Yazar "Tekedereli, İbrahim" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 12 / 12
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 47,XYY karyotipli infertil bir çiftte ICSI ile gebelik eldesi ve genetik danışmanlık süreci(İnönü Üniversitesi Sağlık Bilimleri, 2012) Kara, Murat; Kumbak Aygün, Hatice Banu; Tekedereli, İbrahim47,XYY sendromu erkeklerde ekstra Y kromozomunun olduğu bir cinsiyet kromozomu anöploidisidir ve bu erkeklerin büyük bir kısmı fenotipik olarak normal özellik gösterirler. Ancak infertilite, kanser, nörolojik hastalıklar riskinde artma bildirilmiştir. Bu olguda intrasitoplazmik sperm enjeksiyonu (ICSI) ile normal genotipte bir çocuğa sahip olan 47,XYY genotipli bir vaka sunularak bu tür genotipe sahip bireyler için genetik danışmanlık sürecinin önemi tartışıldı.Öğe Beslenmenin hipotalamik kontrolünde irisin hormonunun etkilerinin araştırılması(2015) Tekedereli, İbrahim; Özyalın, Fatma; Çolak, Cemil; Bozkır, Çiğdem; Tekin, Suat; Çiğremiş, Yılmaz[Abstract Not Available]Öğe Down sendromlu iki yenidoğanda nadir translokasyonlar(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2015) Yaşar, Emine; Ekici, Cemal; Savacı, Serap; Karatoprak, Serdar; Tekedereli, İbrahimTrizomi 21, insanlarda en sık görülen kromozomal anöploidi olup sıklığı yaklaşık olarak 700 canlı doğumda 1’dir (1:700). Olguların %95’i klasik tip Down sendromu olup, fazla olan 21. kromozom serbesttir. Kalan vakaların yaklaşık yarısı 14/21 translokasyonu ile meydana gelirken, yarısını ise 21/21, 15/21 gibi diğer Robertsonian tipi translokasyonlar ve mozaik trizomiler oluşturur. Klasik ya da translokasyon tipi Down sendromu arasında fenotipik fark olmamasına rağmen, translokasyon tipi Down sendromunda ebeveynlerin taşıyıcı olma ihtimali gözönüne alınarak, anne-baba kromozom analizi yapılması gereklidir. Bu çalışmada Down sendromu bulguları nedeni ile başvuran iki yenidoğanın tanı, komorbid durumlar ve genetik danışmanlık süreci literatür bilgileri ışığında değerlendirilerek sunulmuştur.Öğe The effects of lack of melatonin in experimental rat model of Alzheimer’s Disease: relationship with FEZ1 gene expression(2017) Demir, Mehmet; Yılmaz, Ümit; Çolak, Cemil; Çiğremiş, Yılmaz; Özyalın, Fatma; Tekedereli, İbrahimAbstract: Alzheimer’s Disease (AD), which is the most common reason for dementia, is an irreversible neurodegenerative brain disease. FEZ1 is a protein expressed in the brain. High expressions of FEZ1 mRNA have been interpreted as an indicator of high neural plasticity for memory and learning. This study was planned to determine the effect of melatonin deficiency (pinealectomy; PnX) on AD and to reveal its association with FEZ1. 30 male rats were used in the study. The rats were divided into three as SHAM, PnX+streptozotocin (STZ) and PnX+STZ+melatonin (MLT) groups. The pineal glands of rats were surgically removed (except SHAM group) and STZ was intracerebroventricularly (icv) administrated at the first and third days. MLT (10 mg/kg/day) was intraperitoneally (ip) injected 1 h before the first STZ application and it was continued for 14 days. STZ and MLT solvents were applied to the rats in the SHAM group. At the end of the applications, Morris water maze (MWM) test was carried out the rats. At the end of MWM tests, the rats were sacrificed and their blood and hippocampus tissues were taken. FEZ1 gene expression and protein levels were determined from hippocampus tissue, while serum nonadrenaline, dopamine and serotonin levels were