MKK) değerlendirmeyi ve karşılaştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışma kapsamına hafif NPDR olan 20 hasta (Grup 1), orta-ileri NPDR’si olan 25 hasta (Grup 2) ile yaş ve cinsiyet karşılaştırmalı 25 sağlam olgu (Grup 3) alındı. Tüm olguların santral merkezi korneal kalınlıkları (MKK) ile 3, 5 ve 7 mm’deki kornea hacimleri (KH) Pentacam ön segment analiz cihazı ile değerlendirildi. Gruplar MKK ve KH değerleri açısından karşılaştırıldı. Bulgular: Grup 1, 2 ve 3 için MKK’lar sırasıyla; 534,15±29,44 ?, 534,64±29,44 ? ve 547,12±24,38 ? idi. 3 mm’deki KH değerleri gruplar için sırasıyla; 3,88±0,22, 3,88±0,19 ve 3,96±0,17 mm3 idi. 5 mm’deki KH değerleri gruplar için sırasıyla; 11,4±0,62, 11,4±0,48 ve 11,6±0,51 mm3 idi. 7 mm’deki KH değerleri gruplar için sırasıyla; 24,4±1,37, 24,5±1,02 ve 24,93±1,18 mm3 idi. Gruplar arasında MKK, 3, 5 ve 7 mm’deki KH değerleri açısından istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu (p>0,05). Sonuç: NPDR evresindeki hastalar ile normal olgular arasında korneal hacim ve MKK değerleri açısından fark olmadığı görülmüştür. Başlık (İngilizce): Corneal volume evaluation in patients with diabetes mellitus Öz (İngilizce): Aim: To evaluate and to compare the central and peripheral corneal volume (CV) and central corneal thickness (CCT) in patients with non-proliferative diabetic retinopathy (NPDR). Material and Method: 20 patients with mild NPDR (Group 1), 25 patients with moderatesevere NPDR (Group 2), and sex and age matched 25 subjects without Diabetes Mellitus (Group 3) were enrolled in this study. CCT and CV of 3, 5 and 7 mm were measured using Pentacam anterior segment imaging (Pentacam, Oculus, Inc.). Groups were compared for CCT and CV values. Results: Mean CCT values for groups 1, 2 ve 3 were; 534.15±29.44 μm, 534.64 ± 29.44 μm ve 547.12±24.38 μm respectively. Mean CV values in 3 mm for groups 1, 2, ve 3 were; 3.88±0.22, 3.88±0.19 ve 3.96±0.17 mm3 respectively. Mean CV values in 5 mm for groups 1, 2, and 3 were; 11.4±0.62, 11,4±0.48 ve 11.6±0.51 mm3 respectively. Mean CV values in 7 mm for groups 1, 2, and 3 were; 24.4±1.37, 24.5±1.02 ve 24.93±1.18 mm3 respectively. There was no statistically significant difference according for the CCT and CV values for 3, 5, and 7 mm between the groups (p>0.05). Conclusion: Patients with NPDR have the same corneal volume and CCT values with the normal subjects.Öğe “Doğanay silikon alma sistemi” ile eş zamanlı fakoemülsifikasyon cerrahisi(2012) Doğanay, Selim; Fırat, Penpe Gül; Kütükde, Derya; Çankaya, Cem; Gündüz, GökselÖz: Amaç: ‘'Doğanay silikon alma sistemi'' ile eş zamanlı fakoemülsifikasyon (FAKO) cerrahisinin etkinliğini değerlendirmek. Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya 23 gauge (G) yöntemle pars plana vitrektomi (PPV) yapılıp göz içi tamponad madde olarak 1000 cSt silikon yağı konan, 18 olgunun 20 gözü dahil edildi. Tüm olgulara peribulber anestezinin ardından 2.2 mm mikrokoaksiyel FAKO cerrahisi uygulandı. Daha sonra ‘Doğanay silikon alma sistemi'' kullanılarak silikon yağı çıkarımı yapıldı. Tüm olguların silikon yağı çıkarım süreleri, ameliyat sonrası takip süreleri, ameliyat sırasında ve sonrasında görülen komplikasyonlar, ameliyat sırasında yapılan ek işlemler, ameliyat öncesi ve sonrası göz içi basıncı (GİB), ameliyat öncesi ve sonrası en iyi düzeltilmiş görme keskinlikleri (EDGK) kaydedildi. Bulgular: Olguların 11'i kadın, 7'si erkek, yaş ortalamaları 59.28±9.27 yıldı. Ortalama takip süreleri; 5.2±3.02 ay, ortalama silikon yağı kalım süresi; 9.0±2.62 ay, ortalama silikon çıkarım süresi ise; 145.3±21.6 saniyeydi. Olguların hiçbirinde ameliyat sırasında komplikasyon gelişmedi. Ameliyat sonrası 1 gözde redekolman, 1 gözde vitre kanaması görüldü. Olguların ameliyat öncesi ve sonrası EDGK'leri arasında istatistiksel olarak anlamlı fark vardı (Grafik 1, p<0.05). GİB değerlerinde ise ameliyat öncesi ve ameliyat sonrası son kontroller karşılaştırıldığında anlamlı fark olmadığı görüldü (Grafik 2, p>0.05). Sonuç: ‘'Doğanay silikon alma sistemi'' ile beraber FAKO güvenli, hızlı ve kolay bir cerrahi yöntemdir.