Yazar "Halisdemir, Nurhan" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 7 / 7
  • Küçük Resim
    Öğe
    Bingöl İl Merkezinde Bulunan Hastanelerde Görev Yapan Hekimlerin İş Doyumlarının Değerlendirilmesi
    (İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2008) Tatlı, Halim; Kaya, Hüsamettin; Halisdemir, Nurhan
    Bu araştırma, hekimlerin iş doyumlarını değerlendirmek amacıyla yapılmıştır. Kesitsel nitelikte ve tanımlayıcı olan araştırma, Bingöl il merkezinde bulunan Devlet Hastanesi, Doğum ve Çocuk Bakımevi Hastanesi ve Özel Uzmanlar Tıp Merkezi’nde görev yapmakta olan 73 hekimin tümü üzerinde gerçekleştirilmiştir. Veri toplama aracı olarak Kişisel Bilgi Formu, İş Doyumu ölçeği kullanılmıştır. Araştırmada hekimlerin %69.9’u 30-39 yaş arasında, %72.6’sı evli, %83.6’sı erkek ve %61’inin eşi üniversite mezunudur. Hekimlerin %64.4’ü Devlet Hastanesinde, %21.9’u Doğum ve Çocuk Bakımevinde, %13.7’si Özel Uzmanlar Tıp Merkezinde çalışmaktadır. Hekimlerin yaşı artıkça ast-üst ilişkiler ile fiziksel koşullar iş doyumu alt ölçeklerinde doyumlarının artığı sonucu saptanmıştır (p<0.05). Araştırmada tüm hekimlerin toplam iş doyumu puan ortalaması 127.67±12.67 olarak bulunmuştur. Üç hastanedeki toplam iş doyumu puan ortalaması arasındaki farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu (p=0.025) ve Özel Uzmanlar Tıp Merkezinde çalışan hekimlerin en yüksek puan ortalamasına sahip olduğu saptanmıştır. İlişkili olabilecek değişkenler ile iş doyumu arasındaki ilişki saptamak için yapılan lojistik regresyon analizinde ise yaş arttıkça hekimlerin iş doyumu düzeyi 3.402 kat arttığı, Doğum ve Çocuk Bakımevi Hastanesinde çalışan hekimlerin Bingöl Devlet Hastanesinde çalışan hekimlere göre iş doyumu düzeyi 6.365 daha fazla olduğu bulunmuştur. Diğer değişkenler ile iş doyumu arasında önemli bir ilişki bulunmadığı saptanmıştır. Sonuç olarak; Devlet Hastanesi ile Doğum Çocuk ve Bakımevi Hastanesinde çalışan hekimlerin iş doyumlarının artırılması için yeni politikaların uygulanmasının gerektiği, hekimlerin iş doyumununu olumsuz etkileyen faktörlerin iyileştirmesi için gerekli önlemlerin alınması gerektiği kanaatine varılmıştır.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Body mass index percentile curves for predominantly breastfed childrenaged 0 2 years from Ankara Turkey
    (Bratıslava Medıcal Journal-Bratıslavske Lekarske Lısty, 2011) Halisdemir, Nurhan; Çolak, Cemil; Çamurdan A. D.; Ergöçen, S.; Şahin, Figen; Elhan, Atilla Halil
  • Küçük Resim
    Öğe
    Body mass index percentile curves for predominantly breastfed childrenaged 0 2 years from Ankara Turkey
    (Bratislava medical journal-bratislavske lekarske listy, 2011) Halisdemir, Nurhan; Çolak, Cemil; Çamurdan, A.D.; Ergöçen, S.; Şahin, F.; Elhan, A. H.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Increased frequency of restless legs syndrome in atopic dermatitis
    (Clinical and Experimental Dermatology, 2012) Çiçek, Demet; Halisdemir, Nurhan; Dertioğlu, S. B.; Berilgen, M. S.; Özel, S.; Çolak, C.
