Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Kaya, Zeki" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    The ancient DNA and archaeobotanical analysis suggest cultivation of Triticum aestivum subsp. spelta at Yumuktepe and Yenikapi Pottery Neolithic sites in Turkey
    (Springer, 2023) Degirmenci, Funda O.; Ulas, Burhan; Kansu, Cigdem; Ulug, Asiye; Caneva, Isabella; Asal, Rahmi; Kaya, Zeki
    Archaeobotanical materials subject to aDNA analysis were recovered from Yumuktepe and Yenikapi, two important archaeological sites in Anatolia and date back to the Pottery Neolithic Period i.e., 7th millennium BC. Many charred ancient seeds representing various cereal species including a great number of wheat grains were documented in mentioned sites. Among the cereal seeds, charred wheat samples were tentatively identified as Triticum aestivum subsp. spelta L. or Triticum new glume wheat (NGW) or atypical emmer or naked wheat in Yumuktepe and Yenikapi showed similarities with the morphological characteristics of T. aestivum subsp. spelta wheat, but it was difficult to reach a firm conclusion. This study aimed to provide genetic data to enable more precise identification of charred wheat seeds using an ancient DNA (aDNA) approach. aDNAs were successfully extracted from the representative charred seeds of T aestivum subsp. spelta or NGW or atypical emmer or naked wheat. The PCR amplification of 26SrDNA and IGS gene regions with aDNA was carried out and sequenced. The expected product sizes of IGS 158 bp for the D genome and 87 bp for the A or B genomes and DNA sequence comparisons with other wheat species revealed that T. aestivum subsp. spelta or NGW or atypical emmer or naked wheat samples included the D genome from Aegilops tauschii and is more likely to be T. aestivum subsp. spelta. The discovery of T. aestivum subsp. spelta grains in the Yenikapi and Yumuktepe suggest that the cultivation of hexaploid wheat was widespread. Further, spelta hulled wheat, which is the progenitor of the hexaploid wheat, might have been cultivated in these settlements.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Kayısı kükürtlemede çalışan işçilerde kükürt dioksit gazının, nazal mukosiliyer aktivite üzerindeki etkisinin sakkarin testi ile araştırılması
    (İnönü Üniversitesi, 2000) Kaya, Zeki
    Kükürt dioksit, kayısıların korunmasında ve uzun süreli olarak saklanmasında yaygın olarak kullanılan ve aynı zamanda çevre kirliliğine neden olan bir gazdır. Bu gaza, kayısı kükürtlemesi sırasında işçiler, yüksek konsantrasyonda maruz kalmaktadır.Çalışmanın amacı, kükürt dioksit gazının sağlıklı işçilerin mukosiliyer aktiviteleri üzerindeki etkilerini araştırmaktır. Bu amaçla 10 değişik bahçede ve 48 erkek işçi üzerinde çalışma yapıldı. İşçilerin hepsi sağlıklı olup, yalnız 10 olguda septum deviasyonu saptandı. İşçilerin yaşlan 14-65(28.2±14.1) arasında değişiyordu. Çalışmaya tabi tutulan bahçelerin kükürt dioksit konsantrasyonlan birbirlerinden farklı idi. Kükürtleme öncesi ve sonrası işçilerin mukosiliyer transport zamanlan sakkarin testi ile ölçüldü. Kükürt dioksit gazının transport süresinde uzamaya neden olduğu anlaşıldı. Özellikle 10 yıldan daha fazla süre ile kükürtleme işinde çalışanlarda ve sigara içen işçilerde MTZ daha uzun olarak ölçüldü.Kükürtleme sırasında ve sonrasında olgulann mukozal semptomlarında (burun akıntısı, burun kaşıntısı, gözde batma, boğazda gıcık ve öksürük) artış kaydedildi (p<0.05). Bu semptomların çoğu 2 saat içinde azaldı veya kayboldu. Kükürt konsantrasyonu yüksek ölçülen bahçelerde çalışan işçilerin mukozal semptomları daha şiddetli olup ve kükürtleme sonrası transport süreleri daha uzun olarak kaydedildi (p<0.05).Sonuç olarak kükürt dioksit gazının akut etkileri neticesinde mukozalarda iritasyona neden olduğu, mukosiliyer aktiviteyi azaltarak MTZ’nin uzamasına yol açtığı ve uzun yıllar kükürt dioksit gazına maruz kalanlarda, transport süresinin daha uzun olduğu tespit edildi. Bu da kükürtün kronik etkisi sonucunda siliyalarm sayısmda azalmaya ve kalitesinde bozulmaya neden olması ile açıklanmaktadır.

| İnönü Üniversitesi | Kütüphane | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


İnönü Üniversitesi, Battalgazi, Malatya, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim