Araştırma Çıktıları | Bağımlılık-Bilimsel Çalışmalar

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 69
  • Öğe
    Malatya Tekel tütün fabrikası işçilerinde solunum fonksiyonlarının araştırılması
    ([Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi 1 (2): 141-148,1994., 1994) TECİMER, Coşkun; ARDIÇ, Sadık; PEHLİVAN, Erkan; YOLOGLÜ, Saim; ÖZDEMİR, Ramazan; ALADAĞ, Murat; ÜSTÜN, Mukaddes
    Malatya Tekel tütün fabrikası'nda çalışan 125~ işçide cinsiyet, çalışma süresi ve sigara içme durumu dikkate alınarak spırometrik yöntem le akut ve kronik solunum fonksiyon kaybı olup olmadığı araştırıldı. Olguların 561'i (%>44.6) erkek. 696'sı (%55.4) kadın idi. Erkeklerin 3~6'sı (%67.0) sigara içiyor. 108'i (%I9.3) sigara içmiyor. 'si (%I3. ~) sigarayı bırakmıştı. Kadınların 2~8'i (%39.9) sigara içiyor. 381'i (%>54.r) sigara içmiyor. 3~'sı (%5.4) ise sigarayı bırakmış idi. Sigara içen erkeklerin 210'unda (%55.8). kadınların 210'unda (%~5.6). sigara içmeyen erkeklerin 54'ünde (%50.0). kadınların 260’ında (%68.2), sigarayı bırakmış erkeklerin 39'unda (%50.6), kadınların 23'ünde (%62.2) akut solunum fonksiyon kaybı gözlendi. Bu oranlar istatistiksel olarak anlamlı idi (/> 0.01). Kronik solunum fonksiyon kaybı yönünden incelendiğinde sigara içen erkeklerin ISI'iıu/e (%,48.1). kadınların 159'unda (%5~.2). sigara içmeyen erkeklerin 41'inde (%38.0). kadınların 191'inde (%>150.1). sigarayı bırakmış erkeklerin 44'ünde (%>5~ 2). kadınların 22'sinde (%59.4) solunum kaybı saptandı, liunlar istatiksel olarak anlamlı bulundu (/> 0.01). Çalışma yıllarına göre akut ve kronik solunum fonksiyon kayıplarında istatistiksel yönden fa rk yoktu (p 0.05). Sigarayı bırakmış grup dışında kadınlardaki akut ve kronik solunum kaybı erkeklere göre daha fazla idi (p 0.05). Sigaranın solunum kayıpları üzerinde ilave olumsuz etkisi olduğu saptandı. Sonuçta, fabrika ortamının iyileştirilmesi ve sigara içen işçilerin sigarayı bırakmaları gereği üzerinde duruldu.[Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi 1 (2): 141-148,1994] Anahtar Kelimeler: Tütün tozu, sigara içme, akciğer fonksiyonları.
  • Öğe
    Sigarada bulunan bazı kimyasal maddeler ve bunların değişik organlardaki kanserojen etkileri
    (1994) ÖZTAŞ, Haydar
    Hu çalışma, sigaranın kanserojen etkileri He ilgili bilimsel yayınların incelenmesi ve bunun ışığında sigara yapımında kullanılan tütün kalitesi ile ilgili uygulanabilir bazı önerilerin ortaya konması amacı ite yapılmıştır. Yapılan epıdemivolojik çalışmalar sigara içiminin ağı:, gırtlak, akciğer, ösofagus ve idrar kesesi kanserlerine sebep olabileceğini göstermektedir. Sigarada bulunan /Hilisiklik hidrokarbonlar, N-nıtrosammler ve lıeterosiklik aminler muhtemel kanser yapıcı maddeler olup, deney hayvanları ve insan doku kültürü çalışmaları bunu doğrular niteliktedir. Özellikle nitrosaıninler bakımından zengin olan siyah tütünün bu riski daha da artırabileceği ifade edilmiş olup polisiklik aromatik hidrokarbonlar ve N-nitroso gibi tütün orijinli olan maddelerin fare derisinde kanserine sebep olabileceği gösterilmiştir. Bu maddelerin ayrıca K-ras onkojenlerını aktifleştirerek kodon I2'de nokta mutasyonlarına sebep olduğu bulunmuştur. Sigaranın kanser yapıcı etkisısinın azaltılabilmesi için, tütün tiplerini nitrat içeriklerine göre sınıjlandırarak tütünlerde bulunan nitrat bileşiklerini düşürücü tedbirler alınması toplum sağlığı yönünden önemli görülmektedir.[Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi 1 (4):342-345.1994/ Anahtar Kelimeler: Sigara, kanser
  • Öğe
    Investigation of the Relationship between Parents' Awareness of Digital Parenting and the Effects of Digital Games on Their Children
    (2021) Akkaya, Sümeyra; TAN, Zeynep; KAPIDERE, Metin; ŞAHİN, Seda
    With the changing living conditions and developing technology, digital parenting has become a noteworthy concept. Opening their eyes in a digital world, children have started to meet their needs such as games with digital games. The aim of this study is to examine parents' digital awareness levels and their views on the effects of digital games at an early age in terms of demographic variables. The quantitative research method was adopted in the study, and the model of the research is the factorial pattern, one of the multivariate designs that aims to reveal the effects of multiple independent variables together. The research group consists of 523 parents selected from the parents of children between the ages of 3-8, using the random sampling method. MANOVA was applied for nine dependent variables and five independent variables in the study. Result of the research, the digital awareness levels of parents differ only in the risk protection sub-dimension according to the number of children parents have. The digital awareness levels of parents differ only in the risk protection sub-dimension according to the number of children parents have. The digital awareness levels of parents differ significantly in the sub-dimensions of protection from risks, efficient use and digital neglect according to the independent variable of the type of game their children prefer to play. Parental awareness levels regarding the effects of digital games on their children at an early age show a significant difference according to the independent variables of the age when children start playing digital games and the type of game their children prefer to play. Parental awareness levels about the effects of digital games on their children at early ages differ significantly only in the social sub-dimension according to the age when children start playing digital games. Parental awareness levels regarding the effects of digital games on their children at an early age differ significantly according to the independent variable of the type of game their children prefer to play, with fun, physical, social and emotional sub-dimensions.
  • Öğe
    The relationship between problematic cell phone use, eating disorders and social anxiety among university students
    (2021) Gokce, Ayse; Ozer, Ali
    ABSTRACTObjective: Problematic cell phone use is common among young age groups which include university students, and may be accompanied by social anxiety and eating disorders. We aimed to examine the relationship between problematic cell phone use, social anxiety and eating disorders among university students.Methods:The universe of this cross-sectional study consists of 28,669 students receiving education at a Inonu University between October 2017 - November 2017. With a confidence interval of 95% and powerof 80%, the sample size was calculated to be 308. The survey forms used in the study included students’sociodemographic characteristics, data regarding cell phone usage, Problematic Mobile Phone Use Scale, Liebowitz Social Anxiety Scale and Eating Attitudes Test. The statistical analyses were conducted using Student t, One Way ANOVA, Spearman Correlation Test and Binomial Logistic Regression Analysis.Results:The students in the study group demonstrated a 46.1% rate of problematic cell phone use. The students’ Problematic Mobile Phone Use Scale total scores showed a significant correlation with smoking,and daily duration and purpose of cell phone use (p<0.05).Conclusion: University students demonstrate high rates of problematic cell phone use; in addition, individuals who use cell phones for increased hours or for certain purposes display higher total scores on the Problematic Mobile Phone Use Scale. Students should be educated on limiting problematic cell phone use
  • Öğe
    Investigation of the Relationship between Digital Game Addiction and English Listening Skills among University Students
    (2020) Ağaoğlu, Ayşenur; Şad, Süleyman Nihat
    The main aim of this study is to investigate the relationship between digital game addiction and English listening skills among university students. This quantitative associational research was conducted with 198 university students during the spring semester of 2018-2019 academic year. The data were collected using “Digital Game Addiction Scale” and “English Listening Skills Test". The results suggested that action, puzzle, and strategy games are the game categories most commonly played by the participants. Furthermore, it was found that 54% of the participants (n=101) primarily played English games and they played 132.75 minutes per day on average. Participants' were moderately (x=̄17.38/35; s=6.91) to digital games. Their digital game addiction scores differed significantly by variables of gender and major. The mean score of the participants on the English listening skill test was 54.75/100. When the relationship among participants' level of digital game addiction, English listening skill, and average time (min.) to play English digital games a day was examined, it was found that as the daily time to play English digital games increased, the level of digital game addiction and English listening skills also increased.
  • Öğe
    Ergenlerde Dijital Oyun Bağımlılığı ve Psikolojik İhtiyaçlar
    (2018) Çapan, Bahtiyar Eraslan; Dursun, Asiye
    Öz:Gelişen teknoloji ile birlikte internet ve sanal ortamın insanların hayatındaki önemi gitgide artmaktadır. Ergenlik döneminde uygun olmayan internet kullanımı ve bilgisayar oyunlarının bir süre sonra bağımlılık riskine dönüşebildiği için oyun bağımlılığının ele alınması gereken bir konu olduğu düşünülmektedir. Bu araştırmada ergenlerin dijital oyun bağımlılıklarını yordayan psikolojik ihtiyaçları incelenmiştir. Araştırmanın örneklemini 322 ergen oluşturmaktadır. Verilerin toplanmasında Kişisel Bilgi Formu, Dijital Oyun Bağımlılığı Ölçeği ve Psikolojik İhtiyaçlar Ölçeği kullanılmıştır. Verilerin analizinde çoklu regresyon analizi yapılmıştır. Araştırma sonucuna göre cinsiyet ve psikolojik ihtiyaçların dijital oyun bağımlılığını [R2=.11, p<.05] anlamlı olarak yordadığı görülmektedir. Araştırma sonuçları literatür kapsamında tartışılmıştır.