Öğe Kronik alkolizmin konjonktival flora üzerine etkisi(İnönü Üniversitesi, 2014) Gündüz, GökselÇalışmamızda alkol kullanım bozukluğunun konjonktival flora üzerine etkisini araştırmayı amaçladık. GEREÇ VE YÖNTEM: Alkol kullanım bozukluğu tanılı ağır içici 55 erkek ve kontrol grubu olarak yaş ve sigara içimi açısından eşleştirilmiş 55 alkol kullanım öyküsü olmayan erkek olmak üzere toplam 110 kişi bu çalışmaya dahil edildi. Ağır içici erkek olgular grup 1, kontrol grubu da grup 2 olarak tanımlandı. Kültür için steril pamuk uçlu silgiçlerle (Amies transport medium) alt forniks konjonktivasından sürüntü örnekleri alındı. Örneklerin kanlı agar, çikolatamsı agar, EMB (Eosine Methylene Blue) agar ve Sabora-Dekstroz agara (Oxoid/UK) seyreltme usulü ile üç alan ekimleri yapıldı. BULGULAR: Grup 1'in yaş ortalaması 39,73 ± 11,47 iken Grup 2'nin yaş ortalaması 37,15 ± 9,09 idi. Grup 1'deki 55 olgudan 53 (%96,4) olgu sigara içerken, Grup 2 'deki 55 olgudan 52 (%94,5) olgu sigara içiyordu. Grup 1'in ortanca (median) sigara içme süresi 20 yıl (0-43 yıl), Grup 2'nin ortanca sigara içme süresi 20 yıl (0-42 yıl) idi. İki grup arasında yaş ortalaması, sigara içme durumu ve sigara içme süreleri açısından istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı. Mikroorganizma üremesi açısından bakıldığında, Grup 1'deki 55 olgunun 47'sinde (%85,5), Grup 2'deki 55 olgunun 35'inde (%63,6), alınan konjonktival sürüntü örneklerinden, mikroorganizma üremesi tespit edildi. Mikroorganizma üremesi açısından iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (p=0,016). Çalışma ve kontrol grubunun konjonktival florasında üreyen mikroorganizmalar sırasıyla şöyledir: Grup 1 'deki olguların 30'unda (%54,5) Coagulase Negative Staphylococcus , 14'ünde (%25,5) Staphylococcus aureus, 3'ünde (%5,5) Moraxella spp., 3'ünde (5,5) Streptococcus spp., 3'ünde (%5,5) Bacillus spp., 3'ünde (%5,5) Corynebacterium spp., 3'ünde (%5,5) Candida spp., 2'sinde (%3,6) Haemophilus spp., 2'sinde (%3,6) Acinetobacter spp., 1'inde (%1,8) Naisseria spp., 1'inde (%1,8) Micrococcus spp. üremesi saptandı. Grup 2'deki olguların 31'inde (%56,4) Coagulase Negative Staphylococcus, 7'sinde (%12,7) Bacillus spp., 5'inde (%9,1) Staphylococcus aureus, 2'sinde (%3,6) Corynebacterium spp. üremesi saptandı. Moraxella spp., Streptococcus spp., Candida spp., Haemophilus spp., Acinetobacter spp., Naisseria spp., Micrococcus spp. mikroorganizmaları çalışma grubunun konjonktival flora örneklerinde üremesine rağmen kontrol grubunun örneklerinde üremedi. Çalışma grubundaki olgularda S. aureus kolonizasyonu kontrol grubuna göre anlamlı olarak yüksek saptandı (p<0.05). SONUÇ: Çalışma grubundaki alkolik hastalarda S. aureus kolonizasyonu istatiksel olarak anlamlı saptandı. Ayrıca bazı mikroorganizmaların çalışma grubunda üremesine rağmen kontrol grubunda üremediği tespit edildi. Bu sebeple bu olgulara yapılacak göz içi cerrahilerinde özellikle endoftalmilerden korunmak için profilaktik tedavilerin uygulanmasının faydalı olacağını düşünmekteyiz.Öğe X’e bağlı juvenil retinoskizisli iki kardeş olgu(2012) Dorak, Ferhat; Demirel, Soner; Doğanay, Selim; Düz, Cem; Gündüz, Göksel; Demirel, Ersin ErsanX’e bağlı juvenil retinoskizis, hayatın erken döneminde ortaya çıkan, bilateral tutulum gösteren bir konjenital okuler bir hastalıktır. X-bağımlı herediter geçiş şekli nedeniyle hastalık esas olarak erkeklerde görülür. Tipik oftalmoskopik ve elektrofizyolojik bulguları vardır. Esas bulguları makülopati ve periferal retinoskizistir. Bu çalışmada aile soy ağacına bakıldığında X’e bağlı geçiş gösterdiği görülen Juvenil Retinoskizisi (XLRS) olan iki kardeş olgu ve hastalıkla ilgili güncel gelişmeler sunulmaktadır.