Yazar "Uyumlu, Ayşe Burçin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Investigation of the effect of watercress via nuclear factor- E2-related factor-2 pathway on 7,12-dimethylbenz[a] anthracene-induced oxidative damage in rat liver(2021) Atay, Kübra; Uyumlu, Ayşe Burçin; Satılmış, Basri; Taşdemir, Aslı; Yılmaz, Hatice ÇağlarAim: Nuclear factor E2-related factor-2 (Nrf2) regulates many cytoprotective antioxidants, and detoxifying enzymes, has been a hopeful approach for chemoprevention of cancer. We researched the chemopreventive impact of watercress on the DMBA- induced oxidative damage in the rat liver via the Nrf2/ARE signalling pathway in the present study. Material and Method: Female Wistar albino rats have categorized into three groups. The control was the first group, rats in the second and third groups were administered 7,12-dimethylbenz[a]anthracene (DMBA) (20 mg/kg b.w., i.p.) and rats in the third group were given daily doses of watercress (250 mg/kg b.w. Nasturtium officinale R.Br. for 4 weeks by oral gavage). Antioxidant and phase II detoxification enzyme activities, Nrf2 transcription factor level in liver, and serum ALT were determined. Also, histopathological analysis of the liver was performed. Results: We observed that watercress induces DNA-binding of Nrf2. It was related to increased enzyme activities of phase II detoxifying and the antioxidant. Our results also demonstrated that watercress ameliorated liver injury. Conclusion: Our data ensured considerable evidence that the dietary watercress ameliorates DMBA induced liver toxicity via regulating the activation of the Nrf2/ARE pathway which increases the expression of cytoprotective enzymes.Öğe Ratlarda cerulein ile indüklenen akut pankreatit üzerine verapamil, dantrolen ve 2-aminoetoksidifenil borat'ın etkilerinin incelenmesi(İnönü Üniversitesi, 2011) Uyumlu, Ayşe BurçinAkut pankreatit, çeşitli yakın ve uzak organ sistemlerini etkileyebilen pankreasın akut inflamasyon hastalığıdır. Safra taşları ve alkol en sık görülen sebepleridir. Akut pankreatitin etiyolojik faktörlerinin bilinmesine rağmen hastalığın patofizyolojisi henüz tam olarak aydınlatılamamıştır. Sindirimde görev alan zimojenlerin, duodenuma ulaşmadan önce asiner hücrelerde erken aktive olması, pankreatit patogenezinde merkezi bir rol oynamaktadır. Patolojik intraasiner zimojen aktivasyonu, anormal intrasellüler Ca+2 artışı ile ilişkilidir. Ratlarda IP3R, RyR ve L-tipi voltaj kapılı kalsiyum kanalları için sırasıyla 2-APB, Dantrolen ve Verapamil gibi kalsiyum kanal blokörlerinin cerulein ile indüklenen akut pankreatiti iyileştirebileceği hipotezi üzerine yoğunlaştık. Bu amaçla, serumda amilaz ve lipaz seviyeleri, pankreatik dokuda ise tripsin, tripsinojen, TAP, PSTI ve Katepsin B seviyelerini ölçtük. Bu biyokimyasal ölçümler, histopatolojik gözlemler ile desteklendi. Sonuçlarımızda, cerulein grubunda artan amilaz, lipaz, tripsin ve TAP seviyelerinin kalsiyum kanal blokörleri ile anlamlı olarak azaldığını bulduk. Buna ek olarak, bütün gruplar arasında PSTI ve tripsinojen seviyeleri düşerken Katepsin B düzeylerinde önemli bir fark bulunmadı. Sonuç olarak, bulgularımız, cerulein indüklü akut pankreatit üzerine kalsiyum kanal blokörlerinin tedavi edici etkilerinin olabileceğini göstermektedir. Ancak, akut pankreatitte, intrasellüler kalsiyum konsantrasyonundaki anormal yükseliş ile ilişkili patofizyolojik mekanizmaların aydınlatılması için daha gelişmiş moleküler analizlere ihtiyaç duyulmaktadır.