Yazar "San, Ayla" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Hemodiyaliz hastalarında intradiyalitik parenteral esansiyel amino asit tedavisinin etkileri(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 1995) Tonbul, H.Zeki; San, Ayla; Selçuk, N.Yılmaz; Akarsu, Ersin; Soypaçıcı, Zeki; Akçay, FatihVücut kitle indeksleri düşük olan kronik hemodiyaliz (HD) programındaki 19 (11 K, 8 E) üremik hastaya 3 ay süre ile her diyaliz seansının son 2 saatinde 250 ml % 5.4'lük Esansiyel Amino Asit (EAA) solüsyonu ile birlikte 500 ml % 10'luk dekstroz infüzyonu uygulayarak, bu tedavinin; vücut ağırlığı, vücut kitle indeksi (BM1), serum albumin ve transferrin düzeyi, PPD, total lenfosit sayısı ve protein katabolizma hızı (PCR) gibi nutrisyonel parametreler üzerine etkisini araştırdık. Hastaların yaş ortalaması 48±6 (36-60) yıl ve vücut ağırlığı 52±3.5 kg idi. Ortalama 12±4 aydan beri HD'e giriyorlardı. Hastaların tedavi öncesi 1 g 'kg/gün protein ve 35 kcal/kg/gün kalori ihtiva eden diyetleri tedavi süresince değiştirilmeden aynen uygulandı. Sonuç olarak; BMVleri düşük olan kronik HD hastalarında intradiyalitik parenteral EAA infuzyonunun azotemiyi etkilemeksizin BM1, serum albumin ve transferrin düzeyi ile PCR’ı önemli derecede artırarak bozulmuş olan nutrisyonel durumu iyileştirdiği tespit edilmiştir.Öğe Hipertansif ve normotensif kronik üremik hastalarda lipid profili(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 1997) Tonbul, H. Zeki; Selçuk, N. Yılmaz; Kaya, Hasan; San, Ayla; Akçay, FatihBu çalışma hipertansif ve normotensif kronik üremik hastalar arasında lipid profili yönünden farklılık bulunup bulunmadığını araştırmak amacıyla 14'ü hipertansif 27'si normotensif toplam 41 kronik ürem il i hasta üzerinde yapıldı. Bu hastaların 18'i (9 normotensif 9 hipertansif kronik hemodiyaliz programında idi. Kontrol grubu olarak ise sağlıklı 12 kişi alındı. Gece boyunca 14 saatlik açlık sonrası alınan venöz kan örneklerinde bazal insülin düzeyi ve serum lipid profili tayini yapıldı. Hipertansif ve normotensif hastalar arasında yaş ortalaması ve vücut kitle indeksi yönünden önemli bir farklılık yoktu. Hipertansif grupta serum trigliserid, total kolesterol, LDL, VLDL, Apo-B, Lipoprotein-(a) ve insülin düzeyleri normotensif gruba göre önemli derecede daha yüksek, HDL düzeyleri ise daha düşük bulundu. Hemodiyalize giren ve girmeyen hastalar arasında da lipid profili yönünden farklılık yoktu. Sonuç olarak, hipertansif kronik üremik hastalarda lipid anormalliklerinin normotensiflerden daha fazla olduğu tespit edildi. Bu nedenle hipertansif üremik hastalarda aterosklerozun daha erken ve ciddi boyutlarda ortaya çıkacağı sonucuna varıldı.