Yazar "Tanyolaç, Sinan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Fazla kilolu ve şişman Türk kadınlarında plazma kalsiyum düzeylerinin risk göstergeleri ve metabolik sendrom ile ilişkisi.(2013) Üçer, Mehtap; İpek, Emel; Sertkaya, Ayşe Çıkım; Tanyolaç, SinanGiriş: Şişmanlık prevalansı tüm dünyada hızla artış göstermekte ve önemli bir halk sağlığı sorunu oluşturmaktadır. Serum kalsiyum düzeyleri ile vücut yağ miktarı arasında anlamlı ilişkiler saptanmıştır. Serum kalsiyum düzeyleri yükseldikçe beden kitle indeksi düzeyleri azalmakta, fakat insülin, total kolesterol ve trigliserid düzeyleri artış göstermektedir. Bu çalışmamızda şişman Türk kadınlarında serum kalsiyum düzeyleri ile kardiyovasküler risk faktörleri ve metabolik sendrom parametreleri arasındaki ilişki araştırılmıştır.Materyel ve metot:4749 fazla kilolu ve şişman kadın retrospektif olarak incelendi. Bunlardan 872 fazla kilolu (BMI =25-30 kg/m2) ve 3877 şişman (BMI ?30 kg/m2) hasta İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları AD, Şişmanlık Polikliniğinde değerlendirilmiş, antropometrik, biyokimyasal parametreler ölçüldü. Serum kalsiyum değerlerine göre hastalar üç gruba ayrılıp, parametreler tek yönlü ANOVA testi ile analiz edildi. p<0.05 anlamlı olarak kabul edildi. Sonuçlar: Vücut ağırlığı, yağ miktarı ve yağ dağılımı ile serum kalsiyum düzeyleri arasında anlamlı fark yoktu. Serum kalsiyum düzeyleri kardiyovasküler risk göstergeleri ile anlamlı bir ilişki göstermektedir. Buna ilaveten, Metabolik sendrom göstergeleri ve risk parametreleri bakımından yüksek bel çevresi dışında diğerleri anlamlı bulunmuştur.Tartışma: Bulgularımız yüksek kalsiyum düzeylerinin şişmanlık komplikasyonlarını kolaylaştırdığı göstermektedir. Kalsiyum düzeyleri yükseldikçe riskli bir durumun ortaya çıkmaktadır. Kalsiyum yüksekliği metabolik riskli bir durumu yansıtmaktadır. Şişman hastaları zayıflatmak amacıyla yüksek kalsiyum içeren diyetlerin kullanırken komplikasyonların önlenmesi için dikkatli olunmalıdır.Öğe Şişman Türk kadınlarında Hs-CRP düzeyleri ve kardiyovasküler risk göstergeleri(İnönü Üniversitesi, Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Endokrinoloji ve Metabolizma Anabilim Dalı, Malatya, 2012) Tanyolaç, Sinan; Sertkaya, Ayşe ÇıkımÖz: Amaç: Şişmanlık prevalansı tüm dünyada hızla artış göstermekte ve önemli bir halk sağlığı sorunu oluşturmaktadır. Çoğu hastada insülin direnci görülmekte ve patofizyolojilerinde kronik inflamasyondan söz edilmektedir. Önceki çalışmalar, serum hs-CRP düzeyleri ile vücut yağ miktarı arasında anlamlı ilişkiler olduğunu göstermiştir. Bu çalışmamızda şişman Türk kadınlarında serum hs-CRP düzeyleri ile kardiyovasküler risk faktörleri ve metabolik sendrom parametreleri arasındaki ilişki araştırılmıştır. Gereç ve yöntem: Fazla kilolu ve şişman olan 1007 kadın retrospektif olarak incelendi. Bunlardan 127’si fazla kilolu (BMI = 25-30 kg/m2) ve 880’i ise şişman (BMI ?30 kg/m2) hasta İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Şişmanlık Polikliniği’nde değerlendirildi. Antropometrik ve biyokimyasal parametreler ölçüldü. Serum hs-CRP düzeylerine göre hastalar üç gruba ayrılıp, parametreler tek yönlü ANOVA testi ile analiz edildi. p<0,05 anlamlı olarak kabul edildi. Bulgular: Vücut ağırlığı, yağ miktarı ve yağ dağılımı, üst tertildeki grupta anlamlı olarak yüksek bulundu. Serum hs-CRP düzeyleri kardiyovasküler risk göstergeleri ile anlamlı bir ilişki göstermekteydi. Buna ek olarak, metabolik sendrom göstergeleri ve risk parametreleri de üst tertildeki grupta daha sıktı. Sonuç: Bulgularımız yüksek hs-CRP düzeylerinin şişmanlık komplikasyonları ve kardiyovasküler risk göstergeleri ile birlikte olduğunu göstermektedir. hs-CRP düzeyleri yükseldikçe riskli bir durum ortaya çıkabilir. Yüksek hs-CRP düzeyleri metabolik açıdan riskli bir durumu yansıtmaktadır. Serum hs-CRP düzeyleri yüksek olan hastaların tedavisi daha dikkatli yapılmalıdır.