Yazar "Kartal, Ayşe" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 11 / 11
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Acute Necrotizing Encephalopathy of Childhood Associated With A Novel Influenza Type A Virus: A Case Report(2014) Kartal, Ayşe; Şahin, Akkız; Pekcan, Sevgi; Aydın, KürşadAkut Nekrotizan Ensefalit, akut ateşli hastalıkların sıklıkla da viral enfeksiyonların tetiklediği nadir görülen bir ensefalopati formudur. Bu sendrom özellikle talamus, beyin sapı, beyincik ve beyaz maddeyi içeren multifokal simetrik beyin lezyonların varlığı ile karakterizedir. En yaygın anormallikler artmış serum aminotransferaz aktivitesi ve artmış beyin omurilik sıvısı proteini düzeyidir. Hastalığın etyolojisi ve patogenezisi tam olarak bilinememektedir ve spesifik bir tedavisi ve korunma yöntemi yoktur. Prognoz genellikle kötüdür ve hastaların %10'undan azı tamamen iyileşir. Tanı genellikle karakteristik nörögörüntüleme bulguları ile konulur. Biz İnfluenza A enfeksiyonun neden olduğu ve Akut Nekrotizan Ensefalitin tipik klinik ve radyolojik özelliklerini taşıyan 8 yaşındaki olguyu sunarak, influenza enfeksiyonlarının bu nadir ve ciddi formuna dikkat çekmek istedik.Öğe Acute Necrotizing Encephalopathy of Childhood Associated With A Novel Influenza Type A Virus: A Case Report(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2014) Kartal, Ayşe; Şahin, Akkız; Pekcan, Sevgi; Aydın, KürşadAcute necrotizing encephalopathy of childhood is a rare, clinically distinct entity of acute encephalopathy triggered by acute febrile diseases, mostly viral infections. This syndrome is characterized by the presence of multifocal symmetrical brain lesions involving mainly thalami, brainstem, cerebellum and white matter. The most common abnormalities are an increased level of serum aminotransferase activity and cerebrospinal fluid protein. The etiology and pathogenesis remain unknown and there is no specific therapy or prevention. The prognosis is usually poor and less than 10% of patients recover completely. Diagnosis is made mainly by the characteristic findings of neuroimaging. We describe a case of a young child who was infected with a novel influenza A virus and displayed the characteristic clinical features and neuroimaging findings of acute necrotizing encephalopathy. Influenza is generally considered as a benign illness, but phsysicians should be aware of this unusual presentation of influenza infection.Öğe Acute necrotizing encephalopathy of childhood associated with a novel ınfluenza type a virus: a case report(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2014) Kartal, Ayşe; Şahin, Akkız; Pekcan, Sevgi; Aydın, KürşadAkut Nekrotizan Ensefalit, akut ateşli hastalıkların sıklıkla da viral enfeksiyonların tetiklediği nadir görülen bir ensefalopati formudur. Bu sendrom özellikle talamus, beyin sapı, beyincik ve beyaz maddeyi içeren multifokal simetrik beyin lezyonların varlığı ile karakterizedir. En yaygın anormallikler artmış serum aminotransferaz aktivitesi ve artmış beyin omurilik sıvısı proteini düzeyidir. Hastalığın etyolojisi ve patogenezisi tam olarak bilinememektedir ve spesifik bir tedavisi ve korunma yöntemi yoktur. Prognoz genellikle kötüdür ve hastaların %10’undan azı tamamen iyileşir. Tanı genellikle karakteristik nörögörüntüleme bulguları ile konulur. Biz İnfluenza A enfeksiyonun neden olduğu ve Akut Nekrotizan Ensefalitin tipik klinik ve radyolojik özelliklerini taşıyan 8 yaşındaki olguyu sunarak, influenza enfeksiyonlarının bu nadir ve ciddi formuna dikkat çekmek istedik.