  • Öğe
    Effects of alcohol and passive cigarette smoking on the Swiss albino mice testes
    (2004) Erpek, Semra; Balkaya, Muharrem; Ünsal, Hümeyra; Ünsal, Cengiz
    Abstract:Amaç: Sunulan araştırma, erişkin erkek Swiss albino farelerde uzun süreli alkol, pasif sigara, alkol+pasif sigara kombinasyonunun testis dokusuna etkilerini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmada 32 adet erişkin erkek Swiss albino fare kullanıldı. Fareler dört eşit gruba ayrıldı. (n1=...n4=8). Kontrol grubuna herhangi bir işlem uygulanmazken deney gruplarındaki hayvanlar altı hafta boyunca alkol, pasif sigara ve alkol+pasif sigaraya maruz bırakıldı. Bulgular: Gruplar arasında total veya nisbi testis ağırlıklarında fark gözlenmedi. Ortalama seminifer tübül çaplarının kontrol grubu ile karşılaştırıldığında pasif sigara, alkol ve alkol+pasif sigara gruplarında giderek azaldığı görüldü. Bu azalma kontrol ile alkol grupları arasında (p=0,02); kontrol ile alkol+pasif sigara grupları arasında (p=0,006); alkol ile pasif sigara grupları arasında (p=0,005); pasif sigara ile alkol+pasif sigara grupları arasında (p=0,004) istatistiksel olarak anlamlı bulundu. Kesitler mikroskopik olarak incelendiğinde pasif sigara ve alkol grubundaki bazı kesitlerde seminifer tübül epitelinde yer yer dejenerasyon ve Leydig hücrelerinde artma gözlendi. Alkol+pasif sigara grubunda seminifer tübül duvarındaki dejeneratif değişikliklerin daha fazla olduğu gözlendi. Sonuç: Sunulan araştırmada alkol, pasif sigara ve alkol+pasif sigara uygulamasının farelerin testis dokusunda hasara neden olduğu ve alkol+pasif sigara uygulaması yapılan grupta bu değişikliklerin daha belirgin olduğu tespit edildi.
  • Öğe
    Uzun süreli sigara kullanımının eritrosit antioksidan enzim düzeylerine etkisi
    (2002) Çiğremiş, Y.; Özuğurlu, F.; Türköz, Y.; Yüksel, E.; Gaffaroğlu, M.; Yılmaz, M.
    Öz:Serbest oksijen radikallerinin bir çok dokuda hasar yaptığı bilinmektedir. Bu radikaller lipid peroksidasyonu, enzim aktivasyonu ve inaktivasyonu ve DNA hasarı gibi çok geniş hücresel hasara yol açabilecek, oldukça reaktif bileşiklerdir. Memeli hücreleri enzimatik ve non-enzimatik antioksidan savunma sistemleri ile serbest radikallere karşı korunmaktadırlar. Sigara, hücrelerde lipid peroksidasyonu ve biyolojik hasan başlatabilen serbest radikalleri içerir. Bu çalışmada; Süperoksit Dismutaz (CuZn-SOD), Katalaz (CAT) ve Glutatyon Peroksidaz (GSH-Px) enzim aktiviteleri sağlıklı sigara kullananların eritrositlerinde ölçüldü. Çalışma grubu 52 sağlıklı sigara kullanan ve 59 sağlıklı sigara kullanmayan kişiden oluştu. Cu,Zn-SOD aktivitesi spektrofotometrede 560 nm'de, ksantin/ksantin oksidaz sistemi ile üretilen süperoksit anyonları tarafından nitro blue tetrazolium'un (NBT) indirgenmesinin belirlenmesi ile ölçüldü, CAT aktivitesi spektrofotometrede 240 nm'de hidrojen peroksitin yıkılmasının takibi ile ölçüldü. GSH-Px aktivitesi 340 nm'de redükte nikotin amid adenin dinükleotid fosfat (NADPH)' m oksitlenmesinin izlenmesi ile ölçüldü. Kontrol grubu eritrosit Cu,Zn-SOD, CAT ve GSH-Px aktiviteleri sırasıyla 821,8±229,3 Ü/gHb, 155±42,3 K/gHb, ve 1230±380,5 Ü/gHb bulundu. Sağlıklı sigara kullananlarda aynı enzimlerin aktiviteleri sırasıyla 800,6±250,4 Ü/gHb, 181,6±64 K/gHb, ve 1211,2±392,6 Ü/gHb, idi. Bu sonuçlara göre CAT aktivitesi sigara kullananların eritrositlerinde kullanmayanlara göre daha yüksekti (p<0.05). Sigara kullanan ve kullanmayanların SOD ve GSH-Px enzim aktiviteleri arasında anlamlı bir fark bulunamadı (p>0.05). Bu verilerin ışığında uzun süreli sigara kullanımının oksijen radikallerinin aşırı üretimine neden olabileceği ve eritrositlerdeki oksidan/antioksidan dengeyi bozabileceği kanaatine varıldı.
