Yazar "Refik, Mehmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Determination of some biochemical parameters in hydatid cyst fluids(2002) Refik, Mehmet; Mehmet, Nihayet; Durmaz, BengülÖz: Amaç: Enfekte koyun ve sığırların hidatik kist sıvısında bazı kimyasal ve biyokimyasal parametreleri ölçmek. Gereç ve Yöntem: Enfekte koyun ve sığırların akciğer ve karaciğerinden 50 şer adet ve sığır dalağından alınan 30 hidatik kist sıvısı, otoanalizör tekniği kullanılarak kimyasal ve biyokimyasal parametreler yönünden incelendi. Bulgular: Hidatik kist sıvısındaki koyun akciğer ortalama glikoz miktarları koyun karaciğerinden daha yüksekti (sırasıyla 44.3 ve 35.8 mg/dl). Belirtilen organlarda ortalama mikrototal protein seviyeleri 26,1 ve 21,4 mg/dl idi. Trigliserit değerleri ise sırasıyla 26,1, 21,4 mg/dl olarak bulundu. Sığırlar dikkate alındığında: ortalama glukoz ve mikrototal protein seviyeleri koyunlarda saptanan kinden çok daha düşüktü (P<0,05). Değerler sırasıyla (11,1; 8,1; 12,9; 10,4) mg/d idi. Sığır karaciğer ve akciğer hidatik kist sıvılarındaki ortalama trigliserit seviyeleri 2,5 ve 2,9 mg/dl idi ve bu değerler koyunlardakinden önemli oranda farklı değildi (P>0,05). Elektrolitlere gelince, koyun akciğer ve karaciğer hidatik kist sıvılarında sodyum, potasyum ve klor ortalama değerleri sığır akciğer ve karaciğerindeki değerlerden daha düşük bulundu. Tersine diğer kimyasal parametre olan kalsiyum seviyesi koyun akciğer ve karaciğer hidatik kist sıvısında sığırınkine göre daha yüksek bulundu (p<0.05). Sonuç : Enfekte olan koyun ve sığırların hidatik kist sıvısında bazı kimyasal ve biyokimyasal parametrelerin ölçümü, insanlarda kist hidatik kaynağını tespit etmekte yardımcı olabilir.Öğe Dışkı kültürlerinden izole edilen Salmonella ve Shigella suşlarının antibiyotik direnç durumları(1999) Durmaz, Bengül; Refik, Mehmet; Aşgın, Nergis; Ağel, H. EsraÇalışmada Turgut Özal Tıp Merkezi Hastanesinde infeksiyöz ishallerden izole edilen 30 Salmonella ve 26 Shigella suşunun akut infeksiyöz ishallerin ampirik tedavisinde yaygın olarak kullanılan ampisilin, kotrimoksazol, kloramfenikol ve kinolonlara karşı duyarlılık durumlarını belirlemek amaçlandı. Antibiyotiklere duyarlılık disk diffüzyon yöntemiyle araştırıldı. Çalışılan suşlarda kinolon grubu antibiyotiklere direnç tespit edilemedi. Ampisilin, kloramfenikol, kotrimoksazole Salmonella sırasıyla suşlarında; %66, %42.3, %33.3, Shigella suşlarında ise; %50, %53.8 ve %19.2 ve oranlarında direnç saptandı. Bu sonuçlar, Salmonella gastroenteriti ve Shigelloz'un ampirik tedavisinde kinolonların ilk tercih olduğunu, etkenin izole edilebildiği durumlarda ise antibiyotik duyarlılık testleri sonucuna göre antibiyotik verilmesinin gerekliliğini göstermektedir.Öğe Dışkı Kültürlerinden İzole Edilen Salmonella Ve Shıgella Suşlarının Antibiyotik Direnç Durumları(Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi, 1999) Agel, H.Esra; Durmaz, Bengül; Refik, Mehmet; Aşgın, NergisÇalışmada Turgut Özal Tıp Merkezi Hastanesinde infeksiyöz ishallerden izole edilen 30 Salmonella ve 26 Shigella suşunun akut infeksiyöz ishallerin ampirik tedavisinde yaygın olarak kullanılan ampisilin, kotrimoksazol, kloramfeni kol ve kinolonlara karşı duyarlılık durumlarını belirlemek amaçlandı. Antibiyotiklere duyarlılık disk diffüzyon yöntemiyle araştırıldı. Çalışılan suşlarda kinolon grubu antibiyotiklere direnç tespit edilemedi. Ampisilin, kloramfenikol, kotrimoksazole Salmonella sırasıyla suşlarında; % 66, % 42.3, % 33.3, Shigella suşlarında ise; % 50, % 53.8 ve % 19.2 ve oranlarında direnç saptandı. Bu sonuçlar, Salmonella gastroenteriti ve Shigelloz'un ampirik tedavisinde ki- nolonların ilk tercih olduğunu, etkenin izole edilebildiği durumlarda ise antibiyotik duyarlılık testleri sonucuna göre antibiyotik verilmesinin gerekliliğini göstermektedir.