Yazar "Genç, Metin Fikret" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Bebeklerimizi nasıl büyütüyoruz?(1998) Genç, Metin Fikret; Güneş, Gülsen; Pehlivan, ErkanÖz:Bu araştırma, Malatya Ana-Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Merkezi' ne başvuran annelerin bebek beslenmesi ve bakımı hakkındaki bilgi ve uygulamalarını değerlendirmek amacıyla yapılmıştır. Araştırmacılar, Haziran ve Temmuz 1996' da merkeze başvuran ve 3 yaş ve daha küçük çocuğu olan 250 anneyle yüzyüze görüşerek anket uygulamış ve anket sonunda annelere eğitim vermişlerdir. Annelerin ortanca yaşı 26 olup, %90.8' si en az okuryazardır. Son çocuklarını büyütürken %64.8' i kendi bilgilerine göre davranmışlardır. İlk emzirme süresi ortanca 2 saat/r. Bir yaşını tamamlamış 153 bebeğe diğer gıdalarla birlikte ortanca olarak 9 ay anne sütü verilmiştir. İlk 6 ayda su bile verilmeksizin sadece anne sütü alan bebek oranı %3.2'dir. Yaşını tamamlamış 153 bebeğini Ik 12 ayda yaklaşık %80' ine kundak yapılmış, %6.5' i ise toprağa sarılmıştır. İshal ve yüksek ateşle ilgili bilgileri ölçmek amacıyla dört soru sorulmuştur. Soruların tümüne doğru cevap veren anne/erin oranı %67.6'dır. Dünya Sağlık Örgütü' nün öneri/eri doğrultusunda; bebeklerin doğar doğmaz emzirmeye başlanması, ilk 4-6 ayda yalnızca anne sütü verilmesi ve emzirmeye 12 ay devam edilmesi için anneler teşvik edilmelidir. Kundak ve toprak uygulamasının zararları ile diğer bebek bakımı konularında yapılacak eğitimlerin her ortamda gerçekleştirilmesi, sağlıklı kuşaklar yetiştirmede sağlık personeline düşen önem/i bir görevdir.Öğe Benign makrosefalide ruhsal bozukluklar(1999) Özcan, M. Erkan; Yakıncı, Cengiz; Durmaz, Yaşar; Genç, Metin FikretAmaç: Makrosefali baş çevresinin yaşa ve cinsiyete göre iki standart sapmanın üzerinde olmasıdır. Makrosefali çocuk nörolojisine başvuran çocuklarda sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Bu çalışma makrosefalik çocuklarda ruhsal bozuklukların dağılımının normosefalik çocuklara göre farklı olup olmadığını saptamak amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Yaşları 7-12 arasında olan makrosefalin 33 çocukta DSM-IV tanı ölçütleri göz önüne alınarak çocukluk çağında görülen ruhsal bozuklukları araştıran birer görüşme yapıldı. Sonuçlar, aynı aşamalardan geçen 30 normosefalili çocuğun verileriyle karşılaştırıldı. Bulgular: İki grup arasında ruhsal bozuklukların yaygınlığı açısından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık saptanmadı. Sonuçlar: Makrosefalili çocukların ruhsal bozuklukların sıklığı açısından normosefalili çocuklardan bir farklılığı söz konusu değildir.Öğe Malatya Asker Hastanesinde 2007 Yılında Görev Yapan Personelin Sağlıklı Beslenme Konusundaki Tutum ve Davranışları(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2010) Ulaş, Bircan; Genç, Metin FikretBu çalışma Malatya Asker Hastanesinde görev yapan personelin sağlıklı beslenme konusundaki tutum ve davranışlarını saptamak amacıyla yapılmıştır. Araştırmaya 2007 yılında görev yapan tüm personel dahil edilmiştir (n=268). Araştırma verileri sosyo-demografik özellikler, genel sağlık durumu, beslenme davranışları ve besin tüketim sıklığını içeren bir anket formu ile toplanmıştır. Araştırmaya katılan bireylerin yaşları 20-52 arasında olup, yaş ortalaması 28.6±8.0 yıldır. Ortalama Beden Kitle İndeksi değeri 24.2±3.2’dir. Yaş arttıkça Beden Kitle İndeksi de artmakta olup, erkeklerin BKI değerleri ortalaması kadınlardan anlamlı derecede fazladır. Düzenli egzersiz yapma oranı 20-24 yaş grubunda %35.5 iken, 25-29 yaş grubunda %22.7, 30-34 yaş grubunda %5.4, 35-39 yaş grubunda %18.5, 40 yaş ve üzerinde ise %6.5’tir. Yaş gruplarına göre düzenli egzersiz yapanlar ve yapmayanlar arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. Araştırmaya katılan 268 bireyin öğün atlama durumuna bakıldığında; 114’ünün (%42.6) öğün atlamadığı, 70’inin (%26.1) öğün atladığı ve 84’ünün (%31.3) bazen öğün atladığı görülmektedir. Araştırma sonucunda sağlıklı beslenme seçeneklerinden ‘yağ oranının düşük olması’ ve ‘sebze-meyve ağırlıklı beslenme’ önemlidir diye belirten kadınların oranı erkeklerden anlamlı derecede fazla bulunmuştur (p < 0.005). Ayrıca eğitim seviyesi yükseldikçe sağlıklı beslenme seçeneklerinden ‘yağ oranının düşük olması’, ‘vitamince zengin beslenme’ ve ‘sebze-meyve ağırlıklı beslenme’ önemlidir diyen bireylerin oranı artmaktadır. Sonuç olarak; yaklaşık yarısı sağlık alanında eğitim almış bireylerden oluşan bir topluluk üzerinde yürütülen çalışma göstermiştir ki, kişilerin doğru bilgi sahibi olmaları sağlıklı davranış göstermeleri için yeterli gelmemektedir. Bu nedenle, sağlıklı beslenme davranışı kazandırma yöntemleri konusunda yeni stratejiler geliştirilmesine ihtiyaç vardır.Öğe Malatya'da birinci basamak sağlık kuruluşlarında çalışan sağlık personelinin "Ağız diş sağlığını iyileştirmede flor kullanımı programı" hakkındaki bilgi ve görüşleri(1998) Genç, Metin Fikret; Pehlivan, Erkan; Güneş, Gülsen; Eğri, Mücahit; Kurçer, M. AliAmaç: Bu çalışma; Sağlık Bakanlığı tarafından Malatya ilini de kapsayan 13 ilde yürütülen flor tableti kullanımı programı hakkında sağlık personelinin bilgi ve görüşlerini öğrenmek için yapılan kesitsel bir araştırmadır. Gereç-Yöntem:Bu amaçla hazırlanmış anket formu, 15 Ağustos 1997 tarihinde yapılan ve 203 hekim, hemşire ve ebenin katıldığı bir hizmet içi eğitim toplantısı öncesinde katılımcıların tümüne uygulanmıştır. Bulgular. Katılımcılar, flor eksikliğinin belirtileriyle ilgili soruya %60, flor uygulama biçimleri ile ilgili soruya %78 oranında doğru yanıt vermişlerdir. Katılımcılardan sadece %28'i Türkiye için en uygun flor uygulama biçimi olarak flor tableti uygulamasını seçmiştir. Katılımcıların %66'sına göre programa karşı halkın tutum olumlu idi; öte yandan, katılımcıların %76'sına göre sağlık personelinin tutumu olumludur. Sonuç: Bu çalışmanın sonunda görülmüştür ki, sürekli hizmet içi eğitime ve personelin motivasyonuna ihtiyaç vardır.Öğe Türk sağlık mevzuatının incelenmesi(İnönü Üniversitesi, 1995) Genç, Metin FikretSağlık alanının yazılı hukuk kuralları olarak tanımlanabilecek olan sağlık mevzuatı; kanun, kanun hükmünde kararname, tüzük, yönetmelik, yönerge ve genelgeler ile diğer idari metinlerden oluşur. Sağlık alanında çalışan herkesin günlük işlerinde sıkça karşılarına çıkan sağlık mevzuatı ile ilgili olarak resmi bir başvuru kaynağının olmayışı ve yapılmış en son özel çalışmanın 1987 yılına ait olması bu alanda bir çalışma yapmak için başlıca esin kaynağı olmuş; mevzuat metinlerininin neler olduğunu belirleyip bunları biraraya getirmek, belli bir sistem içinde incelemek ve mevzuat listeleri oluşturmak amaçlanmıştır. Bu çalışmada, Ocak 1995 itibariyle geçerli olan sağlıkla ilgili 60 kanun, 3 kanun hükmünde kararname, 46 tüzük ve 103 yönetmelik ele alınmıştır. Bir arşiv çalışması niteliğinde olan incelemeye yönerge, genelge ve diğer idari metinler dahil edilmemiştir. Ayrıca 23 Nisan 1920 tarihinden itibaren günümüze değin çıkarılmış olan ve Ocak 1995 itibariyle geçerli olmayan sağlık mevzuatı da, bazı istatistiksel analizlere dahil edilmiştir. Sağlık mevzuatı metinlerinin neler olduğunun belirlenmesinde, alfabetik külliyat fihristlerinden ve bu konuda yapılmış özel çalışmalardan yararlanılmış, başta Resmi Gazete’ de yayımlanmayan yönetmelikler olmak üzere Özcan’ ın özel arşivi de çalışmaya esas olmuştur. Bulgular bölümünde, kanun, kanun hükmünde kararname, tüzük ve yönetmelikler kronolojik sıraya göre belli bir formada özetlenirken sağlıkla doğrudan ilgili olan ve pekçok kişiyi ilgilendiren bazı mevzuat metinleri daha ayrıntılı ele alınmıştır. Elbette ki özet metinlerin esas metinlerin yerini hiçbir zaman tutamayacağı açıktır. Başta konulara göre mevzuat listeleri olmak üzere, diğer listelerin de yardımıyla özet mevzuat metinlerine ulaşmanın sadece konuyla ilgili genel bilgilenme sağlayacağı söylenebilir. Tartışma bölümünde sağlık mevzuatı; kamu sağlığının korunması, sağlık alanındaki meslekler, sağlık hizmetlerinin sunumu ve finansman başlıkları altında ele alınarak kritik edilmiştir. İstatistiksel analiz kısmında ise tanımlayıcı ve analitik istatistiklere yer verilmiştir.