Yazar "Selamoğlu, Zeliha" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe The effects of acrylamide and vitamin E administration during pregnancy on adults’ ovarian tissue: An experimental study(2019) Erdemli, Mehmet Erman; Erdemli, Zeynep; Türköz, Yusuf; Gözükara Bağ, Harika; Selamoğlu, ZelihaAbstract: Aim: The aim of the present study is to investigate the effects on ovarian tissues of adult female rats, which were the offspring of rats administered acrylamide (AA) and vitamin E during pregnancy. Material and Methods: Thirty rats were divided into 5 groups of 6 pregnant rats, as the Control, Corn Oil, Vitamin E, AA, Vitamin E + AA groups. The births were monitored on the 21st day to select the female rats. The selected female rats were decapitated at the end of the 8th week and their ovarian tissues were removed under anesthesia malondialdehyde (MDA), reduced glutathione (GSH), total antioxidant capacity (TAS), total oxidant capacity (TOS), oxidative stress index (OSI), superoxide dismutase (SOD), catalase (CAT) and nitric oxide (NO) levels were examined. Results: Administration of AA during pregnancy caused an increase in MDA, TOS, OSI and NO levels and a decrease in GSH, SOD, CAT and TAS levels in the ovarian tissues of the rats when compared to the control group. It was determined that vitamin E administration caused an increase in GSH, SOD, CAT and TAS levels in ovarian tissues, compared to all other groups (P <0.05). Conclusion: Exposure to food-induced AA toxicity increases each day and the parallel increase in infertility suggests that it could be related to AA toxicity. Although vitamin E is capable to exert a protective effect against AA toxicity through increasing the antioxidant capacity of ovarian tissue, there is certain necessity for further studies.Öğe The effects of enalapril maleate and cold stress on some blood parameters(2005) Selamoğlu, Zeliha; Yürekli, MuhittinAbstract: Enalapril, ACE (Angiotensin Converting Enzyme) inhibitörleri kategorisine ait olup, anjiyotensin dönüştürücü enzimin kompetetif inhibitörüdür. ACE inhibitörlerinin faydalı etkileri, öncelikle plazma renin-anjiyotensin-aldesteron sisteminin baskılanmasıyla ortaya çıkar. Enalapril maleat'ın farmakolojik aksiyonları, hipotansiyonla ilişkilidir. Enalapril maleat, kan damarlarını gevşeterek, yüksek kan basıncını kontrol eden bir ACE inhibitörüdür. Stres, organizmanın değişen çevreye uyumunu sağlayan önemli cevapları tetikler. Katekolaminlerin salınması, stres vericilere cevapta anahtar bir olaydır ve katekolamin sentez enzimlerini kodlayan genlerin ifadesinde artış ile takip edilir. Bu çalışma, sıçan kanında glukoz, trigliserit, kolesterol ve albumin seviyeleri üzerine enalapril maleat ve soğuk stresin etkilerini ortaya çıkarmak için düzenlenmiştir. Soğuk stres uygulama grubunda kan glukoz, kolesterol ve trigliserit seviyesi artıp, albumin seviyesi azalmıştır (P<0,05). Enalapril maleat uygulama grubunda kan glukoz ve trigliserit seviyesi azalmıştır (P<0,05). Kolesterol ve albumin seviyesi değişmemiştir (P>0,05). Soğuk stres+enalapril maleat uygulama grubunda kan glukoz seviyesi azalmıştır (P<0,05). Trigliserit, kolesterol ve albumin seviyesi değişmemiştir (P>0,05).Öğe The effects of grapeseed extract and low level laser therapy administration on the liver in experimentally fractured mandible(2017) Ege, Bilal; Aksungur, Zeynep; Erdemli, Mehmet Erman; Akgül, Hasan; Bağ, Harika Gözde Gözükara; Selamoğlu, ZelihaAim: The present study investigated the changes in the liver tissues of rats with experimentally fractured mandible following the use of Grape Extract (GSE) and Low Level Laser Therapy (LLLT) in healing the fracture in dentistry. Materials and Methods: 60 adult male Wistar Albino rats were randomly assigned to 5 main groups (Control, Fractured Mandible (FM), FM + GSE, FM + LLLT, FM + LLLT + GSE), and then these groups were divided into two groups of 7 and 21 days (n = 6). A vertical fracture line passing through the molar teeth was formed in the right mandibles of all subjects except for these in the control group, and the fracture was internally fixed with a four-hole microplate and four micro-screws. Malondialdehyde (MDA), reduced glutathione (GSH), superoxide dismutase (SOD), catalase (CAT) activities were