Bu araştırmanın amacı İşbirlikli Öğrenme tekniklerinden Öğrenci Takımları-Başarı Bölümleri tekniğiyle ders işlenmesinin üniversite öğrencilerinin İngilizce dersine yönelik tutumlarına ve akademik başarılarına etkisini saptamak ve öğrencilerin işbirlikli öğrenmeye ilişkin görüşlerini belirlemektir. Araştırma 2012–2013 Eğitim-Öğretim Yılı Bahar Yarıyılında Nevşehir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Bölümü Alt Orta (Pre-Intermediate) seviyede İngilizce eğitimi alan 2. sınıf öğrencilerinden toplam 50 öğrenci ile gerçekleştirilmiştir. Araştırmada kontrol gruplu ön test–son test deneysel araştırma modeli uygulanmıştır. Araştırmanın deney desenini bir deney ve bir kontrol grubu oluşturmuştur. Çalışma kapsamına alınan konular deney grubunda İşbirlikli Öğrenme Tekniklerinden Öğrenci Takımları-Başarı Bölümleri tekniği ile işlenirken, kontrol grubunda ise geleneksel yöntemle (düz-anlatım, soru-cevap) işlenmiştir. Çalışma, haftada 5 ders saati olmak üzere 8 hafta sürmüştür. Araştırmada belirlenen alt problemlere ilişkin verileri elde etmek amacıyla hem nicel hem de nitel veri toplama araçları kullanılmıştır. Araştırmacı tarafından geliştirilen "Başarı Testi" ve "Yabancı Dil Tutum Ölçeği" deney ve kontrol gruplarına ön test ve son test olarak uygulanmış, deney grubundaki öğrencilerin İşbirlikli Öğrenme yöntemine ilişkin görüşleri ile ilgili verileri toplamak için yine araştırmacı tarafından geliştirilen "Açık Uçlu Yazılı Anket" kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen nicel verilerin çözümlenmesinde, SPSS 15.0 programı kullanılmış ve analizlerde p< 0.05 olarak kabul edilmiştir. Kişisel bilgilerin sunulmasında, yüzde ve frekans değerlerinden yararlanılmıştır. Başarı Testinin deneme uygulaması sonrasında yapılan analizlerde TAP 6 programı kullanılmış; madde güçlük ve ayırt edicilik indeksleri, varyans, standart sapma, ortalama ve KR-20 hesaplamaları yapılmıştır. Ayrıca işbirlikli öğrenme uygulamaları hakkındaki öğrenci görüşleri belli başlıklar altında toplanarak frekans değerleri sunulmuştur. Araştırma sonucunda, ÖTBB'nin uygulanması sonucunda deney grubunda bulunan öğrencilerin İngilizce dersine yönelik tutumlarında olumlu yönde bir gelişme olduğu, derse ilişkin kaygılarında anlamlı bir azalma olduğu, dersi daha çok sevdikleri, derse yönelik ilgilerinin arttığı ve derste daha az sıkıldıkları tespit edilmiştir. Bununla birlikte, kontrol grubunda bulunan öğrencilerin İngilizce dersine yönelik tutumlarında anlamlı bir değişiklik olmadığı, derse ilişkin kaygılarında anlamlı bir azalma olmadığı, derse yönelik ilgi ve sevgilerinde anlamlı bir artış olmadığı ancak derste daha az sıkıldıkları sonuçlarına ulaşılmıştır. Ön test-son test fark puanlarına ait ortalama puanlar karşılaştırıldığında ise deney grubunda bulunan öğrencilerin İngilizce dersine yönelik tutumlarının, kontrol grubunda bulunan öğrencilerin tutumlarından daha olumlu olduğu görülmüştür. Tutum Ölçeğinin "Sevme" ve "İlgi" alt boyutları ile ilgili olarak yapılan karşılaştırmalarda iki grubun ön test-son test fark puanlarına ait ortalama puanlar arasında deney grubunun lehine anlamlı farklılık bulunurken, "Kaygı" ve "Derste Sıkılma" alt boyutları bakımından anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. Yapılan Başarı Testi ile ilgili analizlerden sonra her iki grupta bulunan öğrencilerin uygulamalar sonucunda başarılarının anlamlı şekilde arttığı, ancak iki grubun ön test-son test fark puanlarına ait ortalama puanlar arasında anlamlı bir farklılığın olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Araştırmada deney grubunda bulunan 25 öğrencinin tamamına İşbirlikli Öğrenme yönteminin ÖTBB tekniği ile işlenen İngilizce dersi ile ilgili görüşlerini almak üzere "Açık Uçlu Yazılı Anket" uygulanmıştır. Öğrencilerin verdikleri yanıtlardan İngilizce öğrenmeye ilişkin genel olarak olumlu tutuma sahip oldukları ve İşbirlikli grup çalışmalarında yapılan etkinliklerin öğrencilerin derse yönelik tutumları, akademik başarıları ve kişilerarası ilişkileri üzerinde olumlu etkilerinin olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca, daha önceki İngilizce dersleri ile karşılaştırıldığında İşbirlikli öğrenme yöntemiyle yapılan derslerin öğrencilerin derse yönelik tutum ve akademik başarıları ile kişilerarası ilişkilerine etkileri bakımından olumlu farklılıklar oluşturduğu tespit edilmiştir. Öğrenciler İngilizce ders saati geldiğinde genel olarak olumlu duygular hissettiklerini ve işbirlikli öğrenme grupları içinde çalışırken genel olarak derse katılımlarının arttığını belirtmişlerdir. Öğrenciler ayrıca, bireysel çalışmaya kıyasla işbirlikli grup çalışmalarında daha çok beğendikleri şeylerin grup arkadaşlarının öğrenime katkısı, yapılan etkinlikler, dersin daha zevkli olması, dersin daha akılda kalıcı olması, konu izleme testleri, özgüvenlerinin artması, herkesin derse hazırlıklı gelmesi ve herkesin derse katılması olduğunu ifade etmişlerdir. Öğrenciler, işbirlikli grup çalışmaları sayesinde İngilizce konuşurken genellikle kendilerini rahat hissettiklerini, bu teknik sayesinde konuların daha fazla akılda kalıcı olduğunu ve bu teknikle ders işlemeye devam etmek istediklerini de ifade etmişlerdir.