  • Öğe
    Lise Öğrencilerinin İnternet, Sosyal Medya Ve Dijital Oyun Bağımlılıkları İle Yalnızlık, Bencillik Ve Yaşam Doyumu Düzeyleri Arasındaki İlişki, Malatya Örneği
    (İnönü Üniversitesi, 2020) Kılıç, Cevahir
    ÖZET Günümüzde kullanımı her geçen gün artan internet, insanların bilgi edinme, sörf yapma, alışveriş yapma, oyun oynama, sohbet etme, paylaşımda bulunma, benlik sunumunda bulunma ve boş zamanı değerlendirme aracı olarak yaygın bir kullanım alanına sahip olmaktadır. İnternet kullanımı sürecinde insanların sosyo-kültürel ve psikolojik özellikleri önemli bir etken olarak görülmektedir. Amacımız lise öğrencilerinin internet, sosyal medya ve dijital oyun bağımlılığı düzeylerini ölçmek ve ergenlerin yalnızlık, bencillik, yaşam doyumu, psikososyal yapısı, cinsiyeti, aile yapısı, biyolojik yapısı, ekonomik düzeyleri vb. özellikleri ile bu bağımlılık türleri arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırma sonucunda bunlar arasındaki ilişkileri ortaya koymaktır. Çalışma Malatya ilinde ikamet eden 990 lise öğrencisinin katılımıyla gerçekleşmiş. Araştırmada açıklayıcı ve betimleyici yöntem kullanılarak literatür taraması yapılmış ve anket tekniği uygulanmıştır. Araştırmada Kişisel Bilgi Formu, Young İnternet Bağımlılığı Kısa Formu, Sosyal Medya Bağımlılığı Ölçeği, Oyun Bağımlılığı Ölçeği (GAS; Game Addiction Scale, UCLA Yalnızlık Ölçeği Kısa Versiyonu, Bencillik Ölçeği/ Uyumsal Bencillik ve Yaşam Doyumu Ölçeğinden faydalanılmıştır. Verilerin analizinde SPSS 21,0 paket programı kullanılmıştır. Betimsel istatistikler için frekans tabloları uygulanırken değişkenler arasındaki ilişkiler için ise yüzde analizleri yapılmıştır. Ölçekler arasındaki analizler için kolerasyon tekniğinden faydalanılmış ve değişkenler arasındaki anlamlılık değerleri için Kruskal Walis H Testi, Anova Testi, T testi vb. testler kullanılmıştır. Çalışma sonucunda elde edilen bulgulara göre, örneklemin genel çoğunluğun interneti boş zamanını değerlendirmek, sörf yapmak ve oyun oynamak için kullandığı görülmüştür. Ayrıca örneklemimizin genel çoğunluğu bir gün içinde internette 1-5 saat arası vakit geçirdiklerini dile getirmiştir. Örneklemin yaklaşık %25’inin yüksek düzey internet bağımlısı olması da araştırmamız açısında önemli bir sonuçtur. Cinsiyet ile internet, sosyal medya, dijital oyun bağımlılığı; yalnızlık, bencillik, yaşam doyumu arasında anlamlı ilişkiler bulunmuştur. Bireylerimizin internette geçirdikleri süre, interneti kullanma amaçları, yalnızlık, bencillik ve yaşam doyumu düzeyleri, en çok kullandıkları sosyal medya hesapları, kullandıkları sosyal medya hesap sayıları, sosyal medyada selfi paylaşma sıklıkları ve aile birlikteliği ile internet ve sosyal medya bağımlılığı arasında anlamlı ilişkiler bulunmuştur. Ayrıca en çok oynanan oyun ile dijital oyun bağımlılığı arasında da anlamalı ilişkiler bulunmuştur. Çalışmamızda internet, sosyal medya ve dijital oyun bağımlılıkları ile ekonomik gelir, sınıf düzeyi ve yaş faktörü arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Elde edilen tüm bu sonuçlar araştırmamızın genel amacını desteklemektedir. Ayrıca bu sonuçlar internet, sosyal medya ve dijital oyun bağımlılığı gibi patolojik davranışların toplumda giderek artığını ve bu davranışların bireylerin gerek sosyo-kültürel gerekse de psikolojik yapılarında derin yaralar açtığı görülmektedir. Anahtar Kelimeler: İnternet bağımlılığı, sosyal medya bağımlılığı, dijital oyun bağımlılığı, ergenlik dönemi, yalnızlık, bencillik, psikososyal yapı, yaşam doyumu
  • Öğe
    Öğrencilerin internet bağımlılığının araştırılması
    (İnönü Üniversitesi, 2020) Tunçalp, Özlem
    Amaç: Malatya ilinde özel okullarda öğrenim gören lise öğrencilerin internet bağımlılığı düzeylerini belirleyerek farklı değişkenler açısından incelemektir. Materyal ve Metot: Lise öğrencilerinin internet bağımlılık düzeylerinin araştırılması amacıyla yapılan bu araştırmada nicel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırmaya Malatya ilindeki özel okullara devam etmekte olan 1400 öğrenci dâhil edilmiştir. Araştırma verilerinin toplanması amacıyla iki bölümden oluşan ölçek formu kullanılmıştır. Birinci bölümde araştırmacı tarafından hazırlanmış 11 sorudan oluşan Kişisel Bilgiler Formu, ikinci bölümde ise 20 maddeden oluşan altılı likert tipi bir ölçek olan İnternet Bağımlılık Ölçeği kullanılmıştır. Bulgular: Araştırmaya katılan öğrencilerin %54.1'i erkek, %32.1'i 11. sınıfta, %79.9'u daha önce spor yapmış, %59.9'u 1-3 yıl spor yapmıştır. İnternet kullanan öğrencilerin %81.4'ü evde internete girmekte, %79.5'i haftada 7 gün internet kullanmakta, %89.4'ü günde 6 saat ve az internet kullanmakta, %22.9'u 7-8 yıldır internet kullanmaktadır. Öğrencilerin internet bağımlılığı ile cinsiyet, sınıfı, spor yapma ve spor yapma süreleri arasında istatistiksel olarak bir ilişki saptanmamıştır. Öğrencilerin interneti kullanma yerleri, haftada ve genel internet kullanma sıklıkları, ne kadar zamandır internet kullanma süreleri arasında pozitif yönlü ve düşük düzeyde anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Sonuç: Araştırma sonucunda öğrencilerin internet kullanımları ile cinsiyet, sınıf, daha önce spor yapma durumu ve daha önce spor yapan öğrencilerin spor yapma süresine göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmamış, öğrencilerin internet bağımlılık durumlarının interneti kullanma yerine, haftada kullanma sıklığına, interneti günde kullanma sıklığına ve interneti kullanma sürelerine, internet kullanım amaçlarına göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olduğu tespit edilmiştir.