Öğe Bir olgu ile Wolf-Hirschhorn sendromu(Şişli Etfal Hastanesi Tıp Bülteni, 2015) Kartal, Ayşe; Kılıç, BetülÖz: Wolf-Hirschhorn sendromu (WHS), 4. kromozomun kısa kolunun distal kısmında delesyon (4p-) sonu - cu oluşan, psikomotor geriliğe genellikle prenatal ve postnatal büyüme geriliğinin eşlik ettiği, ağır mental retardasyon, tipik yüz anomalileri, orta hat defektleri, iskelet anomalileri, hipotoni ve nöbet varlığı ile karakterize nadir görülen bir genetik hastalıktır. Burada, intrauterin büyüme geriliği, atipik yüz görünümü, nöbet ve anormal elektroensefalografi bulguları olan karyotip analizi ile kesin tanı alan 16 aylık WHS li bir kız olgu sunulmaktadır. Başlık (İngilizce): A case with Wolf-Hirschhorn syndrome Öz (İngilizce): Wolf-Hirschhorn syndrome (WHS) is a rare well-known genetic condition resulting from a distal deletion of the short arm of chromosome 4, is usually associated with marked prenatal and postnatal growth retardation with psychomotor delay, profound mental deficiency, typical facial anomalies, midline defects, skeletal anomalies, hypotonia and seizures. We herein report a 16-month-old girl with severe intrauterin-growth-retardation, atypical facial anomalies, seizures and abnormal electroencephalography that was diagnosed with karyotype analysis.Öğe Clinical Spectrum of the Herpes Simplex Encephalitis in Children: Clinical Features, Neuroimaging, Treatment, and Outcomes(Turgut Özal Tıp Merkezi Dergisi, 2015) Kartal, Ayşe; Aydın, KürşadÖz: Amaç: Herpes simpleks ensefaliti çocuklarda sporadik ensefalitlerin en sık görülen nedenlerinden biridir ve yüksek morbidite ve mortalite oranına sahiptir. Bu çalışmada çocuklarda klinik ve nörogörüntüleme bulgularıyla tedavi sonuçlarının değerlendirilerek herpes simpleks ensefalitinin klinik spektrumunun belirlenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Selçuk Üniversitesi, Çocuk Nöroloji kliniğinde 2005-2010 yılları arasında herpes simpleks ensefaliti tanısı ile izlenen 14 hastanın klinik, laboratuvar ve görüntüleme bulguları geriye yönelik olarak değerlendirildi. Bulgular: Serimiz rekürrens gösteren 1 olgu da dahil olmak üzere 14 hastadan oluşuyordu. Olgularımızın ortalama yaşı 3,6 yıl, en sık başvuru şikayetleri ise nöbet ve ateşti. Beyin omurilik sıvısı glukoz konsantrasyonu olguların tümünde normal bulunurken yüksek protein ve eritrosit değerleri olguların %28'inde tespit edildi. Herpes simpleks virüs polimeraz zincir reaksiyonu olguların %92 sinde pozitifti ve kraniyal manyetik rezonans görüntüleme bulguları olguların tümünde herpes simpleks ensefalitini düşündürmekteydi. 2 yaş altındaki çocuklarda beyin omurilik sıvısı bulguları normal olmasına rağmen talamik tutulum ön plandaydı. 9 olgu sekelsiz iyileşirken 5 olguda kalıcı nörolojik sekel gelişti. Sonuç: Bu bulgular çocuklarda özellikle de 2 yaşın altındaki çocuklarda herpes simpleks ensefaliti tanısının zor olduğunu göstermektedir. Konvulziyon ya da diğer ensefalit bulgularıyla başvuran çocuklarda olası tanılar içerisinde herpes simpleks ensefaliti mutlaka düşünülmeli ve kalıcı nörolojik sekelleri önlemek için asiklovir en erken dönemde başlanmalıdır.