analyzed to determine the changes caused by GSE and LLLT administration in rat liver tissues in fractured mandibles. Results: It was determined that MDA and SOD levels in FM group and GSH and CAT activity levels in FM + GSE group and MDA levels in FM + LLLT group and GSH and CAT levels in FM + GSE + LLLT group increased statistically significantly to the control group on days 7 and 21. Conclusion: Biochemical parameters were investigated on the 7th and the 21st days, and it was determined that the oxidative damage caused by mandibular defects could be eliminated substantially in the rat liver especially with the administration of grapeseed that has antioxidant capacity.Öğe The effects of grapeseed extract and low level laser therapy administration on the liver in experimentally fractured mandible(2017) Erdemli, Mehmet Erman; Selamoğlu, Zeliha; Akgül, Hasan; Ege, Bilal; Bağ, Harika Gözde Gözükara; Aksungur, ZeynepAim: The present study investigated the changes in the liver tissues of rats with experimentally fractured mandible following the use of Grape Extract (GSE) and Low Level Laser Therapy (LLLT) in healing the fracture in dentistry.Materials and Methods: 60 adult male Wistar Albino rats were randomly assigned to 5 main groups (Control, Fractured Mandible (FM), FM + GSE, FM + LLLT, FM + LLLT + GSE), and then these groups were divided into two groups of 7 and 21 days (n = 6). A vertical fracture line passing through the molar teeth was formed in the right mandibles of all subjects except for these in the control group, and the fracture was internally fixed with a four-hole microplate and four micro-screws. Malondialdehyde (MDA), reduced glutathione (GSH), superoxide dismutase (SOD), catalase (CAT) activities were analyzed to determine the changes caused by GSE and LLLT administration in rat liver tissues in fractured mandibles.Results: It was determined that MDA and SOD levels in FM group and GSH and CAT activity levels in FM + GSE group and MDA levels in FM + LLLT group and GSH and CAT levels in FM + GSE + LLLT group increased statistically significantly to the control group on days 7 and21.Conclusion: Biochemical parameters were investigated on the 7th and the 21st days, and it was determined that the oxidative damagecaused by mandibular defects could be eliminated substantially in the rat liver especially with the administration of grapeseed that has antioxidant capacity.Öğe Sentetik organoselenyum bileşiklerinin antioksidan özelliklerinin incelenmesi(İnönü Üniversitesi, 2005) Selamoğlu, ZelihaOksidatif stres; hücresel antioksidan düzeyinin, reaktif oksijen düzeylerine karşı yetersiz kalması sonucu, toksik bir etkinin başlaması olarak tarif edilir. Bu durum ya antioksidan savunmaların yetersizliği, ya reaktif oksijen türlerinin aşırı üretimi, ya da her ikisinden dolayı olmaktadır. ROT üretiminin aşırı artması veya antioksidan savunmanın azalmasından dolayı her iki sistemin dengesizliği oksidatif strese yol açmaktadır. DNA'da zincir kırılmaları ve lipit peroksidasyonuna yol açan hücresel oksidatif hasarı içeren peroksitler, hidroksil radikalleri ve süperoksit anyon radikali gibi reaktif oksijen türlerinin üretilmesinde ve karsinogenezisde ciddi bir rol oynayan DMBA'nın, sıçan karaciğer dokusunda lipid peroksidasyon düzeylerinde artış ve oksidatif hasarlara yol açtığı bilinmektedir. Çevresel ve hücresel faktörlerin etkisiyle oluşturulan reaktif oksijen türlerinin detoksifiye edilmesinde, ekzojen olarak alınan yada fizyolojik olarak yapılan antioksidanlar görev almaktadır. Temel eser bir element olan selenyum, immün sistemin normal fonksiyonunda ve antioksidan mekanizmada görev yapan enzimlerin bir parçası olarak, savunma sisteminde yer almaktadır. Yaşamın uzaması ve hastalıkları önlemede, inorganik ve organik selenyum bileşiklerinin gösterdiği kimyasal koruyucu etkilere benzer etkiler gösteren, laboratuvarlarda hayvan çalışmalarında karsinogenezis üzerine çalışılmış önemli sentetik organoselenyum bileşikleri mevcuttur. Selenyum içeren moleküllerin klasik antioksidanlardan daha iyi antioksidan özellik göstermesi, sentetik organoselenyum bileşiklerinin oluşturulmasına yol açmıştır. Selenyumun indüklenmiş hücresel hasarlara karşı korunmada etkili olmasından dolayı, laboratuvarlarımızda sentezlenmiş olan organoselenyum bileşiklerinin ( Se I ve Se II ) DMBA ile kimyasal olarak indüklenmiş sıçan kan ve karaciğer dokularında, hücresel hasarlara karşı koruyucu özelliklerinin araştırılması sonucu, endojen antioksidan enzim aktivitelerinde meydana gelen değişimler ve lipid peroksidasyonuna karşı in vivo olarak oksidatif zararı önleme yetenekleri dikkat çekmiştir. Elde edilen bulgular, karaciğer dokusunda meydana gelen değişimlerin histopatolojik olarak incelenmesiyle ve ayrıca in vitro çalışmalarla da desteklenmiştir.