Malatya İl Merkezindeki Lise Son Sınıf Öğrencilerinde Depresyon Prevalansı ve İlişkili Faktörler
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2009
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi
Erişim Hakkı
Attribution 3.0 United States
info:eu-repo/semantics/openAccess
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Bu araştırmada, genel sınavlara hazırlanma döneminde olan lise son sınıf öğrencilerinde depresyon bozukluğu belirtisi gösterme sıklığını ve bu durumun bazı sosyodemografik değişkenlerle ilişkisini incelemeyi amaçladık. Kesitsel tipte olan araştırma evrenini Malatya il merkezinde 2005-2006 eğitim-öğretim yılında öğrenim gören 9042 lise son sınıf öğrencisi oluşturdu. Genel, mesleki ve fen-anadolu lisesi ağırlığına göre tabakalı küme örnekleme yöntemi ile 1225 öğrenciye ulaşılmış ve 16 soruluk Boratav Depresyon Tarama Ölçeği (BORDEPTA)sınıflarda gözlem altında uygulanmıştır. Araştırmaya katılan öğrencilerin %72.4’ü genel liselerde eğitim görmektedir. Öğrencilerin %47,0’sinde depresif bozukluk belirtisi saptanmıştır. Kız öğrencilerde (%53,4), erkek öğrencilere (%41,6) göre anlamlı düzeyde depresif bozukluk belirti sıklığı daha yüksektir (OR=1.6; GA: 1.28-2.02). Öğrencilerin depresyon bozukluğu belirtisi gösterme durumları ile ebeveynlerin öğrenim düzeyi, aile yapısı ve sosyal güvence gibi özellikler arasında bir ilişki bulunmamıştır. Kendi ifadelerine göre başarısız olan öğrencilerde depresif bozukluk belirtileri; orta derecede başarılı olanlara göre bir buçuk (OR=1.5; GA: 1.14-1.99) kat, çok başarılı olanlara göre ise yaklaşık üç(OR=3.08; GA: 2.08-4.55) kat daha fazla görünmektedir. Önceden ruhsal bozukluğu olanlarda olmayanlara göre depresif bozukluk belirtilerin görünmesi üç buçuk(OR=3.52; GA: 2.20-5.64) kat daha yüksektir. Sonuç olarak, öğrencilere bulundukları adolesan dönemindeki psikolojik değişiklikler konusunda bilgi verilmeli ve etkili rehberlik hizmeti uygulanmalıdır.
In this study, we aimed to investigate the relationship between prevalance of depressive disorder symptoms and some sociodemographical variables in last-phase high-school students. This cross-sectional study enrolled 9042 last phase-high-school students having education in 2005-2006 educational years in the centre of Malatya. 1225 last-phase students attending general, vocational and science high schools were included using stratified cluster sampling method and a sixteen-question Boratav Depression Scale (BORDEPTA) was applied in the classes under supervision. 72.4% of the students participating in the study were general state high-school students. In 47.0 % of the students, depression symptoms were detected. When compared to male students (41.6%), depression symptoms were significantly prevalent in female students (53%) (OR=1.6; CI: 1.28-2.02). There was no relationship between depression symptoms and parents’ educational status, family structure and having social insurance. According to the self statements of the students, the unsuccessful ones had depressive disorder symptoms by 3.08 fold (OR= 3.08; CI: 2.08-4.55) higher than very successful students and by one and half fold (OR=1.5; CI: 1.14-1.99) higher than moderately successful students. The students with prior mental disorders had 3.52 fold (OR=3.52; CI: .2.20-5.64) higher depression symptoms than the students without previous mental disorders. In conclusion, these students should be counseled about the psychological changes occurring in their adolescent period and an efficient guidance services should be provided.
In this study, we aimed to investigate the relationship between prevalance of depressive disorder symptoms and some sociodemographical variables in last-phase high-school students. This cross-sectional study enrolled 9042 last phase-high-school students having education in 2005-2006 educational years in the centre of Malatya. 1225 last-phase students attending general, vocational and science high schools were included using stratified cluster sampling method and a sixteen-question Boratav Depression Scale (BORDEPTA) was applied in the classes under supervision. 72.4% of the students participating in the study were general state high-school students. In 47.0 % of the students, depression symptoms were detected. When compared to male students (41.6%), depression symptoms were significantly prevalent in female students (53%) (OR=1.6; CI: 1.28-2.02). There was no relationship between depression symptoms and parents’ educational status, family structure and having social insurance. According to the self statements of the students, the unsuccessful ones had depressive disorder symptoms by 3.08 fold (OR= 3.08; CI: 2.08-4.55) higher than very successful students and by one and half fold (OR=1.5; CI: 1.14-1.99) higher than moderately successful students. The students with prior mental disorders had 3.52 fold (OR=3.52; CI: .2.20-5.64) higher depression symptoms than the students without previous mental disorders. In conclusion, these students should be counseled about the psychological changes occurring in their adolescent period and an efficient guidance services should be provided.
Açıklama
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi 16 (4) 247-255 (2009)
Anahtar Kelimeler
Depresyon Belirtisi, Ergen, Lise Öğrencisi, Depression, Adolescent, High School Student
Kaynak
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
16
Sayı
4
Künye
Özfırat, Özlem ;Pehlivan, Erkan ;Özdemir, Filiz Çiledağ ;(2009) Malatya İl Merkezindeki Lise Son Sınıf Öğrencilerinde Depresyon Prevalansı ve İlişkili Faktörler,İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi.