Yazar "Kaya, Hasan" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 2 / 2
  • Küçük Resim
    Öğe
    Evaluation of the relationship between MAOA-uVNTR gene polymorphism and impulsivity, anger, temperament and personality traits in healthy male subjects
    (2020) Kaya, Hasan; Bolat Kaya, Ozlem; Civan Kahve, Aybeniz; Dilbaz, Nesrin
    Aim: Serotonergic activity in the central nervous system negatively correlates with personality traits associated with aggression, impulsivity and anger. MAOA is involved in the catabolism of serotonin and norepinephrine, so the gene encoding MAOA is a candidate gene for aggression-related behavior. It is thought that MAOA genetic variants affect the MAOA activity at different degrees, leading to behavioral changes as a result of a decrease in enzyme activity. The aim of this study is investigating the possible relationship between the MAOA-uVNTR polymorphism genotypes and aggression, anger, impulsivity, temperament-character traits in healthy male subjects. Materials and Methods: 101 Turkish healthy male subjects were included in the study. The participants were given scales to evaluate impulsivity, temperament and character traits, anger and aggression levels. MAOA-uVNTR polymorphism was examined with a sample taken from peripheral blood.Results: A total of 101 people, 33.6% had low-activity allele and 66.4% had high-activity allele of MAOA gene. There was no significant relationship between the temperament-character traits of the participants and MAOA-uVNTR polymorphism. Impulsivity scales were higher in the low-activity allele group, which was statistically significant in terms of motor impulsivity (p = 0.007), non-planning impulsivity (p = 0.031) and total scores (p = 0.029). Conclusion: The low-activity allele of MAOA gene may be a marker for impulsivity. This requires both repetitive studies with healthy controls in the Turkish population and studies in different cultures.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Hipertansif ve normotensif kronik üremik hastalarda lipid profili
    (İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 1997) Tonbul, H. Zeki; Selçuk, N. Yılmaz; Kaya, Hasan; San, Ayla; Akçay, Fatih
    Bu çalışma hipertansif ve normotensif kronik üremik hastalar arasında lipid profili yönünden farklılık bulunup bulunmadığını araştırmak amacıyla 14'ü hipertansif 27'si normotensif toplam 41 kronik ürem il i hasta üzerinde yapıldı. Bu hastaların 18'i (9 normotensif 9 hipertansif kronik hemodiyaliz programında idi. Kontrol grubu olarak ise sağlıklı 12 kişi alındı. Gece boyunca 14 saatlik açlık sonrası alınan venöz kan örneklerinde bazal insülin düzeyi ve serum lipid profili tayini yapıldı. Hipertansif ve normotensif hastalar arasında yaş ortalaması ve vücut kitle indeksi yönünden önemli bir farklılık yoktu. Hipertansif grupta serum trigliserid, total kolesterol, LDL, VLDL, Apo-B, Lipoprotein-(a) ve insülin düzeyleri normotensif gruba göre önemli derecede daha yüksek, HDL düzeyleri ise daha düşük bulundu. Hemodiyalize giren ve girmeyen hastalar arasında da lipid profili yönünden farklılık yoktu. Sonuç olarak, hipertansif kronik üremik hastalarda lipid anormalliklerinin normotensiflerden daha fazla olduğu tespit edildi. Bu nedenle hipertansif üremik hastalarda aterosklerozun daha erken ve ciddi boyutlarda ortaya çıkacağı sonucuna varıldı.