Öğe Sentetik organoselenyum bileşiklerinin antioksidatif özelliklerinin incelenmesi(2005) Yılmaz, İsmet; Selamoğlu, Zeliha; Ateş, Burhan; Özdemir, İlknur; Gök, Yetkin; Iraz, MustafaOksidatif stres; hücresel antioksidan düzeyinin, reaktif oksijen düzeylerine karşı yetersiz kalması sonucu, toksik bir etkinin başlaması olarak tarif edilir. Bu durum ya antioksidan savunmaların yetersizliği, ya reaktif oksijen türlerinin aşırı üretimi, ya da her ikisinden dolayı olmaktadır. ROT üretiminin aşırı artması veya antioksidan savunmanın azalmasından dolayı her iki sistemin dengesizliği oksidatif strese yol açmaktadır. Reaktif oksijen türleri, lipitlere, proteinlere, nükleik asitlere hasar verebilen ve insan karsinogenezisinde rol oynayan oksidatif metabolizmanın kaçımlamayan bir yan ürünüdür. DNA'da zincir kırılmaları ve lipit peroksidasyonuna yol açan hücresel oksidatif hasarı içeren peroksitler, hidroksil radikalleri ve süperoksit anyon radikali gibi reaktif oksijen türlerinin üretilmesinde ve karsinogenezisde ciddi bir rol oynayan DMBA'nın, sıçan karaciğer dokusunda lipid peroksidasyon düzeylerinde artış ve oksidatif hasarlara yol açtığı bilinmektedir. Çevresel ve hücresel faktörlerin etkisiyle oluşturulan reaktif oksijen türlerinin detoksifiye edilmesinde, ekzojen olarak alman yada fizyolojik olarak yapılan antioksidanlar görev almaktadır. Besinlerle vücuda alman bazı mineraller, normal oksijen metabolizması boyuncaairetilen serbest radikallerin etkilerine karşı hücreleri koruyan antioksidan enzimlerin önemli bir parçasıdır. Temel eser bir element olan selenyum da, immün sistemin normal fonksiyonunda ve antioksidan mekanizmada görev yapan enzimlerin bir parçası olarak, savunma sisteminde yer almaktadır. Yaşamın uzaması ve hastalıkları önlemede, inorganik ve organik selenyum bileşiklerinin gösterdiği kimyasal koruyucu etkilere benzer etkiler gösteren, laboratuvarlarda hayvan çalışmalarında karsinogenezis üzerine çalışılmış önemli sentetik organoselenyum bileşikleri mevcuttur. Selenyum içeren moleküllerin klasik antioksidanlardan daha iyi antioksidan özellik göstermesi, sentetik organoselenyum bileşiklerinin oluşturulmasına yol açmıştır. Selenyumun indüklenmiş hücresel hasarlara karşı korunmada etkili olmasından dolayı, laboratuvarlarımızda sentezlenmiş olan organoselenyum bileşiklerinin ( Se I ve Se II) DMBA ile kimyasal olarak indüklenmiş sıçan kan ve karaciğer dokularında, hücresel hasarlara karşı koruyucu özelliklerinin araştırılması sonucu, endojen antioksidan enzim aktivitelerinde meydana gelen değişimler ve lipid peroksidasyonuna karşı in vivo olarak oksidatif zararı önleme yetenekleri dikkat çekmiştir. Elde edilen bulgular, karaciğer dokusunda meydana gelen değişimlerin histopatolojik olarak incelenmesiyle ve ayrıca in vitro çalışmalarla da desteklenmiştir.Öğe Soğuk stresi ve bir hipotansif ilaç olan enalapril maleate'in tirozin hidroksilaz (TH) enzim aktivitesi ve bazı kan parametreleri üzerine etkileri(İnönü Üniversitesi, 2000) Selamoğlu, ZelihaÖZET Bu çalışmada soğuk stresi, Enalapril maleate ve soğuk stresi+enâlapril maleate uygulanan Fischer-344 sıçanlarının adrenal medulla, hipotalamus ve kalplerinde Tirozin Hidroksilaz (TH) enzim aktivitesi, total protein ve total RNA miktarları araştırıldı. Glukoz, kolesterol, trigliserit ve albumin gibi bazı kan parametrelerinin kandaki seviyeleri üzerine 48 saat soğuk stresinin, enalapril maleate'ın ve soğuk stresi+enalapril maleate'ın etkileri araştırıldı. İstatistiksel önem testi kontrol ve uygulama yapılan gruplar arasında ANOVA ve LSD testi ile saptandı.48 saat soğuk stresi uygulanan F-344 sıçanlarının adrenal medullasında,kalplerinde ve hipotalamusunda TH enzim aktivitesinin, total protein ve total RNA miktarlarının önemli ölçüde arttığı saptandı.