Yazar "Marol, Serdar" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Fakoemülsifikasyon cerrahisi: Öğrenme dönemindeki ilk tecrübeler(MN Oftalmoloji, 1997) Er, Hamdi; Hepşen, İbrahim F.; Marol, SerdarÖz: Bu çalışmada öğrenme döneminde fakoemülsifikasyon cerrahisinde edinilen tecrübeler ile elde edilen görsel sonuçlar ve komplikasyonlar değerlendirildi. Yaşları 33-88 (ortalama, 59) arasında değişen 23 hastanın 25 gözü ameliyat edildi. Ortalama takip süresi 13.7 ay (3-23 ay arası)'dır. Karşılaşılan başlıca komplikasyonlar 7 gözde (%28) başarısız kapsüloreksis, 4 gözde (%16) sektöryel iris hasarı, 2 gözde (%8) arka kapsül rüptürü ve vitreus kaybı, 16 gözde (% 64) geçici kornea ödemi'dir. Postoperatif 20 gözde (%80) tashihli 5/10 ye üzerinde, 10 gözde (%40) ise 8/10 ve üzeri görme keskinliği elde edildi. Sonuç olarak, fakoemülsifikasyon cerrahisinin öğrenme döneminde iyi bir teknik eğitim, yeterli deneysel çalışma ve başlangıçta dikkatli vaka seçimi çok önemlidir. Bu özellikler yerine getirildiğinde öğrenme dönemindeki komplikasyon oranının ekstrakapsüler katarakt cerrahisi ile karşılaştırıldığında büyük farklılık göstermeyeceğine i-nanmaktayız.Öğe İnsizyonal keratotomi sonrası şikayetlerin kontrolünde topikal diklofenak ile topikal indometasin' in etkilerinin karşılaştırılması(Türkiye Klinikleri Oftalmoloji Dergisi, 1998) Er, Hamdi; Marol, Serdar; Evereklioğlu, Cem; Gündüz, AbuzerÖz: Çalışmanın amacı refraktif keratotomi sonrası başta ağrı olmak üzere postoperatif şikayetlerin azaltılmasında topikal diklofenak sodyum ile topikal indometasinin etkilerini karşılaştırmaktır. Çalışmada 23 hastanın 38 gözü uygulanan tedavi protokolüne göre 2 gruba ayrılmıştır. 1. gruptaki 20 göze topikal diklofenak sodyum, 2. gruptaki 18 göze ise indometasin kullanılmıştır. Buna göre, her iki grup arasında sadece 1. saatteki ağrı 'nın kontrolünde istatistiksel olarak anlamlı farklılık (p= 0.05) tespit edilirken, diğer saat ve parametrelerin karşılaştırılmasında istatistiksel anlamlı farklılık bulunamamıştır (p>0.05). Sonuç olarak, topikal indometasinin refraktif cerrahi prosedürleri sonrası şikayetlerin tedavisinde, topikal diklofenakla aynı etkiye sahip olduğu ve dolayısıyla diklofenak tedavisine alternatif oluşturabileceği kanaatine ulaşılmıştır:Öğe Oftalmik cerrahide subtenon ve retrobulber anestezinin prospektif olarak karşılaştırılması(MN Oftalmoloji, 1997) Uğuralp, Murat; Oram, Osman; Marol, Serdar; Tilgen, Fikret; Bayramlar, HüseyinÖz: Çalışmamızda, son yıllarda geliştirilen subtenon anestezi tekniğinin oftalmik cerrahideki etkinli¬ğinin ve güvenirliğinin prospektif kontrollü bir çalışmayla retrobulber anesteziyle karşılaştırmalı olarak değerlendirilmesi amaçlandı. Bu amaçla, kliniğimizde ekstrakapsüler veya fakoemulsifikasyon yöntemiyle katarakt ekstraksiyonu ya da trabekülektomi gerçekleştirilen 40 olgunun 40 gözü preoperatif randomize olarak subtenon ve retrobulber anestezi gruplarına ay¬rıldı. Subtenon anestezi, inferotemporal veya inferonazal kadranlardan özel subtenon kanülü a-racılığıyla retroekvatoryal subtenon alana anestetik enjeksiyonu yapılarak gerçekleştirildi. Subtenon anestezi grubunda anestetik uygulanımı sırasındaki ağrı miktarı retrobulber gruba gö¬re anlamlı derecede az bulunurken (p=0.022), her iki grupta operasyon sırasındaki, postoperatif dönemdeki ağrı miktarı ve komplikasyonlar arasında istatistiksel anlamlı fark bulunmadı. Retrobulber yöntem glob akinezisinde istatiksel olarak anlamlı oranda daha etkin bulunurken (p=0.0001) subtenon teknikle de belirgin olarak az anestetik madde kullanılarak (p<0.0001) cerra¬hi için yeterli oküler anestezi sağlandığı belirlendi. Subtenon anestezi tekniği oftalmik cerrahide etkili ve retrobulber anesteziye bağlı olası komplikasyonları önleyebilecek güvenilir bir alternatif olarak görünmektedir.Öğe Stargardt makülar distrofisi(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 1996) Er, Hamdi; Bayramlar, Hüseyin; Marol, SerdarStargardt maküler distrofısi primer olarak fotoreseptör hücrelerinin (kon-rod) ve pigment epitelyumunun bozukluğudur. Özellikle ilk ve ikinci dekadda kadın ve erkekleri eşit olarak tutar ve bilateral, simetrik görme keskinliği kaybına yol açar. Sıklıkla resesif geçişlidir. Bu vaka bildiriminin amacı bir ailede 5 kardeşte saptanan Stargardt maküler hastalığım yeni literatür bilgileri ışığı altında sunmak ve gözden geçirmektir.Öğe Stargardt's macular dystrophy(1996) Er, Hamdi; Bayramlar, Hüseyin; Marol, SerdarStargardt maküler distrofisi primer olarak fotoreseptör hücrelerinin (kon-rod) ve pigment epitelyumunun bozukluğudur. Özellikle ilk ve ikinci dekadda kadın ve erkekleri eşit olarak tutar ve bilateral, simetrik görme keskinliği kaybına yol açar. Sıklıkla reşesif geçişlidir. Bu vaka bildiriminin amacı bir ailede 5 kardeşte saptanan Stargardt maküler hastalığını yeni literatür bilgileri ışığı altında sunmak ve gözden geçirmektir. [Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi 1996;3(2): 113-115]