    Background. Restless legs syndrome (RLS) is characterized by an unpleasant sensation in the legs, which is difficult to describe, but produces an urge to move the legs frequently. Aim. To assess the prevalence and severity of RLS in patients with atopic dermatitis (AD) and patients with psoriasis, and to investigate the factors potentially associated with RLS. Methods. In total, 253 people were enrolled (120 with AD, 50 with psoriasis and 83 healthy controls). A diagnosis of RLS was made according to the criteria of the International RLS Study Group (IRLSSG), and severity was assessed using the IRLSSG severity scale. Results. RLS was significantly more common in patients with AD (40.8%) than in patients with psoriasis (18.0%) or in controls (10.8%) (P < 0.01 and P < 0.001, respectively). Prevalence of RLS was higher in patients with active AD than in those with inactive AD (55.3% vs. 23.6%) or controls. There was a significant difference in RLS prevalence between patients with active and those with iactive AD, between patients with active AD and healthy controls, between patients with active AD and patients with psoriasis, and between patients with inactive AD and healthy controls (P < 0.001, P < 0.001, P < 0.001, P = 0.04, respectively). There was no significant difference in RLS prevalence between patients with active AD and patients with psoriasis, or between patients with psoriasis and healthy controls (P > 0.05). Of patients who were positive for RLS, 56.9% had a family history of atopy and 40.3% had a family history of RLS, and there was a significant relationship between the presence of RLS and family history of atopy or RLS (P < 0.001 for both). Conclusions. RLS is common in patients with AD, particularly in those with active disease.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Increased frequency of restless legs syndrome in atopic dermatitis
    (Clinical and Experimental Dermatology, 2012) Çiçek, Demet; Halisdemir, Nurhan; Çolak, Cemil
    Background. Restless legs syndrome (RLS) is characterized by an unpleasantsensation in the legs, which is difficult to describe, but produces an urge to move thelegs frequently.Aim. To assess the prevalence and severity of RLS in patients with atopic dermatitis(AD) and patients with psoriasis, and to investigate the factors potentially associatedwith RLS.Methods. In total, 253 people were enrolled (120 with AD, 50 with psoriasis and 83healthy controls). A diagnosis of RLS was made according to the criteria of theInternational RLS Study Group (IRLSSG), and severity was assessed using the IRLSSGseverity scale.Results. RLS was significantly more common in patients with AD (40.8%) than inpatients with psoriasis (18.0%) or in controls (10.8%) (P < 0.01 and P < 0.001,respectively). Prevalence of RLS was higher in patients with active AD than in thosewith inactive AD (55.3% vs. 23.6%) or controls. There was a significant difference inRLS prevalence between patients with active and those with iactive AD, betweenpatients with active AD and healthy controls, between patients with active AD andpatients with psoriasis, and between patients with inactive AD and healthy controls(P < 0.001, P < 0.001, P < 0.001, P = 0.04, respectively). There was no significantdifference in RLS prevalence between patients with active AD and patients withpsoriasis, or between patients with psoriasis and healthy controls (P > 0.05). Ofpatients who were positive for RLS, 56.9% had a family history of atopy and 40.3%had a family history of RLS, and there was a significant relationship between thepresence of RLS and family history of atopy or RLS (P < 0.001 for both).Conclusions. RLS is common in patients with AD, particularly in those with activedisease.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Investigation of attention deficit and hyperactivity disorder in adult patients with atopic dermatitis
    (International Journal of Psychiatry in Clinical Practice, 2009) Çiçek, Demet; Kandi, Başak; Bakar Dertlioğlu, Selma; Günay, Sennur; Halisdemir, Nurhan; Turgay, Atilla; Çolak, Cemil
    Background. Atopic dermatitis (AD) is a common chronic inflammatory disease that is associated with significant psychosocial morbidity and a decrease in health-related quality of life. Attention deficit hyperactivity disorder may be present in atopic dermatitis patients. Objective. The present study aims to investigate the co-presence of ADHD in adult patients with AD. Material and method. The study registered 60 adult patients with AD (48 females and 12 males) and 50 non-atopic control subjects (38 females and 12 males). The AD patient group and the control group were assessed using the Turgay adult Attention-Deficit/Hyperactivity Disorder (ADD/ADHD) DSM-IV-Based Diagnostic Screening and Rating Scale (Turkish Version), which was studied by a team of psychologists and psychiatrists in Turkey for validity, reliability and norms. The scale covers three dimensions of the disease, namely inattention, hyperactivity and impulsivity, and associated features of ADHD. The groups were compared and contrasted in terms of their similarities and differences in ADD/ADHD symptoms. Results. Three sub-dimensions of ADD/ADHD scale (Attention Deficit, Hyperactivity/ Impulsivity and Problem subdivisions) in AD patients were found statistically significantly elevated relative to controls (PB0.001, PB0.001, PB 0.001, respectively). Conclusions. In conclusion we established the co-presence of ADHD in AD patients in the adult age group.
  • Küçük Resim
    Öğe
    SPOR BÖLÜMLERİNDEKİ, YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA ÖĞRENCİLERİNİN MARUZ KALDIKLARI DUYGUSAL TACİZLERİN İNCELENMESİ
    (Tarih Okulu Dergisi, 2018) Yıldırım, Eyyup; Kırtepe, Abdurrahman; Halisdemir, Nurhan; Altungül, Oğuzhan; Can, Nuran
    Öz:Bu çalışma; üniversitelerin spor bölümlerinde lisansüstü eğitim gören öğrencilerin duygusal tacize (mobbing) ilişkin farkındalıklarının belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın evrenini Fırat, İnönü, Kayseri, Gaziantep, Ağrı ve Sakarya üniversitelerinde lisansüstü öğrenim gören toplam 18 kadın, 64 erkek toplam 82 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmada öğrencilerin mobbinge karşı farkındalıklarının belirlenmesi için Leymann’ın (1993) geliştirdiği Aktop (2006) tarafından uyarlanan “Duygusal Taciz Ölçeği” uygulanmıştır. Çalışmanın anket formu, demografik özelliklerin belirlendiği ilk kısım ile kendi içerisinde altı alt boyutu olan 51 sorudan oluşan “Duygusal Taciz” ölçeğinden oluşmaktadır. Elde edilen veriler bilgisayar ortamına aktarıldıktan sonra, araştırmanın amacına uygun olarak yüzde, frekans, aritmetik ortalama, standart sapma ve gruplar arası ilişkiyi belirlemek için anova testi uygulanarak veriler tablo haline getirilmiştir. Sonuç olarak; Gaziantep üniversitesindeki lisansüstü öğrencilerin diğer üniversitelerdeki öğrencilere oranla daha fazla mobbinge maruz kaldıkları, boşanmış olanların bekarlara göre daha fazla mobbinge uğradıkları, rekreasyon bölümünde lisansüstü eğitim görenlerin diğer bölümdekilere göre mobbinge daha fazla maruz kaldıkları ve yaşları 26-31 ve üstünde olanların yine daha fazla duygusal tacize uğradıkları görülmüştür.