detected from blood samples. FEZ1 protein levels of PnX+STZ+MLT group were found to be statistically significantly lower than those of SHAM and PnX+STZ groups (p<0.05). While noradrenaline levels were found to be lower in both groups when compared with the SHAM group (p<0.05), no difference was found between the dopamine and serotonin levels of groups. Our results showed that in AD made up in the deficiency of melatonin, FEZ1 levels got higher and the increases were revealed to return to normal levels with exogenous melatonin applicationÖğe Erkek sıçanlara intraserebroventriküler irisin infüzyonun hipotalamus-hipofiz-gonadal eksen üzerindeki etkilerinin araştırılması(2016) Beytur, Ali; Tekedereli, İbrahim; Türköz, Yusuf; Vardı, Nigar; Sandal, Süleyman; Topçu, İbrahim[Abstract Not Available]Öğe Frajil X Sendromu: Moleküler ve Klinik Genetik Yönleri(Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 2018) Kurtoğlu, Elçin Latife; Demiral, Emine; Tekedereli, İbrahimÖz: Frajil X Sendromu, kalıtılabilir zeka geriliğinin en sık sebebidir. Tüm zihinsel gerilik nedenleri arasında da Down Sendromu’ndan sonra ikinci sırada yer almaktadır. Etyolojisinde, X kromozomunun q27.3 bölgesinde bulunan frajil X mental retardasyon 1 (FMR1) geninin 5’ ucunda translasyon olmayan bölgesindeki CGG üçlü nükleotid tekrar sayısının artışı rol oynamaktadır. Bu tekrar artışı aynı zamanda, sitogenetik çalışmalarla gösterilebilen, Xq27.3 bölgesinde kırılganlığa yol açmaktadır. Hastalık fenotipi, kuşaklar arasında ve cinsiyete göre farklılık gösterebilmektedir. Tanısında farklı sitogenetik ve moleküler yöntemler kullanılmaktadır. Bu çalışmada Frajil X sendromunun epidemiyolojisi, klinik özellikleri, tanı yöntemleri ele alınmıştır.Öğe Meme Kanseri Patogenezinde Yeni Bir Oyuncu: Caytaksin(2018) Tekedereli, İbrahim; Çiğremiş, Yılmaz; Özer, AliMeme kanseri, tüm dünyada 2. sıklıkta görülen, kadınlarda ise en fazla karsılasılan ve en fazla ölüme neden olan kanser türüdür. Tanı ve tedavisinde büyük gelismelerin oldugu bu hastalıkta, özellikle ilaçlara karsı direnç ve ileri evre metastatik kanserler hala büyük bir sorun olarak önümüzde durmaktadır. Bu sorunların çözümünde meme kanseri patogenezinin tam olarak anlasılmasının büyük rolü olacaktır. Bu çalısmanın amacı caytaksin proteinin meme kanseri patogenezindeki rolünü aydınlatılmasıdır. Çalısmada ölümsüzlestirilmis normal meme epitel hücresi yanında dört farklı meme kanseri hücresi kullanıldı. Hücrelerin çogalmasının analizi için MTS assay, hücre döngüsü için PI boyama, apoptozun tespiti amacıyla anneksin V, metastaz için invazyon assay kullanıldı. Moleküler olayların ve protein ekspresyonunda meydana gelen degismeler için western blotlama yöntemleri kullanıldı. Caytaksin ekspresyonlarındaki degismelerin, src, fak gibi invazyonu düzenleyen proteinlerin ekspresyonları degistirerek hücrelerin metastatik potansiyelini degistirdigi saptandı. Çalısmamız caytaksinin meme kanseri hücrelerinin metastazında düzenleyici bir rol oynayabilecegini göstermistir.Öğe A Novel Mutation in a Patient with Wiskott-Aldrich Syndrome(2020) Öncül, Yurday; Akyay, Arzu; Tekedereli, İbrahimA Novel Mutation in a Patient with Wiskott-Aldrich SyndromeÖğe Obezitenin Kontrolünde İrisin Yeni Bir Aktör Olabilir mi?