Öğe Çocuklarda herpes simpleks ensefalitinin klinik spektrumu: klinik bulgular, nörogörüntüleme, tedavi ve sonuçlarının değerlendirilmesi(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2015) Kartal, Ayşe; Aydın, KürşadAmaç: Herpes simpleks ensefaliti çocuklarda sporadik ensefalitlerin en sık görülen nedenlerinden biridir ve yüksek morbidite ve mortalite oranına sahiptir. Bu çalışmada çocuklarda klinik ve nörogörüntüleme bulgularıyla tedavi sonuçlarının değerlendirilerek herpes simpleks ensefalitinin klinik spektrumunun belirlenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Selçuk Üniversitesi, Çocuk Nöroloji kliniğinde 2005-2010 yılları arasında herpes simpleks ensefaliti tanısı ile izlenen 14 hastanın klinik, laboratuvar ve görüntüleme bulguları geriye yönelik olarak değerlendirildi. Bulgular: Serimiz rekürrens gösteren 1 olgu da dahil olmak üzere 14 hastadan oluşuyordu. Olgularımızın ortalama yaşı 3,6 yıl, en sık başvuru şikayetleri ise nöbet ve ateşti. Beyin omurilik sıvısı glukoz konsantrasyonu olguların tümünde normal bulunurken yüksek protein ve eritrosit değerleri olguların %28'inde tespit edildi. Herpes simpleks virüs polimeraz zincir reaksiyonu olguların %92’sinde pozitifti ve kraniyal manyetik rezonans görüntüleme bulguları olguların tümünde herpes simpleks ensefalitini düşündürmekteydi. 2 yaş altındaki çocuklarda beyin omurilik sıvısı bulguları normal olmasına rağmen talamik tutulum ön plandaydı. 9 olgu sekelsiz iyileşirken 5 olguda kalıcı nörolojik sekel gelişti. Sonuç: Bu bulgular çocuklarda özellikle de 2 yaşın altındaki çocuklarda herpes simpleks ensefaliti tanısının zor olduğunu göstermektedir. Konvulziyon ya da diğer ensefalit bulgularıyla başvuran çocuklarda olası tanılar içerisinde herpes simpleks ensefaliti mutlaka düşünülmeli ve kalıcı nörolojik sekelleri önlemek için asiklovir en erken dönemde başlanmalıdır.Öğe Çocukluk çağında akut dissemine ensefalomiyelit: Tek merkez deneyimi(2013) Kartal, Ayşe; Aydın, KürşadAmaç: Çocuklarda akut dissemine ensefalomyelitin (ADEM) epidemiyolojik, klinik, nöro-görüntüleme ve laboratuvar bulguları ile tedavi ve sonuçlarının araştırılması amaçlandı. Yöntemler: Selçuk Üniversitesi Pediatrik Nöroloji Bilim Dalında Ocak 2004-Ocak 2010 aralığındaki altı yıllık zaman diliminde ADEM tanısı ile takip edilen on dört hastanın öyküleri, klinik özellikleri, laboratuar ve radyolojik bulguları kaydedildi. Bulgular: Olgularımızın onu erkek, dördü kız idi. On hastanın başvuru mevsimi kış ya da ilkbahar ayı idi. Hastaların büyük kısmında (%64,2) geçirilmiş akut ateşli hastalık öyküsü vardı. En sık görülen başvuru semptomları yürüme bozukluğu (%71,4) ve bilinç durumunda değişiklik (%57) idi. Detaylı laboratuvar incelemelerine rağmen sadece dört hastada mikrobiyolojik ajan gösterilebildi. Kranial magnetik rezonans görüntülemede (MRG) kortikal ve subkortikal beyaz cevher tutulumu özellikle frontal (%57) ve temporal (%42) tutulum saptandı. On hasta kortikosteroid, 4 hasta ise intravenöz immunglobülin tedavisi aldı. Ebstein-Barr virüs ve mikoplazma serolojisi pozitif olan hastalara gansiklovir ve klaritromisin tedavisi verildi. Onüç hastada tedavi ile nörolojik şikayet ve bulgular tamamen kayboldu. Sonuç: Bu seride çocuklarda ADEMin esas olarak kış ve ilkbahar aylarında ve bir üst solunum yolu enfeksiyonunu takiben ortaya çıktığı bulundu.Öğe Malformations of cortical development and epilepsy: Clinical, EEG and neuroimaging findings in children(İnönü Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Çocuk Nöroloji Anabilim Dalı, Malatya, Türkiye, 2014) Kartal, Ayşe; Aydın, KürşadAbstract: Amaç: Bu çalışmada kortikal gelişim bozukluğu olan çocuklarda klinik özellikler ve tedavi bulguları arasındaki iliş- kinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Yöntemler: Kortikal gelişim bozukluğuna sahip 40 hastanın EEG bulguları, tedavi, klinik ve nörogörüntüleme bulguları detaylı bir şekilde