Yazar "Yaşar, Erdoğan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Normal koroner arterlere sahip prehipertansif hastaların sol ventrikül fonksiyonlarının miyokard performans indeksi ile değerlendirilmesi(İnönü Üniversitesi, 2012) Yaşar, ErdoğanHipertansiyonun habercisi olabilen prehipertansiyon, toplumda sık görülen önemli bir halk sağlığı sorunudur. MPİ, SV sistolik ve diyastolik fonksiyonlarını global olarak gösteren nispeten yeni bir yöntemdir. KAH'ın MPİ'yi olumuz etkilediği bilinmektedir. Amacımız koroner anjiyografisinde normal koroner arterleri saptanan prehipertansif hastalarda SV fonksiyonlarının MPİ ile değerlendirilmesidir. Materyal ve Metod:Çalışmaya kliniğimizde koroner anjiyografisi yapılan ve koroner anjiyografisinde normal koroner arterler saptanan kan basıncı 120/80 mmHg ile 139/89 mmHg arasında olan prehipertansif 40 hasta (21 kadın,19 erkek) ile kan basıncı 120/80 mmHg'nin altında olan normotansif 40 kontrol (18 kadın,22 erkek) olmak üzere toplam 80 kişi dahil edildi. Çalışmaya tüm katılanların klinik ve ekokardiyografik değerlendirilmesi yapıldı. Ekokardiyografik incelemede SV EF, E, A, E/A oranı, DZ, İGZ, İKZ ve EZ ölçümleri gerçekleştirildi. MPİ değerleri, İGZ+İKZ/EZ formülü ile hesaplandı. Bulgular:Her iki grup arasında yaş, cinsiyet ve diğer demografik özellikler açısından istatistiksel olarak anlamlı fark bulunamadı (p>0,05). Hasta grubundaki mitral inflow erken diyastolik akım hızı (E) kontrol grubuna göre daha yüksek olup, bu fark istatistiksel açıdan anlamlıydı (65,4±16,4'e karşın 74,8±15,7 cm/sn; p=0,011). Hasta grubundaki E/A oranı kontrol grubuna göre daha yüksek olup, bu fark da istatistiksel açıdan anlamlıydı (0,9±0,2 65'e karşın 1,1±0,3; p=0,009). Hasta grubundaki İGZ değerleri kontrol grubuna göre daha yüksek olup, bu fark istatistiksel açıdan anlamlıydı (78,9±13'e karşın 71,7±9,3 msn; p<0,001). Hasta grubundaki MPİ değerleri kontrol grubuna göre daha yüksek olup, bu fark istatistiksel açıdan anlamlıydı (0,55±0,09'e karşın 0,47±0,05; p<0,001). Her iki grup arasında SV EF, A, DZ, İKZ ve EZ özellikler açısından istatistiksel olarak anlamlı fark bulunamadı (p>0,05). Sonuç:Prehipertansif hastalarda global SV fonksiyonlarını gösteren MPİ, normal referans değerlerinin üzerinde saptanılmış olup, bu artış İGZ'deki uzamadan kaynaklanabilir. Bu sonuç, prehipertansif hastalarda SV diyastolik fonksiyonlarının olumsuz olarak etkilendiğine işaret edebilir.Öğe Prehipertansif hastalarda atriyal ileti süresinin doku Doppler ekokardiyografi ve P dalga dispersiyonu ile değerlendirilmesi(Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi, 2010) Ermiş, Necip; Açıkgöz, Nusret; Yaşar, Erdoğan; Taşolar, Hakan; Yağmur, Jülide; Cansel, Mehmet; Ataş, Halil; Pekdemir, Hasan; Özdemir, RamazanÖz: Amaç: Prehipertansiyon gelecekte gelişebilecek hipertansiyon için öngördürücüdür ve artmış kardiyovasküler morbidite ve mortalite riski taşır. P dalgası dispersiyonu (PD) ve doku Doppler ekokardiyografi (DDE) ile gösterilebilen atriyum içi/atriyumlar arası ileti zamanı uzaması atriyum fibrilasyonu gelişimi ile ilişkilidir. Çalışmamızda prehipertansif hastalarda atriyal ileti zamanını PD ve DDE ile değerlendirmeyi amaçladık. Çalışma planı: Çalışmamızda prehipertansif 46 hastada (22 erkek, 24 kadın; ort. yaş 56.5±12.3) ve normotansif 39 sağlıklı gönüllüde (19 erkek, 20 kadın; ort. yaş 55.8±11.7) P dalga süresi ve dispersiyonu 12 derivasyonlu elektrokardiyografi ile ölçüldü ve atriyal elektromekanik çiftleşme aralığı (PA) DDE ile değerlendirildi. Bulgular: Maksimum P dalga süresi (Pmaks) ve PD prehipertansiflerde kontrol grubuna göre daha uzun bulundu (Pmaks için 110.1±13.8 ve 91.4±7.7 msn, p<0.001; PD için 55.7±11.1 ve 36.8±5.7 msn, p<0.001). Lateral ve septal mitral halkalardan ölçülen atriyal PA kontrol grubuna kıyasla prehipertansif grupta daha uzun idi (Lateral PA için 76.5±10.1 ve 65.4±10.4 msn, p<0.001; septal PA için 59.0±6.4 ve 53.5±7.5 msn, p=0.002). Hem atriyumlar arası (lateral PA-triküspit PA) hem de atriyum içi (septal PA-triküspit PA) ileti zamanları prehipertansif grupta kontrol grubuna kıyasla uzamış bulundu (sırasıyla 25.8±9.3 ve 17.0±9.5 msn, p<0.001; 9.2±3.7 ve 6.7±3.0 msn, p=0.008). Korelasyon analizinde, Pmaks ve PD atriyumlar arası (sırasıyla r=0.38, p<0.001 ve r=0.40, p<0.001) ve atriyum içi (sırasıyla r=0.31, p=0.01 ve r=0.38, p<0.001) elektromekanik gecikme ile anlamlı ilişki gösterdi. Sonuç: Atriyal elektromekanik çiftleşme zamanı ve PD’nin prehipertansiflerde anlamlı derecede uzamış olması, prehipertansif hastalarda atriyum fibrilasyonu gelişme riskine işaret edebilir.