(2017) Çiğremiş, Yılmaz; Sandal, Süleyman; Çolak, Cemil; Tekedereli, İbrahim; Özyalın, Fatmaİrisin 2012 yılında peptid yapılı bir hormon olarak tanımlanmıştır. İrisinin bilinen en önemli fizyolojik etkisi, uncoupling protein (UCP)-1'i aktive ederek beyaz yağ dokuyu kahverengi yağ dokuya dönüştürmesidir. Bu çalışmada, irisinin obezite üzerine muhtemel etkilerinin, beslenme davranışında rol alan leptin, ghrelin, NPY, AGRP, POMC, CART hormonları ve enerji metabolizmasında görevli UCP1, 2 ve 3 genleri ile ilişkilendirilerek açıklanması amaçlandı. Bu çalışmada, 150.25±1.9 gr ağırlığında 126 adet erkek Wistar-albino sıçan kullanıldı. Sıçanlar önce iki ana gruba ayrılıp 12 hafta süreyle gruplardan biri standart sıçan yemi (SSY) ile diğeri ise yüksek yağlı diyet yemi (YYDY) ile beslendi. Hayvanlara ozmotik mini pompalar yardımıyla 14 gün süreyle irisinin fizyolojik (10nM) ve farmakolojik (100nM) dozları intraserebroventriküler ve intraperitoneal (120?l/gün) olarak infüze edildi. On dördüncü günün sonunda toplanan kan örneklerinden serum ghrelin, leptin, glikoz seviyeleri ve lipit profilleri belirlendi. Beyaz (BYD) ve kahverengi yağ dokularından (KYD) UCP1, hipotalamustan UCP2, NPY, POMC, AGRP ve CART, kas dokularından ise UCP3 mRNA seviyeleri ve protein miktarları belirlendi. YYDY ile beslenen hayvanlarda hem hipotalamik nöropeptitler ve UCP2 gen ifadesi/protein seviyeleri hem de BYD ve KYD UCP1 protein seviyeleri anlamlı olarak azalırken, kas doku UCP3 seviyelerinde artış gözlendi. SSY ile beslenen gruplarda ise sadece intraserebroventriküler uygulama sonrası CART ve UCP2 mRNA seviyelerinde azalmalar gözlenirken, NPY mRNA seviyelerinin arttığı belirlendi. Hayvanların KYD UCP1 ve kas doku UCP3 mRNA ifadeleri azalırken, BYD UCP1 mRNA ifadesinde bir farklılık belirlenmedi. Sonuçlarımız, irisinin özellikle YYDY ile beslenen hayvanlarda hem oreksijenik (POMC/CART) hem de anoreksijenik (AgRP/NPY) nöropeptitleri salgılayan nöron gruplarını baskılayarak, iştah üzerinde düzenleyici bir rol oynadığını göstermektedir.Öğe PTPN11 gen mutasyonu: Noonan sendrom’lu bir olgu(İnönü Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 2015) Karatoprak, Serdar; Yaşar, Emine; Tekedereli, İbrahimNoonan Sendromu, boy kısalığı, düşük arka saç çizgisi, yele boyun, göğüs duvarı deformiteleri, koagülasyon ve konjenital kalp defektleri ile karakterize ender bir genetik hastalıktır. Benzer klinik bulgular nedeniyle toplumda daha sık olarak karşılaşılan Turner sendromu ile karıştırılmaktadır. Bu çalışmada boy kısalığı nedeni ile kliniğimize başvuran 17 yaşında Noonan Sendromu tanısı alan bir olgu sunulmuştur.Öğe Rare Translocations in Two Newborns with Down Syndrome(2015) Yaşar, Emine; Ekici, Cemal; Savacı, Serap; Karatoprak, Serdar; Tekedereli, İbrahimAbstract: Trizomi 21, insanlarda en sık görülen kromozomal anöploidi olup sıklığı yaklaşık olarak 700 canlı doğumda 1'dir (1: 700). Olguların %95'i klasik tip Down sendromu olup, fazla olan 21. kromozom serbesttir. Kalan vakaların yaklaşık yarısı 14/21 translokasyonu ile meydana gelirken, yarısını ise 21/21, 15/21 gibi diğer Robertsonian tipi translokasyonlar ve mozaik trizomiler oluşturur. Klasik ya da translokasyon tipi Down sendromu arasında fenotipik fark olmamasına rağmen, translokasyon tipi Down sendromunda ebeveynlerin taşıyıcı olma ihtimali gözönüne alınarak, anne-baba kromozom analizi yapılması gereklidir. Bu çalışmada Down sendromu bulguları nedeni ile başvuran iki yenidoğanın tanı, komorbid durumlar ve genetik danışmanlık süreci literatür bilgileri ışığında değerlendirilerek sunulmuştur.Öğe TREM2 meme kanseri patogenezinde rol oynuyor mu?(2016) Tekedereli, İbrahim; Özer, Ali; Güzel, Mehmet Ali; Kılınçlı, Ayten[Abstract Not Available]