değerlendirilmiştir. Bulgular: Olguların değerlendirilme anındaki yaşları 4-17 yaş aralığında ve ortalama yaşları 5,4 yıldı. %57,5 i erkek, %12,2 sinde epilepsi ve diğer nörolojik hastalık açı- sından pozitif aile öyküsü, %15 inde ise gebelik ya da doğum sonrası döneme ait travma öyküsü vardı. Olguların %70 inde nöromotor gelişim basamaklarında gerilik tespit edildi. Her tür nöbet tipi görülmesine karşın en sık gözlenen nöbet tipi jeneralize nöbetlerdi (%45). Olguların %32,5 i tek antiepileptik ilaç alırken, %67,5 i çoklu antiepileptik ilaç kullanmaktaydı. Tam nöbet kontrolü olguların %45,5 inde sağlanırken, %17,5 inde kısmi kontrol sağlanmıştı. Olguların %35 inde ise nöbet kontrolü sağlanamamıştı. Serimizde lizensefali, şizensefali ve polimikrogiri en sık görülen kortikal gelişim bozukluklarıydı. Şizensefali ve polimikrogirisi olan olgularda epilepsi kontrolü sağlanırken lizensefali ve hemimegalensefalili olgularda nöbet kontrolü sağlanamamıştı. Sonuç: Kortikal gelişim bozukluğu gelişme geriliği, zeka geriliği ve medikal tedaviye dirençli epilepsi gibi geniş bir klinik yelpazeden sorumludur.Öğe Nadir Görülen Bir Monoatrofi Nedeni: Hirayama Hastalığı(2015) Kartal, Ayşe; Kılıç, BetülÖz: Hirayama Hastalığı, genç erkeklerde daha sık görülen benign bir alt motor nöron hastalığıdır. Son derece enderdir. Distal üst ekstremitelerde güçsüzlük ve kas erimesiyle karakterizedir. Bu makalede ellerinde ve ön kolunda güçsüzlük ve kaslarında erime yakınması olan 16 yaşında kız hasta sunulmuştur.Öğe Nekrotizan ensefalopati: bir olgu sunumu(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2014) Kartal, Ayşe; Şahin, Akkız; Pekcan, Sevgi; Aydın, KürşadAkut Nekrotizan Ensefalit, akut ateşli hastalıkların sıklıkla da viral enfeksiyonların tetiklediği nadir görülen bir ensefalopati formudur. Bu sendrom özellikle talamus, beyin sapı, beyincik ve beyaz maddeyi içeren multifokal simetrik beyin lezyonların varlığı ile karakterizedir. En yaygın anormallikler artmış serum aminotransferaz aktivitesi ve artmış beyin omurilik sıvısı proteini düzeyidir. Hastalığın etyolojisi ve patogenezisi tam olarak bilinememektedir ve spesifik bir tedavisi ve korunma yöntemi yoktur. Prognoz genellikle kötüdür ve hastaların %10’undan azı tamamen iyileşir. Tanı genellikle karakteristik nörögörüntüleme bulguları ile konulur. Biz İnfluenza A enfeksiyonun neden olduğu ve Akut Nekrotizan Ensefalitin tipik klinik ve radyolojik özelliklerini taşıyan 8 yaşındaki olguyu sunarak, influenza enfeksiyonlarının bu nadir ve ciddi formuna dikkat çekmek istedik.Öğe Sjögren-larsson sendromu: iki olgu sunumu(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2014) Kartal, Ayşe; Aydın, Kürşad; Koç, NesibeSjögren Larsson sendromu; otozomal resesif geçişli, yağ aldehit dehidrogenaz enzimini kodlayan ALDH3A2 genindeki mutasyon sonucu oluşan nörokutanöz bir hastalıktır. Görülme sıklığının 1/250.000 olduğu tahmin edilmektedir. Sendrom konjenital iktiyozis, spastik dipleji ve mental retardasyon ile karakterizedir. Klinik bulgular prenatal dönemde ve bebeklik döneminde ortaya çıkar. Hastalığın tanısı deri fibroblast kültürlerinde yağ asidi aldehit dehidrogenaz ya da yağ alkol oksidoredüktaz enzim aktivitesinin ölçülmesi ile konur. Tanı genetik olarak da ALDH3A2 geninin mutasyon analizi ile doğrulanabilir. Bu yazıda iktiyozis, gelişme geriliği ve spastik diplejisi olan iki olgu tariflenmiştir. Bu iki olguyu iktiyozis ve spastik diplejinin birlikteliğinde, ayırıcı tanıda bu sendromun da düşünülmesi gerektiğini vurgulamak amacıyla sunduk.