  • Öğe
    AKILLI TELEFON BAĞIMLILIĞI İLE ALGILANAN STRES VE YAŞAM DOYUMU ARASINDAKİ İLİŞKİNİN İNCELENMESİ
    (2019) Göldağ, Battal
    Öz:Bu araştırmanın amacı, üniversitede öğrenim gören öğrencilerin akıllı telefon bağımlılık düzeyleri ile algıladıkları stres ve yaşam doyum düzeyleri arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırmada üniversitede öğrenim gören öğrencilerin akıllı telefon bağımlılık düzeyleri ile algıladıkları stres ve yaşam doyum düzeyleri arasındaki ilişki belirlenmeye çalışıldığı için araştırma tarama türündedir. Araştırmaya 2018-2019 eğitim öğretim yılında Malatya İnönü Üniversitesinde öğrenim gören lisans öğrencileri dahil edilmiştir. Tesadüfi örnekleme yoluyla dağıtılan 450 anketin 350 tanesi geri dönmüştür. Katılımcılar tarafından eksik doldurulan 21 anket çıkartıldıktan sonra toplam 329 katılımcı araştırmaya dahil edilmiştir. Araştırmanın verilerini toplamak amacıyla; Kişisel bilgi formu, Akıllı Telefon Bağımlılığı Ölçeği-Kısa Formu, Yaşam Doyum Ölçeği ve Algılanan Stres Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmada elde dilen sonuçlara göre; öğrenciler akıllı telefonlarını daha çok sosyal medyayı takip etmek ve mesajlaşmak için kullanmaktadır. Öğrencilerin %17,6'si kendini akıllı telefon bağımlısı, %41,6'sı akıllı telefon bağımlısı değilim, %40,7'si ise bilmiyorum şeklinde algılamaktadır. Öğrencilerin akıllı telefon bağımlılığı düzeyleri ile yaşam doyum düzeyleri arasında zayıf düzeyde negatif yönlü anlamlı bir ilişki, akıllı telefon bağımlılığı düzeyleri ile algıladıkları stres düzeyleri arasında ise zayıf düzeyde pozitif yönlü anlamlı bir ilişki olduğu görülmüştür.
  • Öğe
    "ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞININ ÖZ-YETERLİĞE ETKİSİNİN İNCELENMESİ"
    (2020) Pınarbaşı Erkişi, Esma; Sağlam, Mehmet
    Öz:Bu araştırma, ergenlerde internet bağımlılığının öz-yeterliğe etkisinin incelenmesi amacıyla planlanmıştır. Araştırma 10.05.2018-08.06.2018 tarihleri arasında yapılmıştır. Araştırmanın örneklemini 15-18 yaş aralığındaki 202 ergen oluşturmaktadır. Veri toplanmasında, Kişisel Bilgi Formu, Çocuklar İçin Öz-yeterlik Ölçeği ve İnternet Bağımlılığı Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen veriler, frekans ve yüzde dağılımı, Kolmogorov-Smirnov testi, Shapiro-Wilks testi, Anova testi, Tukey testi, Mann-Whitney U testi, Kruskal-Wallis testi, ve korelasyon analizi kullanılarak değerlendirilmiştir. Öğrencilerin %63,4’ü kız, %36,6’sının erkek, %57,4’ünün evinde internet varken, %42,6’sının evinde internet olmadığı, %68,3’ünün akıllı telefonu olduğunu %31,7’sinin ise olmadığı belirlenmiştir. Öğrencilerin okul türü, cinsiyeti, yaşları, devam ettikleri okul, internet bulunma durumu, akıllı telefona sahip olma, kendisine ait bir bilgisayar bulunma, Facebook hesabı olup olmama durumları ile öz-yeterlik ve öz-yeterliğin akademik, sosyal ve duygusal alt boyut ölçeği puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık saptanmamıştır. Öğrencilerin cinsiyeti ve Twitter hesabı olanlar ve olmayanlar ile duygusal puanı arasında, İnstagram hesabı olanlar ile olmayanlar arasında sosyal alt boyut arasında, istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmıştır. İnternet bağımlılığı ile öz-yeterlik arasında istatistiksel olarak bir ilişki saptanmazken, internet bağımlılığı ile kontrol kaybı ve daha fazla online kalma isteği, sosyal ilişkilerde olumsuzluk alt boyutları arasında pozitif yönlü ve çok kuvvetli bir ilişki olduğu belirlenmiştir.