Öğe The role of Nrf2/SIRT1 pathway in the hepatoprotective effect of PEITC against HFD/STZ-induced diabetic liver disease(2022) Atıcı, Buğrahan; Uyumlu, Ayşe Burçin; Taşdemir, AslıAim: We intended to assess the hepatoprotective effects of phenethyl isothiocyanate (PEITC) against oxidative liver injury induced by a high-fat diet (HFD) and streptozotocin (STZ) diabetes through the Nuclear Factor E2-Related Factor 2 (Nrf2) and Sirtuin 1 (SIRT1) pathways in rats. Materials and Methods: Thirty male Wistar Albino rats were separated into three groups: the control group, the second group (HFD+STZ) fed HFD and injected with STZ (35mg/kg b.w.), and the third group (HFD+ STZ+PEITC) fed an HFD, injected with STZ (35mg/kg b.w.), and given PEITC (40mg/kg b.w. by oral gavage). Feeding with HFD and PEITC was given for two weeks and continued one more week following STZ. Serum ALT and lipids levels, antioxidant enzyme activities, MDA, GST, SIRT1, NF-??, and Nrf2 levels were measured. Liver histological changes were detected. Results: In comparison with the control group, in the HFD+STZ group, serum HDL levels, activities of hepatic antioxidant enzymes, Nrf2 activity, levels of GST, SIRT1, and NF-?? reduced and besides, serum ALT, TG, TC, LDL / VLDL, and hepatic MDA levels increased (p <0.05). PEITC pre-administration led to improvement in these changes made by HFD-STZ (p <0.05). Conclusion: Our data presented that PEITC ameliorated hepatic injury and serum lipid profile induced by HFD and STZ via the activation of Nrf2 and SIRT1 pathways. We can suggest that PEITC could be a possible candidate agent against liver diseases.Öğe Tüm vücut radyoterapisinin farklı yaş gruplarındaki ratlarda beyin dokusu lipid peroksidayonu ve antioksidan sistem parametreleri üzerine etkileri(İnönü Üniversitesi, 2007) Uyumlu, Ayşe BurçinRadyoterapide kullanılan iyonize ısınlar organizmada doza ve ısınlama süresine baglı olarak serbest radikallerin olusmasına ve oksidatif strese neden olurlar. Reaktif oksijen türlerinin olusturdugu oksidatif stres, kardiyovasküler hastalıklar, nörodejeneratif bozukluklar, yaslanma ve kanser gibi birçok hastalıgın etiyolojisinde etkili oldugu düsünülmektedir. Bu çalısmada, kanser tedavisinde yaygın olarak kullanılan radyoterapinin ratların beyin dokusunda olusturdugu lipid peroksidasyonunun ve antioksidan sistem parametrelerinin düzeylerinin yasa baglı degisiminin ve bu parametrelerin birbirleri ile iliskilerinin arastırılması amaçlandı. Bu çalısmada 35 adet Wistar albino tipi erkek ratlar, 1 haftalık (n=10), 4 haftalık (n=10), 12 haftalık (n=10) ve 1 yas (n=5) olmak üzere dört gruba ayrıldı. Tüm gruptaki ratlara Co-60 cihazı ile 8 Gy tek fraksiyon radyasyon uygulandı. Sakrifiye edilen ratların beyin dokuları fosfat tamponu ile homojenize edildi. Homojenatların yarısı ile MDA ölçümü yapıldı. Diger yarısından elde edilen süpernatant ile protein miktar tayini, SOD, CAT, GSHPx aktivite tayinleri yapıldı. SOD aktivitesinin, 1 haftalık ratlarda anlamlı derecede azaldıgı, diger gruplarda anlamlı olmasa da azalmanın olustugu bulundu (p<0,05). GSHPx ve CAT aktivitesindeki azalma 1 haftalık ve 1 yasındaki ratlarda daha belirgindir. Ergen ve eriskin ratlarda önemli degismeler olmadı (p<0,05). MDA düzeyinde tüm yas gruplarında artma gözlendi. En yüksek MDA düzeyinin yaslı ratlarda oldugu bulundu (p<0,05). Sonuç olarak radyoterapi tekniginde kullanılan iyonize radyasyon antioksidan sistemleri etkilemekte ve doku MDA düzeylerini arttırmaktadır. Bu degisiklikler 1 haftalık ve 1 yasındaki ratlarda daha fazladır. Bu durumun yeni dogan ratlarda henüz birçok sistemin tam olarak yerlesmis olmayısından ve yaslı ratlarda ise yaslanmaya baglı olarak ortaya çıkan fizyolojik kapasitedeki kayıplardan kaynaklandıgını söyleyebiliriz.