The purpose of this study is to determine the effects of Student Teams-Achievement Divisions, which is a Cooperative Learning technique, on the attitudes of university students towards English classes and their academic achievements. It was also aimed to investigate the students' opinions concerning cooperative learning. The research was carried out with 50 students attending Pre-Intermediate level English classes at the second grade at Nevşehir University Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Tourism Business and Hotel Management during 2012-2013 Academic Year- Spring Semester. A pre-test post-test experimental design with control group was used in this research. The experimental design of the study consisted of an experimental and a control group. The topics covered by the study were taught by using Student Teams-Achievement Divisions (STAD) method in the experimental group while they were taught by using the traditional method (straight lecture, question-answer) in the control group. The study lasted 8 weeks including 5 teaching hours per week. Both quantitative and qualitative data collection tools were used in order to obtain the data regarding the identified sub-problems. Researcher-developed "Achievement Test" and "Foreign Language Attitude Scale" were applied as pre-test and post-test in both control an experimental groups. An "Open-Ended Written Questionnaire" that was also developed by the researcher was used in order to gather the views of the students in the experimental group related to Cooperative Learning Method. SPSS 15.0 software was used to conduct the analyses of the quantitative data obtained in this study and the significance level was assumed to be p<0.05. Frequencies and percentages were utilized to report the personal information about the students. TAP 6 was used to conduct the analyses after the trial application of the Achievement Test and item difficulty and discrimination indices, variance, standard deviation, mean and KR-20 calculations were carried out. In addition, students' opinions about cooperative learning practices were presented under certain headings in accordance with their frequencies. According to the results of the study, it was found out that attitudes of the students in the experimental group towards English classes increased positively, they felt less anxious, they liked the class more, their interest increased and they felt less bored after the application of STAD. However, it was determined that there wasn't a significant difference in the attitudes of the students in the control group towards English classes, they didn't feel less anxious, their liking and their interest towards the class didn't increase but they felt less bored during the class. When the average of difference scores between pre-test and post-test compared, it was seen that the students in the experimental group had more positive attitudes towards English classes than the students in the control group. Whilst there was a significant difference between the experimental and the control group in favour of the experimental group when the average of difference scores between pre-test and post-test were compared regarding "Liking" and "Interest" sub-dimensions of Attitude Scale, no significant difference was found in terms of "Anxiety" and "Getting bored in the class" sub-dimensions. The results of the analyses of Achievement Test showed that the achievements of the students in both groups increased significantly, but there wasn't a significant difference between the average of difference scores between pre-test and post-test of the two groups. All of the 25 students in the experimental group were administered an Open-Ended Written Questionnaire in order to get their opinions about English classes that STAD, a cooperative learning technique, had been used. It was understood from the responses of the students that they generally had positive attitudes towards learning English and cooperative group work activities had positive effects on the students' attitudes towards the class, their achievements and their interpersonal relationships. Besides, it was also determined that, when compared with the previous English classes, using Cooperative Learning Method in English classes caused positive differences on the students' attitudes towards the class, academic achievements and interpersonal relationships. The students stated that they generally had positive feelings before each class and their participation increased while they were studying in cooperative learning groups. The students also expressed that the things they liked more about cooperative group work are the contributions of their friends to their learning, the activities, greater enjoyment of the lesson, memorability of the lesson, formative tests, the increase in self-confidence, everyone's attending to the class with preparation and everyone's participation in the class when compared to individual study. Additionally, the students stated that they generally felt more comfortable when speaking in English thanks to cooperative group work, that it was easier to remember the subjects by the help of this technique and that they wanted to continue learning English with this technique.