  • Öğe
    Effects of smoking on HbAıC, fructosamine, cholesterol and lipid fractions in diabetes mellitus type 2 and obesity
    (İnönü Üniv Tıp Fakültesi, Biyokimya Anabilim Dalı, Malatya, Türkiye;, 2001) Meram, İclal; Çığlı, Ahmet; Tarakçıoğlu, Mehmet
    Abstract:Bu çalışmada; sigaranın diyabet ve obezite üzerine etkisininin araştırılması amaçlandı. Ayrıca rutinde serum glukozu yerine tercih edilecek bazı testlerin daha güvenilir ve takip hastaları için tercih edilebileceği vurgulanmaya çalışıldı. Sigara içen ve içmeyen olmak üzere 37 Diabetes Mellitus'lu (DM) hastada ve 50 obez kişide bazı biyokimyasal parametreler çalışıldı. Kontrol grubu olarak Vücut Kitle İndeksi (VKİ) 25.95 den az olan sağlıklı kişiler alındı. DM'lu hastalarda açlık kan şekeri, total kolesterol, trigliserid, LDL, fruktozamin, glikozile hemoglobin (HbAı-c), Establish Risk Factor (ERF) kontrollere göre önemli bulundu (p<0.001). Obezlerde ise total kolesterol ve trigliserid düzeyleri önemliydi (p<0.005). Sigara içen obezlerdeki fruktozamin, ERF ve HbAı-c düzeyleri kontrollerden daha yüksekti (p<0.05). Bu sonuçlar DM ve obezitenin ateroskleroz için risk faktörü olduğunu, sigaranın bu riski attırdığını göstermiştir. Aterosklerozun erken tanısında önemli bir bulgu olan ERF düzeyinin sigara içen obezlerde artması bunu doğrulamaktadır.
  • Öğe
    İki büyük halk sağlığı sorununun birlikteliği: Sigara ve tüberküloz
    (İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2010) Yalçınsoy, Murat; Afşar, Bilgen Begüm; Bağcı, Akbaba Belma; Selçuk, Engin Burak; Akkaya, Esen
    Öz:Günümüzde sigara kullanımı ve tüberküloz (TB) önemli iki halk sağlığı sorunudur. TB gelişiminde risk faktörleri iyi tanımlanmış olmakla birlikte sigaranın yeri hep tartışmalı kalmıştır. Son yıllarda yapılan çalışmalarda sigara içiminin TB enfeksiyonu, aktif TB gelişimi ve mortaliteye etkisi araştırılmış, sigaranın TB enfeksiyonu ve aktif TB gelişimini etkilediği, tartışmalı olmakla birlikte yayınların pek çoğunda da mortaliteyi arttırdığı sonucuna varılmıştır. Günümüzde, aktif hastalığın tedavisinin, tek başına yeterli olmadığının gösterilmesi ile değiştirilebilir risk faktörlerinin tedavideki yeri; örneğin sigara kullanımının bırakılması, yeni bakış açısı oluşturmuştur. Dünya sağlık örgütü (DSÖ) gelecekteki tüberküloz kontrol programlarını, direkt gözlem altında tedavi (DGT) uygulamaları yanı sıra sigara ve alkol gibi tehlikeli ama önlenebilir davranışsal risk faktörlerinden korunmayı da içerecek şekilde hazırlamaktadır.
  • Öğe
    Ortaöğretim öğrencilerinin fiziksel aktivite düzeyleri ile internet ve oyun bağımlılığı ilişkisi
    (İnönü Üniversitesi, 2019) Alagöz, Nurcan
    Amaç: Bu araştırma ortaöğretim öğrencilerinin fiziksel aktivite düzeyleri ile internet ve oyun bağımlılığı ilişkisini incelemek amacıyla yapılmıştır. Meteryal ve Metot: Araştırma Bingöl il merkezinde beş farklı lise türünde öğrenim hayatına devam eden 409 öğrenci (%50,4 erkek - %49,6 kız) ile gerçekleştirilmiştir. Veri toplama aracı olarak Bilişsel Davranışçı Fiziksel Aktivite Ölçeği (BDFAÖ), Ergenler İçin Oyun Bağımlılığı Ölçeği (EOBÖ), İnternet Bağımlılığı Ölçeği (İBÖ) ve Kişisel Bilgi Formu kullanılmıştır. Bir nicel araştırma tekniği olan tarama modeli kullanılarak yapılan çalışmanın istatistiksel analizleri SPSS 20.0 (IBM Inc, Chicago, IL, USA) programı kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Ölçekler arasındaki ilişkilerin tespit edilmesi için Spearman's Rho korelasyon analizi uygulanılmıştır. Analizlerin tamamında p<0,05 değeri istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. Bulgular: Öğrencilerin fiziksel aktivite puan ortalaması cinsiyete, okul türüne, sınıf düzeyine, boş zamanlarını değerlendirme şekillerine, ailenin gelir düzeyine göre anlamlı fark gösterirken; aile tipine, kardeş sayısına, annenin eğitimine ve mesleğine, babanın eğitimine ve mesleğine göre anlamlı fark göstermediği tespit edilmiştir. İnternet bağımlılığı ortalama puanında, okul türü, sınıf düzeyi, boş zamanlarını değerlendirme şekli, ailenin gelir düzeyi, babanın eğitim durumu açısından anlamlı farklılık izlenirken; cinsiyet, aile tipi, kardeş sayısı, babanın mesleği, annenin eğitimi ve mesleği açısından anlamlı farklılık saptanmamıştır. Oyun bağımlılığında cinsiyete, boş zamanlarını değerlendirme şekline göre anlamlı fark görülürken, okul türüne, sınıf düzeyine, aile tipine, kardeş sayısına, ailenin gelir düzeyine, annenin eğitimine ve mesleğine, babanın eğitimine ve mesleğine göre anlamlı farklılık saptanmamıştır. Sonuç: Araştırmada internet bağımlılığı ile oyun bağımlılığı arasında pozitif yönlü, yüksek düzeyde anlamlı ilişki tespit edilirken, fiziksel aktivite ile internet ve oyun bağımlılığı arasında bir ilişki olmadığı ortaya çıkmıştır. Anahtar Kelimeler: İnternet, oyun, bağımlılık, fiziksel aktivite.