Öğe Hiper ve hipotiroidili hastalarda serum TNF-\alpha, IL-1\beta, IL-2R, IL-6, IL-8 düzeylerinin araştırılması(Endokrinolojide Yönelişler, 2001) Mehmet ,Nihayet; Refik, Mehmet; Aydın, EnginÖz: Bu çalışmada hastaların (20 kadın, 13 erkek) toplam 33'ü hipertiroidi, hastaların (17 kadın, 15 erkek) toplam 32 hasta hipotiroid tanısına sahipti. Kan örneklerinde, serum TNF-?, IL1?, IL2R, IL-6 ve IL-8 seviyeleri ölçüldü ve istatistiksel anlamlılık değerleri hesaplandı. Kontrol grubu tamamen sağlıklı 33 kişiden (18 erkek, 15 kadın) oluşturuldu. Serum TNF-?, IL-1?, IL-2R, IL-6 ve IL-8 seviyeleri hipertiroidli hastalar kontrol grubu ile karşılaştırıldığında, değerlerde anlamlı bir artış görüldü (sırasıyla p<0.002, p<0.001, p<0.001, p<0.001, p<0.001). Serum TNF-?, IL-6 ve IL-8 seviyeleri, hipotiroidli hastalar kontrol grubu ile karşılaştırıldığında, değerlerde anlamlı bir azalma görüldü (sırasıyla p<0.002, p<0.001, p<0.001), ancak IL-1B, IL-2R'de ise anlamlı bir artış görüldü. Hipertiroid ve hipotrioidili hastalarda TNF-?, IL-1?, IL-2R, IL-6 ve IL-8 düzeylerinin serumda hastalığın aktivitesini göstermede ve tedaviye cevabın izlenmesinde yararlı olabileceği düşünülmüştür.Öğe Turgut Özal Tıp Merkezi' nde çeşitli klinik örneklerden izole edilen Candida' ların türlere göre dağılımı(İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi, 1999) Ağel, H. Esra; Durmaz, Bengül; Refik, Mehmet; Direkel, ŞahinÖz: Enfeksiyon etkeni mayaların izolasyonu ve tür seviyesinde tanımlanmaları yapılmadan tedavi amacıyla kullanılan azol grubu ilaçlar özellikle anti-fungallere dirençli C. albicans dışı Candida türlerinin duyarlı türler arasından seçilmelerine ve daha sık enfeksiyon oluşturmalarına sebep olmaktadır. Hastanemizde C. albicans dışı Candida'ların infeksiyon etkeni olarak oranını belirlemek amacıyla, klinik örneklerden etken olarak izole edilen 76 Candida susunun API-20 C (Biomerioux) kiti ile tür tanımlaması yapıldı. C. albicans %72 oranında en sık izole edilen türdü. İzolatlarm %28'i ise C. albicans dışı Candida türleri olarak tanımlandı. Başlık (İngilizce): Identification of Candida species isolated from various clinical specimens in Turgut Özal Medical Center Öz (İngilizce): The azol group drugs given without performing yeast isolation and identification lead to the selection of non-albicans Candida species that are resistant to these drugs and result in more frequent infections of these species. This study was performed to determine the rate of non-albicans Candida species in our hospital. For this aim, 76 Candida strains isolated as pathogen agents were identified by API-20 C (Biomerioux) identification system. The most commonly isolated Candida species was C. albicans 72% and 28% of the isolates were non-albicans species.Öğe Turgut Özal Tıp Merkezinde Çeşitli Klinik Örneklerden İzole Edilen Candıdaların Türlere Göre Dağılımı(Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi, 1999) Agel, H.Esra; Durmaz, Bengül; Refik, Mehmet; Direkel, ŞahinEnfeksiyon etkeni mayaların izolasyonu ve tür seviyesinde tanımlanmaları yapılmadan tedavi amacıyla kullanılan azol grubu ilaçlar özellikle anti-fungallere dirençli C. albicans dışı Candida türlerinin duyarlı türler arasından seçilmelerine ve daha sık enfeksiyon oluşturmalarına sebep olmaktadır. Hastanemizde C. albicans dışı Candida'ların i nfeksiyon etkeni olarak oranını belirlemek amacıyla, klinik örneklerden etken olarak izole edilen 76 Candida suşunun API-20 C (Biomerioux) kiti ile tür tanımlaması yapıldı. C. albicans % 72 oranında en sık izole edilen türdü. İzolatların % 28'i ise C. albicans dışı Candida türleri olarak tanımlandı.