  • Öğe
    Adölesan dönemdeki üniversite öğrencilerinin mutluluk ve yaşamın anlamının akıllı telefon bağımlılığına etkisi
    (İnönü Üniversitesi, 2020) Yaran, Kemal
    Amaç: Araştırma adölesan dönemdeki üniversite öğrencilerinde mutluluk ve yaşamın anlamının akıllı telefon bağımlılığına etkisini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Materyal ve Metot: Araştırma kesitsel olarak yapılmıştır.Araştırmanın evreni, Muş il merkezinde bulunan Muş Alparslan Üniversitesi'ne bağlı fakülte, yüksekokul ve meslek yüksekokullarının birinci sınıfında bulunun 1684 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmanın örneklemi ise, güç analizi ile belirlenen 720 öğrenci olarak belirlenmiştir. Veriler, Sosyo-Demografik özellikler formu, Oxford Mutluluk Ölçeği (OMÖ), Yaşamın Anlamı Ölçeği (YAÖ) ve Akıllı Telefon Bağımlılığı Ölçeği (ATBÖ) kullanılarak toplandı. Verilerin değerlendirilmesinde sayı, yüzde, ortalama, bağımsız gruplarda t testi, varyans analizi, pearson korelasyon ve çoklu regresyon analizi kullanılmıştır. Bulgular: Adölesanların OMÖ puan ortalamasının 106.49±18.89, YAÖ puan ortalamasının 51.56±11.65 ve ATBÖ puan ortalamasının da 100.13±29.54 olduğu tespit edilmiştir. Adölesan öğrencilerin cinsiyet, yaş, okunulan bölüm, anne eğitim düzeyi ve baba eğitim düzeyi ile mutluluk ve yaşamın anlamı arasında önemli bir ilişkinin olmadığı belirlenirken (p>0.05), adölesanların yaş, anne eğitim düzeyi, günlük akıllı telefon kullanma süresi ve günlük akıllı telefon kontrol sıklığı ile akıllı telefon bağımlılığı arasında önemli bir ilişki olduğu belirlenmiştir (p<0.05). Sonuç: Araştırmada adölesan öğrencilerin mutluluk düzeyi ile yaşamın anlamı düzeyi arttıkça akıllı telefon bağımlılık düzeyinin azaldığı tespit edilmiştir. Ayrıca öğrencilerin mutluluk düzeyi arttıkça yaşamın anlamı düzeyinin de arttığı görülmüştür. Anahtar Kelimeler: Adölesan, Mutluluk, Yaşamın Anlamı, Akıllı Telefon Bağımlılığı
  • Öğe
    Cumhuriyet'in ilk yıllarında tütün politikaları
    (İnönü Üniversitesi, 2019) Gürdamar, Ersin
    1500'lü yıllarda Amerika'dan Avrupa'ya oradan da Türkiye'ye gelen tütün zaman içerisinde iktisadi ve sosyal hayatta kendisine önemli bir yer edinmiştir. Tütün, bütün sınırlamaları ve yasakları alt üst ederek kendisini kabul ettirmeyi başarabilmiştir. Öyle ki 1800'lü yıllarda bütçe açıklarını kapatmaya çalışan Osmanlı hükümetlerinin can simidi haline gelmiştir. 1862 yılından itibaren devlet tekeli uygulanan Osmanlı tütünü Duyun-u Umumiye İdaresi'nin kurulmasının ardından 1883 yılında "Memalik-i Şahane Duhanları Müşterek-ül Menfaa Reji İdaresi" adı altında özelleştirildi. Ancak tütünün yabancı sermayeli Reji Şirketi'nin denetimine geçmesiyle toplumda büyük bir rahatsızlık oluşmuş ve kaçakçılık olayları ile birlikte toplumsal ve ekonomik alanda onarılması zor yaralar açılmıştır. Sözleşme süresinin bitmesine yakın halkta ve devlet yöneticilerinde Reji İdaresi'nin sonlandırılması yönünde büyük beklentiler oluşsa da dönemin siyasi ve ekonomik şartları buna izin vermemiştir. 1914'te süresi dolan Reji İdaresinin sözleşmesi savaş şartları altında 15 yıl daha uzatıldı. Millî Mücadele esnasında Reji İdaresinin gelirlerine el konulmak suretiyle Millî Mücadeleye kaynak yaratıldı. 1925 yılında dört yıl daha işletme hakkı bulunan Tütün Rejisi, zamanını doldurması beklenmeden Fransızlardan devletçe satın alınarak lağvedildi. Tüm hak ve yükümlülükleri devlete devredilerek İnhisar İdaresi kuruldu. Toplumda her ne kadar tütün ticaretinin tamamen serbest bırakılmasına yönelik bir beklenti mevcut olsa da kurulan idarenin hazine adına çalışıyor olması memnuniyetsizlikleri büyük ölçüde ortadan kaldırmıştır. 1929 yılında çıkan Büyük Buhran da tütüncülüğe darbe vurmuştur. II. Dünya Savaşı'yla beraber satışlar iyi gitse de Amerika'nın savaş sonrasında Avrupa pazarlarını Türkiye'ye kapatması ve Marshall yardımları Türkiye ekonomisini olumsuz etkilemiştir. Bütün bu zorlu sürece rağmen Cumhuriyet İdaresi tütün gelirlerini kalkınma için kullanmaya çalışmış ve bunda da büyük ölçüde başarılı olmuştur. Anahtar kelimeler: Tütün, Reji, İnhisar İdaresi, Tütün İhracatı, Tütün Politikaları.
  • Öğe
    Bir patolojik kumar oynama olgusu
    (Türk Psikiyatri Dergisi, 1999) Kaya, Burhanettin; Aslan, S. Halime
    Öz:İnatçı ve yineleyen biçimde kumar oynama davranışının varlığıyla tanımlanan patolojik kumar oynama, son yıllarda yasal ve yasa dışı kumar oynama olanakları ve seçeneklerinin artması nedeniyle önem kazanmıştır. Patolojik kumar oynama alışkanlığı olan kişiler, kliniğe doğrudan bu yakınmalarla başvurmamakta, bunaltı, özkıyım, depresyon alkol ya da madde kötüye kullanımı gibi diğer ruhsal sorunlarla karşımıza çıkmaktadır. Patolojik kumar oynama kişinin ailesel, mesleksel, ekonomik ve toplumsal alanlarda ciddi sorunlar yaşamasına, yasa ve töre dışı davranışlara yönelmesine neden olabilmektedir. Bu yazıda patolojik kumar oynama alışkanlığı olan bir olgu, aynı alanda yazılmış kaynaklar çerçevesinde tartışılmıştır.
  • Öğe
    İlköğretim 8. sınıf öğrencilerinin bilişim teknolojilerine yönelik tutumları ile bilişim teknolojileri okuryazarlıkları arasındaki ilişkinin incelenmesi
    (Kafkas Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2013) Aydoğan, Dilek
    Öz:Bu araştırmanın amacı, ilköğretim 8. sınıf öğrencilerinin bilişim teknolojilerine yönelik tutumlarının öğrencilerin bilişim teknolojileri okuryazarlıklarına bağlı olarak nasıl değiştiğini incelemektir. Bu çalışmada, yazarın geliştirdiği “bilişim teknolojilerine yönelik tutum” ölçeği ile “bilişim teknolojileri okuryazarlık” testi kullanılmıştır. Bilişim Teknolojilerine yönelik tutum ölçeği, ilgisizlik, bağımlılık, kaygı ve ilgi olmak üzere dört alt boyuttan oluşmaktadır. Araştırmanın örneklemini, Malatya ili Merkez ilçe sınırları içinde yer alan 9423 öğrenci içerisinden 2011-2012 eğitim-öğretim yılı ikinci döneminde öğrenim gören 966 öğrenci oluşturmuştur. Araştırmanın sonunda ilköğretim programında yer alan bilişim teknolojilerine yönelik istendik davranışların öğrenciler tarafından genel olarak kazanıldığı görülmüştür.
  • Öğe
    Investigation of University Students' Internet Addiction in Terms of Several Variables (Inonu University Sample)
    (İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2014) Akdağ, Mustafa; Şahan, Birsen Yılmaz; Özhan, Uğur; Şan, İsmail
    Öz:Teknolojinin ilerlemesi ile birlikte internet yalnızca bilgisayarlarla ve internet kafelerde erişilebilecek ayrıcalıklı bir hizmet olmaktan çıkmış olup, hayatımızın her alanına yayılmıştır. Ancak, bilgisayar başında geçirilen zamanın ayarlanamaması ve bireyin internet kullanma konusunda kendisini kontrol edememesi gibi nedenler internet bağımlılığının oluşmasına yol açmaktadır. İnternet bağımlısı bireyler fiziksel sorunların yanı sıra psikolojik, sosyal ve akademik yaşamlarında da sorunlarla karşılaşmaktadır. Bu çalışmada, üniversite öğrencilerinin internet bağımlılık düzeyleri ve bunların çeşitli değişkenlere göre farklılaşma durumları incelenmiştir. İnternet Bağımlılık Ölçeği ile elde edilen verilerin istatistiksel analizinde Kruskal Wallis H-testi ve Mann Whitney U-testi kullanılmıştır. Araştırma sonunda, öğrencilerin büyük çoğunluğunun internet bağımlılıklarının düşük düzeyde olduğu görülmüştür. İnternet bağımlılıklarında cinsiyet, akademik başarılarını algılayışları, derslere devam durumu, günlük internet kullanım süresi, internete bağlanılan yer, internete telefonla bağlanma değişkenlerine göre anlamlı farklılıklar görülürken; öğretim türü ve ailelerin gelir düzeyi değişkenlerine göre anlamlı farklılıklara rastlanmamıştır.